Boşanma öncesi zor zamanlar

Hayatım sal gitsin anasıyla ona mutluluklar dile. Eşin değişmez bu saatten sonra. Anası da övünsün oğlunun yuvasını yıktığı için. Bir de ana diyoruz böylelerine. Aslında bu kadınlar oğullarıyla tabiri caizse sevgili gibi hissediyolar. Kötü maana da değil ama. Kadın eşiyle ayrıldığı için oğlunu onun yerine koymuş ne yazık ki. Bu yüzden de bu kadar bağımlılar birbirlerine. Günümüzde de çok fazla görüyorum bu örneklemeyi. Örneğin, kadın evliliğinden eşiyle mutsuz. Eşi duygusal hiç bir isteğini karşılamıyor. Kadında eşide bulamadığı yoğunluğu çocuklarına veriyor. Sosyal medyalarına baksan hep çocukalarıyla paylaşımları var. Burda tabi ki suç kadınların değil. Onları bu duruma sokan erkeklerin hatasıdır. Geleceğe sizin eşiniz gibi evlatlar yetiştirdiklerinin farkında değiller ne yazık ki. Neyse konumuza dönecek olursak, o adamda sana ne köy ne de kasaba olmaz. Önce anasından ayrılması lazım.
 
Merhaba. Yaklaşık 3 sene önce eşimle evlendim; ben 28 eşim 33 yaşındaydı. 6 ay kadar tanışma süresi sonunda evlenme kararı aldık. Nikah sonrası düğün yapalım diye anlaşmıştık ancak nikahtan hemen sonra eşim annesine yüklü miktarda para gönderdiği için maddi durumunu bahane ederek düğünü ertelemek istediğini söyledi ; eşimin annesinin o dönem 3 evi vardı ve eşimin kazancı da iyiydi. nikah kıyafeti alırken dahi annesini arayarak elbisenin nasıl olduğunu ve fiyatı hakkında telefonda 10 dk kadar açıklama yapıp, satıcıyla uzun uzadıya çingene pazarlığı yapmışlığı var. Düğün yüzüğü için annesi de bize katılmak istemişti ve o gün gittiğimiz çarşı uygun fiyatlı diye - kendisi ve kızı için iç çamaşırı aramıştı bir saat kadar. Düğünümüze eşimin ailesinden yalnızca 7 kişi katıldı ve annesi dışında kimse ziynet takmadı - eşimin annesi düğün bitmesini beklemen ziynetleri herkesin içinde toplayıp - oğlum gel bir sayalım demişti..
( bu arada eşim evlenmeden önce babasının vefat ettiğini söylemişti , ailemle tanışacağı gün sana yalan söyledim babam ile annem ayrıldılar deyip beni zor durumda bırakmıştı)

Neyse biz evlendik , ayrı şehirlerdeyiz ve ikimiz de çalışıyoruz. Eşim annesi ile günde en az 2 kere araşır ve annesi her problemini anlatırdı. Kız kardeşinin psikolojik sorunları var ve maalesef hem eşim hem annesi bu sorunları görüp erken tedavi ettirmek yerine görmemeyi tercih etmişler ( geçen sene bipolar teşhisi kondu ve hastalığını benden sakladı eşim). Tedavisi konusunu her açtığımda eşim annem yanlış anlar üzülür bu konuya karışma der beni sustururdu. Annesi parayı çok seven ve sürekli bize biriktirin , ne zaman ev alacaksınız diye soran biri. esim annesinin önerilerini çok ciddiye alır , çoğu konuda da ona danışırdı.
En son geldiklerinde ( bir ay kalmaya geldiler ! ) yanlarında neredeyse giyecek hiç bir şey getirmemislerdi kızıyla. Bu kadinin 3 evi var… kızına giyecek ben aldım mecbur kalıp… 26 yaşında yeni üniversite mezunu bir kız.. çarşıya gittiğimizde ay ben para almamışım sen alıver kızım, ay yaşlılık işte unutmuşum evde bir sürü elbisemiz vardı şeklinde bir ton açıklama.. geçen sene evlerinden birine tatile gittik ( yazlık ev ve bahçesine birşeyler ekmek için kimseye para vermek istemediğinden) eşim ben ve kızı hep beraber bir hafta boyunca bahçesini temizledik , deyim yerindeyse ırgat gibi çalıştık.. eşim tatile giderken annemin yazlığı harika , bol bol deniz kum güneş diyerek ikna etmişti…

Eşim son zamanlarda ev işlerinde hiç yardımcı olmayıp köşesine oturmaya başlayınca artık iyice sabrım taşmaya başladı .. bir iki üç derken gerildik vs, en son benim annem bekar hali ile bize baktı amma şikayet ettin demişti. Eşim sorumluluk almayı öğrenmemiş, sözkonusu annesi olunca her türlü fedakarlığa açık maddi manevi vermeye istekli ( benden gizli annesine para gönderdiğini öğrendim bir kaç ay önce) ama bana gelince dur bi acelesi yok ya tavrında oldu hep. annesi hasta olsa günlerce uyuyamazdı benim migren ataklarımda yat geçer derdi… en son kavgamızda aldığım kahveye 100 lira ödedim diye - bu gidişle ev falan alamayız biz - deyince artık tak etti. Kavga iyice büyüdü ve aileleri aradık. Annesi telefonda bana - ne istiyorsun benim oğlumdan sen? İki ev işi yapmadı diye mi bu tantana .. daha bir ev alamadınız haklı oğlum , kahve de içmeyiver.. tembel uyuşuğun tekisin zaten- deyince artık tamam dedim.
İki gün sonra annesi aradı - benim yüzümden eşinle aranı bozma git konuş dedi. - sizin oğlunuz benimle konuşmuyor dediğim de aa dur söyleyeyim konuşsun dedi ve eşim benimle öyle konuştu .. Bir ara eşim alttan alır gibi oldu - annenle bundan sonra yüzyüze gelmem deyince - yolun açık olsun o halde dedi.
Evi terkettim .. bu olayın olduğu gün o kadar ağladım ki.. eşim tepkisizce - bunu sen istedin ağlamaya devam et demişti .. iki haftaya mahkememiz var .. eşim bu olaylardan sonra bir kere bile arayıp sormadı beni. Ben bu adam için o kadar çabaladım ki.. giyinmeyi bilmezdi… onun için yemek yapmayı öğrendim ..onu sevdiğim için .. şu an o kadar zor geliyor ki bunları düşünmek .. ben nerede yanlış yaptım diyorum .. sahi nerede yanlış yaptım ben ?
Baştan sona yanlış bir evlilik, eşiniz annesi ile evli , boşanın yoksa erken ölürsünüz bunların elinde ...
 
Merhaba. Yaklaşık 3 sene önce eşimle evlendim; ben 28 eşim 33 yaşındaydı. 6 ay kadar tanışma süresi sonunda evlenme kararı aldık. Nikah sonrası düğün yapalım diye anlaşmıştık ancak nikahtan hemen sonra eşim annesine yüklü miktarda para gönderdiği için maddi durumunu bahane ederek düğünü ertelemek istediğini söyledi ; eşimin annesinin o dönem 3 evi vardı ve eşimin kazancı da iyiydi. nikah kıyafeti alırken dahi annesini arayarak elbisenin nasıl olduğunu ve fiyatı hakkında telefonda 10 dk kadar açıklama yapıp, satıcıyla uzun uzadıya çingene pazarlığı yapmışlığı var. Düğün yüzüğü için annesi de bize katılmak istemişti ve o gün gittiğimiz çarşı uygun fiyatlı diye - kendisi ve kızı için iç çamaşırı aramıştı bir saat kadar. Düğünümüze eşimin ailesinden yalnızca 7 kişi katıldı ve annesi dışında kimse ziynet takmadı - eşimin annesi düğün bitmesini beklemen ziynetleri herkesin içinde toplayıp - oğlum gel bir sayalım demişti..
( bu arada eşim evlenmeden önce babasının vefat ettiğini söylemişti , ailemle tanışacağı gün sana yalan söyledim babam ile annem ayrıldılar deyip beni zor durumda bırakmıştı)

Neyse biz evlendik , ayrı şehirlerdeyiz ve ikimiz de çalışıyoruz. Eşim annesi ile günde en az 2 kere araşır ve annesi her problemini anlatırdı. Kız kardeşinin psikolojik sorunları var ve maalesef hem eşim hem annesi bu sorunları görüp erken tedavi ettirmek yerine görmemeyi tercih etmişler ( geçen sene bipolar teşhisi kondu ve hastalığını benden sakladı eşim). Tedavisi konusunu her açtığımda eşim annem yanlış anlar üzülür bu konuya karışma der beni sustururdu. Annesi parayı çok seven ve sürekli bize biriktirin , ne zaman ev alacaksınız diye soran biri. esim annesinin önerilerini çok ciddiye alır , çoğu konuda da ona danışırdı.
En son geldiklerinde ( bir ay kalmaya geldiler ! ) yanlarında neredeyse giyecek hiç bir şey getirmemislerdi kızıyla. Bu kadinin 3 evi var… kızına giyecek ben aldım mecbur kalıp… 26 yaşında yeni üniversite mezunu bir kız.. çarşıya gittiğimizde ay ben para almamışım sen alıver kızım, ay yaşlılık işte unutmuşum evde bir sürü elbisemiz vardı şeklinde bir ton açıklama.. geçen sene evlerinden birine tatile gittik ( yazlık ev ve bahçesine birşeyler ekmek için kimseye para vermek istemediğinden) eşim ben ve kızı hep beraber bir hafta boyunca bahçesini temizledik , deyim yerindeyse ırgat gibi çalıştık.. eşim tatile giderken annemin yazlığı harika , bol bol deniz kum güneş diyerek ikna etmişti…

Eşim son zamanlarda ev işlerinde hiç yardımcı olmayıp köşesine oturmaya başlayınca artık iyice sabrım taşmaya başladı .. bir iki üç derken gerildik vs, en son benim annem bekar hali ile bize baktı amma şikayet ettin demişti. Eşim sorumluluk almayı öğrenmemiş, sözkonusu annesi olunca her türlü fedakarlığa açık maddi manevi vermeye istekli ( benden gizli annesine para gönderdiğini öğrendim bir kaç ay önce) ama bana gelince dur bi acelesi yok ya tavrında oldu hep. annesi hasta olsa günlerce uyuyamazdı benim migren ataklarımda yat geçer derdi… en son kavgamızda aldığım kahveye 100 lira ödedim diye - bu gidişle ev falan alamayız biz - deyince artık tak etti. Kavga iyice büyüdü ve aileleri aradık. Annesi telefonda bana - ne istiyorsun benim oğlumdan sen? İki ev işi yapmadı diye mi bu tantana .. daha bir ev alamadınız haklı oğlum , kahve de içmeyiver.. tembel uyuşuğun tekisin zaten- deyince artık tamam dedim.
İki gün sonra annesi aradı - benim yüzümden eşinle aranı bozma git konuş dedi. - sizin oğlunuz benimle konuşmuyor dediğim de aa dur söyleyeyim konuşsun dedi ve eşim benimle öyle konuştu .. Bir ara eşim alttan alır gibi oldu - annenle bundan sonra yüzyüze gelmem deyince - yolun açık olsun o halde dedi.
Evi terkettim .. bu olayın olduğu gün o kadar ağladım ki.. eşim tepkisizce - bunu sen istedin ağlamaya devam et demişti .. iki haftaya mahkememiz var .. eşim bu olaylardan sonra bir kere bile arayıp sormadı beni. Ben bu adam için o kadar çabaladım ki.. giyinmeyi bilmezdi… onun için yemek yapmayı öğrendim ..onu sevdiğim için .. şu an o kadar zor geliyor ki bunları düşünmek .. ben nerede yanlış yaptım diyorum .. sahi nerede yanlış yaptım ben ?
İyi ki arayıp sormamış sizi. Kafanız karışabilirdi. Anneyle bağımlı bir ilişkisi var. Sizi yeni ailesi olarak görmesine izin vermemiş annesi. O da istememiş. Deneyim olmuş. Gençsiniz. Önünüze bakın.
 
İyi ki arayıp sormamış sizi. Kafanız karışabilirdi. Anneyle bağımlı bir ilişkisi var. Sizi yeni ailesi olarak görmesine izin vermemiş annesi. O da istememiş. Deneyim olmuş. Gençsiniz. Önünüze bakın.
Haklısınız. Eğer o geri adım atsaydı kafam karışıcaktı. Böylesi daha hayırlı belki de.
 
X