Eşimin memleketinde yaşıyoruz. Ailem uzakta. Annemler misafirliğe geldiler. Onlar gelir gelmez kv bana mesaj attı dedi ki yarın size gelcez. Bizde eşimle plan yapmıştık öncesinde. Yarın pikniğe gideceğiz biz anne, öbür gün müsait bir zamanda ben sana haber vericem çağırıcam dedim. Tamam yazdı. Arkasından bir on dk sonra aradı. Pikniğe perşembe gidin bizde gelelim dedi. Eşimin tek bir izin günü olduğunu diğer günler çalıştığını dolayısıyla perşembe gidemeyeceğimizi ve piknik hazırlığını ona göre yaptığımızı söyledim. (Önceden etleri falan her şeyi ayarladık) bunları derken de eşim yanımda. Onada soruyorum. Böyle böyle de diyor kendisi bende söylüyorum. Tamam dedi kapattık teli. Arkasından on dk sonra mesaj attı, baban da pikniğe gitmek istedi bizde gelcez yarın dedi. Mesajı eşime gösterdim ne diyim diye. Hazırlığımızı ona göre yaptık eğer gelmek istiyorlarsa kendileride bir şeyler getirsin o zaman yaz dedi. Anne hazırlığımızı ona göre yaptık yapacak bir şey yok gelecekseniz bir şeyler getirin dedim. Kv neyse gelmiyoruz yazdı. Bende yanlış anladın heralde yazdım durumu açıklamaya çalıştım. Cevap vermedi. Ardından durum paylaştı bana laf soktu. Sonraki gün görümcemi arattırıp eşime beni şikayet etti. Eşim de bana annem sana kırılmış ara gönlünü al dedi. Ben artık patladım. Annen neden bize bir sormuyor planınız nedir falan diye emrivaki yapıp duruyor yeter artık dedim. Kırk yılın başı annemler gelmiş şu yaptığına bak. Ben ona defalarca müsait zamanda çağıracağımı söylüyorum o hala ısrar ısrar. Ki zaten eşimin ailesiyle aramızda problemler var içli dışlı değiliz ne onlar çağırır doğru dürüst ne ben giderim. Gittiğimiz zaman doğru düzgün konuşmuyoruz bile. Laf sokmaktan başka yaptıkları bir şey yok. Sürekli beni evliliğimizi yönetmeye çalıştıkları için olaylar yaşadık ve mesafeliyiz. Şimdi sanki aramız çok iyiymiş gibi bide annemler geldi diye bu samimiyet nerden oluştu acaba birden kaprisler falan. Eşimin annemi ara gönlünü al demesine moralim bozulduğu için suratım düştü ve annemler anladı bir şey olduğunu. Ne oldu diye sordular bende anlattım. Eşim de onlara, annem kırılmış bir arayın onu dedi. Ailem eşime dedi ki bu işler böyle olmaz. Biz buraya gelmişiz önce annenin bizi bir arayıp hoşgeldiniz demesi konuşması gerek. Planınız nedir ne yapalım diye bir sorması gerek dediler. Eşim de bunun üstüne gidip annesini aradı heralde ki kv annemi arayıp hoşgeldiniz ne yapalım falan diye sordu. Annem de sonraki gün buyrun gelin akşam yemeğe dedi. Sonrasında geldiler. Normal bir gün yaşandı bu konular açılmadı. Masada yemek yerken sürekli benimle alakalı konular açıldı. Mauve bunu yemiyor şöyle yapmıyor böyle yapmıyor. Konu sürekli benim üzerimde dönüyor. Onlara göre benim yanlışlarım konuşuluyor. Sustum her zamanki gibi. En son kapıda uğurlarken küçük görümcem eşimle ve ailemle olan fotoğrafların olduğu çerçeveyi gördü. Görümcem annemlere döndü ve tavırlı bir şekilde dedi ki, bizim resmimizi koymamış. Babam da dedi ki onu ben kızıma hediye yaptırdım. Babamın bana yaptırıp gönderdiği bir hediye o. Yani bu tavrı çok saçmaydı. Gün böyle bitti gitti annemler kaldı gitti biz onlara gittik derken eşimin ailesinin bu hareketlerinden dolayı artık çok soğudum. Artık çağırdıklarında aradıklarında gitmemeye konuşmamaya karar verdim. Çünkü bardağın son damlası oldu. Yaptıklarından sonra mesafeliydik fakat her zaman gittim yardım ettim, kv zamanında temizliğe çağırdı gittim. Samimi olmasam da saygılı seviyeli konuştum yeri geldi güldüm hoş sohbet ettim. Laf sokmalarını duymazdan geldim. Küçük görümcem bile bana ahkam kesti durdu. Aman huzurumuz kaçmasın dedikçe onlar bu nasılsa biz ne yapsak yine tıpış tıpış geliyor dediğimizide yapıyor diyip beni bir şeye tutmamaya, laf sokmalarına ve emrivakilerine devam ettiler. Bu yüzden her olan olay sonrasında tepkimi saklayıp hiçbir şey olmamış gibi onlara gitmekten vazgeçmeye karar verdim. Anladım ki ben böyle yaptıkça ardı arkası kesilmeyecek. Eşim dün annem yemeğe çağırdı dedi. Bende gitmek istemiyorum dedim. İlk defa dedim böyle bir şeyi. Eşim de bu dediğin doğru mu o zaman bende senin annenlere hiç gitmem dedi. Neymiş ailesine gitmemem benim hesabıma geliyormuş zaten. Sülalesinde kaç kişiyi aramışım da bir sormuşum. Biz bir aileymişiz (annesi babası ve kardeşleriyle birlikte) böyle yapmam yanlışmış. Sigara yaktım. Sigara falan da yok sana beş dk da bir yakıyorsun dedi. Bende açtım ağzımı yumdum gözümü. Senin sülalen beni çok mu arayıp soruyor sanki dedim. Bak sen busun işte dedi. Ne diyorsun sen asıl önce biz bir aileyiz bunun farkına var benim ailem sana ne yaptı da gitmem diyorsun dedim. Ailem her zaman maddi manevi yanımızda olup destek oldular. Eşimin bitmek bilmeyen borçları var. Sustum hep üzerine gitmeyeyim diye ama artık dayanamıyorum çünkü bunlara rağmen babama laf edebiliyor. Evlenmeden önce çalışan bir insandım şimdi de çalışmak istiyorum ama bulunduğum şehirde iş yok. Alanıma göre bulamasamda gider başka bir işte yaparım ama onu istemiyor. Aile ortamlarında sürekli beni kötülüyor. Sanki beceriksizim, her şeyi yanlış yapıyormuşum gibi. Her zaman diyorum insanların içinde bana düzgün davran. Kırdığında sözde geliyor bide gönlümü alıyor öpüyor sarılıyor hep alttan alan oymuş. Konuşamıyoruz ki sorunlarımızı. Ona göre ben lak lak ediyorum sadece. Konu o istediğinde açılacak o istemediğinde kapanacak. Bu umursamaz ve rahat tavırları ağzına geleni konuşması beni çileden çıkarıyor artık. Sigara yok sana diyebiliyor bide sanki her şeyi yapıyor gibi. En sonunda o zaman sana da çamaşır ütü yemek yok diyecem o olacak. Daha bir tabağını bile kaldırmıyor masadan. Aman boş laflara cevap vermeyeyim o üzülmesin bu kırılmasın bana yakışmaz dedim diye mi oluyor bunlar. İlla kırıcı mı olmam gerek benimde ? Aramızda ne yaşanırsa yaşansın eşimin ailesine gitmek zorundamıyım ?