• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bir derdim var :(

ben konu sahibinin gerçek yaşamını değil fantazilerini paylaştıgını düşünüyorum.
tantrik seks hocasıyla yaşadıgı seksten falan bahsetmişti bir yerde.
bir de aşkı övüyor falan. aşk her onune gelenle her canının istediğiyle sevişmek midir?

iyide bende aldatma olayında aldatanın suçlu olduğundan bahsediyorum ki,sizde aldatma ile ilgili bir sürü yorum yapmışken kalkıp neden aldatma olayına geldi konu diyorsunuz.
aldatırsa aldatır yea seni beni mi aldatıyo sen ne karışıyosun a getiriyor konu sahibi durumu.
 
ben konu sahibinin gerçek yaşamını değil fantazilerini paylaştıgını düşünüyorum.
tantrik seks hocasıyla yaşadıgı seksten falan bahsetmişti bir yerde.
bir de aşkı övüyor falan. aşk her onune gelenle her canının istediğiyle sevişmek midir?


aldatırsa aldatır yea seni beni mi aldatıyo sen ne karışıyosun a getiriyor konu sahibi durumu.
aynen. net..
 
Konuya yazdığım ilk mesajda üsluba ve aldatma konusunda yazdıklarına katılmadığımdan bahsetmiştim ben çünkü buraya aldatma ile ilgili konular aciliyorsa bizde sus bitkisi değiliz elbette yorum yapacağız.onun dışında konuyu açana katıldığım noktalar çok.

Benim aslinda tek takıldığım ve rahatsiz oldugum şey ayy zina yapmışsın ya da o istemiş sen vermissin Çarpılacaksin kizz tarzı yorumlar.almak vermek olayina hastayım zaten.
 
Konuya yazdığım ilk mesajda üsluba ve aldatma konusunda yazdıklarına katılmadığımdan bahsetmiştim ben çünkü buraya aldatma ile ilgili konular aciliyorsa bizde sus bitkisi değiliz elbette yorum yapacağız.onun dışında konuyu açana katıldığım noktalar çok.

Benim aslinda tek takıldığım ve rahatsiz oldugum şey ayy zina yapmışsın ya da o istemiş sen vermissin Çarpılacaksin kizz tarzı yorumlar.almak vermek olayina hastayım zaten.

Aldatma konusunda hangi yazdıklarıma katılmadığınızı sorabilir miyim?
Olmayacak bir şey mi yazdım diye dönüp tekrar da okudum.
"Diyelim ki evli bir insan eşini aldatıyor. Siz de bunu bir şekilde öğrendiniz.
Bu sizi hiç ilgilendirmez." demişim.
Ve tam da sizin bahsettiğiniz, "o istemiş sen vermişsin, zina yapıyon yanacan, oyuncak olmuşsun, kaşarsın" tarzı yorumları referans göstererek bunu yazmıştım.
Bunu yapmaya kimsenin hakkı yok. Kimse kimsenin böyle hastalıklı fikirlerini okumak zorunda değil.
İki kişi kendi rızalarıyla bir ilişki yaşıyorsa, bu sadece o olayla ilgili kişileri ilgilendirir.
Hiç kimse,
dışarıdan bakan, tabularla, bozuk kültürel öğretilerle yıkanmış beyinlerin tenkitleri ve yargılarıyla uğraşmak zorunda değil.

Yoksa aldatılan sensen ve duyguların karışıksa, akıl danışmaya, içini dökmeye ihtiyacın varsa tabi ki konuşur, yorum alırsın.
Benim yazdığımın bununla uzaktan yakından ne alakası var?

Ayrıca şu üslup meselesini geçmemiz lazım bence çünkü benim hiçbir yazdığım, bu forumun her yerinde sayfalarca devam eden ve bu ülkenin içler acısı halini gözler önüne seren kadın düşmanı yorumların katrilyonda biri kadar bile ağır değil.
 
Aldatma konusunda hangi yazdıklarıma katılmadığınızı sorabilir miyim?
Olmayacak bir şey mi yazdım diye dönüp tekrar da okudum.
"Diyelim ki evli bir insan eşini aldatıyor. Siz de bunu bir şekilde öğrendiniz.
Bu sizi hiç ilgilendirmez." demişim.
Ve tam da sizin bahsettiğiniz, "o istemiş sen vermişsin, zina yapıyon yanacan, oyuncak olmuşsun, kaşarsın" tarzı yorumları referans göstererek bunu yazmıştım.
Bunu yapmaya kimsenin hakkı yok. Kimse kimsenin böyle hastalıklı fikirlerini okumak zorunda değil.
İki kişi kendi rızalarıyla bir ilişki yaşıyorsa, bu sadece o olayla ilgili kişileri ilgilendirir.
Hiç kimse,
dışarıdan bakan, tabularla, bozuk kültürel öğretilerle yıkanmış beyinlerin tenkitleri ve yargılarıyla uğraşmak zorunda değil.

Yoksa aldatılan sensen ve duyguların karışıksa, akıl danışmaya, içini dökmeye ihtiyacın varsa tabi ki konuşur, yorum alırsın.
Benim yazdığımın bununla uzaktan yakından ne alakası var?

Ayrıca şu üslup meselesini geçmemiz lazım bence çünkü benim hiçbir yazdığım, bu forumun her yerinde sayfalarca devam eden ve bu ülkenin içler acısı halini gözler önüne seren kadın düşmanı yorumların katrilyonda biri kadar bile ağır değil.
Neden eleştiri konusunda bu kadar katısinız? Neden size katılmadığımiz mesajlara tepkiniz fazla?

Eger bir konu açılmış ise elbette herkes kendi bildiği doğrultuda yorum yapacak siz aldatma konularina neden yorum yapıyorsunuz size ne durumuna getiriyorsunuz konuyu.tepkim buna.

Ayrıca sizden farklı düşünen ki ben zaten çoğu yorumunuza katıldığımi ifade etmiştim, insanları çok kaba eleştirirken aynı şey size yapıldığı zaman çok fazla tepki içindesiniz.

O zaman sizi tamamen destekleyen arkadaşlarla yazisin bizler konudan çekilelim
 
kim neyi almış:KK53:
 
Aldatma konusunda hangi yazdıklarıma katılmadığınızı sorabilir miyim?
Olmayacak bir şey mi yazdım diye dönüp tekrar da okudum.
"Diyelim ki evli bir insan eşini aldatıyor. Siz de bunu bir şekilde öğrendiniz.
Bu sizi hiç ilgilendirmez." demişim.
Ve tam da sizin bahsettiğiniz, "o istemiş sen vermişsin, zina yapıyon yanacan, oyuncak olmuşsun, kaşarsın" tarzı yorumları referans göstererek bunu yazmıştım.
Bunu yapmaya kimsenin hakkı yok. Kimse kimsenin böyle hastalıklı fikirlerini okumak zorunda değil.
İki kişi kendi rızalarıyla bir ilişki yaşıyorsa, bu sadece o olayla ilgili kişileri ilgilendirir.
Hiç kimse,
dışarıdan bakan, tabularla, bozuk kültürel öğretilerle yıkanmış beyinlerin tenkitleri ve yargılarıyla uğraşmak zorunda değil.

Yoksa aldatılan sensen ve duyguların karışıksa, akıl danışmaya, içini dökmeye ihtiyacın varsa tabi ki konuşur, yorum alırsın.
Benim yazdığımın bununla uzaktan yakından ne alakası var?

Ayrıca şu üslup meselesini geçmemiz lazım bence çünkü benim hiçbir yazdığım, bu forumun her yerinde sayfalarca devam eden ve bu ülkenin içler acısı halini gözler önüne seren kadın düşmanı yorumların katrilyonda biri kadar bile ağır değil.
aldatıldım şeklinde konu açılıyorsa ne yapalım cevap yazmayalımmı?
 
fahri konsolos fahri konsolos , O okypete , @fatma ve fatih, vanilyalimuffin vanilyalimuffin ....

Ne oldu, birden birbirinizi bulunca kenetlenmişsiniz de sesiniz çıkmaya başlamış, o mazlum edebiyatları bir köşeye atılmış=)

Şimdi üzgünüm ama öncelikle okuduğunuzu anlamayıp tam da daha önce dediğim gibi, kendi hassasiyetleriniz üstünden yorum yapıyorsunuz.
Benim bu yazdığım yazının aldatılmakla ne ilgisi vardı da biz şu an aldatılmayı konuşuyoruz? Bu bir.
İkincisi, sevişen kadını seks işçisi isimleri kullanarak aşağılamaya çalışma komikliğinizin altında birkaç hastalıklı şey birden var.
Birincisi cinselliğe dair algınız, diğeri de seks işçiliğinize dair algınız. Ve dediğim gibi, iki konuda da insanlara hakaret etmek, insanları çirkin zihniyetinizle taciz etmek sizin haddiniz olamaz.
Ha burada klavye arkasından atar tutarsınız ama bunu ben ya da benim gibi insanların karşısında, yüz yüze iken yapmayı deneyin bir bakalım, neler oluyor? =)

Üçüncüsü, benim özel hayatım, tantrik seks masterlarıyla sevişmem, tek gecelik ya da çok gecelik ilişkiler yaşamam elbette ki kimseyi ilgilendirmez. Diyelim ki bunlar benim fantezilerim ve gerçek değiller... Ne farkeder? =)
Hiçbir şey bulamayınca kişisel saldırıların dozunu arttırmayı dener hallere giriyorsunuz ama o bana işlemez. Çünkü ben burada kişileri değil, zihniyetleri konuşuyorum.

Bir insan istediği zaman, istediği kadar kişiyle yatar, sonra da istediği gibi, istediği şekilde aşktan bahseder. Siz bunu ağzınıza sakız edip yargılama cüreti bulursanız da ben böbreğimle gülerim.
Tam da dediğim noktaya geldik işte. Sizin hiç kimseyi kendi kalıplarınız ve tabularınız doğrultusunda yargılama, yaftalama cüretiniz olamaz.
Zira ben hiçbir yazımda çıkıp da "her biriniz tek gecelik ilişkiler yaşayacaksınız, asla evlenmeyeceksiniz, mutlaka da evlilik öncesi ilişkiler yaşayacaksınız" dediğimi hatırlamazken,
sizin yazılarınız evlenmeden sevişenleri, tek gecelik ilişkileri kınamakla, yaftalamakla, yargılamakla, hakaretlerle ve tacizlerle dolu.

Bu arada aşkın ne olduğunu gerçekten merak ediyorsan sevgili ablam, sana nacizane yorumumu söyleyeyim:
"aşk, ondan başka hiç kimseyle sevişmeye dahi tenezzül etmeyeceğin, ruhunu tamamlayan, sadece tek bir dokunuşuyla bile seni orgazma ulaştırabilecek kadar tutku duyduğun birine hissettiğin bir şeydir."
Ve ben bu aşkı bulduğum için çok şanslıyım. Bu aşkı bulmadan önce tantrik seks masterlarıyla, dünya yakışıklısı, yatakta harika olan Kuzey Avrupa'lı erkeklerle sevişmiş olmaktan da çok memnunum.
Her biri benim için harika deneyimlerdi.
Ve ben hiçbir zaman hiç kimseyi de aldatmadım çünkü tabular ya da hastalıklı kültür baskıları, çirkin zihniyetlerin zorlamalarıyla hiç kimseye içimden gelmediği halde "sadık olma" sözü vermedim.
Bu yüzden kimseyi aldatmadım. Çünkü ben kimseyi kandırmadım.
Çünkü ben kendimi hiçbir zaman, insanları kandırmak zorunda kalacağım, sevgisiz durumlara sokmadım.
Sadece sevişmek istediysem bunu açıkça söyledim, bağlanmayı istemediysem bunu açıkça söyledim.
Hiç kimseyi kandırmadım ve hiç kimse de beni kandırmadı çünkü ben, hiç kimseyi, beni kandırmak zorunda kalacağı durumlara hapsetmedim.

Ve ben şimdi aşık olduğum adamı da aldatmayacağım. Hiçbir zaman. Ama bunu yapmama sebebim, zorunluluklar, kurallar, öğretiler, baskılar ya da yapay bir saygı anlayışı olmayacak... Ondan başka hiç kimse benim ruhumu böyle bütünlemediği için, benim ruhum ondan başkasını doğal olarak istemeyecek. Enerjisel olarak istemeyecek. Kendiliğinden istemeyecek.
Ve bir gün olur da ruhumun ondan başkasını istediğini görürsem de, ruhumun isteğiyle hareket edip, ruhumun benim için seçtiği yöne doğru yol alır ve bu kişiyle ilişkimi sonlandırırım.
Aynısı onun için de geçerli. Olur da bir gün ruhunu benim ruhumdan daha çok tamamlayan bir ruh bulursa; bizim ilişkimiz sonlanır ve o, o diğer ruhun peşinden gider.
Her şey bu kadar basit aslında.
İşte bu yüzden benim sözlere, yüzüklere, evlilik cüzdanlarına, ailelere, baskılara, tabulara ihtiyacım yok aşkımı koruma altına almak için.
İşte bu yüzden benim toplumsal ve yapay kurallara ihtiyacım yok.
Benim aşkımı koruma altında tutan tek şey, aşkımın bizzat kendisi. Aşkın kendisi gerçekse o aşk devam eder, değilse de biter ve iyi ki biter, gerçek olan yeni aşka yer açar.
Hepsi bu kadar basit.

Bana yaptığınız kişisel saldırıların cevabını merak edersiniz diye, aslında sizi hiç ilgilendirmediği halde de cevabını yazdım sorularınızın. Hadi alın tepe tepe okuyun bakalım köftehorlar=)
 
Son düzenleme:
Şimdi lütfen benim kadın haklarıyla ilgili bir serzeniş minvalinde açılmış konumu alakasız aldatma obsesyonlarınızla daha fazla bulandırmayıp, tam da dediğiniz gibi "aldatmayla ilgili size fikir sorulmuş başlıklarda" aldatmayla ilgili yorumlarınızı yapsanız=)
 
Hele senin sevgili O okypete ciğimmm konuyla 180 derece alakasız yorumları ısrarla yapıp yapıp sonra da bana "okuduklarını anlıyor gibi görünmüyorsun" dediğin kısımlara bayıldım, çok eğlencelilerdi=)
Ben aldatmadan bahsetmiyorum ki. Hiçbir zaman etmedim. Ben, iki insanın arasındaki özel olayı, siz 3. kişiler olarak yargılayamaz, yaftalayamazsınız dedim.
Bu olay aldatma olur, tek gecelik ilişki olur, evlenme olur, boşanma olur... Farketmez.
Ve halen anlayamayanlar için 79. kez yazıyorum, aldatılıp da buraya fikir almak için başlık açan kadınları ve o kadına yapılan yorumları değil, "iş yerimde bi adam karısını aldatıyo, bunla ilgili napsam" gibi konular açıp tamamen 3. kişilerin işlerine burnunu sokmaya çalışan sözde ahlak timsali tipleri kastediyorum.
 
aldatırsa aldatır yea seni beni mi aldatıyo sen ne karışıyosun a getiriyor konu sahibi durumu.


Ah sevgili oki ve fahri, o güzelim nöronlarımızı analiz ve sentez için kullansak da insanları hiç kastetmedikleri ve demedikleri şeylerle itham etmesek.

Ben şahsen bir arkadaşımın aldatıldığını görürsem mesela, hemen o arkadaşıma bunun bilgisini veririm.
Çevremdeki bir insanın aldatıldığını görürsem de aynı şekilde... Ya da bir akrabamın aldatıldığını görürsem, yine elbette aldatılan kişiyi bilgilendiririm... Sonra da ne yapacağına o aldatılan kişi karar verir.
Bana akıl danışırsa da fikirlerimi beyan ederim elbette.
Burada hiç tanımadığım ama aldatıldığını söyleyen kadınlara bile fikirlerimi elbette beyan ediyorum fikir almak istedikleri zaman.

Ama ben bunlarla ilgili hiçbir şey yazmadım ki bu konu altında.
Ben, tamamen 3. kişiler olarak insanları yaftalayamazsınız dedim.
Mesela bir yerde görseniz ki ben evli adamlarla yatıyorum, çıkıp bana hakaret etme, beni yargılama, beni yaftalama cüretiniz olamaz.
Yapamazsınız. İsterseniz gider o adamın karısına haber verirsiniz, isterseniz adamı şikayet edersiniz, isterseniz bu yaptığımın çok çirkin bir şey olduğunu düşünebilirsiniz ama bana hakaret edemezsiniz.
Bana "kendini oyuncak ettirmiş" diyemezsiniz.
Bana kendinizce hakaret olarak gördüğünüz küfürleri edemezsiniz.
Sizin kimseye bu şekilde tacizde bulunmaya hakkınız yok.
O adam da karısını kendi vicdanı el veriyorsa aldatır, o kadın da bunu öğrenince isterse o adamı boşar.
Bakın, bu olup bitenlerin hepsi, olayın birinci elden muhataplarını ilgilendirir, sizleri değil.
Çok basit.
O kadar basit şeyler konuşuyoruz ki bir saksı buğday çimi bile tüm bunları daha ilk söylendiğinde anlardı ama burada nedense 20 sayfa bunları konuşmak zorunda kalıyoruz=)
 
Ve konumuzla alakasız olmasına rağmen tekrar söylüyorum ve bir daha aynı zırvalara değinmeyi kesiyorum: Sevgiliniz, eşiniz, partneriniz... Her kimse... Sizi aldatırsa eğer, gidip bunun hesabını ona sorun. Çünkü size sadık olma sözü vermiş kişi oydu, diğer kadın ya da kadınlar değil. Onlar size hiçbir söz vermediler.
Onlar isterlerse eşinizi baştan çıkarmayı da deneyebilirler. Eşinize tecavüz etmedikleri sürece eşiniz sizi kendi rızasıyla aldatmış demektir ve bunun hesabını yalnız ona sorabilirsiniz, başka kimseye sormaya hakkınız yok.
 
Yazın tabi ki, ben de yazıyorum ama bu sorunuzun bu konuyla ne alakası var onu anlayamadım=)
eşi başkası ile bile aldatsa siz ne yazmışsınız ya:)bizde yorumu arkadaş fikir istediği için yapıyoruz
 
eşi başkası ile bile aldatsa siz ne yazmışsınız ya:)bizde yorumu arkadaş fikir istediği için yapıyoruz

işte ben öyle bir şey yazmadım ama=)
bir arkadaş yasak aşk diye bir başlık açmış ve konu şu: "iş yerimde bir adam karısını aldatıyor, ne yapmalıyım?"
bu tip durumlardaki ahlak polisliğini kastediyorum. tamamen 3. bir kişi ahlak polisliğine soyunuyor ve burada başlık açıyor, o başlığın altında da herkes o "diğer kadına" tonlarca hakaret ediyor ama ne hikmetse karısını aldatan kişi adam olduğu halde, adama laf eden pek yok=)
ben bu tip durumlardaki toplumsal yaftalamaları, tacizleri, yargılamaları kastettim.
 
işte ben öyle bir şey yazmadım ama=)
bir arkadaş yasak aşk diye bir başlık açmış ve konu şu: "iş yerimde bir adam karısını aldatıyor, ne yapmalıyım?"
bu tip durumlardaki ahlak polisliğini kastediyorum. tamamen 3. bir kişi ahlak polisliğine soyunuyor ve burada başlık açıyor, o başlığın altında da herkes o "diğer kadına" tonlarca hakaret ediyor ama ne hikmetse karısını aldatan kişi adam olduğu halde, adama laf eden pek yok=)
ben bu tip durumlardaki toplumsal yaftalamaları, tacizleri, yargılamaları kastettim.
tebrikmi etseydi:KK64:
 
tebrikmi etseydi:KK64:
karışmasaydı=) biz milletin özel hayatına böyle müdahale edip, insanlar hakkında bu kadar rahat atıp tutma cüretini ne ara bulduk, merak ediyorum.
o adamın karısı bu kişinin yakınıysa falan gidip kadına durum hakkında bilgi verir, o kadar.
ama bu durum, sadece kendince ahlak zabıtalığına soyunmuş bir kendini bilmezin hadsizliği. o kadar.
tekrar soruyorum: insanlar toplum normlarına uymayan ilişki yaşayanları yaftalama, aşağılama hakları olduğunu ne ara düşünmeye başladılar acaba?
bu cüret gerçekten çok enteresan.
 
Bazen elimde olmadan burada açılan başlıkları ve altında yapılan yorumları okuyuveriyorum. Genel olarak insanı hüzünlendirmeye birebirsiniz. Neden birebirsiniz?
Çünkü çok acıklı zihniyetleriniz, bakış açılarınız, yaşamlarınız var.
Mutsuzsunuz, kendinizi sevmiyorsunuz, hayatınızdan nefret ediyorsunuz, öğretilmişlikler ve tabular içinde sıkışmışsınız ve bu duruma başkaldıracağınıza, deneyimliyor olduğunuz toplumsal şiddeti diğer insanlara, özellikle kadınlara yansıtıyorsunuz ve siz de bu toplumsal şiddetin uygulayıcılarından biri oluyorsunuz.
Milletin ne giydiğinden, ne yiyip ne içtiğinden, kiminle yatıp kalktığına kadar her halta maydanozsunuz.
"Kadın"ı bir tür edilgen obje gibi gördüğünüzden, kadın-erkek ilişkilerine dair her olayda tiksinç tiksinç yorumlarınızla insanın midesini bulandırıyorsunuz.
İşin en acı yanı da, kadını obje gibi görüyor oluşunuzun en büyük zorluğunu kendiniz çekiyorsunuz.
Beş para etmeyecek herifler için ömrünüzü harcıyor, hiç doğru dürüst sevişmeden, hayatınızda hiç orgazm olmadan, sırf hizmetçilik ve kuluçka makinesi olarak görev yapmak için bu dünyaya gelmiş gibi hayatlar yaşıyorsunuz.
Bilmem kaç yaşınıza kadar mastürbasyon bile yapmıyorsunuz, vücudunuzu tanımıyorsunuz, orgazm olmuyorsunuz, 3 dakikada boşalan, sevişmenin s sinden haberi olmayan heriflerin sizi aldatmasına, size psikolojik hatta fiziksel, cinsel şiddet uygulamasına izin veriyorsunuz.
Bu aldatılma durumlarında da hemen diğer kadına saldırıyorsunuz, size sadık olma sözünü veren kişinin kocanız olduğunu ve o kadını hiçbir şekilde suçlama hakkınız olmadığını unutarak.

Kendinizi o kadar obje, o kadar edilgen, o kadar değersiz, o kadar mal gibi görüyorsunuz ki... Cinsellik yaşamanın kendinizi küçülten bir şey olduğuna inandırılmışsınız... Seviştiğinizde kendinizi feda ettiğinizi, oyuncak olduğunuzu, değer kaybettiğini düşünüyorsunuz. Sırf bu yüzden de rahat rahat sevişip rahat rahat cinselliğin keyfini çıkaran kadınlara ağzınızdan köpükler saçarak, "k.şar, o.spu, k.vaşe, f.hişe" diye saldırıyorsunuz. Oysa o 3 dakikada boşalan kokuşuk kocalarınızın, mesleği bizzat seks işçiliği olan kişilerin altına yatmak için nasıl üste para verdiğini de çok iyi biliyoruz.

Sayfa sayfa zar diktirmek için doktor arayıp sonra da sayfa sayfa "vajinismus", "orgazm olamama", "cinsel ilişkiye girememe" başlıklarına yazıyorsunuz.
Bir arkadaşım güzel bir laf etmişti: "yıllarca kapat oranı, dokunma oraya, ayıptır, günahtır diye öcü gibi gördüğün yer bir anda aç diyince açılmıyor işte" diye.
Çok haklı.

Aşktan, sevgiden, tutkudan haberiniz yok. Kayınvalideniz bilmem ne yapmış, yok efendim altınları kim alacakmış, işte bilmem kimin eltisi size böyle bakmış... Bunlardan başka bir halt konuştuğunuzu duymadım.
Kırk yılın başında biri çıkıyor, "aşk mı mantık mı" minvalinde bir konu açıyor, yüzlerceniz doluşuyor, "mantık tabi kiiii, aşkı napıcan" diye.
Bundan daha acıklı bir hayat algısı düşünemiyorum.
Ruhunuzun sevgiyle dolmasına izin vermeniz lazım.
Hayatınızın içine biraz olsun sevgi girmesine izin vermeniz lazım.

Hayatınıza abuk subuk herifleri alıyorsunuz ve bu heriflerin kölesi oluyorsunuz. Heriflerin yaptığı her türlü hastalıklı hareketi de "böyle gelmiş böyle gider, aman erkek dediğin böyledir, ee tabi ev işi yapmayacak, öyle alışmış, aldattı ama affettim, tokat attı ama aslında beni seviyor" diye diye sineye çekiyorsunuz.
Hayat böyle bir şey değil.
Hayat bu kadar hastalıklı değil.
Kadın-erkek ilişkileri böyle hastalıklı şeyler değil.
Cinsellik böyle kirli, böyle çirkin bir şey değil.
Sevişmek çok güzel. Kadın cinselliği çok güzel.
Bir insan sevgilisini/eşini aldatıyorsa bu sizi hiç ilgilendirmez. Milletin apış arasıyla ilgilenmekten vazgeçip kendi can çekişen cinsel hayatınıza yöneltin ilginizi.
İnsanlara yapıştırdığınız yaftaları, etiketleri de kendinize saklayın. Kimse sizin küçük dünyanızın ve can çekişen zihniyetinizin kokuşuk sızıntılarını duymakla ilgilenmiyor.
Evet herşey anlamsız tek gerçek sex,cinsellik ,ve haz değilmi xx-9...bende senin gibi zihniyetleri anlayamıyorum heyhat ..en iyisini herkes kendi işine baksın
 
haklısın...ama burda kadın topluluğu olaraktan illa yazıp çiziyoruz yani :KK45:
kadınız ve bu dünyanın her yerinde böyle...
metresi hor görürüz....
bütün suç eş olanda doğru,fakat metrese de kondurmadan edemiyoruz ki:KK53:
işte ben öyle bir şey yazmadım ama=)
bir arkadaş yasak aşk diye bir başlık açmış ve konu şu: "iş yerimde bir adam karısını aldatıyor, ne yapmalıyım?"
bu tip durumlardaki ahlak polisliğini kastediyorum. tamamen 3. bir kişi ahlak polisliğine soyunuyor ve burada başlık açıyor, o başlığın altında da herkes o "diğer kadına" tonlarca hakaret ed:KK53:
TE]
 
haklısın...ama burda kadın topluluğu olaraktan illa yazıp çiziyoruz yani :KK45:
kadınız ve bu dünyanın her yerinde böyle...
metresi hor görürüz....
bütün suç eş olanda doğru,fakat metrese de kondurmadan edemiyoruz ki:KK53:

bence kadınların bunu yapmalarının sebebi kendi kocalarının da onları aldatabileceğinden korkmaları ve olur da öyle bir durum olursa kocalarını affedebilmek için direkt "öteki kadın"ı suçlama alıştırmaları yapıyorlar=)
 
Back