- 20 Ağustos 2014
- 3.322
- 9.069
- 358
- Konu Sahibi Nastasya flipovna
- #1
yazacaklarım biraz uzun arkadaşlar okuyanlara teşekkür ederim.
14 yaşıma kadar güzel bir çocukluk geçirdim. Babam biraz cahil bir adamdı ama annem yaşadığı sürece belli anlaşmamazlıklar haricinde iyiydik.mesela hep cebinde çikolatalar olduğunu hatırlıyorum, bazen saçımı okşadığını, birkaç ay çalışmaya gittiğinde onu özlediğimi, küçücük ellerimle tek parmağını tutup beni bakkala götürdüğünü filan hatırlıyorum.
Liseye başladığım hafta annemi kaybettim.Dayımların yanında okula başlamıştım gelecek haftayada ailem taşınacaktı,ev filan tutulmuştu hep ama cuma günü dayım okula geldi ve dedemin öldüğünü söyleyerek beni okul bitmeden aldı götürdü, eve geldiğimde öğrendim ki ölen annemdi.çok büyük bir yıkım yaşadım, kardeşim yoktu, beni çok seven annem gitmişti yapayalnızdım.sonrasında babam nedense çok büyük bir değişime uğradı ya da aslında hep öyleydi annem sayesinde ben diğer yönlerini görmüyordum, bu konu da kararsızım.
Daha ilk haftadan beni okuldan alacağını evlenmemi istediğini söylemeye sürekli baskı yapmaya başladı.evde kavgalar hiç eksik olmuyordu, ben olursam onunla kimsenin evlenmeyeceğini söyleyip, diğer evlenen kızları örnek gösterip okulu bırakmam için eziyet ediyordu.en sonunda çok ciddi bir gece yarısı kavgasından sonra kendime yurt aramaya başladım.bir kaç hafta içinde yetiştirme yurduna girdim,kendi isteğimle, çünkü o gece bana kurduğu cümle daha fazla orada kalamayacağımı gösteriyordu bana.
liseyi bitirdim, babam arada ziyaretlerime geldi bu arada sık olmasa da görüştük.Daha sonra eşimle tanıştım ve lise biter bitmez evlendim.Bir ailem olsun yeniden istedim, geceleri ışıkları yanan evlere bakıp içindekiler ne mutludur kim bilir diye düşünmekten kurtulmak istedim.bu sırada üniyi kazandım ve okuluma da devam ettim.Bir oğlum oldu.eşim harika bir insandı.Babam düğünüme gelmedi epey aradan sonra bir kg portakal alıp evime geldi.Çok sevindim geldiği için, öyle kıymet verdim ki getirdiği portakallara bile eşim şaka yapıyordu bunun üstüne.
Ara ara gene görüşmeye devam ettik.sonra birgün eşimin kanser olduğunu öğrendim.dünya başıma yıkıldı.kurduğum yeni ailem de yıkılıyordu.annemden kalan bir evim vardı ama babamında hakkı vardı yasal olarak, ayağına kadar gittim, babam kendi ailesinden kalan evde yaşıyordu, eşim kanser evi satalım paylaşalım eşimi tedavi ettirmem lazım dedim.Saçımı okşamadı, iyi misin kızım demedi, geçecek demedi soğuk bir yüzle beni ilgilendirmez dedi.ağlaya ağlaya ayrıldım yanından.
Borç buldum ne yaptım ettim eşimi tedaviye götürdüm, beni hiç aramadı, iyi misin demedi, oysa çok yanlızdım, eşimin ailesi de yanımda değildi zaten tek başıma mücadele ediyordum.En sonunda ben aradım açmadı telefonları, amcamı aradım babam telefonları açmıyor, sen yanına git çağrı at ben arayacağım kulağına daya telefonu sesimi duyarsa kıyamaz dedim.Amcam kahvede yakalamış, ben aradım dayadı kulağına kalkıp gitmiş konuşmadan, benim öyle bir kızım yok demiş.amcam ne yapayım kızım konuşmuyor dedi, oysa geçecek iyi olacak her şey demesine çok ihtiyacım vardı.Anladım o gün benim bir babam yok.
Maalesef eşim iyileşemedi.kaybettim.o kadar yalnızdım ki o acı içinde eşimi hastaneden çıkarmakla, cenaze arabası aramakla uğraşmak zorunda kaldım, oysa ayakta duracak durumum bile yoktu.Gene aramadı başın sağolsun demedi, gelmedi, ben bir çocukla kaldım ortada, zaten eşimle ilgilenmekten birbuçuk yıldır çalışmıyordum, üç ay eşimin maaşı bağlanana kadar, bakkaldan borç aldım, kirayı ertelettim, çocuğuma bakmaya çalıştım gene aç mısın susuz musun, iyi misin demedi.
yıllar sonra şimdiki eşimle evlendim, bu sıralarda ne zaman eş dostu arasam soruyordum başka şehirde olduğum için, babam iyimi görüyormusunuz diye haber alıyordum.gördük iyi dediklerinde rahatlıyordum.En son sorduğumda hapiste dediler.şoka girdim.ağladım.eşime babama gidelim görelim dedim ki içim çok acıdı.kucağımda üç aylık bebekle ağlaya ağlaya soğuk hapisane duvarlarını geçtim, yıllar sonra babamı gördüm yaşlanmıştı, elinde bir kaç çikolata o da ağladı, kendimi yıllar sonra ilk kez çocuk gibi hissettim.İnsan yalnız kalınca çabuk büyüyor, bir tek babamın yanında hala kendimi çocuk gibi hissediyorum.konuştuk biraz, burada çok para gidiyor paraya ihtiyacım var dedi.Bende çok iyi durumda değildim maddi olarak, yanımda biraz param vardı onu bırakmayı teklif ettim.beğenmedi o benim neyime yetecek bir dahaki gelişine fazla getir dedi, tenezzül etmedi bırakmayı teklif ettiğim paraya.
şimdi kafanızı bu kadar ağrıttım kusura bakmayın ama bende her ay babama onun istediği kadar verebileceğim bir para yok.yani çok isterim vereyim ama durumun iyi değil.ama öyle bir konuştu ki ya da ben öyle hissettim bilmiyorum kafam karışık, para getirmeyeceksen gelme der gibiydi.tekrar gitmek istiyorum aslında çünkü ona bir şey olursa çok üzüleceğim ama istediği parayı götürmezsem moralimi bozacak diye de korkuyorum.ne yapmalıyım bir fikir istiyorum.
14 yaşıma kadar güzel bir çocukluk geçirdim. Babam biraz cahil bir adamdı ama annem yaşadığı sürece belli anlaşmamazlıklar haricinde iyiydik.mesela hep cebinde çikolatalar olduğunu hatırlıyorum, bazen saçımı okşadığını, birkaç ay çalışmaya gittiğinde onu özlediğimi, küçücük ellerimle tek parmağını tutup beni bakkala götürdüğünü filan hatırlıyorum.
Liseye başladığım hafta annemi kaybettim.Dayımların yanında okula başlamıştım gelecek haftayada ailem taşınacaktı,ev filan tutulmuştu hep ama cuma günü dayım okula geldi ve dedemin öldüğünü söyleyerek beni okul bitmeden aldı götürdü, eve geldiğimde öğrendim ki ölen annemdi.çok büyük bir yıkım yaşadım, kardeşim yoktu, beni çok seven annem gitmişti yapayalnızdım.sonrasında babam nedense çok büyük bir değişime uğradı ya da aslında hep öyleydi annem sayesinde ben diğer yönlerini görmüyordum, bu konu da kararsızım.
Daha ilk haftadan beni okuldan alacağını evlenmemi istediğini söylemeye sürekli baskı yapmaya başladı.evde kavgalar hiç eksik olmuyordu, ben olursam onunla kimsenin evlenmeyeceğini söyleyip, diğer evlenen kızları örnek gösterip okulu bırakmam için eziyet ediyordu.en sonunda çok ciddi bir gece yarısı kavgasından sonra kendime yurt aramaya başladım.bir kaç hafta içinde yetiştirme yurduna girdim,kendi isteğimle, çünkü o gece bana kurduğu cümle daha fazla orada kalamayacağımı gösteriyordu bana.
liseyi bitirdim, babam arada ziyaretlerime geldi bu arada sık olmasa da görüştük.Daha sonra eşimle tanıştım ve lise biter bitmez evlendim.Bir ailem olsun yeniden istedim, geceleri ışıkları yanan evlere bakıp içindekiler ne mutludur kim bilir diye düşünmekten kurtulmak istedim.bu sırada üniyi kazandım ve okuluma da devam ettim.Bir oğlum oldu.eşim harika bir insandı.Babam düğünüme gelmedi epey aradan sonra bir kg portakal alıp evime geldi.Çok sevindim geldiği için, öyle kıymet verdim ki getirdiği portakallara bile eşim şaka yapıyordu bunun üstüne.
Ara ara gene görüşmeye devam ettik.sonra birgün eşimin kanser olduğunu öğrendim.dünya başıma yıkıldı.kurduğum yeni ailem de yıkılıyordu.annemden kalan bir evim vardı ama babamında hakkı vardı yasal olarak, ayağına kadar gittim, babam kendi ailesinden kalan evde yaşıyordu, eşim kanser evi satalım paylaşalım eşimi tedavi ettirmem lazım dedim.Saçımı okşamadı, iyi misin kızım demedi, geçecek demedi soğuk bir yüzle beni ilgilendirmez dedi.ağlaya ağlaya ayrıldım yanından.
Borç buldum ne yaptım ettim eşimi tedaviye götürdüm, beni hiç aramadı, iyi misin demedi, oysa çok yanlızdım, eşimin ailesi de yanımda değildi zaten tek başıma mücadele ediyordum.En sonunda ben aradım açmadı telefonları, amcamı aradım babam telefonları açmıyor, sen yanına git çağrı at ben arayacağım kulağına daya telefonu sesimi duyarsa kıyamaz dedim.Amcam kahvede yakalamış, ben aradım dayadı kulağına kalkıp gitmiş konuşmadan, benim öyle bir kızım yok demiş.amcam ne yapayım kızım konuşmuyor dedi, oysa geçecek iyi olacak her şey demesine çok ihtiyacım vardı.Anladım o gün benim bir babam yok.
Maalesef eşim iyileşemedi.kaybettim.o kadar yalnızdım ki o acı içinde eşimi hastaneden çıkarmakla, cenaze arabası aramakla uğraşmak zorunda kaldım, oysa ayakta duracak durumum bile yoktu.Gene aramadı başın sağolsun demedi, gelmedi, ben bir çocukla kaldım ortada, zaten eşimle ilgilenmekten birbuçuk yıldır çalışmıyordum, üç ay eşimin maaşı bağlanana kadar, bakkaldan borç aldım, kirayı ertelettim, çocuğuma bakmaya çalıştım gene aç mısın susuz musun, iyi misin demedi.
yıllar sonra şimdiki eşimle evlendim, bu sıralarda ne zaman eş dostu arasam soruyordum başka şehirde olduğum için, babam iyimi görüyormusunuz diye haber alıyordum.gördük iyi dediklerinde rahatlıyordum.En son sorduğumda hapiste dediler.şoka girdim.ağladım.eşime babama gidelim görelim dedim ki içim çok acıdı.kucağımda üç aylık bebekle ağlaya ağlaya soğuk hapisane duvarlarını geçtim, yıllar sonra babamı gördüm yaşlanmıştı, elinde bir kaç çikolata o da ağladı, kendimi yıllar sonra ilk kez çocuk gibi hissettim.İnsan yalnız kalınca çabuk büyüyor, bir tek babamın yanında hala kendimi çocuk gibi hissediyorum.konuştuk biraz, burada çok para gidiyor paraya ihtiyacım var dedi.Bende çok iyi durumda değildim maddi olarak, yanımda biraz param vardı onu bırakmayı teklif ettim.beğenmedi o benim neyime yetecek bir dahaki gelişine fazla getir dedi, tenezzül etmedi bırakmayı teklif ettiğim paraya.
şimdi kafanızı bu kadar ağrıttım kusura bakmayın ama bende her ay babama onun istediği kadar verebileceğim bir para yok.yani çok isterim vereyim ama durumun iyi değil.ama öyle bir konuştu ki ya da ben öyle hissettim bilmiyorum kafam karışık, para getirmeyeceksen gelme der gibiydi.tekrar gitmek istiyorum aslında çünkü ona bir şey olursa çok üzüleceğim ama istediği parayı götürmezsem moralimi bozacak diye de korkuyorum.ne yapmalıyım bir fikir istiyorum.