Ben kendimi kurtardım, peki ya annem?

vivid11

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
9 Temmuz 2018
21
22
31
Herkese merhaba, öncelikle çok uzun olacağını söylemeliyim. Teşekkür ederim okuyanlara şimdiden.
Kendimi anlatmak istiyorum biraz. 26 yaşındayım, ailemin tek çocuğuyum, yüksek lisansımı bitirdim, çalışıyorum ve şimdi de şirketimin yurtdışı şubesine atandım. 3 gün sonra oldukça uzak ve farklı bir ülkeye taşınıyorum. Orada şirketim sponsorluğunda doktora yapma imkanı da tanındı bana. Bunları anlatıyorum çünkü reddemeyeceğim tekliflerdi ve gitmeyi kabul ettim. İçimi sızlatan konu ise annemi arkamda bırakıyor oluşum.

Annem ve babamın iyi bir evliliği olmadı. Annem iyi bir mesleği ve maaşı olan bir kadın ama ben 20 yaşıma gelene kadar maaş kartını daha görmedi, atmden para çekmeyi bile bilmiyordu. Babam iş adamı, iki farklı alanda ve bulunduğu bölgenin en iyisi. Annemin maaşına ihtiyacı yoktu ama kadınları ikinci sınıf gören bir erkek olduğunu ve en çok övündüğü şeyin erkek olmak olduğunu düşünürsek, ekonomik şiddet uygulamak için maaş kartını vermediğini söyleyebilirim. Aynı zamanda psikolojik şiddeti de sonuna kadar yaşattı, hiçbir şeyden memnun olmadı, ben erkeğim sen susacaksın dedi, ev işleri kadın işidir, kadın aklıyla iş yapılmaz, kadına para verilmez dedi. Bizi üzmekten zevk alırdı, ihtiyacımız olurdu mesela kredi kartını verirdi gidin alın diye. Kasaya giderdik, kart çalışmıyor! Kandırmış bizi. Kaç defa bu şekilde kasada rezil olduk. Anneme nakit vermediği için de alamazdık, eşyaları bırakıp çıkardık. Fiziksel şiddeti anneme hiç göstermedi ama ben çok fazla şiddet gördüm. Babam alkol aldığında ya da herhangi bir sebep yokken, üzerimde sigara söndürecek ağzım burnumdan kan gelecek kadar şiddet gördüm. Üniversiteye dahi şiş dudağımla başladım. Okul başlıyor yüzüme vurma, vücuduma vur ne olur dediğim halde inadına inadına kafama vurdu. Dudağım şişti, ağzım ve burnum kanadı. Yine de o son şiddeti oldu.

5 sene önce bir gün anneme dedim ki, sana boşan demiyorum. Biliyorum yapmayacaksın. En azından hayatını eline al. Bir kavga çıkardım ve anneme maaş kartını zorla aldırttım. Yanıma tayin istettim anneme yine zorla, gel biraz beraber yaşalım, tek kalsın babam dedim. Hala anlayamıyorum ama Allah' ın mucizesi, annem beni dinledi ve babam da sesini çıkaramadı. Annem ilk tercihi ile yanıma tayin oldu. O günden itibaren 5 sene boyunca var olan tüm enerjimi annemin küllerinden yeniden doğmasına harcadım. Çok iyi bir terapist bulduk ve özgüven terapisi ile babamın mahvettiği özgüvenini geri kazandırdık. Annem ne istiyorsa aldım, ne istiyorsa yaptım. Hem okuyor hem çalışıyordum. Yurtdışında istediği bütün ülkeleri gezdik. Parasından babama tek kuruş vermedi, zamanla annem kendi değerini bilen ve özgüvenli bir kadın oldu. Babam da değişimi görünce eskisi kadar sert çıkamamaya başladı. Zaten ayrı evlerde oldukları için sorun da olmuyordu.

Bütün bunlardan sonra ben şirketimden yukarıda bahsettiğim teklifi aldım. Annem zaten baban çok değişti, o değişmese ben değiştim. Bir daha eskisi gibi olmayacağım, sen git ve artık hayatını kur. Benimle yaşayamayazsın ömür boyu dedi. Bu arada iyi giden bir ilişkim var, sevgilim de yanıma gelecek 2019' da. Evlenmeyi planlıyoruz. Ben de teklifi kabul ettim, evimi kapattım ve annem de babamın yanına geri tayin istediği için 2 hafta önce eve geldim. Sonuç olarak hiçbir şey değişmemiş, annem eve döndüğü anda babam eskisi gibi kötü davranmaya başladı. 2 haftayı burnumuzdan getirdi. Ve ben şu an vicdan azabı ve korkudan ölüyorum. Ciddi manada... Babam şiddet eğilimli bir insan ve annem çok değiştiği için, eskisi gibi kendini ezdirmeyeceği için ona zarar vermesinden, bir gün annemin artık hayatta olmadığına dair bir telefonla uyanmaktan çok korkuyorum. Annem yapamaz diyor ama ben o kadar çok şiddet gördüm ki, neler yapıp yapmayacağını kestiremiyorum. Gitmesem, annem yanımda olsa, ömür boyu beraber yaşarsak daha mı iyi olurdu düşünmekten kendimi alamıyorum. Annem artık eskisi gibi olursa boşanacağım, ben çekemem zaten diyor. Daha çok korkuyorum! Boşanmak isterken hayatını kaybeden kadınlar geliyor aklıma. Korkuyorum, vicdan azabı çekiyorum.


Benim gibi ailesi olanların kendi hayatını kurma hakkı yok mu? Ben kötü bir evlat mıyım annemi bıraktığım için? 3 gün kala her şeyi iptal mi etmeliyim? Ölüyorum vicdan azabından. Bu sabahki kavgadan sonra geldim bir kafede oturuyorum, eve eşyalarımı toplamaya gitmem lazım ama ellerim titriyor, araba kullanamıyorum. Elimden geldiğince cevap yazacağım ama her mesajı okuyacağımdan emin olabilirsiniz.
 
Tabi ki kendi hayatınızı kurmaya hakkınız var anneniz için de elinizden geleni yapmışsınız. Anmeniz de aklı başında kocaman bir kadın, artık kendi tercihini yapmalı ister o hayatı yaşasın ister boşansın, sonuçta ekonomik özgürlüğü de varmış. Ömür boyu başını bekleyemezsiniz. Babanız da afedersiniz ama midemi bulandırdı pislik.
 
sen gayet olgun ve iyi bir evlatsın öncelikle bu düşünceden çık lütfen. annen için bir sürü şey yapmışsın tabiri caizse onun yeniden doğmasını sağlamışsın. açık söylemeliyim annen gider ayak sen üzülme kafana takma diye öyle söylüyor bence onun da içinde korku var. bu zamana kadar yanında hep sen olmuşsun destekçisi, şimdi yapayalnız kalacak üstelik bir caniyle.. çıkılması zor bir durum gerçekten. hangi işi yapıyosun bilmiyorum ama vaktinde annenin tayinini yanına aldırmışsın şuan da öyle bir şansın yok mu?
 
Siz elinizden geleni yapmışsınız. Anneniz iyiyi kötüyü, doğruyu yanlışı ayırt edecek yaşta. Artık kendi hayatına istediği şekilde yön verebilir. Siz sadece her halükarda yine ona destek olacağınızı hissettirin
 
Yaşadıklarınız gerçekten çok uç şeyler gibi geldi, babanız size bu derece şiddet uygularken anneniz tepkisiz mi kalıyordu.
Siz elinizden geleni yapmışsınız ama yine vicdan azabı çekmenizin sebebini sorgulayın bence içinizde. Çocukluğunuzdan beri size yaşatılan suçluluk, değersizlik hisleri yüzünden mi yoksa anlatmadığınız detaylarda mı gizli.
Anneniz boşanmak isterse bir de koruma kararı alır, adresini gizler vs. Ayrıca fiziksel şiddet annenize uygulamamış diye yazmışsınız, boşanma davası açarsa öldürür diye korkarak yaşanmaz. Boşanmadan ayrı yaşayabilirler veya.
 
Ben insanların değişeceğine inanıyorum. Fakat kendisi isterse ve iyi bir tedavi ile. Babanız isterse 50 sene yalnız kalsın tedavi edilmedikçe düzelmez. Keşke bu şartı sunsaydınız önce. Hala geç kalınmış değil. Önce tedavi için konuşun kabul etmezse annenize yeni bir ev açıp öyle gidin yada onuda götürün. Demekki o 5 senede daha çok bilenmiş babanız. Nasıl evladına kıyabiliyor bu insanlar anlamıyorum.
 
annen tekrar eve döndüğü için baban yine onu ezik gördü sindirmeyer çalışıyor kurulu evi neden dağıtıyorsunuz anneniz tek yaşamaya devam etsin

Anneniz de siz de eğitimli insanlarsanız, bu kadar akıl tutulması niye yaşanıyor ki? Kadın zaten başka şehirde kendi düzenini kurmuş, sırf siz gidiyorsunuz diye o mahlukatın yanına dönmesi çok mu gerekliydi? Niye evi kapatmasına izin verdiniz?

Annemin dönmek istemesi benim tercihim değildi. Ben gitmesem bile annem artık memlekete dönmek istediğini, benim yaşadığım şehirden sıkıldığını söylüyordu. Bu konuda beni dinlemedi. Tayin istediğinden bile benim son gün haberim oldu, engellerim diye söylemek istememiş.
 
sen gayet olgun ve iyi bir evlatsın öncelikle bu düşünceden çık lütfen. annen için bir sürü şey yapmışsın tabiri caizse onun yeniden doğmasını sağlamışsın. açık söylemeliyim annen gider ayak sen üzülme kafana takma diye öyle söylüyor bence onun da içinde korku var. bu zamana kadar yanında hep sen olmuşsun destekçisi, şimdi yapayalnız kalacak üstelik bir caniyle.. çıkılması zor bir durum gerçekten. hangi işi yapıyosun bilmiyorum ama vaktinde annenin tayinini yanına aldırmışsın şuan da öyle bir şansın yok mu?

Annem kendi memuriyet tayin hakkı ile benim yanıma geldi. Yurtdışına öyle bir şansı yok malesef. Gelmek de istemez zaten başka bir ülkeye...

Anneniz sizinle yurt dışında yaşasa, öyle bir imkan var mı?
 
Hic birsey, hic bir is annemin canindan kiymetli olamazda olmazda.

Bu konuyu ben de terapistim ile çok konuştum. Fakat ben ne kadara kadar destek olabilirim, bilemiyorum. Memlekete dönmek annemin tercihiydi, benim değil. Bu durumda Türkiye sınırlarında bile olsam ne kadar koruyabilirim, sonuçta işe gidiyoruz ikimiz de, hep bir arada değiliz. Kaldı ki bir zarar verilecekse insanın gözü döndüğünde bana da zarar verebilir. Gitme kararı vermemde bu etkili oldu.
 
Annemin dönmek istemesi benim tercihim değildi. Ben gitmesem bile annem artık memlekete dönmek istediğini, benim yaşadığım şehirden sıkıldığını söylüyordu. Bu konuda beni dinlemedi. Tayin istediğinden bile benim son gün haberim oldu, engellerim diye söylemek istememiş.
İyi de çalışan bir insan, illa memleketse derdi ev tutsun ama di mi? Yazık, gerçekten üzüldüğüm için bu kadar tepki gösteriyorum. Tüm gençliğini bir pisliğe harcamışsın bari hayatının son çeyreğini de gün yüzü gör di mi? Hani güzel anıları olur özler, bir derece anlarım...adamın yokluğu varlığından daha hayırlı değil mi?
 
Yaşadıklarınız gerçekten çok uç şeyler gibi geldi, babanız size bu derece şiddet uygularken anneniz tepkisiz mi kalıyordu.
Siz elinizden geleni yapmışsınız ama yine vicdan azabı çekmenizin sebebini sorgulayın bence içinizde. Çocukluğunuzdan beri size yaşatılan suçluluk, değersizlik hisleri yüzünden mi yoksa anlatmadığınız detaylarda mı gizli.
Anneniz boşanmak isterse bir de koruma kararı alır, adresini gizler vs. Ayrıca fiziksel şiddet annenize uygulamamış diye yazmışsınız, boşanma davası açarsa öldürür diye korkarak yaşanmaz. Boşanmadan ayrı yaşayabilirler veya.

Annem kızıyordu tabii ki ama hiç aşırı tepki vermedi. Hem ailesi hem babam tarafından çok sindirilmişti ayrıca fiziksel bir durumu var çok büyük olmasa da bu yüzden özgüveni hiç yoktu. Annemi eskiden suçlardım artık suçlamıyorum, onu anlamaya çalışıyorum.
 
Bu konuyu ben de terapistim ile çok konuştum. Fakat ben ne kadara kadar destek olabilirim, bilemiyorum. Memlekete dönmek annemin tercihiydi, benim değil. Bu durumda Türkiye sınırlarında bile olsam ne kadar koruyabilirim, sonuçta işe gidiyoruz ikimiz de, hep bir arada değiliz. Kaldı ki bir zarar verilecekse insanın gözü döndüğünde bana da zarar verebilir. Gitme kararı vermemde bu etkili oldu.

İyi de çalışan bir insan, illa memleketse derdi ev tutsun ama di mi? Yazık, gerçekten üzüldüğüm için bu kadar tepki gösteriyorum. Tüm gençliğini bir pisliğe harcamışsın bari hayatının son çeyreğini de gün yüzü gör di mi? Hani güzel anıları olur özler, bir derece anlarım...adamın yokluğu varlığından daha hayırlı değil mi?

Benim anlamadığım annen düzenini kurmuş, eski özgüvenine kavuşmuşken neden o sorumsuz pervasız adamın yanına tekrar döndü ki ?

Babam son bir sene boyunca çok iyiydi. Her özel günde hediyeler, çiçekler... Canımlı cicimli mesajlar, seni seviyorumlar havada uçuşuyordu. Annem hep baban çok değişti diyordu. Sanırım o arada annemi memlekete dönmeye ikna etmiş. 2 hafta önce bir döndük ki, eskisi ile hiçbir değişiklik yok. Söz konusu annem bile olsa ben hayatına bir derece dahil olabilirim ve elimden geleni yaptım. Kararlarının hepsini etkileyemedim. Belki de benim başarısızlığım bilmiyorum...
 
X