Sırf bu konuyu açmak için üye oldum. Uzun zamandır dışarıdan takip ediyordum. Umarım hislerimi size geçirebilirim.
Önlisans mezunuyum. Okurken çok iyi yerlerde uzun süre staj yaptım. Mesleki anlamda hayalleri vardı. Uzun zaman iş aradıktan sonra alanımda bulamadım ve başka sektörlere yöneldim. Kırmızı logolu zincir markete Iskur aracılığıyla girdim 3 ay çalıştım ve dayanamadigim için kendi isteğimle çıktım. Kalmamı çok istediler , hala çoğu iş arkadaşımla görüşürüm , ziyaretlerine giderim.
Çalışma hayatımı özetleyecek olursam; eve geldiğimde karnım aç olurdu ama yemek yemezdim ki zaman kaybetmeyeyim. Hemen dusa girip uyurdum, öyle bir yorgunluk ki son zamanlarda dusa bile girmeden salondaki koltuğa yığılırdım.
Tabii sorunsuz ve severek çalışan da çok arkadaşım vardı bu tamamen benimle ilgili olabilir. Sorumluluğu fazla olan bir sektör ve ben kaldıramamış olabilirim.
Bunun dışında sürekli ağlama isteği, üstündeki tişörtü çıkarıp dışarı koşma isteği, baş ağrısı, kalp çarpıntısı, ateş basması yaşıyorum iş ortamında. Belli etmemeye çalışıyorum ama beni zorluyor.
Işten çıktıktan sonra doktora gittim doktor "bunun ilacı yok hop içelim geçsin , sen üstüne gideceksin yasaya yasaya yok edeceksin " dedi. Teşhis koymadı ama ben anksiyete olabilir mi diye düşünmeden edemiyorum , sadece iş düşününce oluyor bu.
Şimdi evdeyim 2 yıldır. Bir yandan ibadetlerimi yapıyorum kendimce, bir yandan yemek yapıyorum, dizi izliyorum, biraz yürüyüş derken gün geçip gidiyor.
Küçüklüğümden beri ayaklarının üzerinde dur kızım, kimseye muhtaç olma kızım diye büyütüldüm. Her animda işi düşünürdüm nasıl kariyer yapabilirim hayata nasıl karisabilirim diye düşünürken pat diye bu duruma düşmek göğsümde büyük bir boşluğa sebep oldu sanki , nereye gitsem o bosluk benimle birlikte.
Bugün arkadaşımla konuştum oda gel gir ise bak maaşlarda yükseldi dedi. Yine kalp çarpıntısı, evde dolaşmaya baslamalar, derin nefes almalar...
Bir tarafım diyor ki iş olunca değil kendine zaman ayırmak sevdiklerini göremiyorsun, yemek yiyemiyorsun, bir yere gidemiyorsun. Istedigim saatte uyanmak en buyuk lüksüm. Bir tarafım da (yaza düğünüm var) evleneceksin git çalış, şu ataklarının üstüne git diyor.
Bu forumda okuduğumuz çoğu şey kadınların kayınvalide sorunlarıyla da ilgili. Misafirliği seven bir aileye gideceğim ama ben sevmiyorum. Çalışırsam bahanem de hazır olur diyorum.
Parayı kazanıyorsun çalışıyorsun bir hafta sonra maaş yok ortada. Diyorum bunun için mi çalışayım ben? Zaten yok zaten yok, herşey çok pahalı.
Bazen şelale akıp gidiyor da ben o selaledeki sabit duran taş gibi hissediyorum kendimi.
Ne istediğimi biliyorum, ne aradığımı biliyorum, hiçbirşey bilmiyorum sanki kafam karmakarışık.
Çevre baskısını çoktan geçtim , artık tıkadım kulaklarımı.
Ama sanki bir isim olursa herşey tamam olacak gibi hissediyorum ama ataklar ve bir taraftan zorluğu...
Başka iş konusunda çok aradım ama yaşadığım şehirde tüm istihdamı neredeyse avm mağazaları ve zincir marketler sağlıyor.
Ya gidip tekrar başvuru yapacağım, gerekli kişilerle görüşüp ( gireceğim kesin gibi ) ya da böyle evde sakin , sessiz mutsuz ama huzurlu bir hayat süreceğim. Siz aynı durumda olsanız nasıl hareket edersiniz?
Kafa karışıklığımı maruz görün. Allah sıkıntıda olan herkese ferahlık nasip etsin.
Önlisans mezunuyum. Okurken çok iyi yerlerde uzun süre staj yaptım. Mesleki anlamda hayalleri vardı. Uzun zaman iş aradıktan sonra alanımda bulamadım ve başka sektörlere yöneldim. Kırmızı logolu zincir markete Iskur aracılığıyla girdim 3 ay çalıştım ve dayanamadigim için kendi isteğimle çıktım. Kalmamı çok istediler , hala çoğu iş arkadaşımla görüşürüm , ziyaretlerine giderim.
Çalışma hayatımı özetleyecek olursam; eve geldiğimde karnım aç olurdu ama yemek yemezdim ki zaman kaybetmeyeyim. Hemen dusa girip uyurdum, öyle bir yorgunluk ki son zamanlarda dusa bile girmeden salondaki koltuğa yığılırdım.
Tabii sorunsuz ve severek çalışan da çok arkadaşım vardı bu tamamen benimle ilgili olabilir. Sorumluluğu fazla olan bir sektör ve ben kaldıramamış olabilirim.
Bunun dışında sürekli ağlama isteği, üstündeki tişörtü çıkarıp dışarı koşma isteği, baş ağrısı, kalp çarpıntısı, ateş basması yaşıyorum iş ortamında. Belli etmemeye çalışıyorum ama beni zorluyor.
Işten çıktıktan sonra doktora gittim doktor "bunun ilacı yok hop içelim geçsin , sen üstüne gideceksin yasaya yasaya yok edeceksin " dedi. Teşhis koymadı ama ben anksiyete olabilir mi diye düşünmeden edemiyorum , sadece iş düşününce oluyor bu.
Şimdi evdeyim 2 yıldır. Bir yandan ibadetlerimi yapıyorum kendimce, bir yandan yemek yapıyorum, dizi izliyorum, biraz yürüyüş derken gün geçip gidiyor.
Küçüklüğümden beri ayaklarının üzerinde dur kızım, kimseye muhtaç olma kızım diye büyütüldüm. Her animda işi düşünürdüm nasıl kariyer yapabilirim hayata nasıl karisabilirim diye düşünürken pat diye bu duruma düşmek göğsümde büyük bir boşluğa sebep oldu sanki , nereye gitsem o bosluk benimle birlikte.
Bugün arkadaşımla konuştum oda gel gir ise bak maaşlarda yükseldi dedi. Yine kalp çarpıntısı, evde dolaşmaya baslamalar, derin nefes almalar...
Bir tarafım diyor ki iş olunca değil kendine zaman ayırmak sevdiklerini göremiyorsun, yemek yiyemiyorsun, bir yere gidemiyorsun. Istedigim saatte uyanmak en buyuk lüksüm. Bir tarafım da (yaza düğünüm var) evleneceksin git çalış, şu ataklarının üstüne git diyor.
Bu forumda okuduğumuz çoğu şey kadınların kayınvalide sorunlarıyla da ilgili. Misafirliği seven bir aileye gideceğim ama ben sevmiyorum. Çalışırsam bahanem de hazır olur diyorum.
Parayı kazanıyorsun çalışıyorsun bir hafta sonra maaş yok ortada. Diyorum bunun için mi çalışayım ben? Zaten yok zaten yok, herşey çok pahalı.
Bazen şelale akıp gidiyor da ben o selaledeki sabit duran taş gibi hissediyorum kendimi.
Ne istediğimi biliyorum, ne aradığımı biliyorum, hiçbirşey bilmiyorum sanki kafam karmakarışık.
Çevre baskısını çoktan geçtim , artık tıkadım kulaklarımı.
Ama sanki bir isim olursa herşey tamam olacak gibi hissediyorum ama ataklar ve bir taraftan zorluğu...
Başka iş konusunda çok aradım ama yaşadığım şehirde tüm istihdamı neredeyse avm mağazaları ve zincir marketler sağlıyor.
Ya gidip tekrar başvuru yapacağım, gerekli kişilerle görüşüp ( gireceğim kesin gibi ) ya da böyle evde sakin , sessiz mutsuz ama huzurlu bir hayat süreceğim. Siz aynı durumda olsanız nasıl hareket edersiniz?
Kafa karışıklığımı maruz görün. Allah sıkıntıda olan herkese ferahlık nasip etsin.