- 26 Temmuz 2015
- 1.741
- 2.853
- 31
Herkese merhaba. Lütfen kıymetli yorumlarınızı benden esirgemeyin. Size çok ihtiyacım var. Burası benim hayatımı çok kere kurtardı.
Öncelikle babam ve annemin size kısa bi hayatını anlatmak istiyorum. 21-23 yaşlarında evlenmişler. Anneme baya takılar takılmış. Ev almak istemiş. Babam gir çık yapmış işlerde düzenli çalışmamış ortak işe girmiş batırmış altınların bi kısmı gitmiş. Gençliğinde de öyleymiş evlenmeden de para biriktirmemiş. Annem bana 2 ay sonra hamile kalmış. Hiç plansız doğmuşum. Sonra üç yıl sonra kardeşim doğmuş. Annem hayatında hiç çalışmadı. 30 yıldır kiracılar. Uç ucuna yetti herşey ve bazen yetmedi. Fakirlik de çektik kardeşimle. Annem de bundan hiç rahatsız olup çalışayım demedi imkanları varken. Babamın 1 lira birikimi yok elde olan tek şeyleri 2000 civarı aldığı emeklisi. Şuan hala çalışıyor 52 yaşında. Bir memur maaşından daha fazla girdisi var eve. Son zamanlar yaşıtlarıyla konuşurken de mutsuz. Onları kaçırmış gibi hissediyor mal mülk yönünden. Babama üçümüz-kardeşim ben babam-birleşip ev alalım desem hayır demez mesela. Ama insan hayatında kaç kez ev alabilir?i
Atama tercihlerimin bugün son günü. Tercihlerimi bitirdim. Benimle kardeşim de tercih verdi bu süreçte. Ben şehirdışı küçük bir ilçede yaşamak istediğime karar verdim. Kiraları uygun olsun üç beş kuruş birikim yapayım, babama da eğer çalışamazsa bir miktar kardeşimle de destek oluruz diye planımız vardı. Küçük bir ilçe benim için en ideal olanıydı. (Ailem sitanbulda yaşıyor)Babamın şuan işinde hiç bir sıkıntısı yok babam da biraz para biriktirir emekliliğine kullanır diye hesap ediyorduk. Kardeşim ful istanbul tercih etti 1 yıl sonra evlilik planı var. 1 yıl sonra eş tayiniyle gidedek. İstanbulda babamların 1 yıl daha kalması gerekiyor açıkçası ayrıca gidecek memlekette bir evleri de yok. Bizim desteğimiz olmazsa sıkıntıdalar. Bizim de 1 yıl sonra memlekette onların kirasını ödeyerek babamı emekli etme hayalimiz var.
Babamı çok seviyorum. Elinden gelen herşeyi yaptı. Bir değil iki baba gücüyle sevdi bizi. Çok çok seviyorum ama hatalı bir hayalperestlik var üstünde. Bana bu akşam benim emekli olma zamanım da geldi dedi. Baba işinde yoruluyor musun diyorum hayır diyor. Planın ne diyorum küçük yere gidicem diyor. Emekli maaşıyla orda napacaksın dedim ben düzenimi kurayım kardeşim evlensin hallederiz dedim. İş sitanbulda varsa orda da var diyor. Kardeşim buraya gelecek 1 yıl para biriktir öyle git. Bak hayatınız boyunca plan yapmamışsınız şu son dönemi değerlendir biz yine sizi destekleyeceğiz ama şuan ne yer yurt tuttuk ne de beş kuruşumuz yok kenarımızda iş de garanti değil ki dedim.
Ama bir kaçış arıyor. Bana geçen gittiğin yerde eşyaya alma beni istanbula bağlayan bişey yok sen de borca girmezsin hem eşya için dedi. Baba evi toplayalım beraber gidelim desem mutlu olacak. Teyzem böyle aileyle gitmişti ve kendini hiç gerçekleştiremedi çok mutsuz oldu. Bazen kendimi kötü evlat gibi hissediyorum. Babam ölürse çok üzülürüm. Ve keşke derim diye tir tir titriyorum. Ama diğer yanımda da 28 yaşında bir evim olsun artık ayrı bir hayatım kendi bardağım kendi koltuğum olsun istemem çok mu diye bakıyorum. Evlenseydim nolacaktı diyorum. Ama babam gerçekten benimle gelse çok mutlu olurdu. Onu mahrum mu bırakıyorum.
Ben gerçekten atama haberi geldi geleli mutluluğu yarım hissediyorum. Kötü evlat mıyım? Babamın hayatının son dönemlerini mi çalıyorum? Bencillik mi yapıyorum. Yıllardır beklediğim o gün geldi ama içimde buruk bir sevinç kaldı.
Öncelikle babam ve annemin size kısa bi hayatını anlatmak istiyorum. 21-23 yaşlarında evlenmişler. Anneme baya takılar takılmış. Ev almak istemiş. Babam gir çık yapmış işlerde düzenli çalışmamış ortak işe girmiş batırmış altınların bi kısmı gitmiş. Gençliğinde de öyleymiş evlenmeden de para biriktirmemiş. Annem bana 2 ay sonra hamile kalmış. Hiç plansız doğmuşum. Sonra üç yıl sonra kardeşim doğmuş. Annem hayatında hiç çalışmadı. 30 yıldır kiracılar. Uç ucuna yetti herşey ve bazen yetmedi. Fakirlik de çektik kardeşimle. Annem de bundan hiç rahatsız olup çalışayım demedi imkanları varken. Babamın 1 lira birikimi yok elde olan tek şeyleri 2000 civarı aldığı emeklisi. Şuan hala çalışıyor 52 yaşında. Bir memur maaşından daha fazla girdisi var eve. Son zamanlar yaşıtlarıyla konuşurken de mutsuz. Onları kaçırmış gibi hissediyor mal mülk yönünden. Babama üçümüz-kardeşim ben babam-birleşip ev alalım desem hayır demez mesela. Ama insan hayatında kaç kez ev alabilir?i
Atama tercihlerimin bugün son günü. Tercihlerimi bitirdim. Benimle kardeşim de tercih verdi bu süreçte. Ben şehirdışı küçük bir ilçede yaşamak istediğime karar verdim. Kiraları uygun olsun üç beş kuruş birikim yapayım, babama da eğer çalışamazsa bir miktar kardeşimle de destek oluruz diye planımız vardı. Küçük bir ilçe benim için en ideal olanıydı. (Ailem sitanbulda yaşıyor)Babamın şuan işinde hiç bir sıkıntısı yok babam da biraz para biriktirir emekliliğine kullanır diye hesap ediyorduk. Kardeşim ful istanbul tercih etti 1 yıl sonra evlilik planı var. 1 yıl sonra eş tayiniyle gidedek. İstanbulda babamların 1 yıl daha kalması gerekiyor açıkçası ayrıca gidecek memlekette bir evleri de yok. Bizim desteğimiz olmazsa sıkıntıdalar. Bizim de 1 yıl sonra memlekette onların kirasını ödeyerek babamı emekli etme hayalimiz var.
Babamı çok seviyorum. Elinden gelen herşeyi yaptı. Bir değil iki baba gücüyle sevdi bizi. Çok çok seviyorum ama hatalı bir hayalperestlik var üstünde. Bana bu akşam benim emekli olma zamanım da geldi dedi. Baba işinde yoruluyor musun diyorum hayır diyor. Planın ne diyorum küçük yere gidicem diyor. Emekli maaşıyla orda napacaksın dedim ben düzenimi kurayım kardeşim evlensin hallederiz dedim. İş sitanbulda varsa orda da var diyor. Kardeşim buraya gelecek 1 yıl para biriktir öyle git. Bak hayatınız boyunca plan yapmamışsınız şu son dönemi değerlendir biz yine sizi destekleyeceğiz ama şuan ne yer yurt tuttuk ne de beş kuruşumuz yok kenarımızda iş de garanti değil ki dedim.
Ama bir kaçış arıyor. Bana geçen gittiğin yerde eşyaya alma beni istanbula bağlayan bişey yok sen de borca girmezsin hem eşya için dedi. Baba evi toplayalım beraber gidelim desem mutlu olacak. Teyzem böyle aileyle gitmişti ve kendini hiç gerçekleştiremedi çok mutsuz oldu. Bazen kendimi kötü evlat gibi hissediyorum. Babam ölürse çok üzülürüm. Ve keşke derim diye tir tir titriyorum. Ama diğer yanımda da 28 yaşında bir evim olsun artık ayrı bir hayatım kendi bardağım kendi koltuğum olsun istemem çok mu diye bakıyorum. Evlenseydim nolacaktı diyorum. Ama babam gerçekten benimle gelse çok mutlu olurdu. Onu mahrum mu bırakıyorum.
Ben gerçekten atama haberi geldi geleli mutluluğu yarım hissediyorum. Kötü evlat mıyım? Babamın hayatının son dönemlerini mi çalıyorum? Bencillik mi yapıyorum. Yıllardır beklediğim o gün geldi ama içimde buruk bir sevinç kaldı.