dediğim gibi, tartışmanın her 2 tarafının da haklı yönleri var. Ezan'ın sözlerinin anlamını bilmeden, okuduğu duanın anlamını bilmeden ibadet eden çok fazla insan var.
İslami ülkelerdeki genel sorun İslamiyeti felsefesiyle birlikte öğretmemeleri. Kur'an kursunda Kur'an ezberletiyorlar çocuklara, oysaki tüm dinler aynı zamanda birer hukuktur, toplumsal düzendir, sosyolojik ve hukuki bir sürü ayrıntı içerirler. Dinin felsefesini öğrenmezsen, felsefi bir yaklaşım getiremezsin de.
ortaya koyulan argumanlar da o yüzden kısır kalır. bu yüzden, bu ülkede neye inandığını bilmeden inanan (sorgulamaktan bahsetmiyorum, din dogmatiktir, zaten sorgulanmaz, inanırsın yahut inanmazsın) bir dolu insan var. ölmüş anasının ardından okuduğu Fatiha'nın ne dediğini bilmeden okuyan insanlar var, şurada sorsak kaç mümin biliyordur, sence?
bu yüzden ibadet dili Türkçe olmalı mı? bence bunun üzerinde tartışıp, hem inananların neye inandıklarını, dua ederken ne söylediklerini bilecekleri, hem de dini duygularını zedelemeyecek bir yol bulabiliriz, ama bu tartışmadan, incelemeden olmaz.
evet Ayasofya müze olarak kalmalı, Hristiyanların ibadetine açılmalı diyenler de var ancak ben bunu da doğru bulmuyorum, müze olarak kalmalı.