- 26 Eylül 2010
- 17.474
- 32.639
Kızlar merhabalar.
Bir kısmınız tanıyor, az çok biliyor. Bütün geçmişimi özet geçemeyeceğim , yeterli olmayacaktır söyleyeceklerim ancak şu sıra kafamda sürekli boşanma konuları dönüyor.
Çok sevdiğim bir insanla toksik bir ilişkiye başladım 11 yıl önce. Uzak mesafe ilişkisi olarak yürüttük, elbette ki bazı sinyaller vardı ancak insan kendisi tecrübe etmeden evet çuvalladım diyemiyor. Ölmeyen umudum hala bir kaç ay öncesine kadar ilgi dileniyordu. Nişandan evliliğe fiyaskoymuş eski konulara da bakınca, acaba ne zaman ayaklarım yerden kesilircesine mutlu olmuşum bilinmiyor? İnsanın her şeyi mi sorunlu ilerler ama öyleymiş. Gerçi benim boşanmak isteyeceğim yıllar öncesinden de belliydi ya neyse.
Aslen elle tutulur, gözle görülür sebeplerim yok. Desem ki aldattı, şöyle sıkıntı yaşattı ama yok. Ufak ufak birikip tahammül seviyemi aştı. Sınırlarımı koruyamadım asla. Tek ciddi sebebim kendimi değerli hissetmiyorum. 45 kilo ile girdiğim bu evlilikle 68 kiloda ve kendimden nefret eder haldeyim. Hayatıma bir şey katamadım bu evlilikle cebelleşmekten. Ben insanların değişimine de bakma taraftarıyım. Evlilik boyunca kendilerine ne katmışlar? Neyi başarmışlar? Şu an ne haldeler? Gözleri gülüyor mu? Velhasıl berbat bir haldeyim, karşı taraf istediği kadar iyi bir insan olsun ben kötü haldeysem demek ki bir şeyler yolunda gitmiyor.
Anlatacağım çok şey var aslında. Bugün o kadar çok ağladım ki. En çok da çocukluğumdan beri ağlayacak bir omuz bulamamama ağladım. Yıllarca bunun arayışındaydım ama olmamış işte. Annemle, babamla hiç bunu yaşayamadım ama eşimle de olmadı. Olmadığını da kabullenemedim bunca zaman. İnsan ağlayacak omuz değilse bir bakar iki bakar üçüncüde gider değil mi? Olmadı yıllardır oldu olacak diye kendimi kandırdım.
Şimdi neden konu açıyorsun madem biliyorsun dersiniz. Biraz gaza gelmek istiyorum açıkçası. Geçmişi unutmamak istiyorum. Bir çift güzel sözle iki ay idare etmek istemiyorum. Bu adamı resmen yoktan var ettim. Var olmasına yardımcı oldum veya...Bedelli askerliği, evi, arabası, ev eşyaları, motoru, vırt zırt kursları derken her türlü cefayı çektim. Şu an rahata çıktık bir nebze ama ben geçmişi aşamadım. Kabullenemedim. Asla hiç bir şey istemedim evliliğimiz boyunca, diretmedim. Bunu kendisi de kabul eder zaten. İstediğim sadece ilgi ve sevgiydi ve hala bulamadım. O da bende aradıklarını bulamadı muhtemelen ki böyle davrandı.
Oğlum 5 yaşında ve inanılmaz duygusal bir çocuk. Bir sorunumuz olduğunu fark etse hadi öpüşün diye kafalarımızı birleştirir. Aşırı üzülüyorum acaba ona ebeveyn rolü mü yüklüyorum diye. Kısacası içimde bir başarısızlık duygusu var; sanki eş olarak , anne olarak ve insan olarak komple çuvalladım gibi hissediyorum.
Bu hafta için pedagog ile görüşmeye başlayacağım çünkü ayrılmayı kafaya koydum, ben iteklemezsem kendisi asla adım atmaz gelenekselci biri olarak. Sonuçta evinin işi yapılıyor, keyfi isterse yardım ediyor ve istediği her şeyi yapabiliyor. Benim en çok korktuğum ve emin olduğum konu ise velayet konusunda pisleşmesi. Lohusa depresyonu da dahil hala çözemediğim durumlarım mevcut. Bunları göstererek velayeti alacağını söylemişti bir keresinde. Bu yola girmek yıpratıcı ve zor bir süreç olacak benim için ama er ya da geç bu yola gireceğim netleşti. Belki biraz zaman alabilir, sakin adımlarla ilerleyebilirim ama önerileriniz var mı bu konuda?
Güncelleme:
Herkese tekrar merhaba. Bir süre kafamı toparlamaya çalıştım arkadaşlar.
Bu süreç içinde çok bozulduğum bir kavgamız oldu. 11 yıldır ailesinin her şeyine gitmişimdir belki toplasak 3-5 kere ben gelmem sen git dediğim şeyler olmuştur. Yine teyzesini doğum günüydü (80 yaş). Bütün akrabaları da katılıyor. Sabah kalktım önceki gece ağladığım için gözlerim şiş, makyajla falan toparlanacak gibi değil. Dedim ben gelemem, sınav görevi varmış dersin. Ciddi manada sinirlendi ve bana "sen zaten bir çok şeye katılmıyorsun, insanları ne kadar görüyorum ki, herkes diyor ki biz Koalinaya ne yaptık, surat yapıyorsun zaten". Bunlar benim çok zoruma gitti çünkü dediği gibi bir şey yok, her şeye gitmişimdir, surat falan da yapmam. Zaten bir şeylere katıldıysam bu da eşimin hatrına idi çünkü evlilik kurumu hiç sevdiğim bir şey değil hele şu ailelere karşı sorumluluk olması gibi şeyler. Buna rağmen yine de benim hiç bir şey yapmıyor gibi görünmem cidden üzdü. Bir kaç gün hiç konuşmadık, kendisi de bana tepkili davrandı. En sonunda içimdeki her şeyi döktüm. Özetle benim kendimce fedakarlık yapıp onun hiç bir şey yapmamasından bahsettim diyelim. En eski mevzular bile açıldı. Artık bir şey beklemediğimi, istemediğimi, ona inanmadığımı, büyük bir hayal kırıklığı yaşadığımı, sadece çocuğumu düşündüğümü ve ona göre adımlar atacağımı söyledim. Buna çok üzülmüş gibi göründü ve bir kaç gündür ilgili davranıyor. Oğluma da ilgisi garipleşti, bir kaç gece beraber uyudular falan. Ne yapacaksın diye soruyor mesela. Henüz bir adım atmadım çünkü fevri kararlarım beni hep zorladı. Çok sakince sanırım her şeyi halledeceğim.
Öncelikle kendi psikolojimi düzeltmem, kendi değerimi farketmem gerekiyor ki süreci kolay atlatayım. Oğlumla da psikolojik destek alacağız ve bunu rutine bağlayacağım. Başka nasıl iyileşebilirim bilemiyorum inanın.
Bir kısmınız tanıyor, az çok biliyor. Bütün geçmişimi özet geçemeyeceğim , yeterli olmayacaktır söyleyeceklerim ancak şu sıra kafamda sürekli boşanma konuları dönüyor.
Çok sevdiğim bir insanla toksik bir ilişkiye başladım 11 yıl önce. Uzak mesafe ilişkisi olarak yürüttük, elbette ki bazı sinyaller vardı ancak insan kendisi tecrübe etmeden evet çuvalladım diyemiyor. Ölmeyen umudum hala bir kaç ay öncesine kadar ilgi dileniyordu. Nişandan evliliğe fiyaskoymuş eski konulara da bakınca, acaba ne zaman ayaklarım yerden kesilircesine mutlu olmuşum bilinmiyor? İnsanın her şeyi mi sorunlu ilerler ama öyleymiş. Gerçi benim boşanmak isteyeceğim yıllar öncesinden de belliydi ya neyse.
Aslen elle tutulur, gözle görülür sebeplerim yok. Desem ki aldattı, şöyle sıkıntı yaşattı ama yok. Ufak ufak birikip tahammül seviyemi aştı. Sınırlarımı koruyamadım asla. Tek ciddi sebebim kendimi değerli hissetmiyorum. 45 kilo ile girdiğim bu evlilikle 68 kiloda ve kendimden nefret eder haldeyim. Hayatıma bir şey katamadım bu evlilikle cebelleşmekten. Ben insanların değişimine de bakma taraftarıyım. Evlilik boyunca kendilerine ne katmışlar? Neyi başarmışlar? Şu an ne haldeler? Gözleri gülüyor mu? Velhasıl berbat bir haldeyim, karşı taraf istediği kadar iyi bir insan olsun ben kötü haldeysem demek ki bir şeyler yolunda gitmiyor.
Anlatacağım çok şey var aslında. Bugün o kadar çok ağladım ki. En çok da çocukluğumdan beri ağlayacak bir omuz bulamamama ağladım. Yıllarca bunun arayışındaydım ama olmamış işte. Annemle, babamla hiç bunu yaşayamadım ama eşimle de olmadı. Olmadığını da kabullenemedim bunca zaman. İnsan ağlayacak omuz değilse bir bakar iki bakar üçüncüde gider değil mi? Olmadı yıllardır oldu olacak diye kendimi kandırdım.
Şimdi neden konu açıyorsun madem biliyorsun dersiniz. Biraz gaza gelmek istiyorum açıkçası. Geçmişi unutmamak istiyorum. Bir çift güzel sözle iki ay idare etmek istemiyorum. Bu adamı resmen yoktan var ettim. Var olmasına yardımcı oldum veya...Bedelli askerliği, evi, arabası, ev eşyaları, motoru, vırt zırt kursları derken her türlü cefayı çektim. Şu an rahata çıktık bir nebze ama ben geçmişi aşamadım. Kabullenemedim. Asla hiç bir şey istemedim evliliğimiz boyunca, diretmedim. Bunu kendisi de kabul eder zaten. İstediğim sadece ilgi ve sevgiydi ve hala bulamadım. O da bende aradıklarını bulamadı muhtemelen ki böyle davrandı.
Oğlum 5 yaşında ve inanılmaz duygusal bir çocuk. Bir sorunumuz olduğunu fark etse hadi öpüşün diye kafalarımızı birleştirir. Aşırı üzülüyorum acaba ona ebeveyn rolü mü yüklüyorum diye. Kısacası içimde bir başarısızlık duygusu var; sanki eş olarak , anne olarak ve insan olarak komple çuvalladım gibi hissediyorum.
Bu hafta için pedagog ile görüşmeye başlayacağım çünkü ayrılmayı kafaya koydum, ben iteklemezsem kendisi asla adım atmaz gelenekselci biri olarak. Sonuçta evinin işi yapılıyor, keyfi isterse yardım ediyor ve istediği her şeyi yapabiliyor. Benim en çok korktuğum ve emin olduğum konu ise velayet konusunda pisleşmesi. Lohusa depresyonu da dahil hala çözemediğim durumlarım mevcut. Bunları göstererek velayeti alacağını söylemişti bir keresinde. Bu yola girmek yıpratıcı ve zor bir süreç olacak benim için ama er ya da geç bu yola gireceğim netleşti. Belki biraz zaman alabilir, sakin adımlarla ilerleyebilirim ama önerileriniz var mı bu konuda?
Güncelleme:
Herkese tekrar merhaba. Bir süre kafamı toparlamaya çalıştım arkadaşlar.
Bu süreç içinde çok bozulduğum bir kavgamız oldu. 11 yıldır ailesinin her şeyine gitmişimdir belki toplasak 3-5 kere ben gelmem sen git dediğim şeyler olmuştur. Yine teyzesini doğum günüydü (80 yaş). Bütün akrabaları da katılıyor. Sabah kalktım önceki gece ağladığım için gözlerim şiş, makyajla falan toparlanacak gibi değil. Dedim ben gelemem, sınav görevi varmış dersin. Ciddi manada sinirlendi ve bana "sen zaten bir çok şeye katılmıyorsun, insanları ne kadar görüyorum ki, herkes diyor ki biz Koalinaya ne yaptık, surat yapıyorsun zaten". Bunlar benim çok zoruma gitti çünkü dediği gibi bir şey yok, her şeye gitmişimdir, surat falan da yapmam. Zaten bir şeylere katıldıysam bu da eşimin hatrına idi çünkü evlilik kurumu hiç sevdiğim bir şey değil hele şu ailelere karşı sorumluluk olması gibi şeyler. Buna rağmen yine de benim hiç bir şey yapmıyor gibi görünmem cidden üzdü. Bir kaç gün hiç konuşmadık, kendisi de bana tepkili davrandı. En sonunda içimdeki her şeyi döktüm. Özetle benim kendimce fedakarlık yapıp onun hiç bir şey yapmamasından bahsettim diyelim. En eski mevzular bile açıldı. Artık bir şey beklemediğimi, istemediğimi, ona inanmadığımı, büyük bir hayal kırıklığı yaşadığımı, sadece çocuğumu düşündüğümü ve ona göre adımlar atacağımı söyledim. Buna çok üzülmüş gibi göründü ve bir kaç gündür ilgili davranıyor. Oğluma da ilgisi garipleşti, bir kaç gece beraber uyudular falan. Ne yapacaksın diye soruyor mesela. Henüz bir adım atmadım çünkü fevri kararlarım beni hep zorladı. Çok sakince sanırım her şeyi halledeceğim.
Öncelikle kendi psikolojimi düzeltmem, kendi değerimi farketmem gerekiyor ki süreci kolay atlatayım. Oğlumla da psikolojik destek alacağız ve bunu rutine bağlayacağım. Başka nasıl iyileşebilirim bilemiyorum inanın.
Son düzenleme: