Cok guzel de ben sabah is telasinda oylesi bir seyle ugrasmiyorum yapabilene helal olsunKahvalti menun tam benlik bemde bazen semizotunu limonluyup zwytinyagi koyiyorum ekmekle miss gibi valla..
Ekmeği obezitenin nedeni olarak görmem galiba. Ekmek şişmanlatır bakış açısından ötürü yemiyorum.Aynı durumdayız ama tek fark bendeki şeker.
Ekmek bende pek sevmem. Beyaz ekmek dışındaki sağlıklı alterantiflerine yöneliyorum. Çok tahıllı, tam buğday gibi. O da sınırlı tabi. Makarnaya bayılırım. Tam buğday makarnada mı tüketmiyor musunuz?
Çok ilginç ekmekle unlu mamüllerle olan bu durumunuzun altında yatan sebep nedir acaba? Çok merak ettim.
Ot gibi yasamak dedikleri bu olsa gerek .Babama benzettim çünkü babam kadın olsa sizin gibi olurdu bence. Yemek yapmayı bilmiyor. Elinden gelmiyor. Ama saçma sapan şeyler yemek istemiyor. Kırmızı eti gerçekten kaliteli bir etse yer yağsız bir bonfile gibi. Balık yer bol bol. Bütün su şişesiyle gezer. Evden çıkarken peynirli domatesli ekmeğini alır öyle çıkar sokakta acıkır diye. Evde mutlaka zeytinyağlı enginar bulunur. Bamya, semizotu, ıspanak, taze fasulye. Ama soğanla kavrulmuş şekilde yemez bunları. Soğansız salçasız zeytinyağlı :) Anlattığım durumlar babamın yokluk durumları. Hiçbir imkanı olmayınca bile bütün gün yumurta yemeğe razı oluyor dışarda yemektense. Çünkü bir tek yumurta kırabiliyor :) sokakta acıkınca marketten peynir yoğurt falan alır onlarla geçiştirir senin muz gibi :)
Bana göre bu ot gibi yaşamak. Elinden kurtulduğum gün kendimi kebaba boğdum. :)
Dogru canim .Cok guzel de ben sabah is telasinda oylesi bir seyle ugrasmiyorum yapabilene helal olsun
Buğday göbeği ve tahıl beyin kitaplarını okuyunca ekmeğin/buğdayın kilo aldırmaktan öte barındırdığı glutenden dolayı alzhemier şizofreni otizm hormonel hastalıklar gibi ciddi rahatsızlıklara sebep olduğunu öğrenmiştim. o zamandan sonra daha dikkat etmeye başladım eşimede okuttumki işim kolaylaşsın:)Ekmeği obezitenin nedeni olarak görmem galiba. Ekmek şişmanlatır bakış açısından ötürü yemiyorum.
Kurban olayim boyle hastaliga
Bende de tam tersi var, saglikli bir sey yerim diye ödüm kopuyor
İstanbulda lahmacununu yemediğim paçasını içmediğim bir kebapçı kalmamıştır heralde. O yüzden bana o kadar uzak geldi ki konun. Akşam yemeğinde avmde denk gelsem de orda yiyip işimi görsem diyorum. Eve yemeden gidersem bizim bilmem ne usta kebapçısından lahmacun söylicem akşam akşam mideme oturucak yine çünkü. Benim de hastalıklarım var. Romatizmal bir rahatsızlığım için doktor akdeniz diyeti uygulamam gerektiğini söylüyor. Adana akdeniz bölgesinde miydi dedim kadına? :) şirkette yemekhane var. Her öğlen dışarıda yemeğe giden birilerine yamanıyorum. Midemde ülser var. Hemoroidim sürekli azıyor. Yani sen bu sağlıklı beslenmenin bir faydasını gördün mü bilmiyorum ama ben beslenmemenin sürekli zararını görüyorum. Yine de kimse bana akşam yemeğinde enginar yediremez. Bütün gün o enginar için mi çalıştım ben yani?
Bu arada babam aynı senin gibi. 1 ay annem evde yokken 1 ay boyunca 3 öğün yumurta yediğini biliyorum yine de gidip dışarıda yemedi. Açlıktan ölsün sokaktan bir simit alıp yemez. AskerdeYken beyaz peynir alıyomuş yemekhanede ekmekle onu yemiş 18 ay. Ağzına asker yemeği sürmemiş :) Ben o yüzden böyle oldum bence :)
Babama benzettim çünkü babam kadın olsa sizin gibi olurdu bence. Yemek yapmayı bilmiyor. Elinden gelmiyor. Ama saçma sapan şeyler yemek istemiyor. Kırmızı eti gerçekten kaliteli bir etse yer yağsız bir bonfile gibi. Balık yer bol bol. Bütün su şişesiyle gezer. Evden çıkarken peynirli domatesli ekmeğini alır öyle çıkar sokakta acıkır diye. Evde mutlaka zeytinyağlı enginar bulunur. Bamya, semizotu, ıspanak, taze fasulye. Ama soğanla kavrulmuş şekilde yemez bunları. Soğansız salçasız zeytinyağlı :) Anlattığım durumlar babamın yokluk durumları. Hiçbir imkanı olmayınca bile bütün gün yumurta yemeğe razı oluyor dışarda yemektense. Çünkü bir tek yumurta kırabiliyor :) sokakta acıkınca marketten peynir yoğurt falan alır onlarla geçiştirir senin muz gibi :)
Bana göre bu ot gibi yaşamak. Elinden kurtulduğum gün kendimi kebaba boğdum. :)
Cok guzel de ben sabah is telasinda oylesi bir seyle ugrasmiyorum yapabilene helal olsun
Off off babanız keşke yemek yapmayı öğrenseymiş. Bu büyük avantaj sağlar. Kimseden beklemez. Saçma sapan şeyler yememekte haklı ama yumurta örneği çok uç o kadarda değil yani.
Yalnız ben eve gidince saat geç olsa da az biraz birşey yapıp yemiştim. Muz akşam öğünü için yediğim tek şey değildi. Sadece anı iyi kurtarmak derdindeydim. İçinde ne idüğü belirsiz gıdalar yemekten çok daha iyidir.
Ot gibi yaşamak? Biraz ağır kaçmış sanki. Bu tabir için beni katmadınız herhalde üstüme alınmıyorum bakın. :))
Üzgünüm ama doktorunuz diyet verdiyse eliniz mahkum uygulamak zorundasınız bana göre. Birden çok hastalığınız varken nasıl bu kadar fütursuz besleniyorsunuz anlayamıyorum.( muhtemelen sizde beni anlayamıyorsunuz o ayrı:) ) Kötü beslenmenin zararlarını görüyorsunuz ama yediğiniz yemeklerden çok da memnunsunuz. Hergün dışardan yemek mi aman tanrım.
İlginçtir ama ortak bir noktamız var gibi. İkimizde dengeyi sağlamakta sıkıntı yaşıyormuşuz.
Size bunları yazdım ama sizde beni eleştirebilir hatta çekilmez bile bulabilirsiniz tabi. :)) Bana harika diyen bir arkadaş olmuş alakası yok tabi. Benimki de çok aşırıya kaçıyor. Bunun farkına vardım.
Bu konuyu hem dertleşmek için hemde yardım istemek için açtım. Yoksa halimden çok çok memnun olsam insanlara anlatma gereği duymazdım.
inanma onlara:) ezber bilgilerini konuşturuyorlar, güncel uzmanlar ekmek yeme yağ ye ye çoktan geçmişken hala günde dilimdilim ekmekli liste veriyolar.Kızlar ekmek yememek daha zararlı diyebiliyorum diyetisyenler bile bilmem kaç dilim ekmek yemen lazım der herzaman
evet ben bunu yasadim bir ara diyetisyene gittim ama onlarin yöntemi değişikti, bir liste verdiler sabah harici ekmek yok mesela sebze yemeği- yagsiz salatalik biber- ekmek yogurt yok Allahim midem de ruhum da açtıKızlar ekmek yememek daha zararlı diyebiliyorum diyetisyenler bile bilmem kaç dilim ekmek yemen lazım der herzaman
Yok ben yediğine içtiğine dikkat eden bir kadın değilim. Damak tadıma uygun besleniyorum sadece. Eşiminki de bana uyuyor sorun yaşamıyoruz. Hani @shot 'ın yemek olarak saymadığı şeyler var ya onlar benim için ziyafet. Zeytinyağlı sebze yemekleri en çok sevdiğim şeyler. Etle, hamur işiyle çok aram yok. Balık favorim zaten, en az haftada bir yemeye çalışıyorum. Ama onun yanında da ya rakı ya şarap oluyor işte.
Bağışıklık sistemimin çökmesinin tek sebebi ekmek yememem.-lotus- 'ya da bikaç gün önce anlattım durumu. Ekmek mayasındaki yararlı bazı bakteriler bağışıklık sistemi için çok önemliymiş. Ben sistemimi çökerttikten sonra öğrendim malesef bunu. O bakteriler 20 gün boyunca benim vücuduma serumla verildi. Ekmek yememek ciddi çok tehlikeli bişey, yaşadım biliyorum. O yüzden o karatay diyetlerine falan hiç itibar etmiyorum. Hala çok sevmem ekmek yemeyi ama günde bir dilim de olsa muhakkak yemeye çalışıyorum artık.
Yediğim hiç bir şey için suçluluk duymuyorum. Ben bütün hafta fast food beslenen bir insan değilim sonuçta. Ayda bir hamburger, iki üç dilim pizza zarar vermez ki bana. Alkol konusuna hiç girmeyeceğim, o biraz sık olabiliyor bu ara. O da yaz ayları için geçerli diye hiç kasmıyorum kendimi. Kışın bu kadar dışarı çıkmıyorum, dışarda yiyip içmiyorum. Yaz aylarında da ödülümüz olsun dimi ama.
Herkese iyi pazarlar.
Nerden başlasam bilemiyorum. Konu açmaya mecbur kaldım, forumda buna benzer bir konuya rastlamadım.
Evet sağlıklı beslenmeye karşı fazla takıntılıyım.
Bundan iki üç sene önce bir hastalığım için diyetisyene danışmıştım. İlk o farketmişti bende zaten ondan duymuştum. Daha sonra tekrar gittiğimde ortoreksiya testi uygulamıştı. (6-7 soruluk birşeydi) Sonuç olarak belirtilerini gösterdiğim ortaya çıktı. Hiç unutmam 'arkadaşlarınla çıktığın bir yemekte kırk yılda bir yediğin patates kızartmasını vücudun tolere eder zaten' diyordu. Ama ben ikna olamıyordum.
Benim için bir yiyeceğin veya içeceğin; görüntüsü,tadı,lezzetinden ziyade sağlıklı olup olmadığı, vücuda yararı var mı bunlar çok önemlidir. Tabi yerken içerken keyifte alayım ama evvela sağlıklı olsun isterim.
Yemek yapmayı severim. Eskiden beri kendi yemeğimi kendim pişiririm. Yalnız haftalık olarak ne yiyeceğimi mutlaka bilmem lazım. Bir aksama olduysa o gün yemeğim yoksa strese giriyorum.
Örneğin; geçenlerde bir alışveriş merkezine gitmek durumunda kaldım. Akşam yemeği saatine denk geldi. Yemek katına çıktım onlarca yemek yenilecek yer var ama ben hepsine bir kulp buldum bir tanesine bile oturup yemek yiyemedim. Marketten muz aldım onu yedim. Aç kalayım ama sağlıksız birşey vücuduma girmesin düşüncesindeyim.
Bu arada marketlerde mutfak alışverişi yaparken ince eleyip sık dokumadan birşey almam. Etiketleri dikkatle incelerim. Bu yüzden bazen marketlerde gereksiz zaman kaybettiğimde oluyor. Ayrıca sağlıklı ve spesifik gıdalar hangi markette varsa ben ordayım. İsim vermek yasak mı bilemedim m...o c... r yaşadığım şehirde yok. Neden yok diye buna da dertlenmişliğim vardır.
Bir yiyecek veya içecek sağlıklıysa ben onu ne yapar eder yerim ya da içerim. Kefir mesela herkesin pek sevmediği bir içecektir. Sağlık için içeyim diye diye başlarda tadını sevmememe rağmen damak tadını eğittim şimdi severek içiyorum. Yine yulaf ezmesi ve enginar için aynı şey geçerli oldu. Biri lif ve protein deposu diğeri karaciğer dostu. Başka bir örnek ise avokado.
Bu durum sosyal hayatımı etkiliyor tabi. Mesela en son ne zaman sinemaya gidip kola içip patlamış mısır yediğimi hatırlamıyorum bile. Dediğim gibi dışarda zaten yemek yiyemiyorum. Ve titiz biriyim. Hijyene önem veririm. Bu da tuz biber oluyor.
Genelde bayramlarda ya da misafirliklerde verilen ikramları geri çevirmek durumunda kalıyorum. Hamurişi yemem, tatlı yemem. Benim standartlarıma uygun değilse sırf hatır gönül içinde yiyemiyorum. Klasik 'bir kerecikten birşey olmaz' lafı bende etki etmiyor. Sağlığım daha önemli diyorum.
Bu konuyu açmamı tetikleyen ufak birşey oldu. Sabah markete gitmiştim. Pek tükettiğim birşey değildir ama canım ay çekirdeği istedi. Önce tuzsuz olanını alayım dedim sonra etiketindeki yağ oranına baktım. Sonuç; almaktan vazgeçtim.
Sizde ya da çevrenizde bu takıntıdan muzdarip birileri var mı? Yalnız olmadığımı bilmek beni sevindirecek. :) Paylaşmak bile bir nebze iyi geldi. Bu durumu nasıl aşabilirim fikirlerinizi rica ediyorum.
Dipnot: Kronik bir hastalığım var zaten yediğime içtiğime dikkat etmem lazım. Belli yiyecek ve içeceklerden kaçınmam gerekiyor. Ayrıca fitness ile uğraşıyorum. Yağ oranımı daha da düşürüp kas oranımı yükseltmek hedefim. Gerçek manada fit bir görünümü önemsiyorum. Temiz beslenmeye gayret ediyorum. Sınırlandırılmış bir listem var onun dışına çıkamıyorum. Bu iki durumunda aslında ortoreksiyayı tetiklediğini düşünmeye başladım.
Ama ekmek ki beyaz ekmekten bahsetmiyorum bağırsaklar için iyi ekmek yemeyenler genelde kabızlık sorunu yaşıyorinanma onlara:) ezber bilgilerini konuşturuyorlar, güncel uzmanlar ekmek yeme yağ ye ye çoktan geçmişken hala günde dilimdilim ekmekli liste veriyolar.
Bazıları ara öğünde etiform veriyor doygunluk versin diye. çiğ kuruyemiş avokada hindistan cevizi yağı gibi yağ bazlı bir öğün vereceklerini işlenmiş paketli ürün tavsiyesi olan diyetisyenden Nasıl sağlıklı liste bekleyesin
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?