Siz hiç olmazsa 2 kere hastanede gormussunuz. Yanınızda acınızi saran esiniz olmuş. Ben hastaneye hiç gidemedim. Babamın vefatı sırasında ilkokul sırasında bir şeyden habersiz dersimi dinliyordum. Ta ki kapı çalıp acı haber gelinceye kadar.. Bu acı başka bir şeye benzemez. Siz yine kocaman bir kadinmissiniz ya. Sizin düğününuzde babanız varmış ya. Ben cocuklugumu, gençliğimi, evliligimi onsuz geçirdim..
Allah kimseye yaşatmasin. Bizim gibi olan herkese de sabır versin..
nrhs ve monarkkk sağolun.
Haklısın. Senin durumun daha zor allahım yardımcın olsun ayağın taşa değmesin inş.
Aslında kabuk bağlamıştı ama şu SOMA olayından sonra tekrar kanadı.
Çok zor bir acı insan varken anlamıyormuş. Kaybedince o boşluk kör bi karanlık gibi takip ediyor seni. Dönüp bakıyosun dün ordaydı şimdi yok . Dayanaksız kalıyosun gölgesiz çınarsız kalıyosun.
Yüreğimin bam teline dokundum yine bugün. Kabuk tutmuş tüm yaralarımı kanattım. Yaramaz, arsız çocuklar gibiyim şu sıralar. Neye dokunsam kırıyor, neye uzansam düşürüyorum. Düşürdüklerimle düşüp paramparça oluyorum.
Acıların insanı böyle derinden yaralayacağını, gizli, görünmez yaralar açacağını bilmezdim. Söylerlerdi ama inanmazdım. İnsan sadece ama sadece kendisi yaşadığı zaman bilirmiş. Şimdi belki de tam da şuan dünyada binlerce insan benim hissettiklerimi hissediyordur. Ama ben sadece ben hissediyormuşum gibi hissediyorum Özlemenin hele hele asla gelmiyecek birini özlemenin insanın içini nasıl kavurduğuna bizzat şahit oluyorum.
Senden uzakta bir şehirdeyim şimdi. Mesafeler, dağlar, yollar var aramızda. Birde hatalarım. Geçmişte yaşıyorum sanki. gönlümün içinde, kendi karanlığımda kayboluyorum. Senin olduğun şehre gelip seninle uzun uzun sohbet etmek istiyorum. Af dilemek istiyorum mesela toprağına yüz sürüp affet beni babam çok üzdüm seni demek istiyorum yada kızmak istiyorum sana niye bırakıp gittin diye.
Sana kırgınımda aslında. Belki sende bana kırgınsındır. Hasta oldugunu öğrendiğimde ilgilenemedim seninle. Hastanede yattın 40 gün ve ben sadece 2 gün yanında olabildim. Ama korktum babam gerçeklerden korktum ve kaçtım. Demişsin ya keşke kalsaydı bikaç gün daha. Keşke kalsaydım. Hastaneye yattığın ilk gün telefonda bunu duyduğum ilk saniyede kalbime bi sızı saplandı. Kanser şüphesi var dedi annem. Bunun şüphesi bile dayanılmaz bir şeydi.
40 gün boyunca hergün iyi şeyler söylediler telde bana. Herkes düzeliceğini söyledi içim inanmadı ama inanmak istedim onlarla birlikte ben de kandırdım kendimi. Sonra bi sabah ben aradım açmadı annem, ablamda açmadı, abimde açmadı, kardeşimi aradım en son eşi açtı abla dedi bişe yok dr gelmiştir ondan açamamışlardır. Ama insanın içine o ateş düşmeye görsün kavurdukça kavuruyo. Elim ayağım buz içim titriyo kapadım teli. oturdum kahvaltıya kaynanamlarla. 2 dk geçmedi kardeşim aradı sesi kötüydü ama bana iyi şeyler söylüyordu. ver bi kaynananlada konuşim dedi verdim. sofradan kalktı kaynanam kulağım onlarda kaynanamdan üzgün bi gerçekten mi lafını duydum sonra değişti lafı tamam biz iyiyiz falan dedi kapadı. yutamıyordum lokmaları kalktım sofradan bişe yok kahvaltını yap dedi kaynanam söyle nolur dedim. O arada eşimi aramışlar baktım geldi eve noldu dedim abin aradı dedi baban kötüymüş gidelim dedi
Yolda içimde bi umut ama öyle böyle değil. Dedim babam şimdi görücek beni oğlumu çok mutlu olucak. İçimden geçiriyorum neler neler. Babam ordan çıkarken ben babamlarda bi parti falan düzenliyorum. Herkes çok mutlu senin yeniden doğuşunu kutluyoruz.
Yol uzadıkça uzadı 5 saat sanki oldu bi ömür. Geldm akşam üstü direk hastahaneye gittim ablam kardeşim abim kapıda beni karşıladı. Normalde ziyaretçi saati dışında giriş yasak ama babamın adını söyleyince izin veriyolar. Şaşırdım içimden diyorum herhalde 40 gün olmuş tanıyo artık herkes babamı meğer dr talimat vermişablam diyo bana ablacığım sakın korkma bişe yok sadece nefes alışını düzenlemek için bazı makinalara taktılar. Babam çoktan ölmüşsün aslında sadece makinalarla orda öyle duruyodun. diğer gün öğlen kaybettk seni. Ne tuhaf bir tarihte kaybettik hem de babam. 11 eylül yani seferihisar ın kurtuluşu
İşte o gün bugündür içim kanıyor. Tuğbam var yanımda her zaman bana destek ve oğlum. Oğlum şuan senin en çok sevdiğin zamanlarında.
Yüreğimin bam teline dokundum yine bugün. Kabuk tutmuş tüm yaralarımı kanattım. Yaramaz, arsız çocuklar gibiyim şu sıralar. Neye dokunsam kırıyor, neye uzansam düşürüyorum. Düşürdüklerimle düşüp paramparça oluyorum.
Acıların insanı böyle derinden yaralayacağını, gizli, görünmez yaralar açacağını bilmezdim. Söylerlerdi ama inanmazdım. İnsan sadece ama sadece kendisi yaşadığı zaman bilirmiş. Şimdi belki de tam da şuan dünyada binlerce insan benim hissettiklerimi hissediyordur. Ama ben sadece ben hissediyormuşum gibi hissediyorum Özlemenin hele hele asla gelmiyecek birini özlemenin insanın içini nasıl kavurduğuna bizzat şahit oluyorum.
Senden uzakta bir şehirdeyim şimdi. Mesafeler, dağlar, yollar var aramızda. Birde hatalarım. Geçmişte yaşıyorum sanki. gönlümün içinde, kendi karanlığımda kayboluyorum. Senin olduğun şehre gelip seninle uzun uzun sohbet etmek istiyorum. Af dilemek istiyorum mesela toprağına yüz sürüp affet beni babam çok üzdüm seni demek istiyorum yada kızmak istiyorum sana niye bırakıp gittin diye.
Sana kırgınımda aslında. Belki sende bana kırgınsındır. Hasta oldugunu öğrendiğimde ilgilenemedim seninle. Hastanede yattın 40 gün ve ben sadece 2 gün yanında olabildim. Ama korktum babam gerçeklerden korktum ve kaçtım. Demişsin ya keşke kalsaydı bikaç gün daha. Keşke kalsaydım. Hastaneye yattığın ilk gün telefonda bunu duyduğum ilk saniyede kalbime bi sızı saplandı. Kanser şüphesi var dedi annem. Bunun şüphesi bile dayanılmaz bir şeydi.
40 gün boyunca hergün iyi şeyler söylediler telde bana. Herkes düzeliceğini söyledi içim inanmadı ama inanmak istedim onlarla birlikte ben de kandırdım kendimi. Sonra bi sabah ben aradım açmadı annem, ablamda açmadı, abimde açmadı, kardeşimi aradım en son eşi açtı abla dedi bişe yok dr gelmiştir ondan açamamışlardır. Ama insanın içine o ateş düşmeye görsün kavurdukça kavuruyo. Elim ayağım buz içim titriyo kapadım teli. oturdum kahvaltıya kaynanamlarla. 2 dk geçmedi kardeşim aradı sesi kötüydü ama bana iyi şeyler söylüyordu. ver bi kaynananlada konuşim dedi verdim. sofradan kalktı kaynanam kulağım onlarda kaynanamdan üzgün bi gerçekten mi lafını duydum sonra değişti lafı tamam biz iyiyiz falan dedi kapadı. yutamıyordum lokmaları kalktım sofradan bişe yok kahvaltını yap dedi kaynanam söyle nolur dedim. O arada eşimi aramışlar baktım geldi eve noldu dedim abin aradı dedi baban kötüymüş gidelim dedi
Yolda içimde bi umut ama öyle böyle değil. Dedim babam şimdi görücek beni oğlumu çok mutlu olucak. İçimden geçiriyorum neler neler. Babam ordan çıkarken ben babamlarda bi parti falan düzenliyorum. Herkes çok mutlu senin yeniden doğuşunu kutluyoruz.
Yol uzadıkça uzadı 5 saat sanki oldu bi ömür. Geldm akşam üstü direk hastahaneye gittim ablam kardeşim abim kapıda beni karşıladı. Normalde ziyaretçi saati dışında giriş yasak ama babamın adını söyleyince izin veriyolar. Şaşırdım içimden diyorum herhalde 40 gün olmuş tanıyo artık herkes babamı meğer dr talimat vermişablam diyo bana ablacığım sakın korkma bişe yok sadece nefes alışını düzenlemek için bazı makinalara taktılar. Babam çoktan ölmüşsün aslında sadece makinalarla orda öyle duruyodun. diğer gün öğlen kaybettk seni. Ne tuhaf bir tarihte kaybettik hem de babam. 11 eylül yani seferihisar ın kurtuluşu
İşte o gün bugündür içim kanıyor. Tuğbam var yanımda her zaman bana destek ve oğlum. Oğlum şuan senin en çok sevdiğin zamanlarında.
Ah arkadaşım ah...
Burda bir söz duymuştum...
Her şeyi içine atarsın da kendini atacak bir yer bulamazsın diye....
Ben de babamı 4 yıl önce kaybettim kanser sebebiyle...
18 yaşındaydım...
Babam bir gün kusmaya aşırı kusmaya başladı...
Derken idrarından kan geldi, derken usgsinde bir top büyüklüğünde tümörü gördüm...
O gün inanamadım, benim babam bunla nasıl yaşamış diye...
Sonra, hastaneye yattı, 1 ay sonra da ölüm haberi geldi...
Sürekli hastanedeydim ve gün geçtikçe babam şişiyordu gözlerimin önünde, göbeği, ayak bilekleri....
Zavallı Vücudu çalışmıyormuş meğer...
Sırtı yatmaktan yara bere içinde olmuş....
Ben tüm bunları göre göre yine de bir umut var diye bekliyordum her gün...
Bir umut......
Ama olmadı, iyileşemedi canım babacığım....
Bu acının tarifi yok...
Bu acı yüreği dağlayan ama aynı zamanda dirayet veren bir acı..
Yazınızdan çok etkilendim, sanki 4 yıl öncesine gittim ve babamın acıdan inlemelerini işittim...
Allah iyi ölüm versin demişler.....
Ölümün her biri acı ama böyle ölmek çok kötü....
Allah yakınlarını kaybeden herkese sabır selamet versin, çok acı, çok zor.....
İşte o gün bugündür içim kanıyor. Tuğbam var yanımda her zaman bana destek ve oğlum. Oğlum şuan senin en çok sevdiğin zamanlarında.
Ah arkadaşım ah...
Burda bir söz duymuştum...
Her şeyi içine atarsın da kendini atacak bir yer bulamazsın diye....
Ben de babamı 4 yıl önce kaybettim kanser sebebiyle...
18 yaşındaydım...
Babam bir gün kusmaya aşırı kusmaya başladı...
Derken idrarından kan geldi, derken usgsinde bir top büyüklüğünde tümörü gördüm...
O gün inanamadım, benim babam bunla nasıl yaşamış diye...
Sonra, hastaneye yattı, 1 ay sonra da ölüm haberi geldi...
Sürekli hastanedeydim ve gün geçtikçe babam şişiyordu gözlerimin önünde, göbeği, ayak bilekleri....
Zavallı Vücudu çalışmıyormuş meğer...
Sırtı yatmaktan yara bere içinde olmuş....
Ben tüm bunları göre göre yine de bir umut var diye bekliyordum her gün...
Bir umut......
Ama olmadı, iyileşemedi canım babacığım....
Bu acının tarifi yok...
Bu acı yüreği dağlayan ama aynı zamanda dirayet veren bir acı..
Yazınızdan çok etkilendim, sanki 4 yıl öncesine gittim ve babamın acıdan inlemelerini işittim...
Allah iyi ölüm versin demişler.....
Ölümün her biri acı ama böyle ölmek çok kötü....
Allah yakınlarını kaybeden herkese sabır selamet versin, çok acı, çok zor.....
babanı kaybedeli ne kadar oluyor canım?
allah rahmet etsin inşaallah babacığına, benim babacığımada, ve tüm geçmişlerimize de....
çok duygulandım yazını okuyunca....
bende babamı kaybedeli 2sene oluyor, hiç kolay değil babasızlık, ebeveyni kaybetmek çok zor, yaşanınca anlaşılır bu zorluk.
dün bende nişan söz düğün albümlerimi açmıştım fotoğraf almak için, babamı orada gördüğümde içim acıdı, oturdum hüngür hüngür ağladım, ellerini tutmayı öyle isterdimki şuan, ve sıkı sıkı sarılmayı, şuan bile ağlamaya başladım, ama susacağım ağlamicam dün çünkü yeterince ağladım sonra hasta oluyorum....
ama şu da bir gerçek rabbim her zorlukla beraber birde kolaylık veriyor, allah kendinden ayırmasın cümlemizi iş burada bence, böyle olunca geriside olup gidiyor......
hepimizin gideceği yer muhakkak orası, rabbim cennetinde kavuşmayı nasip etsin inşaallah hepimize... öyle değilmi? sende böyle düşün bence canım, ben böyle düşününce rahatlıyorum.....
birde biz ağlayıp üzülünce onlarda bizi görür üzülürlermiş ebeynv olarak evlatlarına, oyüzden biz güçlü olalımki onlarda üzülmesinler....
ve birde bol bol dua edelim arkalarından..... ölmüşlerimiz bizlerden çok dua beklerlermiş.....
peygamberimiz sıkıntılı anımızda bizden daha kötü olanları düşünmemizi tavsiye etmiş bize, bunu yapmak beni hep rahatlatır....
bazen derim babamı çok daha erken kaybetseydim ya??? bizde peygamberimizin bu tavsiyesini sık sık yapalım inşaallah canlarım....
öpüyorum canım.....
farkettiysen +90topiğindenim ben, 2kilo verdim diye pek sevindimdi bugün, şuan eşşekten düşmüşe döndüm nan:)
şakaydı bak, görüşürüz.....
:) dedim gozum bi yerden isiriyo.
Buraya sadece rahtlamak icin yaziyorum cunku ozluyorum uzuluyorum. Kendimce bi sekilde rahatlamak icin actim bu basligi.
Bende 2yil once kaybettim babami oglum 5.5 aylikken. Simdi 25aylik. Benim acimi hafifletmesi icin rabbimin bi armagani o bana. Oglum ve bonus kafa olmasaydi dayanamazdim sanirim
nur1835
Sıkintilar misafirdir. Gelirler ve giderler. Gonderinin hatrina katlanmak gerek.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?