Bu işin sonu nereye varacak bilmiyorum:(

Hikayeniz üzücü bir o kadar cesaret dolu. Ama cesur olan taraf sizsiniz.

Sevgiyi aşıp bağımlılığa dönüşmüş ilişkiniz ve bence bu insanlar için en içinden çıkılmaz durum, evlilik terapisi iyi fikir, ön yargılarınızı bir kenara koyun.

Ailelerin evliliği istememesi sorunları başlatmış ama bence birebir sorunlarınız da var, önce onları aşmalısınız. Aile rızası ile olmayan evliliklerde bir takım sorunlar yaşanıyor ama artık sorun zamanı da aşılmış, yıllar olmuş. Aranızdaki problemleri çözüp, ailelere de eşit mesafede durmakta fayda var. Çok mücadele etmiş, çok emek vermişsiniz. Yıkımlar olsa da bence sonuç başarılı aranızda aşılmayacak uçurumlar olduğunu sanmıyorum. Erkekler bizim gibi değiller, stres kaldırma kapasiteleri düşük, fevri oluyorlar ama bu fevriliğin ilişkilere neler yaptığını anlamasını sağlamak güzel sonuçlar verebiliyor.

Eşinizin takdir edilecek yanları da var, benim de hayatımda alevilikle başlayan bir hikaye oldu, direndim, savaştım 10 yıl ama o benden vazgeçti, beceremedi en sonunda kendi ailesinin töresine uygun birini bulup, aldattı beni. Eşiniz en azından sizden vazgeçmemiş ve bence bu önemli. Bunca yıllık emeğin heba olmasına izin vermeyin, öğretmensiniz iletişim kurmakta bilgili olduğunuzu düşünüyorum, eşinize de ulaşabileceğinize inanıyorum. Vazgeçmeyin, Allah yardımcınız olsun


Hayatımda bildiğim tek gerçek şu ki beni annem babamdan bile daha çok seviyor eşim.Ben aileme karşı onun için mücadele verirken o da kendi ailesine karşı mücadele verdi. Evin en büyük oğlu ve tek erkek.Bir şekilde o kabul ettirdi ailesine ama ben kabul ettiremedim benim aileme bu evliliği

Yaptığı ve yapmakta olduğu fedarkarlıkları asla inkar edemem. Yuvamızın geleceği için her şeyi fazlasıyla yapıyor. Ama konu sadece ikimiz olunca karakterler, huylar suçlanıyor aramızda sürekli .
 
Son düzenleme:
Bazen insan sevgisine sahip çıkmamalı ... Herseyi sevgi kurtarmiyo görüyoruz ...
Allah yardımcınız olsun umarım ailenize iyiisnizdir...
 
arkadaşım Önce babana acil şifalar dilerim.eşinin kıskançlığından bahsetmişsin.ben bununda konuşarak halledilebileceği kanısındayım.eşinle aranızdaki cinsel münasebetin uyumluluğunu bu konuda kullanabilirsin bence.iş bittikten sonra sohbet ediyoruz birbirimizi dinliyoruz demişsinn, bu senin için bulunmaz fırsat bence.direk değilde endirekt yollardan eşine kıskançlık konusunda muzdarip olduğunu,aslına öyle davranmassa herşeyin daha güzel olacağını,güzel güzel vakitler geçirebileceğinizi,bunun çocuğunuzun gelişimi açısından da gerekli olduğunu,hatta biraz da abartarak durumu işte bayan bir komşunuzun eşinin kıskançlık yüzünden hayatı ona zindan ettiğini onunda bu duruma dayanamıyarak boşanmak istediğini kaç senelik evliliklerinin kıskançlık yüzünden biteceğini uygun bir dille alttan alttan anlat derim ben.bir de eşin sürekli eski konuları açarak seni psikopat olmakla suçluyormuş.bunuda konuşmalısın.eskiden ikimizde büyük hatalar yaptık ama artık olgun insanlarız,geçmişte yaptıklarımızı dile getirmekle ne senin ne de eşinin mutlu olacağını söyle.bazı şeyler unutulmaz ama dillendirilmesi bile can yakar.bende biliyorum ne hatalar yaptığımı(intiharından bahsediyorum)ama senin bunu sürekli yüzüme vurman beni psikopat olmakla suçlaman beni çok üzüyor de. birbirimizle ilgili beğenmediğimiz şeyleri söylersek,karşıklı düzeltmek için çabalarız de.mesela benim eşimin de bir huyu var.benimle ilgili beğenmediği bir huyu ya da kızdığı bir şey varsa asla direk söylemez.sarhoş olduktan sonra dili çözülür ve anlatmaya başlar,bazen gaza gelir kavga eder.ben onun bu huyunu bildiğim için sarhoşken konuşturur neye kızdığını öğrenirim.ondan sonra da kızdıklarını yapmamaya çalışırım.bende tam tersiydim beğenmediğmi bir şey varsa direk söylerdim yüzüne düzeltsin diye.ama artık öğrendim direk söylemiyorum.en mutlu olduğumuz birbirimize açıldığımız seninki gibi o anlarda anlatırım dedimi,isteğimi,inan ki geri teptiği hiç olmadı desem abartmış olmam.işinizi bitirdikten sonra gelecekten, hayallarden, konular aç kızınızın büyüdüğünden senelerin ne çabuk geçtiğinden bahset eşine.aslında bizim yerimizde başka çift olsa dayanamazdı ayrılırlardı de.hala evli olduğunuz,en kötü günlerde ona yardımcı olduğun ve sahip çıktığı için aslında ne kadar şanslı olduğundan bahset.(adamların egosunu tatmin edeceksin ki kendilerini bişey sansılar)ama bunun yanında senin de ne kadar özverili olduğunu anlat.isteklerini bir günde değil zamana yayarak işlemeye başla.yapabiliyorsan başbaşa vakit geçirin,kzını kayınvalidene bırak hazır tatilken şu internette ucuz olan fırsatlardan bir otelde yer ayırt bir gün orada başbaşa vakit geçirin.birde kadınların en büyük hatası budur diye düşünüyorum çocukları olduktan sonra kendilerini salmaları ve eşlerini ikinci plana atmaları.sen öyle yapma unutmaki o çocuğu o adam sayesinde yaptın?erkeklerin çocuk ruhlu olduğunu düşünüyorum ben nasıl kalplerine giden yol midene geçer diye bir laf varsa,doyuma ulaşmış bir sexten sonra da eşine kabul ettiremeyeceğin bir şey yok diye de düşünüyorum ben.
 
arkadaşım Önce babana acil şifalar dilerim.eşinin kıskançlığından bahsetmişsin.ben bununda konuşarak halledilebileceği kanısındayım.eşinle aranızdaki cinsel münasebetin uyumluluğunu bu konuda kullanabilirsin bence.iş bittikten sonra sohbet ediyoruz birbirimizi dinliyoruz demişsinn, bu senin için bulunmaz fırsat bence.direk değilde endirekt yollardan eşine kıskançlık konusunda muzdarip olduğunu,aslına öyle davranmassa herşeyin daha güzel olacağını,güzel güzel vakitler geçirebileceğinizi,bunun çocuğunuzun gelişimi açısından da gerekli olduğunu,hatta biraz da abartarak durumu işte bayan bir komşunuzun eşinin kıskançlık yüzünden hayatı ona zindan ettiğini onunda bu duruma dayanamıyarak boşanmak istediğini kaç senelik evliliklerinin kıskançlık yüzünden biteceğini uygun bir dille alttan alttan anlat derim ben.bir de eşin sürekli eski konuları açarak seni psikopat olmakla suçluyormuş.bunuda konuşmalısın.eskiden ikimizde büyük hatalar yaptık ama artık olgun insanlarız,geçmişte yaptıklarımızı dile getirmekle ne senin ne de eşinin mutlu olacağını söyle.bazı şeyler unutulmaz ama dillendirilmesi bile can yakar.bende biliyorum ne hatalar yaptığımı(intiharından bahsediyorum)ama senin bunu sürekli yüzüme vurman beni psikopat olmakla suçlaman beni çok üzüyor de. birbirimizle ilgili beğenmediğimiz şeyleri söylersek,karşıklı düzeltmek için çabalarız de.mesela benim eşimin de bir huyu var.benimle ilgili beğenmediği bir huyu ya da kızdığı bir şey varsa asla direk söylemez.sarhoş olduktan sonra dili çözülür ve anlatmaya başlar,bazen gaza gelir kavga eder.ben onun bu huyunu bildiğim için sarhoşken konuşturur neye kızdığını öğrenirim.ondan sonra da kızdıklarını yapmamaya çalışırım.bende tam tersiydim beğenmediğmi bir şey varsa direk söylerdim yüzüne düzeltsin diye.ama artık öğrendim direk söylemiyorum.en mutlu olduğumuz birbirimize açıldığımız seninki gibi o anlarda anlatırım dedimi,isteğimi,inan ki geri teptiği hiç olmadı desem abartmış olmam.işinizi bitirdikten sonra gelecekten, hayallarden, konular aç kızınızın büyüdüğünden senelerin ne çabuk geçtiğinden bahset eşine.aslında bizim yerimizde başka çift olsa dayanamazdı ayrılırlardı de.hala evli olduğunuz,en kötü günlerde ona yardımcı olduğun ve sahip çıktığı için aslında ne kadar şanslı olduğundan bahset.(adamların egosunu tatmin edeceksin ki kendilerini bişey sansılar)ama bunun yanında senin de ne kadar özverili olduğunu anlat.isteklerini bir günde değil zamana yayarak işlemeye başla.yapabiliyorsan başbaşa vakit geçirin,kzını kayınvalidene bırak hazır tatilken şu internette ucuz olan fırsatlardan bir otelde yer ayırt bir gün orada başbaşa vakit geçirin.birde kadınların en büyük hatası budur diye düşünüyorum çocukları olduktan sonra kendilerini salmaları ve eşlerini ikinci plana atmaları.sen öyle yapma unutmaki o çocuğu o adam sayesinde yaptın?erkeklerin çocuk ruhlu olduğunu düşünüyorum ben nasıl kalplerine giden yol midene geçer diye bir laf varsa,doyuma ulaşmış bir sexten sonra da eşine kabul ettiremeyeceğin bir şey yok diye de düşünüyorum ben.


Canım yazdıkların için çok teşekkürler bunları deneyeceğim.

Yalnız ne bekarken ne çocuk olduktan sonra asla kendini salan bir insan olmadım.
Dikkatleri çeken bir insanım fiziksel olarak ve eşimde hep şöyle bir takıntı oluştu sen hiç bir zaman beni yanına yakıştırmadın ki.
Bunu oturup onunla konuştuğumda (başka erkeklerin benim gözümde değeri olmadığını, kendisinden başka hiç bir kimseye erkek gözüyle bakmadığımı) asla ikna edemedim.
 
"Mazi kalbimde yara" hesabı sizin de geçmişte yaşanan sorunlarınız sizi bir hayli yormuş..
Ve eşin de sen de hala etkisinden kurtulamamışsınız.. Eşinin mükemmel bir baba olduğunu söylemişsin ama bence çocuğunun yanında tartıştığına göre o kadar da mükemmel görünmüyor.. İstanbul gibi bir yerdesiniz madem, evlilik terapistine gitseniz eşinle?
 
amin canım teşekkür ederim.

Yaşadıklarımın ( benim tarafımdan olanların) tekrarlanmayacağını biliyorum, çünkü artık bir kızım var.

Onun için güçlü olmak zorundayım.tek gayem artık yaşanılanlar unutulsun ve başkalarına karşı evcilik oyununu oynamadan biz de 3 kişilik mutlu bir aile olalım.

insallah su mubarek ayda mutluluguna huzuruna kavusursun.esınle cocugunla ayrı bır dunya kurarsın.:KK16:
 
karbeyaz bence sen eşinin sana dışarı çıktığınızda uyguladığı kıskançlığı, sen de ona yapmalısın.sende durup duruken onu kıskanıyormuş gibi yap.hatta yakın arkadaşın komşun varsa ondan yardım iste.eşinle hep beraber ken bunu uygula onun suçu olmadan kıskanılacak duruma düşmenin ne demek olduğunu anlasın bence.kendi yaptığına pişman olmalı.bir de dışarda beraberken aşağılık psikolojisine kapılıp sen beni yanına yakıştırmıyosun zaten modundan çıkması lazım.aslında bunların hepsini bir psikaytra anlatsan eşinle konuşarak halledebilir bunları arkadaşım.direk gitmek istemezse senin gitmen gerektiğini yardıma ihtiyacın olduğunu söyle.bu durumda seni yalnız bırakmaz ve senin yanında olur.ve doktorla gitmeden önce herşeyi doktorla daha önceden konuşursan gittiğinizde eşinizle sizinle ilgili konuşmak bahanesiyle eşine dolaylı olarak yardımcı olmaya çalışır bence.İnşallah yuvanda huzura erersin.9 yıldır sabredip boşanmadığın, çabaladığın için çok cesursun ve bütün güzellikleri hakediyorsun.Allah bu sabrının mükafatını verecektir diye düşünüyorum.
 
okuyup okumama arasında çok bocaladım. ama okudum iyi ki okumuşum inanın o kadar üzüldüm ki. bir nevi benim annemle babam gibisiniz. ama her şeyden kötüsü ne biliyo musunuz? mutsuz bir evliliğin çocugu olmak. hayatta en çok canımı acıtan şey buydu benim. geceleri bunu sayıklardım. mutsuz bir ev mutsuz bir evlilik. annem de mutsuz babamda.. şimdi eğer böyle devam ederse ne kadar uzaklaştırmaya da çalışssanız kızınız etkilenecek. ben sırf bu yüzden evlenmekten deli gibi korkuyorum. bence eşinizi karşınıza alıp konusmanız gerek acilen sakin sakin. ama 'ben' dilini kullanarak. ileride çocugunuzu nasıl etkileyeceğinden söz ederek. yada evlilik terapistine falan gidin. yaşım size tavsiye vermek için çok küçük (18) ama bildiğim bişey var mutsuz bir evliliğin çocugu olmak çok çok acı. umarım kızınız bu üzüntüyü yaşamaz.
 
Bak canım aranızdaki tek sorun iletişim problemi.
İkimizde baskın karakteriz demişsin,
o sinirliyken sen alttan alacaksın,
sen sinirliyken o alttan alacak.
Başka çaresi yok.
Ya da sinir anında onu yalnız bırak sen sinirliysen,
odayı terket.

En kötüsü de kızınızın yanında bunu yapması :KK43:
Lütfen bu konuda uyar onu.
Geçmişi bir kenara bırakıp,
gelecege yönelin.
Sadece bugünü ve geçmişi düşünüp birbrinize sinir harbi yaşatmak,
size zarardan başka bir şey getirmez.
 
karbeyaz bence sen eşinin sana dışarı çıktığınızda uyguladığı kıskançlığı, sen de ona yapmalısın.sende durup duruken onu kıskanıyormuş gibi yap.hatta yakın arkadaşın komşun varsa ondan yardım iste.eşinle hep beraber ken bunu uygula onun suçu olmadan kıskanılacak duruma düşmenin ne demek olduğunu anlasın bence.kendi yaptığına pişman olmalı.bir de dışarda beraberken aşağılık psikolojisine kapılıp sen beni yanına yakıştırmıyosun zaten modundan çıkması lazım.aslında bunların hepsini bir psikaytra anlatsan eşinle konuşarak halledebilir bunları arkadaşım.direk gitmek istemezse senin gitmen gerektiğini yardıma ihtiyacın olduğunu söyle.bu durumda seni yalnız bırakmaz ve senin yanında olur.ve doktorla gitmeden önce herşeyi doktorla daha önceden konuşursan gittiğinizde eşinizle sizinle ilgili konuşmak bahanesiyle eşine dolaylı olarak yardımcı olmaya çalışır bence.İnşallah yuvanda huzura erersin.9 yıldır sabredip boşanmadığın, çabaladığın için çok cesursun ve bütün güzellikleri hakediyorsun.Allah bu sabrının mükafatını verecektir diye düşünüyorum.


Canım sen o kadar iyi yürekli bir insansın ki Allah da senin gönlüne göre versin her şeyi.
Kızını kreşe başlat demişsin ,kızım kreşe başladı Ocak ayında. K. valide ve k.peder bizde kalmıyor artık.
Onlarla bir arada yaşamak zordu ama şükür atlattık bu dönemi de.
Dediklerimi yapmaya çalışacağım.Çok teşekkür ederim sana.
 
Bak canım aranızdaki tek sorun iletişim problemi.
İkimizde baskın karakteriz demişsin,
o sinirliyken sen alttan alacaksın,
sen sinirliyken o alttan alacak.
Başka çaresi yok.
Ya da sinir anında onu yalnız bırak sen sinirliysen,
odayı terket.

En kötüsü de kızınızın yanında bunu yapması :KK43:
Lütfen bu konuda uyar onu.
Geçmişi bir kenara bırakıp,
gelecege yönelin.
Sadece bugünü ve geçmişi düşünüp birbrinize sinir harbi yaşatmak,
size zarardan başka bir şey getirmez.


Aramızdaki asıl sorunun iletişim bozukluğu olduğunu aslında ben de eşim de biliyor.
Çocuğun yanında kavgaya başladığında odadan alıp çıkıyorum.
Sakinleşince eşimle konusuyorum .Bak kızımız büyüyor yapma böyle çocuk etkileniyor diyorum.
Tamam söz diyor, ama davranışa gelince bunu yapmıyor:KK43:
 
zor bir hayatınız olmuş. sorunların sebeplerini anlayamıyorum. insan bu kadar sevdiği birine nasıl küfür eder aklım almıyor, kınamıyorum Allah korusun kimsenin başına vermesin. boşanmayı düşünmüyorum demişsiniz sanırım çocuğunuz için, ama devamlı anne baba kavgasına şahit olması da pek sağlıklı bir büyüme ortamı olmasa gerek. en önemlisi şu, herhalde eşiniz de siz de bu kavga ortamından beslenmiyorsunuz, sizi seviyorsa bir takım fedakarlıklar yapması gerektiğini hatta beraber yapmanız gerektiğini söyleyin. eminim çok konuşmalarınız geçti bu şekilde ama psikolog bana en iyi çözüm gibi gelen. bunu teklif edin. ikinizin de geçinmeye gönlü var, evliliğinizi güzelleştirmeye gönlü var madem herşeyi yapın.

en ilginç olansa eşinizin tamam bidaha yapmıcam deyip aynı şeyi yapması. bu öyle bir huy ki, herşey güzel olacak deyip konuyu kapattığınızda içinizde umutlar düzelecek diye, sonra güm yine aynı davranışlar. herkes verdiği sözü tutacak. şuan bi ilişkim var bu konuya o kadar hassasiyet gösteriyorum ki gözlemliyorum en ufak bir şeyde bakalım sözünün dışına çıkacak mı diye. belki sizin flört döneminizde de oldu bazı sinyaller ama aşkınızdan farkedemediniz.

umarım herşey güzelleşir iyileşir normalleşir. aranızdaki aşk evliliğini canlandırsın yavrunuzla mutlu olun.
 
Baştan sona kadar okudum meslektaşım.Okurken umutlandığım bir anda umutlarım tekrardan söndü.İyiydik,kötü olduk,seviyorduk nefret eder olduk,iyi geçiniyorduk,hakaret eder olduk.Peki nedir kavgaların sebebi?Hakaretlerin?Uyuşamadığınız nokta nedir?Nedir sizi zaman zaman sona getiren.Bir çok defa düzen kurdunuz sonra yine her şey kötüleşti.Tahammülünüzü zorlayan ya da eşinizin tahammülünü zorlayan bir şeyler yok mu?Sebepsiz mi bunca kavga?Aradaki kültür farkı mı?Hani öyle desem çoktan aşılmıştır.Öyle şeyler yaşamısınızki o kültür sorunu bile hiç olmuştur gözünüzde.(Kültür sorunu derken ne dediğimi anlamışsınızdır,başka bir ifade bulamadım çünkü).Şimdi nasılsınız?Ruh durumunuzu kastediyorum.Belki bahsetmişsinizdir ben bu mesajı ilk mesajınıza istinaden yazıyorum.
 
Son düzenleme:
Çok zor günler atlatmışsınız...
Yeni gelen günlerin size umut, mutluluk getirmesini dilerim...

Yazınızı okuduğumda aklıma alyazmalım sahnesinde asyanın sorduğu sevgi neydi sorusu geldi?...
Çok seviyorum diyorsunuz, ama mutsuzsunuz...tartışıyorsunuz...eşiniz, kızınızın yanında küfür ediyor...bilemiyorum çok zor...Sizi üzmek değil niyetim...

Filmde Asya'nın da dediği gibi sevgi bence emektir...Fedakarlıktır..
Ama tek fedakarlık yapan da sizsiniz...eşinizde hiç fedakarlık görmedim size hastalıklı bir şekilde bağımlı olmasının dışında...siz yoluna sokmuşsunuz eşinizin hayatını...
siz neleri feda etmişsiniz...ailenizi,mesleğinizi, sağlığınızı...herşeyinizi...
Bu hayat sizin...ve bir kere yaşıyor insan...
Ve en kötüsü hala da mutsuzsunuz malesef...
Ne denilebilir ki...
 
zor bir hayatınız olmuş. sorunların sebeplerini anlayamıyorum. insan bu kadar sevdiği birine nasıl küfür eder aklım almıyor, kınamıyorum Allah korusun kimsenin başına vermesin. boşanmayı düşünmüyorum demişsiniz sanırım çocuğunuz için, ama devamlı anne baba kavgasına şahit olması da pek sağlıklı bir büyüme ortamı olmasa gerek. en önemlisi şu, herhalde eşiniz de siz de bu kavga ortamından beslenmiyorsunuz, sizi seviyorsa bir takım fedakarlıklar yapması gerektiğini hatta beraber yapmanız gerektiğini söyleyin. eminim çok konuşmalarınız geçti bu şekilde ama psikolog bana en iyi çözüm gibi gelen. bunu teklif edin. ikinizin de geçinmeye gönlü var, evliliğinizi güzelleştirmeye gönlü var madem herşeyi yapın.

en ilginç olansa eşinizin tamam bidaha yapmıcam deyip aynı şeyi yapması. bu öyle bir huy ki, herşey güzel olacak deyip konuyu kapattığınızda içinizde umutlar düzelecek diye, sonra güm yine aynı davranışlar. herkes verdiği sözü tutacak. şuan bi ilişkim var bu konuya o kadar hassasiyet gösteriyorum ki gözlemliyorum en ufak bir şeyde bakalım sözünün dışına çıkacak mı diye. belki sizin flört döneminizde de oldu bazı sinyaller ama aşkınızdan farkedemediniz.

umarım herşey güzelleşir iyileşir normalleşir. aranızdaki aşk evliliğini canlandırsın yavrunuzla mutlu olun.



Soruların cevabını buldum :KK43:(( yeni konu açtım
tüm bunların sebebini yazdım orada.
 
Kesinlikle bir evlilik uzmanından destek alın kolay şeyler yaşamamışsınız. Ama artık bir evladınız var madem ayrılmycaksınız çocugunuza bari yazık etmeyin
 
X