bebişlerinizin gelişi bulunduğunuz aya göre nasıl?

kızlar durumlarımız benzer benim kaburgalarıma batmıyo akıllı ıoğluşum ama aşağı baskı hissi var dr um bu durumun normal olduğunu söylüyor
mesaneme baskı olduğu halde yürüyüşden vazgeçnmiyorum ama sanki oğluşum da içimde zıplıyo mesanemde:))))ben yürüerken
onun dışında bel fıtığım var bazenh bel bacak ağrım oluyo ve ayak uyuşmam buna bağlı
ve uyku tabiki yok gecelerşi çok uyanıyorum sonra dön dön dönnnn sonrada korkuyom dönmekten bebişe bişiy olcak diyeeeee

Hep bebişlerimize zarar verecekmiş hissi taşıdığımız için tedirgin yatıyoruz. Tedirgin yattığımız için de her seferinde uyanıyoruz..zaten sağ taraf yasaklıyız ya ben, bir değişiklik yapıp sağa meyilli yatmaya çalışsam da olmuyor..korkuyorum küçücük vücudu üzerine yatarım diye..
hatta bazen sol tarafıma yattığımda hemen kıpraşmaya başlıyor, rahatsız ettiğimi anlıyorum ve hemen düz yatıyorum. düz yatınca da hareketleri daha da sıklaşıyor...ne yapacağımı şaşırmış olarak oturur gibi yatıyorum bazen, belime ağrılar giriyor, boynum tutuluyor..olmuyor kalkıp geziniyorum..
annesinin gülüsü, canım oğlummm diyorum
yerim ben seniŞeniz
 
Annelik böyle bi duygu olsa gerek herşeyde önce bebeğimi düşünüyorum ona zarar vericem diye aklım gidiyo.... az zamanımız kaldı çok heyecanlıyım onu kucağıma alacağım günü hayal ediyorum allah isteyen herkese bu duyguyu tattırsın :nazar:a.s.
 
şu an işyerindeyim..
son zamanlarda ayağım beni götürmüyor..içimden bir ses '"bugün iyi değilsin, gitme, haber ver gelemeyeceğini olsun bitsin. zaten mazeretin var sen hamilesin.."diyor..
sonra toparlanıyorum gitmem lazım daha 3 haftam var diyorum..sonra bebişim gelicek hayırlısı olsun bakalımmmm
 
Ben bütün gün evde tek başımayım ve o kadar çok sıkılıyorum ki tek düşüncem bebeğim...
Bide bu ara bi heyecan ve heyecanla beraber içime bi korku... ya gelirse bebeğim, ya hastaneye yetişemezsem, eşime ulaşamazsam vs.... Bu gece uyuyamadım çok ağrım vardı karnım belim hatta eşime dedim çok derin uyuma ne olur ne olmaz... Çok düşünmekte iyi deil... Bi bakıyorum uzun bi zaman var gibi ama bi bakıyorum hiç bişey kalmamış doğuma. Daha dün gibi geliyo ben hamileyim dediğim gün...
 
benim de gece ağrılarım olduğunda aynen senin gibi tedirgin oluyorum canancım..yine şükür ki eşin yanında..Bizi bizden daha çok düşünen Allaha emanetiz..sen merak etme herşey bir anda yaşanacak...9 ay çektiğimiz sıkıntılar bir tarafa....doğum anı geldiğinde; birkaç saat içinde herşey olup bitmiş olacak..bir de bakmışsın bebişin kollarında..

ben bu sabah işe gelirken çok zorlanmıştım, öğlen eve geldim yemek için, ve bir daha da gitmedim...ohhh uyudum bi güzel..dinlendim..ama ayaklarımın şişi hala inmedi..artık ona da alışıyorum...
 
kızlar bende uyumakta zorlanıyorum sık sıkuyanıyorum ama sağ tarafımada yaıtoyrum napim değişklik oluyor dr mesela sola yatıın çok hareketlendi sağa dön dedi rahatsız olmuştur demişti.yastık var bacaklarımın arasında dönerken onuda döndürüyorum yorganı bacaklarımın arasına alıyorum öyle biraz rahat ediorumpzt doğum isnim başlıcak çalışmak gerçekten yoruyor bizleri bunu evdeyken daha iyi anladım
 
ben de bacaklarımın arasına yorgan almadan yatamıyorum.
sol tarafıma yattığımda yanımda yastık bulunduruyorum o zaman karnıma destek veriyor biraz olsun rahatlıyorum..
oh imrendim sana ne güzel iznin başlıyor..daha 3 haftam var benim..evde olmak ne güzel şeyy!!!
 
kıslar aynı ya karnımın altında minder bacağımın altında yastık dönüyorum ordan oraya
canım bol su içelim ve mutlaka muz fındık badem yiyelim bunlar kasılmayı ve ağrıları azaltıyo diye biliyorum
 
bugün oğluşumla 34.haftayı doldurmuş bulunuyoruz...yeni bir hafta daha eklendikçe hem eşime hem bebişime kavuşmak için zamanın biraz daha merhametle yaklaştığını görmek huzur veriyor...
 
ah kızlar desenize aynıyız....
bende karnımın altına ince bi yastık koyuyorum karnişime yani oğluşuma desetek oluyorum....
eşim her gece yatarken diyo oğluşumun yastığı diye...
artık onuda yataktan hiç kaldırmıyorum sabahları ikimizin yastığının arasına koyup öle düzeltiyorum yatağı çok hoş bi duygu yaa....
bende sağıma yatıyorum solumada yatıyorum bazen dik bazen yan her şekle giriyorum sabaha kadar valla....
hatta bazı geceler iyice nefessiz kalıyorum kalkıp geziniyorum sonra tekli kanepeyi hafif yatırıp dolaba dayıyoruz ayaklarımada pufu koyup öyle uyuyorum....
annelik ne zormuş meğersem....
 

annelik ne zormuş meğersem....

kardelencim..annem hep derdi ki;
"ahh kızım ahh, sen de anne olunca anlarsın..."
anladım annecimmm,
koşarak çıktığım yokuşlar şöyle dursun, düz yolda bile yürümeyi beceremediğimde anladım,
doktorun gözlerine bakıp herşey yolunda demesini beklerken geçen zamanın bir ömre bedel olduğunu gördüğümde anladım..
kalp atışlarını duyduğum günden itibaren, oğlumun içimdeki serüvenini takip ederken öğrendiğim ilahi kudretin, bana yüklediği sorumlulukları idrak edince anladım..

anacım, kutsallığını kutsal olduğumu öğrendiğimde anladımmmm...

a.s.a.s.a.s.
 
eşim çok bunalmış.....33 gün kaldı tezkeremize ama geçmek bilmiyor diyor..sesi çok kötüydü..
bugün çok duygusalım,
annemi özledim..babamı özledim...
eşimi özledim...
çok özledimmm
 
ridacım sabret canım ya az kaldı inş sağ sağlim hem yavruna hemde eşine kavuşacaksın
 
ridacığım seni o kadar iyi anlıyorum ki.
benim eşim de şehir dışında çalışıyor ve gelmesine bir ay var daha yani aşağı yukarı aynı durumdayız. tabii askerlik daha zor ama inan böyle de zor. neyseki doğumda yanımızda olacaklar. bunu yaşayamayanlar da var. allah sabır versin canım
 
gizemcim teşekkür ederim, az kaldı ama son günler daha zor geçer diyorlardı..gerçekten de öyle
 
ridacığım seni o kadar iyi anlıyorum ki.
benim eşim de şehir dışında çalışıyor ve gelmesine bir ay var daha yani aşağı yukarı aynı durumdayız. tabii askerlik daha zor ama inan böyle de zor. neyseki doğumda yanımızda olacaklar. bunu yaşayamayanlar da var. allah sabır versin canım

hamiyetcim..teşekkür ederim. Allah sana da sabır versin..inşallah eşimize ve bebişimize sağ salim kavuşmayı nasip etsin Rabbim. a.s.
 
ÇOCUĞUM VE BEN

Birgün, çocuğum doğdu. O dünyaya geldiğinde, yetişmem gereken uçaklar ve ödenmesi gereken faturalarla meşguldüm. Ben uzaklardayken yürümeyi öğrendi. Konuşmayı da öyle.

Ve biraz büyüdüğünde, "Senin gibi olmak istiyorum baba" demeye başladı. "Ben de büyüyünce senin gibi olacağım."

İşyerine telefon açıp, "Baba, eve ne zaman geleceksin?" diye sorardı sık sık. "Ne zaman geleceğimi bilmiyorum oğlum. Ama geldiğimde birlikte güzel vakit geçireceğimizden emin olabilirsin."

Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum on yaşına geldi. Ona güzel bir top aldım.
"Top için teşekkürler baba!" dedi, "Haydi oynayalım."
"Bu hafta sonu tamamlamam gereken işler var" dedim. "Bugün olmaz, haftaya, tamam mı?" "Tamam" dedi, fakat yüzündeki gülümseme eksilmedi. "Büyüyünce baba" dedi, "ben de senin gibi olmak istiyorum."

Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum önce ilkokuldan, sonra liseden, sonra üniversiteden mezun oldu. Bu durumda, başka birçok baba gibi, benim de söylemem gereken birşeyler vardı. "Seninle gurur duyuyorum" oğlum dedim. "Gel, şöyle biraz oturalım; sana diyeceklerim var." Başını salladı ve
gülümseyerek :

"Arkadaşlara sözüm var baba" dedi. "Sen arabanın anahtarlarını verebilir misin bana? Sonra görüşürüz, oldu mu?"

Yıllar öylece geçip gitti. Emekli oldum. Artık bol bol vaktim vardı. Oğlum ise başka bir şehirde iyi bir iş bulmuştu, orada yaşıyordu. Bir gün ona telefon ettim. "Eğer sence de uygunsa, hafta sonu buraya gel de hasret giderelim" dedim. "Sevinirim baba" dedi. "Bir bakayım, müsait bir vakit bulabilirsem, gelirim. Ama şu sıralar işlerim çok yoğun. Fakat seninle görüşmeyi ben de istiyorum, baba." "Peki, ne zaman gelirsin oğlum?" "Ne zaman olur bilmiyorum, baba. Şimdi bir iş görüşmem var, ona yetişmem gerek. Sonra ararım seni. Geldiğimde birlikte güzel vakit geçireceğimizden emin olabilirsin."

Ve telefonu kapattığımda, oğlumun çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini anladım. Çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini... Örnek aldığı babasına benzediğini... Büyüyünce tıpkı babası gibi olduğunu...
 
RİSKLERİ GÖZE ALMAK

Bahar aylarının verimli topraklarının içinde iki tohum yan yana yatıyorlardı. Tohumlardan biri diğerine, "Ben büyümek istiyorum!" dedi, "Köklerimi altımdaki toprağın derinlerine ve filizimi yeryüzüne göndermek istiyorum... Baharın müjdecisi tomurcuklarım açılsın istiyorum... Güneşin sıcağını yüzümde, sabahın tatlı dokunuşunu yapraklarımda hissetmek istiyorum! "Ve büyümeye başladı tohum. İkinci tohum ise, "Ben korkuyorum" dedi, "Köklerimi altımda yatan toprağa derinliklere gönderirsem, karanlıklarda beni neyin beklediğini bilemem. Üstümdeki toprağı zorlayıp yeryüzüne çıkmaya çalışsam, filizlerim zarar görebilir... Hem tomurcuklarım açmaya başladığında üzerinde salyangozlar gezip, onları yemeye kalkarsa? Ya tomurcuklarım açılıp, çiçeğe dönüştüklerinde küçük bir çocuk beni koparıverirse?Yo, hayır. En iyisi burada kalıp beklemek. Büyümek için belki daha güvenli bir zaman bulabilirim."Ve ikinci tohum beklemeye başladı.O sırada yumuşamış olan bahar toprağını eşeleyen bir tavuk buldu tohumu ve bir lokmada yutuverdi onu.
 
ÇOCUK NE YAŞIYORSA ONU ÖĞRENİR

Eğer, bir çocuk sürekli eleştirilmişse;

Kınamayı ve ayıplamayı öğrenir.

Eğer, bir çocuk kin ortamında büyümüşse;

Kavga etmeyi öğrenir.

Eğer, bir çocuk alay edilip aşağılanmışsa;

Sıkılıp, utanmayı öğrenir.

Eğer, bir çocuk sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse;

Kendini suçlamayı öğrenir.

Eğer, bir çocuk hoşgörüyle yetiştirilmişse;

Sabırlı olmayı öğrenir.

Eğer, bir çocuk desteklenip, yüreklendirilmişse;

Kendine güven duymayı öğrenir.

Eğer, bir çocuk övülmüş ve beğenilmişse;

Takdir etmeyi öğrenir.

Eğer, bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse;

Adil olmayı öğrenir.

Eğer, bir çocuk güven ortamı içinde yetişmişse;

İnançlı olmayı öğrenir.

Eğer, bir çocuk kabul ve onay görmüşse;

Kendini sevmeyi öğrenir.

Eğer, bir çocuk aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse;

Bu dünyada mutlu olmayı öğrenir.

Dorothy Law Nolte

Çeviri: Doğan Cüceloğlu
 
ridacığım yazdıkların çok hoş ve gerçek bence.
benim oğlumla babasının ilişkisi de hikayedeki gibi olacak muhtamelen. çünkü eşim hep dışarda çalışacak bu gidişle.
umarım bebişlerimizi ihmal etmeden büyütmeyi öğreniriz.
 
X