- 6 Aralık 2010
- 34.491
- 91.171
- 798
- Konu Sahibi tolstoyevski
-
- #41
Hissedilenlerin gerçekçi mi olması gerekiyor, en ünlü roman yazarları hayalgücünden yararlandı. Yaşanmışlıklarla beraber hayalgücünü kullandı ve yüzyıllarca okutturdular kendini. Şu an anlatmaya çalıştığımla, gelen yorumlar arasında o kadar uçurum var ki. Ne tamamen gerçekdışı olmak kastettiğim ne de tamamiyle gerçekçi yaklaşmak. saygılarİnsanda şu var, şu zamanlar ne güzeldi, eskiden böyle kötülükler yoktu, falan filan... Halbuki insan doğası öyle 100-200 yılda değişmiyor ki. Her dönemin iyisi kötüsü var.
Bu devirde de kafanıza uyan kişiler bulursunuz eminim, aramaya inanın.
Büyük şehirler kaos geliyorsa küçük ilçeleri hedefleyin. Teknoloji çok cazip gelmiyorsa minimum seviyede kullanın. Ama doksanlar seksenlerde yaşasam keşke demeyin, çünkü gerçekçi değil. Aynen annemize babanıza sorun o zamanları.
Şimdi bu kitabı önerecektim konu sahibineÇok hoş bir bakış açınız var.
Sıra dışı, ezber bozan, sevgili/para/sosyal medya kapanına tutsak olmayan.
Gülümseyerek okudum yazdıklarınızı.
O halde ben de bir kitap önereyim. Seveceğinizi düşünüyorum.
80 ler, 90 lar değil. 70 lerden
Ayfer Tunç
"Bir maniniz oksa annemler size gelecek"
Hissedilenlerin gerçekçi mi olması gerekiyor, en ünlü roman yazarları hayalgücünden yararlandı. Yaşanmışlıklarla beraber hayalgücünü kullandı ve yüzyıllarca okutturdular kendini. Şu an anlatmaya çalıştığımla, gelen yorumlar arasında o kadar uçurum var ki. Ne tamamen gerçekdışı olmak kastettiğim ne de tamamiyle gerçekçi yaklaşmak. saygılar
geçen gün arkadaşla yürüyoruz. hayat arkadaşı kriterlerinden bahsederken dahi arada bir konuşma geçti ve dedim ki: her şey para mı? tabiki para dedi ve yolda yanımızda duyan kadınlar gülmeye basladılar. ben de gülmeye basladım. kendisini çok severim ama ben böyle düşünmüyorum diyerek ortayı buldum. ona kalsa param varsa mutlu olurum'cu, bana kalsa ben apayrı bir kafadayım ne gerçekdışı ne çok gerçekçi hep dediğim gibi.. =)Sizi ‘şimdiki zaman’dan alıkoymayacaksa ve huzursuz hissettirmeyecekse böyle hissetmenizde hiçbi sakınca yok bence. Kendi evinize çıktığınızda evinizi, kitaplığınızı hayalinizdeki gibi sıcacık yapın. Umarım ruhunuza hitap edecek bir hayat arkadaşı da bulursunuz..
dikkat çekmeye çalıştığım şey tam olarak buydu, beni anlayan yorumlar mutlu ediyorBir de su var parasi olana hayat her donemde kolaydir.
Eski devirde anlattiginiz zorluklari simdi de yasayan da var.
Hastanenin kapisindan gecemeyen de var.
Teknoloji guzel ama kullanicak imkani olana guzel yoksa devir onemli degil.
Insanin kaderinde olunca milyonluk evlerin icinde devasiz hastalik da cekersiniz.
Insanlarin eski zamandan ozledikleri farkli.
Keske teknolojiyle beraber insanligi kaybetmeseydik.
Teknoloji insanlik icin ilerledi ama duygular bosaldi.
Psikolojik rahatsiziligi olmayan insan kalmadi.
Anılarım depreşti.İyi Akşamlar Cümleten KK hanımları,
Başlıktan da az çok belli olduğu üzere, kendimi hiçbir zaman içinde yaşadığımız yüzyıla ait hissedemedim. Yaradılış mı, yoksa sonradan yerleşen bir karakter mi bilmiyorum, yaşıtlarımın sergilediği çoğu hâl,hareket,davranış bana sıradan gelmekle beraber, onlara ayak uydurmazsam olgun ve sıkıcı damgası yemekten korkarak zoraki ortak oluyorum ve tam anlamıyla sıkılıyorum. Kafa dengi olanlar var elbet, ama genelinde bir başıboşluk ve gırgır var,bu da beni itiyor kendi kabuğuma çekilmek istiyorum. Bu demek değil ki onlar sıradan, ben üstünmüşüm gibi hissediyorum,asla. Sadece benim frekanslarım bu yüzyılın çok ötesini çekiyormuş gibi :)
Yaniii,,mesela, 90'ların sıcacık atmosferini, eski film ve dizileri izlerken bile alabiliyorum.Oraya aitmişim gibi hissediyorum.Şarkıların,aşkların güzelliği ve duruluğu ilmek ilmek işliyor ruhuma. Birde şimdiki aşklara bakıyorum. Ve bu aşklara yazılan şarkılara. Tüm hücrelerim koşarak uzaklaşmak istiyor:) Belki 90'lar da kesmez 80'lere kadar uzanır bu özlem. Eski koltuklar antikalar bayramlar ve misafirliklerin, muhabbetlerin tadı sanki benim de hâlâ damağımda yaşamadığım hâlde. Yaşamadan özlüyorum.
Çok çok eskiye gitsem kırlarda bayırlarda dörtnala at bindiğim yıllar aksa gitse yaşlanıp antika ve sade duru ahşap evimin içinde sallanan koltuğumda torunlarımı ağırlasam. Sobanın üzerinde sıcacık kestane kızartıp ikram etsem. Modern banyolar neymiş dedirten leğende torun torba çoluk çocuk bıcı bıcı yaptırma faslını yaşasam. :) internet olmasa evime ansiklopedi yığsam ve o nahoş kokusunu aldıkça ve tozlandıkça hapşursam. Küçükken yaptığım gibi uyumadan evvel telefondaki herhangi bir bildirime değil, heyecanlı bir kitabın son sayfasına odaklansam nasıl bitecek diye heyecanlansam ve mutlu uyusam.
Ben cidden bambaşka bir devirde yaşıyorum ruhen
içimi döktüm birazcık, uzun olduysa affola
bu arada bu yazının alt fonunda : Aslan Tlebzu-Kafa Chikh çalsın. Efsanedir.
gerçekçi bir yaklaşım ve karikatür lakin bir de bunun o zamanların ruhunu yansıtan versiyonu varsa çok memnun kalırım =)Eki Görüntüle 2112213 Dakikalardir şu karikatürü bulmak için verdiğim çabayıMune görse bana pro üyelik verirdi
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?