Boşanma Sebebi

Nişan sürecinizden beri çok iyi biliyorum ilişkinizi, umarım çok mutlu olursunuz.
 
Geçenlerde başka bir akrabamızın evliliğinde ki sıkıntılar üzerine babamla konuşuyorduk. Konuyu konuştuk fikirlerimizi söyledik falan sonra bana dedi ki; “Kızım bu dünya 3 günlük eğer bir gün evliliğinde mutlu olmadığını düşünürsen hemen tanıma dön. Aldatmasına,kumar oynamasına,dövmesine hiçbir şeye gerek yok. Sadece baba ben artık mutlu değilim demen yeterli.” Demişti. Ben de böyle düşünüyorum. Mutlu olmamak da bir sebep
Ne güzel bir babanız varmış ellerinden öpüyorum ağlattı beni mesajınız benim baba demeye dilim varmıyor keşke hiç olmasaydi nir günden bir güne sormaz geçen sene ilk defa 12 senelik evliyim eşimle şiddeti tartıştık memlekete gitmiştik ben de çıktım gittim gerçi biliyordum böyle olacagini ama o an işte dusunemiyormus insan neyse ben o halde gittim bayram günü eşimle tartismisim çok kötüyüm bir kere ama bir kere dahi sormadi sanki cocuklarimla ben o evde yokmuşum gibi davrandı o kadar çok ağladım o kadar zoruma gitti ki anlatamam gerçi sasirmadim hiç babalık yapmamis birinden ne bekliyorsun
Neyse eşim ikinci gün hemen geldi hadi gidelim evimizde halledelim sorunumuzu dedi çünkü az çok biliyor durumu o evde barinayacagimi eve geldim aylarca atlatamadim şimdi mesajınızı görünce çok duygulandım Allah her evlada böyle güzel baba versin benim de içimi dokesim varmış herhalde
 
Kızlar merhabalar.
Bir kısmınız tanıyor, az çok biliyor. Bütün geçmişimi özet geçemeyeceğim , yeterli olmayacaktır söyleyeceklerim ancak şu sıra kafamda sürekli boşanma konuları dönüyor.
Çok sevdiğim bir insanla toksik bir ilişkiye başladım 11 yıl önce. Uzak mesafe ilişkisi olarak yürüttük, elbette ki bazı sinyaller vardı ancak insan kendisi tecrübe etmeden evet çuvalladım diyemiyor. Ölmeyen umudum hala bir kaç ay öncesine kadar ilgi dileniyordu. Nişandan evliliğe fiyaskoymuş eski konulara da bakınca, acaba ne zaman ayaklarım yerden kesilircesine mutlu olmuşum bilinmiyor? İnsanın her şeyi mi sorunlu ilerler ama öyleymiş. Gerçi benim boşanmak isteyeceğim yıllar öncesinden de belliydi ya neyse.

Aslen elle tutulur, gözle görülür sebeplerim yok. Desem ki aldattı, şöyle sıkıntı yaşattı ama yok. Ufak ufak birikip tahammül seviyemi aştı. Sınırlarımı koruyamadım asla. Tek ciddi sebebim kendimi değerli hissetmiyorum. 45 kilo ile girdiğim bu evlilikle 68 kiloda ve kendimden nefret eder haldeyim. Hayatıma bir şey katamadım bu evlilikle cebelleşmekten. Ben insanların değişimine de bakma taraftarıyım. Evlilik boyunca kendilerine ne katmışlar? Neyi başarmışlar? Şu an ne haldeler? Gözleri gülüyor mu? Velhasıl berbat bir haldeyim, karşı taraf istediği kadar iyi bir insan olsun ben kötü haldeysem demek ki bir şeyler yolunda gitmiyor.

Anlatacağım çok şey var aslında. Bugün o kadar çok ağladım ki. En çok da çocukluğumdan beri ağlayacak bir omuz bulamamama ağladım. Yıllarca bunun arayışındaydım ama olmamış işte. Annemle, babamla hiç bunu yaşayamadım ama eşimle de olmadı. Olmadığını da kabullenemedim bunca zaman. İnsan ağlayacak omuz değilse bir bakar iki bakar üçüncüde gider değil mi? Olmadı yıllardır oldu olacak diye kendimi kandırdım.

Şimdi neden konu açıyorsun madem biliyorsun dersiniz. Biraz gaza gelmek istiyorum açıkçası. Geçmişi unutmamak istiyorum. Bir çift güzel sözle iki ay idare etmek istemiyorum. Bu adamı resmen yoktan var ettim. Var olmasına yardımcı oldum veya...Bedelli askerliği, evi, arabası, ev eşyaları, motoru, vırt zırt kursları derken her türlü cefayı çektim. Şu an rahata çıktık bir nebze ama ben geçmişi aşamadım. Kabullenemedim. Asla hiç bir şey istemedim evliliğimiz boyunca, diretmedim. Bunu kendisi de kabul eder zaten. İstediğim sadece ilgi ve sevgiydi ve hala bulamadım. O da bende aradıklarını bulamadı muhtemelen ki böyle davrandı.

Oğlum 5 yaşında ve inanılmaz duygusal bir çocuk. Bir sorunumuz olduğunu fark etse hadi öpüşün diye kafalarımızı birleştirir. Aşırı üzülüyorum acaba ona ebeveyn rolü mü yüklüyorum diye. Kısacası içimde bir başarısızlık duygusu var; sanki eş olarak , anne olarak ve insan olarak komple çuvalladım gibi hissediyorum.

Bu hafta için pedagog ile görüşmeye başlayacağım çünkü ayrılmayı kafaya koydum, ben iteklemezsem kendisi asla adım atmaz gelenekselci biri olarak. Sonuçta evinin işi yapılıyor, keyfi isterse yardım ediyor ve istediği her şeyi yapabiliyor. Benim en çok korktuğum ve emin olduğum konu ise velayet konusunda pisleşmesi. Lohusa depresyonu da dahil hala çözemediğim durumlarım mevcut. Bunları göstererek velayeti alacağını söylemişti bir keresinde. Bu yola girmek yıpratıcı ve zor bir süreç olacak benim için ama er ya da geç bu yola gireceğim netleşti. Belki biraz zaman alabilir, sakin adımlarla ilerleyebilirim ama önerileriniz var mı bu konuda?
Erkeklerin klasik tehditi çocuğu senden alırım alsalar bakacaklar sanki mundar edecekler sırf göz korkutma hırs intikam için çocuğu kullanacak kadar adileşiyorlar korkma alamaz
Boşanmak içinse herkesin sebebi kendine göre değişir kendine sor ve kararlı ol boşanmış olarak devam etmekte zor lakin bitmiş evliliği devam ettirmek daha zor.
 
Öncesinde çift terapistine gitmeniz iyi olur diye düşünüyorum. Belki bir şeyleri halledersiniz halledemezseniz de anlaşarak ayrılmanıza yardımcı olur bu terapi süreci. İlişkinizi bilmiyorum ama anlaşılan boşanma süreci sancılı geçecek gibi böyle olmaması için size yol gösteren biri olsa iyi olur.
 
Geçenlerde başka bir akrabamızın evliliğinde ki sıkıntılar üzerine babamla konuşuyorduk. Konuyu konuştuk fikirlerimizi söyledik falan sonra bana dedi ki; “Kızım bu dünya 3 günlük eğer bir gün evliliğinde mutlu olmadığını düşünürsen hemen tanıma dön. Aldatmasına,kumar oynamasına,dövmesine hiçbir şeye gerek yok. Sadece baba ben artık mutlu değilim demen yeterli.” Demişti. Ben de böyle düşünüyorum. Mutlu olmamak da bir sebep


Cok genc yasta evlendim. Evden tek cikis yolum olarak gördüm evliligi, yanlis oldugunu hissederek evlendim.
Sonra bosanmak istiyorum dedigimde ilk defa anneme cocugu birakir gelirsin, kendin sectin kendin aldin Ben Sana demistim diye basladi. Icime o kadar oturmustu ki bu lafi Hala aklimda. Keske o Zaman böyle konusmasaydi keske kalbimi bu kadar kirmasaydi.
Iyi bir maas aldigim isim vardi, cok uygun kiram, cocugum kresteydi yani kesinlikle ne onlarin yanina gitmeme gerek vardi nede cocugumu birakmak gibi bir zorunlulugum.

Ben cocuklarima yanimda hep yerleri oldugunu hissettirip öyle ugurlicam evlerine.
 
Ben ilk evliliğimi bitirmeden önce psikiyatrist demişti. “Evlenirken kimse size sormaz neden evleniyorsunuz diye ama boşanırken haklı bir gerekçe (aldatma, şiddet…vs) göstermenizi beklerler.” Mutsuz olmak, karşılıklı birbirini mutlu edememek yeterli bir gerekçe halbuki. Pek çoğumuz evliliğinde sıkıntı yaşayabiliyor ama günün sonunda teraziye koyduğumuzda artılar eksilerden çoksa devam ediyoruz.
Bir de ihtimalleri hesaplamaya çalışıyorsun. Çocuğumu alır mı, çirkeflik yapar mı gibilerinden. Sen hele bir yola çık, o zaman yaşayarak görürsün. Boşanma da çok dostça tavır sergilemek mümkün olmayabiliyor. Sonuçta karşılıklı bir hayal kırıklığı söz konusu.
Çocuğun velayetini senden alamaz. Çok büyük bir sebep (bağımlılık, ahlaksız bir yaşam…vs) olmadıkça çocuk anne de kalır.
 
Ne güzel bir babanız varmış ellerinden öpüyorum ağlattı beni mesajınız benim baba demeye dilim varmıyor keşke hiç olmasaydi nir günden bir güne sormaz geçen sene ilk defa 12 senelik evliyim eşimle şiddeti tartıştık memlekete gitmiştik ben de çıktım gittim gerçi biliyordum böyle olacagini ama o an işte dusunemiyormus insan neyse ben o halde gittim bayram günü eşimle tartismisim çok kötüyüm bir kere ama bir kere dahi sormadi sanki cocuklarimla ben o evde yokmuşum gibi davrandı o kadar çok ağladım o kadar zoruma gitti ki anlatamam gerçi sasirmadim hiç babalık yapmamis birinden ne bekliyorsun
Neyse eşim ikinci gün hemen geldi hadi gidelim evimizde halledelim sorunumuzu dedi çünkü az çok biliyor durumu o evde barinayacagimi eve geldim aylarca atlatamadim şimdi mesajınızı görünce çok duygulandım Allah her evlada böyle güzel baba versin benim de içimi dokesim varmış herhalde
Çok üzüldüm. Bilmiyordum böyle bir sıkıntı yaşadığınızı kötü anınızı hatırlatmak istemezdim. Allah size gönül ferahlığı versin
 
Cok genc yasta evlendim. Evden tek cikis yolum olarak gördüm evliligi, yanlis oldugunu hissederek evlendim.
Sonra bosanmak istiyorum dedigimde ilk defa anneme cocugu birakir gelirsin, kendin sectin kendin aldin Ben Sana demistim diye basladi. Icime o kadar oturmustu ki bu lafi Hala aklimda. Keske o Zaman böyle konusmasaydi keske kalbimi bu kadar kirmasaydi.
Iyi bir maas aldigim isim vardi, cok uygun kiram, cocugum kresteydi yani kesinlikle ne onlarin yanina gitmeme gerek vardi nede cocugumu birakmak gibi bir zorunlulugum.

Ben cocuklarima yanimda hep yerleri oldugunu hissettirip öyle ugurlicam evlerine.
Bunu istiyorsan emin ol hissedecek çocukların. İyi bir annesin
 
Ben benzer bir evliliğin içinde iki yıl kaldım. Birlikte yaşadığımız dönemle sanıyorum 5 yıl falan ediyordu. Aynen böyle sizin gibi hissediyordum. Ama boşanamadım bir türlü. Adam aldattı da sağ olsun öyle boşanıverdim. Bazen görüyoruz ama karar alamıyoruz. Bence boşanmak için haklı sebepleriniz var.

Çocuk boyutunu bilemiyorum. Ben de çocuk yoktu. Ama bencil bir şekilde keşke olsaydı diyorumm bazen. Çocuk istiyorum çümkü ama babası olmasın sadece benim olsun istiyorum, birlikte çocuk yetiştirmek isteyeceğim biri çıkmadı henüz karşıma.
 
Normalde böyle fiziken yahut sözel şeyler yapmam ama çocuğumla vurmaya kalkarsa hayatını zindan edeceğim kesin. Sakinlikle ve saygıyla giderse her şey eşit paylaşılır mesela en basiti ama çirkinleşirse çöp alamaz gibi. O zaman işler çekişmeliye dönerek uzar ve herkes yıpranır. Dövmekle bitecek olsa bin kere çeviririm onu elimde.
yaşlarınız nedir
 
Ben benzer bir evliliğin içinde iki yıl kaldım. Birlikte yaşadığımız dönemle sanıyorum 5 yıl falan ediyordu. Aynen böyle sizin gibi hissediyordum. Ama boşanamadım bir türlü. Adam aldattı da sağ olsun öyle boşanıverdim. Bazen görüyoruz ama karar alamıyoruz. Bence boşanmak için haklı sebepleriniz var.

Çocuk boyutunu bilemiyorum. Ben de çocuk yoktu. Ama bencil bir şekilde keşke olsaydı diyorumm bazen. Çocuk istiyorum çümkü ama babası olmasın sadece benim olsun istiyorum, birlikte çocuk yetiştirmek isteyeceğim biri çıkmadı henüz karşıma.
tek başına çocuk büyütmek de zor beeee
 
Beni en çok geride tutan şeylerden biri büyük bir aşkla ve ailemin rızası olmadan evlenmemdi. Gerçi onlar da saçmalamışlardı, memur olmadan evlenemezsin hem de başka şehirde demişlerdi. Ben her şeyi geride bırakarak sıfır bir insan olarak gittim. Başta yaşadıklarım da kötüydü açıkçası, eşimin ailesinin eşyalarıyla bir çöp alamadan yıllarım geçti. Kavgayla ve üzüntüyle başladı yani her şey, ben fedakarlık yapınca karşı taraf da yapar zannettim hep. Yapmadı elbette, şimdi sorsak cidden istemediğin ama Koalina istiyor diye yaptığın ne var asla bir şey söyleyemez yok çünkü.
Şimdi başaramadım, olmadı demek kendime zor geliyor.
Senin lohusalık konularını hatırlıyorum ben. İçten içe mutsuz olduğun geçmişti bana evliliğinde ama geçmiş gün,konuda yazdın mı bunu bilmiyorum tabi.
Hayat çok kısa o ne der,bu ne yapar diyerek yaşanmaz bence,yeterince fedakarlık yaptın zaten sen bu evlilikte. Eşinin zihniyeti de hic hoşuma gitmedi,boşanma durumunda bunları kullanıp velayet almayı düşünmesi vs.
Bilemiyorum zor olacak muhtemelen, işler çirkinleşecek. Ama çocuğun da ailende illaki alışacak emin ol. Sen mutsuzken cocuğun mutlu,huzurlu olamaz zaten,illaki yansıyor ona da.
Hakkında hayırlısını diliyorum
 
Normalde böyle fiziken yahut sözel şeyler yapmam ama çocuğumla vurmaya kalkarsa hayatını zindan edeceğim kesin. Sakinlikle ve saygıyla giderse her şey eşit paylaşılır mesela en basiti ama çirkinleşirse çöp alamaz gibi. O zaman işler çekişmeliye dönerek uzar ve herkes yıpranır. Dövmekle bitecek olsa bin kere çeviririm onu elimde.
Vay be eski konularını hatırladım.ben ara ara siteye girip uzun süre girmem.cocuk hic istemediğini hatırlıyorum, ve olduktan sonrada bocaladigini biliyorum.sanirim o günler geçmiş ve şimdi çocuğun için herşeyi yapacak moda girmissin
 
Her insanın birbiriyle ilgili görevleri vardır.

Siz rehberlik göreviyle eşinizin karşısına çıkmış gibi görünüyorsunuz.. Onu bir yerden alıp yükseltmişsiniz, eğitmişsiniz (bir noktaya kadar). Şimdi onun hayatınızdaki göreviniz bitmiş ve gidiyorsunuz. Tabi ki bu eğitim ve tek taraflı değil. Sizin de ondan aldığınız ve yükseldiğiniz/akıllandığınız/olgunlaştığınız pek çok konu var.

O nedenle 10 yılım gitti vs şeklinde cümleler kurmayalım. Ruhsal açıdan her konu, görünenin çok çok ötesindedir.

Görevi biten her şey hayatımızdan çıkar gider. Olgunlaşan elmanın ağaçtan düştüğü gibi. Günü gelen her şey o saat, o dakika gerçekleşir.
Yorumunuza bayıldım bende aynı şekilde düşünüyorum hayatımıza giren insanlar misyonlarini tamamlayınca gidiyorlar ve bu 2 taraflı asla tek taraflı değil.
 
Bence de vermezler gibi tek sıkıntım depresyon geçmişim var etken olabilir mi gibi. Daha doğrusu bunu bana bir kavgamızda söylemesi bile yeterince acıttı... Benim veremeyeceği tek bir şey araba, onu da vermesin çok önemli değil.
Bu yaştaki bir çocuğun babaya verilmesi için çok ekstrem durumlar olması gerekir. Öyle depresyon geçmişin var diye bir sebep olmaz. Ciddi psikolojik rahatsızlıklar, çocuğa bakamayacak ihtiyaçlarını karşılayamayacak ve güvenliğini tehlikeye atacak derecede şeyler olması gerekir. Öyle bir iddiası olursa bile çat diye vermezler heyete vs gönderirler yani o senin akıl sağlığının yerinde olmadığını kanıtlamak zorunda. Ayrıca hangimiz depresyonda değiliz saçmalamasın
 
Koalina, mutlu olmayı hakediyorsun.Bir daha bu yaşlara gelmeyecegiz ve dunyaya sadece bir kez geliyoruz.Nasil mutlu olucaksan oyle aksiyon al.Tabi artik sadece kendini dusunemiyorsun.Evladini da dusunmelisin ama huzursuz,negatif enerjisi olan bir evde,iletisimden kopuk anne babasiyla buyumesinden cok daha iyidir tek buyutmek.
 
Kızlar merhabalar.
Bir kısmınız tanıyor, az çok biliyor. Bütün geçmişimi özet geçemeyeceğim , yeterli olmayacaktır söyleyeceklerim ancak şu sıra kafamda sürekli boşanma konuları dönüyor.
Çok sevdiğim bir insanla toksik bir ilişkiye başladım 11 yıl önce. Uzak mesafe ilişkisi olarak yürüttük, elbette ki bazı sinyaller vardı ancak insan kendisi tecrübe etmeden evet çuvalladım diyemiyor. Ölmeyen umudum hala bir kaç ay öncesine kadar ilgi dileniyordu. Nişandan evliliğe fiyaskoymuş eski konulara da bakınca, acaba ne zaman ayaklarım yerden kesilircesine mutlu olmuşum bilinmiyor? İnsanın her şeyi mi sorunlu ilerler ama öyleymiş. Gerçi benim boşanmak isteyeceğim yıllar öncesinden de belliydi ya neyse.

Aslen elle tutulur, gözle görülür sebeplerim yok. Desem ki aldattı, şöyle sıkıntı yaşattı ama yok. Ufak ufak birikip tahammül seviyemi aştı. Sınırlarımı koruyamadım asla. Tek ciddi sebebim kendimi değerli hissetmiyorum. 45 kilo ile girdiğim bu evlilikle 68 kiloda ve kendimden nefret eder haldeyim. Hayatıma bir şey katamadım bu evlilikle cebelleşmekten. Ben insanların değişimine de bakma taraftarıyım. Evlilik boyunca kendilerine ne katmışlar? Neyi başarmışlar? Şu an ne haldeler? Gözleri gülüyor mu? Velhasıl berbat bir haldeyim, karşı taraf istediği kadar iyi bir insan olsun ben kötü haldeysem demek ki bir şeyler yolunda gitmiyor.

Anlatacağım çok şey var aslında. Bugün o kadar çok ağladım ki. En çok da çocukluğumdan beri ağlayacak bir omuz bulamamama ağladım. Yıllarca bunun arayışındaydım ama olmamış işte. Annemle, babamla hiç bunu yaşayamadım ama eşimle de olmadı. Olmadığını da kabullenemedim bunca zaman. İnsan ağlayacak omuz değilse bir bakar iki bakar üçüncüde gider değil mi? Olmadı yıllardır oldu olacak diye kendimi kandırdım.

Şimdi neden konu açıyorsun madem biliyorsun dersiniz. Biraz gaza gelmek istiyorum açıkçası. Geçmişi unutmamak istiyorum. Bir çift güzel sözle iki ay idare etmek istemiyorum. Bu adamı resmen yoktan var ettim. Var olmasına yardımcı oldum veya...Bedelli askerliği, evi, arabası, ev eşyaları, motoru, vırt zırt kursları derken her türlü cefayı çektim. Şu an rahata çıktık bir nebze ama ben geçmişi aşamadım. Kabullenemedim. Asla hiç bir şey istemedim evliliğimiz boyunca, diretmedim. Bunu kendisi de kabul eder zaten. İstediğim sadece ilgi ve sevgiydi ve hala bulamadım. O da bende aradıklarını bulamadı muhtemelen ki böyle davrandı.

Oğlum 5 yaşında ve inanılmaz duygusal bir çocuk. Bir sorunumuz olduğunu fark etse hadi öpüşün diye kafalarımızı birleştirir. Aşırı üzülüyorum acaba ona ebeveyn rolü mü yüklüyorum diye. Kısacası içimde bir başarısızlık duygusu var; sanki eş olarak , anne olarak ve insan olarak komple çuvalladım gibi hissediyorum.

Bu hafta için pedagog ile görüşmeye başlayacağım çünkü ayrılmayı kafaya koydum, ben iteklemezsem kendisi asla adım atmaz gelenekselci biri olarak. Sonuçta evinin işi yapılıyor, keyfi isterse yardım ediyor ve istediği her şeyi yapabiliyor. Benim en çok korktuğum ve emin olduğum konu ise velayet konusunda pisleşmesi. Lohusa depresyonu da dahil hala çözemediğim durumlarım mevcut. Bunları göstererek velayeti alacağını söylemişti bir keresinde. Bu yola girmek yıpratıcı ve zor bir süreç olacak benim için ama er ya da geç bu yola gireceğim netleşti. Belki biraz zaman alabilir, sakin adımlarla ilerleyebilirim ama önerileriniz var mı bu konuda?
Bir filmde geçiyordu seninle cebelleşecegim diye tüm güzel huylarimdan ve hislerimden vazgeçmişim kendimi tanıyamaz hale gelmişim diye aklima o geldi bazen bizler karşımızda ki insana değilde onun bedenine yüklediğimiz hayallere asik oluyoruz hayalimizde ki o insan olması icin de emek gösteriyoruz zamanimiz ömrümüz uçup gidiyor sonuna gelmeden de çoğu zaman yanlış insana doğru anlam yüklemenin imkansız olduğunu görmüyoruz iki elmanin yarısı olmaya çalıştığımız o insanlar genelde biz elma iken onlar patates olabiliyor çocuğunuz için pedogog yardımı almanız cok iyi mutsuz anne baba ile büyümektense mutlu bir anne ile büyümesi daha doğru olur
 
Bizim ülkemizde bu nedenlerden dolayı boşanılmaz. Bunu 2 çocuklu boşanmış bir kadın olarak söylüyorum. Yabancı ülkelerde anne baba arkadaş kalıyor. Çocuğun her etkinliğine ortak gidiyor, çocukların ihtiyaçları ortak karşılanıyor, çocuk 4 gün annedeyse 3 gün babada 3 gün annedeyse de 4 gün babada.
Ama biz de önce çocuğu paylaşamama sonra mal mülk paylaşamama sonra iftiralar uzun mahkeme süreçleri. Ondan sonra çocuk annede kalır baba hiç evlenmemiş bir adam gibi hayatını yaşar. Verdiği 3 kuruş nafakayla kadın geçiniyormuş gibi nafaka vermemeye başlar. Ara da bir çocuğu alıp sahibiymiş gibi davranır. Yani demem o ki boşanınca çiçekli yollar yok. Madem elle de tutulur bir nedeniniz yok psikologla çözüp eşinizin değiştiremeyeceğiniz özelliklerini kabullenin. İstediklerinizi açık açık söyleyip uygulayın
 
X