Gece vakti içimdekiler doldu taştı.. Cevap veren kimse olup olmayacağını bilmememe rağmen yazıyorum.. Belki de sadece içimdekilerin bana yüklediği o hüznü bir parça buraya gömebilirim diye..
Sevdiğim kişi ile bu 3.yılımızı geride bıraktık. Aramızdaki sevginin büyüklüğü gerçekten satırlara sığmıyor. Onun hakkında tek kötü bir şey söyleyemem size. Öyle sağlam, öyle nahif, öyle eşsiz bir karakteri var ki, Rabbim onu bana yâr etmese de öylesine tanışmış olsak, çocuğumun yine ona benzemesini isterdim. Bana sevgi nedir, aşk nedir, sevilmek nedir o öğretti. Her ama her durumda yanımda oldu, nazımı çekti, koşulsuz ama en içten sevdi.. Bu sevginin artık ayrı gayri yaşanmaması gerektiği, dünyada birbirini bulamayan o kadar çok insan varken, biz birbirimize sahip olan iki şanslı insan olarak artık bir arada olmamız gerektiği zaten aşikardı. Yani evlenmek istiyoruz kısaca. Ee ne var bunda diyebilirsiniz belki ama aile yapımı ben ne sevdiğime, ne de başkalarına anlatamıyorum.
Annem bile daha yeni öğrendi hayatımda biri olduğunu. Çünkü arkadaşlarımın annesi gibi değil benim annem, aslında çok genç, ama bu birbirimizle birçok şey paylaşmak sonucunu doğurmadı nedense. Ben hiçbir zaman okulda olanları, bana söylenenleri, ya da beni sevenleri anneme anlatan biri olmadım. 22 yaşındayım ama annemle bu zamana kadar bir kere bile evlenmek üzerine konuşmadık. Bakın abartmıyorum, evlilik konusu bile geçmiyor. Nasıl desem, sanki ayıpmış gibi, utanılacak da konuşulmayacak bir şeymiş gibi hissettirildi bana yıllardır. İlk torun ve ilk çocuk olduğum için bu yük daha da fazla tabii ki. Düşünün 3.yılın sonunda söyleyebildim anneme böyle bir şeyin olduğunu, ki bunu söyleyene kadar ne kadar zorlandım, ağzımdan o kelimelerin çıkabilmesi için ne kadar dua ettim bilemezsiniz. Ne var bunda diyebilirsiniz, ama benim annem böyle birisi. Soğuk değiliz, bir kere bile tartışmış değiliz ama sorun da bu galiba. Birbirimizle gerçek hayata dair bir şey paylaşmamamız. Neyse, ben cesaretimi toplayıp söyledim. Zaten ailede yaşımdan da fazla olarak dikkate alınan, olgun bulunan, örnek gösterilen birisiyim, yani buna kızma, bana güvenememe gibi bir tepkiyle karşılaşmayacağımı zaten biliyordum. Ama söylediğim anda buz kesti, şaşırdı, utandı, konuşmak istemedi ve inanın ben konusunu açmasam asla da konuşmayacaktı. Tam 20 gün, ağzını bu konuda bıçak açmadı.. insan nasıl merak etmez, kimdir, nasıl biridir acaba diye.. Ama dediğim gibi annemle böyle konular aramızsa hep tabu oldu.
Şimdi ise sevdiğim kişi babama söylememi istiyor. Evet artık gerçekten söylemem gerekiyor ama annemle ilgili durum bile böyleyse siz babamı düşünün.. Yine onunla da bir problemim yok, beni çok sevdiğini biliyorum ama ben babasıyla oturup bir konu hakkında konuşacak o şanslı kızlardan değilim işte. Babamla olabildiği kadar ciddi konular konuşmam zaten, konuşamam. Bana bir kötü baksa kalbim parçalanır, bir kızsa o gece uyuyamam, ters bir şey söylese bir daha unutamam. Kırılgan bir kız çocuğuyum işte, daha ne diyebilirim...
Şimdi ise yapmam gereken şey babama sevdiğim biri olduğunu, daha sonra da evlenmek istediğimizi söylemek... Ben böyle bir ortamı yaratacağımdan, ağzımdan bir kelime çıkacağından, ağlamadan bir cümle kurabileceğimden bile şüpheliyim. Kötü bir şey yapmadığımı biliyorum, hayatım boyunca da ailemi utandıracak hiçbir şey yapmadım zaten.. Ama bir kız babasıyla nasıl konuşur, onun gözlerinin içine bakarak nasıl bir şey söyler lütfen söyleyin bana.. Gerçekten acı çekiyorum. Sevdiğim kişi için bu kadar basit bir şeyi bile yapamıyorum.. Allah tarafından sınırsız verilen tek şey belki de sevgi.. Ben kıymetini mi bilemiyorum.. Bir yolu olsa, her şey bir anda geçip bitse ve hatırlamasam keşke.. Şimdi tüm cesaretimi toplayıp yine söylesem, söyleyebilsem(ama ben buna imkansız diyorum) bile, bana vereceği bir kötü tepki ömür boyu yara kalmaz mı bende.. En güzel zamanlarım demek istediğim bu yuva kurma zamanları ya zehir olursa bunun yüzünden. Bunu söyledikten sonra yüzüme bakmasa mesela, ya da hissettirmemeye çalışarak yüzünü çevirse benden, gözlerini kaçırsa.. Ah baba sen benim ne çok gözyaşımdın, hiç bilemeyeceksin...
Biliyorum onun için de bu ilk, onun için de çok zor. Ama er ya da geç olacaktı zaten.. Şimdi lütfen söyler mısınız, ben ne yapayım...? Nasıl yapayım? Babamla nasıl konuşayım...?