- 20 Kasım 2023
- 17
- 6
- 33
-
- Konu Sahibi incekirpikli
- #21
Beni anlayan birilerinin olmasına çok mutlu oldumAslında okuyunca biraz kendimi gördüm bende çok ağır travmalar yaşadım çocukluğumda ve şuan kaygı bozukluğu ile baş etmeye çalışıyorum. Genelde o ataklarım geldiğinde kendime moral vermeye çalışıyorum ben mesela yazdıklarından okuduğum kadarıyla sen kendine karşı çok eleştirelsin bence bunu yapma baksana o şartlarda üniversiteyi kazanmışsın bitirmişsin. Yani bambaşka bir hayata yönelip kaybolup gidebilirdin yada kolaya kaçıp erkenden evlenip bir sürü çocuk yapıp gerçekten bir işe yaramayan biri olabilirdin. Ama sen KPSS yi bile kazanmışsın gurur duy kendinle bence. Ayrıca eşinin seni sınav için cesaretlendirmesi bence çok güzel inanmış sana yapamamış olabilirsin bu yapamayacağın anlamına gelmiyor ayrıca sen o sınavlardan ibaret değilsin hiçbirimiz değiliz. Yapman gereken en önemli şey tüm bu sorunlarla güçlü bir kadın gibi baş ederek çocuğuna travmasız bir çocukluk yaşatmak. Kendini ne zaman çıkmazda hissedersen bana yaz sohbet edelim dertleri konuşmak zorunda değiliz moda konuşalım magazin konuşalım ne istersen
Evet ben tam olarak bunu yapıyorum hem kendime hem eşime dar ediyorum hayatı annem bile bıkıyor bazen güçlü duramadığım içinÜniversite mezunu devlete atanmış ayaklarının üzerinde duran güçlü bir annesin bak ne güzel neden kendinin farkına varmıyorsun senin yerinde olmak isteyen milyonlarca kadın var yaşamandaki elinde olan olanakların tadını çıkar ne kendine ne etrafına hayatı zehir etme lütfen
Umarım çözülecek birşeydir kendime gğvenmek ve mutlu olmak istiyorum çünkü çok yoruldumO istediğin sınav neyse onu kazansaydın bile, sen kendini başarılı görmeyeceksin ki hiçbir zaman!
Kendine bakış saçınla alakalı, her zaman elde edemediğin başka bir şey düşünüp mutsuz olacaksın. Terapiyle çözülür gibi geliyor bana uzun vadede.
hayır asla şımarıklık değil insan rn çok kendiyle yarışıyor ve içinde acabalar oluyor. ve o heyecan odaklanamama durumunu çok iyi biliyorum. evet kimine göre atanmak cs büyük başarı ki öyle ama her şey değil ki. ben de bu konulardan şikayetçiyim kendime eziyet ediyorum bu yüzden terapiye başlayacağım. hiçbir şey için geç değil rekrar girersiniz hepsineEn azından bir kişi anladı beni durum kazanmaktan daha farklı ama kimse anlamıyor şımarıklık gibi görüyor anlatamadıkça da kendi içime yalnızlığıma gömülüyorum
Sadece ilaç kullanmaya bel bağlamayın. Bazı derin şeylerin üzerine uzun uzun çalışmak, alıştırmalar yapmak, yepyeni bir mentalite oluşturmak gerekiyor. Tabiki bir uzman terapistten yardım alarak.Psikiyatri kapılarına yeniden gitmek çok zor olsada gideceğim
Aslında onlara değil kendime kızıyorum daha çok kendi potansiyelimi kendim bilmem gerekirdi üzüleceğimi çok etkileneceğimi biliyordumEsiniz ve arkadaslariniz size gaz vermemis ki,suze guvenmisler sadece. Yapabileceginizi dusunmusler.
Bu konuyu onlar yuzunden yapamadim demek onlara haksizlik.
Haklısınız evet alacağımBence kesinlikle destek almalısınız. Geçmiş travmalarınız o kadar etkili ki bugününüzü küçücük konular yüzünden mahvediyorsunuz. İlaç almak istemiyorsanız kesinlikle psikoterapi öneririm ama psikolog değil bakın psikoterapi. Online da olur. Önce kendinizi iyileştirin sonra zaten olayları anlayacaksınız
Gücüm var mı bilmiyorum insan hayatta kendine güvenmeyince maalesef böyle oluyormuş çokta geç kalmadan başlamak lazım biryerden Bencedehayır asla şımarıklık değil insan rn çok kendiyle yarışıyor ve içinde acabalar oluyor. ve o heyecan odaklanamama durumunu çok iyi biliyorum. evet kimine göre atanmak cs büyük başarı ki öyle ama her şey değil ki. ben de bu konulardan şikayetçiyim kendime eziyet ediyorum bu yüzden terapiye başlayacağım. hiçbir şey için geç değil rekrar girersiniz hepsine
DeneyeceğimSadece ilaç kullanmaya bel bağlamayın. Bazı derin şeylerin üzerine uzun uzun çalışmak, alıştırmalar yapmak, yepyeni bir mentalite oluşturmak gerekiyor. Tabiki bir uzman terapistten yardım alarak.
En büyük sorunum sabırsızlık ve bunun bedelini kendim dışımda çevremde çekiyor dediğiniz gibi zindan ediyorum şükürsüz bir insan değilim inançlıyımdır da ama bazen tükenmişlik halinden çıkamıyorum birşeylere fazla umut bağlayıp sonrada çakılıyorumI incekirpikli Kendini çok acımasız eleştiriyorsun, bu kadar mükemmeliyetçi olma.
Hayat sınavdan ibaret değil. Tek seferde olmak zorunda da değil.
Ki geçmişte yaşadığın zorlu süreç var
Belki de çalışma metodlarını bilmiyorsun
Ve belki unutuyorsun,karıştırıyorsun vs..
Bence iyi bir insan olabilmek mesele
İşinde iyi olabilmek mesele
Dürüst,ahlaklı,vicdanlı olabilmek mesele
Sınavı geçmen bunların yanında bonus olur ancak..
Hayat sınavdan ibaret değil !!
İnsanız, yaşıyoruz, geldik ve gidiyoruz…
Fani dünya için bu kadar derbeder olmaya gerek yok
Silkelen ve kendine gel..
Yaparım, de !
Hayatı da kendine ve sevdiklerine zindan etme..
Yani her insan farklidir bilemem siz nasil bir karaktersiniz. Ama ben mesela diger sinava girsem hep daha ust sinavda aklim kalirdi.Aslında onlara değil kendime kızıyorum daha çok kendi potansiyelimi kendim bilmem gerekirdi üzüleceğimi çok etkileneceğimi biliyordum
Üniversite bitirmiş atanmış evlenmiş oglusu olmuş bunlar başarı değil fakat kendinizi küçük göreceginiz şeylerde değil hepsi ayrı ayri değerli şeylerSelamlar herkese. Hesabımı az önce açtım. Dertleşmeye o kadar ihtiyacım var ki.. umarım birileri beni anlar, en azından bir kaç fikir verir beni içinde bulunduğum depresyondan bir nebze kurtarır.
Konuya gelecek olursam çok uzun yıllardır kaygı bozukluğu ile uğraşıyorum aslında çok kötü bir çocukluk yaşadım. Anne ve babamın karşılıklı oturup bir kahve çay içtiğini bilmem sürekli kavgalar hakaretler içeren bir evlilikti onlarınki. Uykumdan hep korkarak uyanırdım kalbim yerinden çıkacak gibi olurdu. Her gece korkarak uyurdum. Babam çok alkol alırdı eve geldiğinde kıyametler kopardı hatta bir keresinde evi bile yakmaya çalışmıştı. Hiçbir zaman ne benim ne abimin psikolojisini düşünmediler. Aklımız biraz ermeye başladığında anneme çok yalvardık boşan nolur diye ama gidecek biryeri olmadığından mı neden bilmiyorum asla kabul etmedi bunu. Çalışıyordu babama muhtaçta değildi aslında. Gel zaman git zaman babam hastalandı ağır bir hastalığa yakalandı. Sonrasında şeker tansiyon ne varsa hepsi çıktı sabah akşam hastanelerdeydik annem hiçbir zaman babamın yanında gitmedi hep beni yolladı hep ben kaldım yanında. 17-18 yasımda üniversiteye hazırlanacak, dersaneye gidecek yerde hastanelerde yatıp kalkıyordum. Abimde babama öfkeli olduğu için hiç destek olmadı. Yanlış anlaşılmasın sonuçta babam ne kadar kötü olursak olalım yanında oldum tabi hastalık dolayısı ile biraz imana da gelmişti aramız iyiydi ama benim onca yaşadıklarım sürekli hastalık, hastane, kaybetme korkusu, yaşadıklarımız kaçınılmaz sonu; anksiyete bozukluğunu getirdi bana.
Başedemiyordum artık. Kendi kendime hazırlandığım sınavlardan takdir edersiniz ki başarılı olamadım. Sınavlarda bayılacak gibi oluyordum. Üçüncü ortalama bir üniversiteye yerleştim. Mezun oldum. Kpssyi de üçüncü girişimde kazandım. Bu sürede eşimle tanıştım evlendik oğlum doğdu. Ne yazıkki eşimle de istediğim o frekansı yakalayamadık. Eşim hep eleştiren kavga çıksa da içimi boşaltsam diye tetikte bekleyen birisi. Beni hiçbir zaman anlamadı. Tanıyamadı desek daha doğru olur.
Ben artık psikolojik olarak yaşadığım sıkıntıları fiziksel olarakta yaşamaya başladım. Artık asla enerjik, mutlu hissetmiyorum. Kendimi dünyanın en başarısız insanı gibi hissediyorum. Çok kilo verdim son birkaç ayda. Yemek görmek istemiyorum içim almıyor. Hep mutsuzum sürekli ağlıyorum. İlaç kullan diyeceksiniz biliyorum çok uzun yıllar kullandım da. Ama bırakınca en başa geri dönüyorum hiçbirşey değişmiyor.
Beni bu hale getiren en son nokta ise çok istediğim bir bölümün sınavını kazanamamış olmam. Aslında yapamayacağımı bildiğim halde eşimin gazıyla denedim. Farklı bir bölüm istiyordum ama o ve bir iki arkadaşım yaparsın edersin dene diyince denedim ve olmadı. Belki çok basit bir sebep ama bende patlama noktası oldu. Hergün kavga ediyoruz esimle, onu suçluyorum bana karışmamalıydın yapamayacağımı bilmeliydin, öteki seçenek daha basitti belki heyecan yapmayıp kazanacaktım şimdi aylarıma mal oldu diyorum. Benden on yaş küçük insanlar kazandı ben yapamadım diye kendimi bitiriyorum. Asla kazanamacakmışım gibi geliyor. Çok heveslenmiştim. Kendimi bilmeliydim esimin gazına gelmemeliydim. Tekrar ilaç kullanmak istemiyorum ama başka türlü de hayata devam edemiyorum. Ehliyet sınavını bile ikinci kez dosya yakmama rağmen kazanamadım bıraktım artık denemedim. Sınavda özürlü gibi heyecan yapıp kendimi asla tanıyamıyorum. Galiba ben başarısız bir insanım. Başardım gururunu hiçbir zaman yaşayamayacağım. Bu konuyu biraz olsun içimi dökmek için açtım. Kafamı o kadar toplayamıyorum ki neler yazdım bilmiyorum. Duyacağım şeyleri az çok biliyorum ama işte içim acıyor nasıl anlatsam bilemiyorum çok kırgınım ama kendime. Neden insanların tek seferde elinin tersiyle yapabildiği şeyleri ben senelerce uğraşsam da yapamıyorum?neden geçmişten gelen bu hastalığı yenemiyorum? Zekamdan şüphe ediyorum artık belkide gerçekten tembelim zeki değilim..
En azından bir kişi anladı beni durum kazanmaktan daha farklı ama kimse anlamıyor şımarıklık gibi görüyor anlatamadıkça da kendi içime yalnızlığıma gömülüyorum
benzer durumları yaşamış başarısız hisseden biri olarak şunu demek istiyorum ki yaşanılan travmaların etkisi sandığımızdan çok büyük. Meditasyon yapmaya başlayın özellikle özlem tokgöz özgüven meditasyonunu öneririmSelamlar herkese. Hesabımı az önce açtım. Dertleşmeye o kadar ihtiyacım var ki.. umarım birileri beni anlar, en azından bir kaç fikir verir beni içinde bulunduğum depresyondan bir nebze kurtarır.
Konuya gelecek olursam çok uzun yıllardır kaygı bozukluğu ile uğraşıyorum aslında çok kötü bir çocukluk yaşadım. Anne ve babamın karşılıklı oturup bir kahve çay içtiğini bilmem sürekli kavgalar hakaretler içeren bir evlilikti onlarınki. Uykumdan hep korkarak uyanırdım kalbim yerinden çıkacak gibi olurdu. Her gece korkarak uyurdum. Babam çok alkol alırdı eve geldiğinde kıyametler kopardı hatta bir keresinde evi bile yakmaya çalışmıştı. Hiçbir zaman ne benim ne abimin psikolojisini düşünmediler. Aklımız biraz ermeye başladığında anneme çok yalvardık boşan nolur diye ama gidecek biryeri olmadığından mı neden bilmiyorum asla kabul etmedi bunu. Çalışıyordu babama muhtaçta değildi aslında. Gel zaman git zaman babam hastalandı ağır bir hastalığa yakalandı. Sonrasında şeker tansiyon ne varsa hepsi çıktı sabah akşam hastanelerdeydik annem hiçbir zaman babamın yanında gitmedi hep beni yolladı hep ben kaldım yanında. 17-18 yasımda üniversiteye hazırlanacak, dersaneye gidecek yerde hastanelerde yatıp kalkıyordum. Abimde babama öfkeli olduğu için hiç destek olmadı. Yanlış anlaşılmasın sonuçta babam ne kadar kötü olursak olalım yanında oldum tabi hastalık dolayısı ile biraz imana da gelmişti aramız iyiydi ama benim onca yaşadıklarım sürekli hastalık, hastane, kaybetme korkusu, yaşadıklarımız kaçınılmaz sonu; anksiyete bozukluğunu getirdi bana.
Başedemiyordum artık. Kendi kendime hazırlandığım sınavlardan takdir edersiniz ki başarılı olamadım. Sınavlarda bayılacak gibi oluyordum. Üçüncü ortalama bir üniversiteye yerleştim. Mezun oldum. Kpssyi de üçüncü girişimde kazandım. Bu sürede eşimle tanıştım evlendik oğlum doğdu. Ne yazıkki eşimle de istediğim o frekansı yakalayamadık. Eşim hep eleştiren kavga çıksa da içimi boşaltsam diye tetikte bekleyen birisi. Beni hiçbir zaman anlamadı. Tanıyamadı desek daha doğru olur.
Ben artık psikolojik olarak yaşadığım sıkıntıları fiziksel olarakta yaşamaya başladım. Artık asla enerjik, mutlu hissetmiyorum. Kendimi dünyanın en başarısız insanı gibi hissediyorum. Çok kilo verdim son birkaç ayda. Yemek görmek istemiyorum içim almıyor. Hep mutsuzum sürekli ağlıyorum. İlaç kullan diyeceksiniz biliyorum çok uzun yıllar kullandım da. Ama bırakınca en başa geri dönüyorum hiçbirşey değişmiyor.
Beni bu hale getiren en son nokta ise çok istediğim bir bölümün sınavını kazanamamış olmam. Aslında yapamayacağımı bildiğim halde eşimin gazıyla denedim. Farklı bir bölüm istiyordum ama o ve bir iki arkadaşım yaparsın edersin dene diyince denedim ve olmadı. Belki çok basit bir sebep ama bende patlama noktası oldu. Hergün kavga ediyoruz esimle, onu suçluyorum bana karışmamalıydın yapamayacağımı bilmeliydin, öteki seçenek daha basitti belki heyecan yapmayıp kazanacaktım şimdi aylarıma mal oldu diyorum. Benden on yaş küçük insanlar kazandı ben yapamadım diye kendimi bitiriyorum. Asla kazanamacakmışım gibi geliyor. Çok heveslenmiştim. Kendimi bilmeliydim esimin gazına gelmemeliydim. Tekrar ilaç kullanmak istemiyorum ama başka türlü de hayata devam edemiyorum. Ehliyet sınavını bile ikinci kez dosya yakmama rağmen kazanamadım bıraktım artık denemedim. Sınavda özürlü gibi heyecan yapıp kendimi asla tanıyamıyorum. Galiba ben başarısız bir insanım. Başardım gururunu hiçbir zaman yaşayamayacağım. Bu konuyu biraz olsun içimi dökmek için açtım. Kafamı o kadar toplayamıyorum ki neler yazdım bilmiyorum. Duyacağım şeyleri az çok biliyorum ama işte içim acıyor nasıl anlatsam bilemiyorum çok kırgınım ama kendime. Neden insanların tek seferde elinin tersiyle yapabildiği şeyleri ben senelerce uğraşsam da yapamıyorum?neden geçmişten gelen bu hastalığı yenemiyorum? Zekamdan şüphe ediyorum artık belkide gerçekten tembelim zeki değilim..