Boşanma... derin mevzular.

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
İyi günde kötü günde.. söz verirken kullanılan cümle.. siz kötü gündeyi yaşıyorsunuz şuan, tedavisi var olan bir hastalık, tedavi olmalı en başta kendi iyiliği için, ilaçlarını alsın en azından
Öyle ama kabul etmiyor. Tedaviyi geçtim, hasta olduğuna ikna olmuyor. Konuyu ilk açtığımda bana bakışını görseydiniz kokrudan bayılırdınız. Hayatımda ilk defa eşimin gözlerinde vahşilik gördüm. Boğazıma yapışacak gibi bir bakıştı.
 
Yahu konu sahibi En baştan eşinin tedavi olması gerektiğini yazmamışki ha bire begenmedim.. Begenmedim atanlar sonraki yorumumuda okuyun kadın kadına destek olmalı diye boşuna demiyoruz
Detaya girdikçe google aramalarında anahtar kelimelerden konuya rastlar diye ödüp kopuyor. En başta bu yüzden detaya girmek istemedim ama mecbur yazmak zorunda kaldım. Sizde kusura bakmayın.
 
Bu arada cuma günü ailem gelecek, ailem farklı şehirde. Ben ailemle kalmayacağım. Yani maksimum 10-15 gün içinde ya ben ya da eşim farklı bir eve geçecek. O ailesiyle hayatta kalmaz. Haliyle birimizden biri sıfırdan düzen kuracak. Çocukların düzenini bozma taraftarı değilim ama uzun süre bende bu evde kalamam. Çünkü biz bu evin her santimini, dekorasyonunu özene özene beraber seçerek yaptırdık.
ne diyeceğimi bilemiyorum çok çok üzgünüm. sizin için dua edeceğim. çok inandığım acı bir laf var "ölüsü olan bir gün delisi olan her gün" diye. maalesef çok çok zor bir durum. Bir nevi ölüm gibi, sureti orda ama o anılarınızdaki kişi artık yok. ama şöyle düşünün derinlerde bir yerde hala var, tamamen yok olup gitmedi. tedavi olmayı reddetmekte haklı, çünkü bu hastalıkta bilinç tamamen yok olmuyor ki. kim bilir o ne kadar korkuyordur, ama tedaviye evet demek geri dönüşü olmayan o yola girmek demek belki onun için. anlattıklarınızdan nasıl bir çift olduğunuz belli, dilerim onun hatırına, 2 evladınız hatırına rabbim ikinize de sabır ve şifa versin. zaman ne gösterir bilinmez, Allahtan ümit kesilmez.
 
Detaya girdikçe google aramalarında anahtar kelimelerden konuya rastlar diye ödüp kopuyor. En başta bu yüzden detaya girmek istemedim ama mecbur yazmak zorunda kaldım. Sizde kusura bakmayın.
Estagfirullah.. Sizde haklısınız ama ben en baştada üzülmüştüm terapiste gidilse çözülür diye ama konu çok başkaymış Rabbim yardımcınız olsun inşallah
 
Anladığım kadarıyla henüz bir psikiyatrist tarafından konulmuş bir teşhis yok. Ben olsaydım, önce bunu tıbbi olarak kesinleştirmeye çalışırdım. Kendi isteğiyle doktora gitmiyorsa ve sizce, eşinizin davranışları, konuşmaları kesinlikle kabul edilemeyecek kadar aykırıysa, bir ruh hastalıkları hastanesi doktoruyla görüşüp iş birliği yapabilirsiniz. Bu iş birliğiyle eşiniz maalesef zor kullanılarak hastaneye yatırılabilir ve orada teşhis konulabilir. Bir umut, belki düşündüğünüz gibi değildir. Belki başka bir rahatsızlığı vardır. Bunu bilemeyiz ama belki de şahsına münhasır, sıradışı bir karakterdir.

Ama eğer şizofreni veya başka bir tedavi edilemez ruh hastalığı varsa, siz de hayat boyu bunu kaldıramayacağınızı düşünüyorsanız boşanırsınız.

Zor bir kararın eşiğinde olduğunuz için, iyi bir psikiyatriste kendiniz danışabilirsiniz.

Zor bir karar dedim çünkü aklıma bir erkek arkadaşım geldi. Arkadaşım ileri düzeyde bipolardı. Evlendi. Ama arkadaşım sürekli doktorda olan, iş hayatını yürütemediği için çalışamayıp gününü evde geçiren, hastalık atak yaptığında haftalarca yataktan çıkmayan ve çok da zeki, hassas, duygusal birisiydi. Karısı bu gidişata ancak 2 sene kadar dayanabildi ve kadının isteğiyle boşandılar. Boşandıklarında arkadaşım çok mahzun kalmıştı. İyice çöktü, toparlanamadı ve en sonunda intihar etti.

İnşallah herşeyi en hayırlı şekilde çözüme kavuşturursunuz.
Zorla tedavi fayda sağlar mı bilmiyorum. Annesi mesela zorla tedavi görüyor. İlaçlarını zorla alıyor. Cumartesi konuyu eşime ilk açtığımda, aileme sen mi söyledin derken ki bir bakışı vardı korkudan donup kaldım. Ben dedim desem, boğazıma yapışacak kadar vahşi bir bakıştı. İlk defa gözünde öyle bir şey gördüm. İntihar falan bunları da düşünüyorum ama zorla hastaneye yatırılsa bir ay orada yatıyorlar. Ya bana kinlenirse diye düşünüyorum.
 
Tedaviyi kabul etse idi keşke..:KK43:
Süreci en sağlıklı şekilde atlatmanızı diliyorum. Çocuklar anılar derken boşanmak daha zor tabiiki.
 
Nasıl anladınız şizofreni olduğunu, teşhis konuldumu yoksa sizin fikriniz mi... Tefevi olmayı reddediyor dediniz sanki hiç doktora gitmedi gibi bir izlenim uyandı bende.
 
Esiniz kac yasinda? Kac yildir taniyorsunuz?
Sizofreni 20li yaslarin en basinda tanisi konulan bir hastalik, ozellikle sizinki gibi cevresel ve genetik faktorler de dahilse surec hizlaniyor hatta.

Bence olayi netlestirmeden cok acele hareket etmissiniz.
Ben 25 eşim 34 yaşında. Off ne, ne zaman başladı tam olarak bilemiyorum. 2018 yaz dönemleri bir şey oldu bana diyor sonraki şeyleri anlatıyor.
 
Merhabalar;
Konunuz beni derinden etkiledi. Annem psikiyatrik bir rahatsızlık geçirdi ve ben bu konularda çok hassasım.
Size şöyle bir şey demek istiyorum. Annemin hasta olduğunu ilk olarak uykusunda fark ettik. Uyandırmak o kadar zordu ki bazen canım yana yana tokat falan atarak uyandırmaya çalışıyordum. Ciddi sanrıları vardı, bizi bazen tanımıyordu, evden kaçma girişimleri oluyordu ve ben annemi kandırmak zorunda kalıyordum. "Hemsireyim, eşiniz birazdan sizi almaya gelecek, surda dinlenin biraz." gibi mesela. Kız kardeşimi öldürme girişimleri oldu, evdeki kuşu yemek istiyordu, kendi kendine konuşuyordu, amcamı imam zannedip evden kovdu ve daha neler neler... Babam onu hava almaya götürdüğünde jandarmaya şikayet etmişti bu adam beni kaçırdı diye :) Adamcağız arabanın torpidosunda evlilik cuzdaniyla gezmeye başladı korkudan :)

Gezmedigimiz psikiyatr kalmadı inanın. Bazıları bir ilaç veriyor, her şey daha beter oluyordu, bazıları resmen uyuşturuyordu kadını ilaçla. Sonunda bir doktor bulduk, Allah ondan bin kere razı olsun, sadece ilaçla hiç yatırmaya falan gerek kalmadan annem iyileşti. O günleri de hatırlamıyor üstelik. Bir de erkek kardeşim oldu, doğum bile yaptı iyileştikten sonra :)

İnanılmaz yıpratıcı bir süreçti yani cidden anlatılmaz yaşanır. Normalde uykum ağır benim, evden çıt sesi gelse fırlıyordum. Hala takıntı kaldı mesela, çığlık sesi beni çok kötü etkiliyor, çığlık duymaktan nefret ederim. Tek başıma baktım anneme, akrabaları falan evden kovdum. Yoksa beni de hasta edeceklerdi.

Demem o ki, doktoru bir deneyin. Habersizce de olsa götürün ama götürmeden önce çok iyi araştırmanız lazım. İyi bir psikiyatr hayati önem taşıyor bu süreçte. Boşanacak olsanız bile, çocuklarınızın babası o. Lütfen onu yalnız bırakmayın.

Şunu da eklemem gerekir, öyle doktora götürdüm pat iyileşti durumu çok zor. Süreç sabır isteyen bir süreç, ciddi bir sabırdan bahsediyorum. Çocuklarınızı güvende tutmanız önemli çünkü ilaçlar da bazen dengeyi bozabiliyor. Yani yapacağı yoksa da ilaç şaşırtabilir, bunaltabilir.

Şizofreni bu günlerde kontrol altına alınabilen bir hastalık, ki şizofreni mi ondan da emin değiliz. Annemin rahatsızlığı mesela, çok benziyordu şizofreniye fakat değildi ve tamamen geçti gitti.

Bir de hani bizler için savaşmadı, tedaviyi kabul etmedi diyorsunuz, inanın sizin için zor ise hasta için iki kat zor. Kim kolayca kabul edebilir ki böyle bir şeyi ? Biz şu an mantıklı düşünebildiğimiz için bize kolay gibi geliyor. Cidden çok sakin ve sabırlı olmaya çalışın, çok zor ama yapabilirsiniz. Fevri kararlar vermeyin lütfen... Bir noktada eşinizin de tedaviye gönüllü olacağına inanıyorum yalnız vakit alabilir. Siz arkadaşların dediği gibi aile terapisi falan deyip götürebilirsiniz.

Uzun oldu hakkınızı helal edin, aileniz için bol bol dua edeceğim, sevgiler.
Ben pskiyatrik ilaçların iyileştirme gücüne inanıyorum. İlk başlarda hastalık daha da kötü oluyor. Uzun süre kullanmak lazım. Benim kız kardeşim bipolar, okb, anksiyete hepsi vardı. yatarak tedavi gördü önce. şimdi iki yıldan beri düzenli ilaç kullanımı ile tamamen iyileşti. Bu tür hastalıklarda hasta yakını da hsta kadar sabırlı olması lazım. Genetik de çok etkiliyor. Bakın annesinde de varmış. Beyinde bazı hormonlar eksik oluyomuş. Doktor değilim ama doktor ilk başta bunu sorar. Genetik yatkınlık. Ama bunun da tedavisi var. Konu sahibi de bence önce eşini zor da olsa bir kliniğe götürmeli. Evden de çıkmak durumunda kalmaz. Bu süreçte eşini izler .İyileşirse zaten ayrılık olmaz. Benim düşüncem böyle
 
Öncelikle durumunuza üzüldüm
Nasıl bir hayalkırıklığıdır kim bilir

Keşke tedavi olmayı kabul etseymiş
Evden onun gitmesi çocukların düzeni için daha pratik olur
O gitsin.
 
Hem size hem eşinize hem de evlatlarınıza üzüldüm.
Allahım kolay yolu göstersin,yardımcınız olsun inşallah.
 
Bir haftadır gözlemlediğim kadarıyla evin içinde gezinme gibi bir şey yok. Pazar günleri birkaç saatliğine dışarı çıkardı ama evlendiğimizden beri bunu yapar zaten. Pazar günü konuşurken, duramıyorum kendimi dağa taşa vuruyorum dedi. O kadar çok şey söyledi ki beni ikna etme çabalarını anlatamıyorum burada. Beni bir şeyle falan suçlamıyor ama bilmem hangi kişi benimle uğraşıyor helak edeceğiz onu falan söyledi. Bahsettiği kişi bir devlet adamı. Kendimi de suçluyorum nasıl fark etmedim diye. Çünkü, onun söylemesine göre 2018de bir şey olmuş (açamıyorum burayı). Bu bahsettiği zamanlar benim doğum yapma dönemime denk düşüyor ve büyük kızımın sağlık sorunundan dolayı, ben sürekli şehir dışına çıkıyorum 2 ayda bir. Uzun dönem kalmak zorunda kaldığım oluyor. Çocuklara çok daldım da adamı görmedim mi diyorum. Bu yaz 4 ay yoktum mesela evde kendi sağlık problemlerimden dolayı. Geldim tekrar belli aralıklarla bu defa kızım için şehir dışına çıktım. Bilmeseniz böyle bir şeyi oturup konuşsanız hayatta anlamazsınız. Belli etmiyor ama benim farkına vardığımı bildiğinden beri, gayet rahat evde kendi kendine kavga ediyor. Ben önemli değilim de çocuğum korkuyor.
Canım bu kadar anlatmana anlayan anlar zaten ayrıca anlasınlar ne olacak yani?Zaten boşanınca bilinmeyecek mi?Yaşın kaç söylemedin bilmiyoruz ama eşinize çok üzüldüm bilmiyorum.Sanki benim eşimmiş gibi düşündüm.Hani siz o kadar önemlisiniz ki siz öğrendikten sonra kendini rahat bırakmış adam.Bilmiyorum ya çok acı
 
3 hafta ailemdeydim zaten. Kızımın sağlıkla ilgili durumları vardı. Ailem başka şehirde. Ben yaklaşık olarak bir haftadır evimdeyim. Başta eşimle nasıl konuşacağımı bilemedim. Çarşamba ve perşembe akşamı adam evde gümbür gümbür bağırınıyordu. O an çocuklarımı buradan çıkarmam gerektiğine karar verdim.
Kime bağırıyor kime kızıyor güya peki?
 
Psikyatri doktoru bulup, bizzat önce kendiniz konuşun. Nasıl ikna olur, bu konuda yapabileceğiniz bir şey var mıdır sorun.İlaçları bittiği halde, gidip tedavi almayı reddeden ve iş yerinde hastalığı yüzünden sıkıntıları artan birini, biz ikna edemedik, evine gitmekte istemiyordu. Evde onu öldürmek için birinin beklediğini söylüyordu. Gece yarısına kadar iş yerinde durdu ve kendi kendine sizde beni öldürmek istiyorsunuz deyip durdu. Evine götürelim seni deyip, güçlü kuvvetli iki arkadaş eşliğinde hastaneye zorla götürtmüştük.Hastanın getireleceğinden hastanenin haberi vardı. Gelir gelmez önce sakinleştirici yapılıp, sonra hastaneye yatırıldı. Öyle tedavi gördü. Bizlerde çok üzüldük bu durumuna. Ama, yapacak bir şey yoktu. Gönlüyle gitmesini beklemek, sadece zaman kaybı. Gereken yerlerle ve polisle görüşün, yardım alın.
 
yaşadığınız sorun için çok üzüldüm. gerçekten çok zor bir durum. ama arkadaşa kesinlikle katılıyorum.bir psikiyatristten yardım almalı ve nasıl ikna edeceğinizi öğrenmelisiniz. tedaviyi kabul etmiyorum gibi bir durum söz konusu olamaz . ailesi , işi , çevresi herkes için bir tehlike arz etmeden müdahale edilmeli. bakarsınız tedavi ile daha önce mesaj yazan arkadaşlar gibi iyileşebilir belki atakları şizofreniye benzeyen ama tedavi edilebilir bir durumu vardır. inşallah öyledir.
 
Evimiz dubleks, sabah kızımı okula hazırladım. Eşim önceden kalkmış balkonda kahve içiyor. Aşağı inerken yarıda küçük kızım uyandı. Büyük kızıma aşağı inip salona gitmesini söyledim. Küçüğünün de üstünü değişip hemen aşağı indim. Kızım, "Anne babam kiminle konuşuyor," dedi. Ben ses falan duymadım, balkondan yukarı ses gelmiyor. Salonun camından balkon görünüyor. Baktım, adam kaşlar çatık bir şeye öfkeli gibi oturuyor kahvesini içiyor. Kızıma telefonla konuşmuştur dedim. Kızımda ama telefonu mutfakta, kendiyle konuşuyordu dedi. Ufak tefek şeyler fark etmiştim ama kızımın bunu söylemesi ile taşlar yerine oturdu. Onun haricinde iki defa bağırdığını duymuş ve kendi kendine ağladığını görmüştüm. Bağırmalarında siyasetle ilgili bir şeyler izliyordu onlara söylendi sandım ben. Ağladığı zaman tuhafıma gitti ama ona sorup utandırmak istemedim. Bizim için hassas bir konu var o aklına gelmiştir diye düşündüm.
Doktora hiç gitmeden nasıl şizofreni tanısı koyup boşanma kararı alırsınız belki şizofren degil
 
Şöyle söyleyeyim ben size adam şizofreni ise eğer, sakın onunla eşya tartışmasına girmeyin. Ben de eşimi çok seviyorum tamam ama böyle bir hastalığı olsa ve ilerlese ve tedaviyi kabul etmese ne yapardım bilmiyorum. Sanırım evden ayrılır kaçardım. Çocukların babasını görmesine izin vermezdim sanırım çünkü sağı solu belli değil. Yarın bir gün çok tehlikeli davranışlarda bulunabilir çocuklara karşı. Size tavsiyem herşeyi bırakıp uzaklara gidin. Çok saçma ve acımasızca gelecek ama çocukları en az hasarla ancak böyle büyütebilirsiniz. Bazen duygusal davranmamak gerekiyor. Siz evde kalıp, düzenimi bozmak istemiyorum deseniz, sizi belki rahatsı eder bu ev benim, veya ben boşanmıyorum diyebilir. Ben size özelden yazacağım.
 
Sizofreni kesin taniysa ilac kullanmasi gerekir. Yoksa cok zor bir durum. Tehlike arz ediyor. Boyle durumlardan bahsedip uzmek etkilemek istemem.. belli ki seviyorsunuz uzuldum cok ta birsey diyemiyorum. Allah yardimciniz olsun . Hakkinizda hayirlisini nasip etsin.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X