Ogrenci dovmek veya asagilamak degil bir ogretmene, insan olana yakismaz. Böyle bir durumda Ben de tepkimi koyarim. Fakat bazi veliler, kagit istendi diye ogretmenlere agiza alinmayacak hakaretler ediyor. Bu konuda haksizlik yapildigini dusunuyorum. Tabiki sirf ogretmen diye birilerine saygi duyma zorunlulugunuz yok. Ama iyi ogretmenlerin varligindan da bahsedilsin ki, ogretmenlere karşı olusan bu onyargi yok olsun. Su an toplulumumuzda buyuk bir onyargi var ve bu giderek artiyor. Bizler de huzurlu olamiyoruz.Öğretmenler kadar mesleğini kişiselleştiren başka kimse var mı acaba?
En ufak eleştiriye tahammülü Yok bazılarınızın. Konunun ilerleyen sayfalarını okuduğumda aaaaa ama öğretmenlere bıdı bııdı diyen arkadaşlar umarım okur.
Siz iyi öğretmenler olabilirsiniz, kötüleri DE var.
Tıpkı kötü doktor, kötü bankacı, kötü avukat, kötü ev hanımı, kötü anne olduğu gibi.
Burada bankada kötü bir muamele görsem yazsam kaç bankacı arkadaşım savunmaya geçer merak ediyorum.
Yok öğretmenlere takmışlar, yok alıp veremedikleri varmış.
İlkokul boyunca iğrenç karakterli öğretmenlerim oldu.
Lisede İstanbul’un iyi bir Anadolu lisesini kazandım, ve Harika öğretmenlerim vardı.
Ama ilkokul 1. Sınıftaki öğretmenim umarım acı çekerek ölmüştür.
Sınıfımızda kapıcının oğlu olduğu için tekmeleyerek dövmeye cesaret ettiği öğrenci ile arasına girdiğimde, tek bir tekmesi bile canımı nasıl yakmıştı. Ve o çocuk en azından 20 tane yemişti. Allah belasını versin.
Şimdi kimse öğretmenler bıdı bıdı demesin.
Ben öğretmenlerin şartlarının iyileştirilmesini savunan biriyim. Aldıkları paranın 2 katını almalılar. Yıpranmadan dolayı erken emeklilik hakları falan olmalı.
Ama hak edenlerin
KPSS de iyi puan alması iyi insan olması demek değil. En azından psikolojik rutin kontrolleri olmalı. Manyak bir insanın eline insan yetiştirmek gibi bir silah verilmemeli.
Kimseye öğretmen olduğu için saygı duymuyorum. İyi insan olan herkese ise sonsuz saygı duyuyorum. Öyle bir saygı beklentisi içinde burnundan kıl aldırmayan hallerinizle havanızı da başka yerde atın.
Orta okuldaki hocamı gorunce hala 11 yasindaymis gibi hissederim kendimi, bayramlarda gitmeye calisirim gidemesem kutlarim mutlaka. Yeri cok ayridir bende :)genç bir öğretmenim , öğrencilerimin en büyüğü 21 22 yaşlarındalar.Kocaman oldular aslında ama birbirimizi görünce çocuk gibi olurlar yine. :))
KPSS de iyi puan alması iyi insan olması demek değil. En azından psikolojik rutin kontrolleri olmalı. Manyak bir insanın eline insan yetiştirmek gibi bir silah verilmemeli.
Ogrenci dovmek veya asagilamak degil bir ogretmene, insan olana yakismaz. Böyle bir durumda Ben de tepkimi koyarim. Fakat bazi veliler, kagit istendi diye ogretmenlere agiza alinmayacak hakaretler ediyor. Bu konuda haksizlik yapildigini dusunuyorum. Tabiki sirf ogretmen diye birilerine saygi duyma zorunlulugunuz yok. Ama iyi ogretmenlerin varligindan da bahsedilsin ki, ogretmenlere karşı olusan bu onyargi yok olsun. Su an toplulumumuzda buyuk bir onyargi var ve bu giderek artiyor. Bizler de huzurlu olamiyoruz.
Bu konuda seninle kesinlikle aynı fikirdeyim turuncu. KPSS puanını aldıktan sonra ataması yapılmadan evvel tıpkı bir tür mülakat gibi çeşitli psikolojik testlerden geçirildikten sonra göreve başlamalılar. Gönül ister devlet düzenli olarak her öğretmene psikoterapi almaları için katkıda bulunsun (çünkü hem yoğun stres altında çalıştıkları için biraz olsun rahatlamaları hem de kendi farkındalıklarını kazanarak öğrencilere daha verimli olabilmeleri adına) ama şu an için bu ütopik geliyor. En azından göreve başlamadan önce çeşitli psikolojik testlerden geçirip uygun bulunmayan öğretmenler elenerek çocuklara bir derece fayda sağlanabilir kanaatindeyim. Sırf psikopatolojik bir durumu bulunmaması yetmez, işini severek yapmayacak, sorumluluk sahibi olamayan, dayanıksız olup oto-kontrolünü sağlayamayan öğretmenler de çocuklara faydalı olamayabilir; böyle öğretmenler de yönlendirilmeliler.
Sana bşy sormak istiyorum Astoria ama mesaj kutun kapalı özel mesaj gönderebilir misin rica etsem ?Bu konuda seninle kesinlikle aynı fikirdeyim turuncu. KPSS puanını aldıktan sonra ataması yapılmadan evvel tıpkı bir tür mülakat gibi çeşitli psikolojik testlerden geçirildikten sonra göreve başlamalılar. Gönül ister devlet düzenli olarak her öğretmene psikoterapi almaları için katkıda bulunsun (çünkü hem yoğun stres altında çalıştıkları için biraz olsun rahatlamaları hem de kendi farkındalıklarını kazanarak öğrencilere daha verimli olabilmeleri adına) ama şu an için bu ütopik geliyor. En azından göreve başlamadan önce çeşitli psikolojik testlerden geçirip uygun bulunmayan öğretmenler elenerek çocuklara bir derece fayda sağlanabilir kanaatindeyim. Sırf psikopatolojik bir durumu bulunmaması yetmez, işini severek yapmayacak, sorumluluk sahibi olamayan, dayanıksız olup oto-kontrolünü sağlayamayan öğretmenler de çocuklara faydalı olamayabilir; böyle öğretmenler de yönlendirilmeliler.
Öğretmen bir arkadaşım var. Devlette branş öğretmeni, psikoloji 3. Sınıfı okuyor bu sene. Kendi söylediği pedagojik formasyonun kesinlikle yetersiz ve ciddiyetsiz oldugu.
Psikoloji okumaya başladıkça öğrencilerine daha faydalı olduğu, hassasiyetinin arttığı buna karşılık çocukların başarılarının da arttığı.
Ve öncesinde sürekli şikayet ederdi, İstanbul un kötü denebilecek bir semtinde lisede öğretmen ve özellikle erkek öğrencilerle çok zorlanıyordu...
Toplumca aslında ruh ve akıl sağlığımız için rutin kontrollere ihtiyacımız var.
Ama işi insan yetiştirmek olanlar için daha hayati olduğunu düşünüyorum.
Sana bşy sormak istiyorum Astoria ama mesaj kutun kapalı özel mesaj gönderebilir misin rica etsem ?
GönderdimŞu an açtım, mesaj gönderebilirsiniz dilerseniz.
okul hayatim bitti onun yuzunden baska bir okuldan okul birincisi olarak olarak onum sinifina gelmistim ama olmadi iste gurur yaptim bidahada okula isinamadim hicCok uzuldum ve utandim o ogretmenin adina
Aman Allahım nasıl bir ogretmenmis onun adına ben utandım. Kesinlikle herkes öğretmen olmamalı bir öğretmenim ve bunu destekliyorum...Benim ilkokul öğretmenimi hatırlattınız. Bir kızı tekmeleyerek dövmüştü. Hiç unutmuyorum. Bir de kıza hiç banyo yapmıyor musun Demişti. Sonra ben sessiz sakin bir Çocuktum. 2 ye falan gidiyorum beni yanına çağırdı dediklerimi yaz dedi. " eşimden ayrıldım Çocuğum var ilişki arıyorum. " bir kağıda mektup gibi bir kağıt bunları yazdırdı. Güzel yaz bunlar dergide çıkacak dedi bir de o zamanlar arkadaşlık istekleri mektupla halloluyordu ya herkeste telefon internet yoktu. Büyük ihtimal ben sessiz biri OLdupum için kimseye söyleyemeyeceğimi düşündü.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?