Çok teşekkür ediyorum samimi yorumun için. Çok güzel ifade etmişsin. Şimdi tabii ki sıradan bir insanın bakış açısıyla ‘ya ne olacak işte dünyanın sonu değil ki vücudun bozulmuş sadece’ gibi görülebilir. Elbette haklı tarafları da var. Ama benim gibi güzellik takıntılı biri için olay çok farklı. Ayrıca şöyle düşünürsek bu başıma gelmiş bir kaza veya bir saldırı değil. Kaza olsa yansan sakat kalsan Allahtan geldi dersin, kaderim böyleymiş vs, biri saldırsa yine senin elinde olmayan bir durumdur, gider şikayet edersin hakkını ararsın. Benim durumumda sen normal mutlu mesut yaşıyorsun, güzelsin, herkes seni beğeniyor, ama sen kendindeki ufak bir kusura takılıyorsun ve büyük bir beklentiyle işi seni güzelleştirmek olan bir insana kendini emanet ediyorsun, bu uğurda hiç tahmin edemeyeceğin kadar acı çekiyorsun, derken bir bakıyorsun zaten hali hazırda Allah’ın sana genetik olarak bahşettiği tüm güzelliği yitirmişsin. Sahip olduğun bu güzellik her zaman her ortamda sana 1-0 fayda sağlamış sana özgüven vermiş senin hayatını şekillendirmiş. Sen buna alışıksın doğumundan beri, ama bir bakıyorsun artık o sen değilsin kendini kaybetmiş başka biri olmuşsun, o bir zamanlar sahip olduğun değerli cevhere sahip değilsin. Aynada kendine bakıyorsun o alıştığın silüet gitmiş, kendi vücudunu tanıyamıyorsun. Ve bunu sen yapmışsın kendi kendine durduk yerde, bir kaza olmamış biri saldırmamış, sen üstelik üste para verip bunu kendine yapmışsın. Bu gerçekten çok travmatik, ancak yaşayan bilebilir.
İçinde bulunduğumuz sosyal medya çağında arkadaşlarımızla sadece görsellik paylaştığımız bir noktaya geldik, malesef güzellik bir kadın için olmazsa olmaz önem taşıyor. Her türlü iletişim öğesi doyumsuz bir güzellik algısı pompalıyor. Yeri geliyor normal sıradan güzeli dahi geçip thigh gap ti, collar bone du gibi ayrıntılarla dahi boğuluyoruz. Instagramda kusursuz modellerle kendimizi kıyaslıyoruz biraz şuram şöyle olsa buram böyle olsa diye iç geçiriyoruz. Brazilian butt zaten ameliyatın adı, ne olacak halbuki kalçamız biraz küçük olsa. Ama olmuyor, doktora bacak için gidiyorum doktor bana diyor biraz da kalçana yağ koyalım diye. Erkeklerin zaten tercihi belli, bir erkeğin bir kızda baktığı ilk şey güzellik. Biri var deyin mesela bir erkek arkadaşınıza ayarlayacak olun, önce güzel mi diye merak edip sorar. Fotoğrafını görmek ister. Bu dünyanın neresine giderseniz gidin böyledir. Yabancı erkek arkadaşlarım da oldu üzgünüm erkekler çok fazla dış görünüşe önem veriyor. “Kadınlar duyduklarına aşık olur, erkeklerse gördüklerine. O yüzden kadınlar makyaj yapar, erkeklerse yalan söyler” sözünü duymuşsunuzdur.
Zaten dediğim gibi ben güzellik konusunda çok takıntılı bir insanım, zaten öyle olmasaydım herkesin imrendiği hali hazırda güzel olan bir vücutla daha da iyi olmak için ameliyat masasına yatmazdım. Üstelik dış görünüşe sadece kendimde değil birlikte olduğum insanda da çok önem veriyorum. Herkesin karşı cinste en önem verdiği bir özellik vardır, kimi kariyerine, kimi parasına, kimi zekasına, kimi karakterine vs bakar önce. Kimseyi yargılayamayız seçimlerinden dolayı, herkesin hayatında bir odak noktası, önemli bir kriter vardır. Ben de dış görüşe önem veriyorum, benim için olmazsa olmaz özellik bu karşı cinste. Kimine göre çok yüzeysel ve saçma olabilir ama aksi birinden, yani dış görünüş olarak beğenmediğim birinden asla hoşlanamıyorum, etkilenemiyorum, hiç bir şey hissedemiyorum. Yani gerçekten elimde olmayan bir durum. Bugüne kadar görüştüğüm erkekler hep çok yakışıklıydı, bazıları ünlü dizi oyuncusu manken sporcuydu. Ben bir ortama girdiğimde normalde oradaki en yakışıklı çocuk gelir bana yazar. Bu tarz yakışıklı erkekler yanında doğal olarak güzel kız istiyor, zaten herkes peşinde, bu vücutla bu halimle beni şimdi böyle biri ne yapsın. Yani birinden hoşlansam o kişiyi asla elde edemem. Hadi diyelim hasbel kader beni tam görmedi bir şekilde elde ettim bir ilişkiye başladık bu iğrenç vücutla onunla ne yaşayacağım, nasıl bir ilişki olacak. Veya hadi yine yalnız olayım, mesela tatile gittim ne giyeceğim, istediğini giyemedikten sonra, devamlı kusurlarını saklamaya çalışırken gerildikten sonra, insanlarla tanışırken kendine güvenemedikten, beğendiğin kişi seni beğenmedikten sonra gerçekten hayatın ne anlamı var? Yani düşünsene nereye gitsen boş ne yapsan boş, hayattan keyif alamadıktan sonra. Hayata bir kere geliyoruz ve o hayatta mutlu değilsen gerçekten hayatın ne anlamı var? Bu zamana kadar Allah’ın bana verdiği bu vücuda gül gibi bakmışım yediğime içtiğime dikkat etmişim, yıllarca kilomu fiziğimi en iyi şekilde korumuşum, derken işi onu güzelleştirmek olan adamın teki gelmiş tüm beceriksizliğiyle güzelim vücudumun içine etmiş. Bunu kabullenemiyorum. Bilmiyorum benim hayatım ve hayata bakış açım bu şekilde. Elbette kişiye göre farklı olacaktır, bunun doğrusu yanlışı yok sadece kişisel farklılıklar var diye düşünüyorum. Senin yorumunu da saygıyla dinlemek isterim.