Az mı kazanıyoruz?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.


6. Arada bir dışarda yemek yiyebilmek, saç boyatabilmek, haftada bir balık yiyebilmek, meyvenin sebzenin kalitelisini alabilmek vs vs
 
Valla benim oturduğum sitede karı koca memur olan çiftler var genelde. çocukları özel okulda okuyor hepsinde ayri arabalar var. Bir araya gelince harcamalarından aldıklarından bahsedince muhteşem hayat sürdüklerini görüyoruz yani elbette memur olanlar kendini rahat hisseder iş kaybı yaşamayacak olmak insanı rahatlatmaz mi yahu ne güzel bisey inanın derdim onlarin eline geçen para değil. Çok büyük kısma yayılan adaletsizlik,geçim derdi,zaruri şeylere bile ulaşmakta yaşanan güçlük. Seven sevdiğine kavusamiyor daha ne olsun
 
Siz de bu insanlarla aynı sitede yaşıyorsanız yaklaşık olarak aynı standartlara sahipsiniz demektir. Niye bu kadar gıpta ettiniz memurlara?
 
Yine bir hesap yapalım hadi. 5 gece ev kiralasa bir aile 7500. Evde yeme içme için 5 günlük de bir alışveriş yapsalar, makarnayla beslenmeyeceklerini varsayarak ve minimumda tutarak ona da 5000 diyelim ki bence mümkün değil ama diyelim yine de biz. E bu 1500 liralık ev denize nazır olmayacak, minimum 4-5 km mesafesi olacak. Arabayla gidilip gelinecekse 150 lira dolmuş kullanılacaksa 400 lira yol parası gidecek günlük. Hadi ortalama 300 diyelim 1500 lira da etti mi sana 5 gün için. Halk plajına gittiler, kendi sandalyelerini şemsiyelerini, yiyecek içeceklerini götürdüler. Dışardan çocuklara bir dondurma bile almadılar. E bunların bir de memleketten yazlık eve transferleri var, ona da 4 kişilik aile için 10000 desek ortalama. Oldu mu bu ailenin tatil masrafı 24000. Gitti 1.5 aylık maaş… Bak hiç gezmediler, sadece denize gidip geldiler evde yediler içtiler, su bile almadılar ekstra. Yani durumum olmadığı zamanlar yazlık kiraladık durumu olmayanlar öyle yapabilirler diye bir şey yok.
 
Gerçekçi olalım tabii ki zaten çogu kişi yazmış gerçekleri ama gerçekçi olurken kendi imkanlarınızdan bu kadar gereksiz detay vermeniz hoş olmamış imkansızlıktan bahsedilen bir konuda. Konu sahibi ne yapsın sizin bikac kez tatile gitmeniz bilgisini mesela bunun konuya katkısı ne?
 
Ben 14 yıllık memurum eşim 20 yıllık memur. Çocuğum özelde okumuyor ayrı ayrıyı geçtim bir tane bile arabamız yok. Şu an acaba memur değil miyim diye sorguluyorum arkadaşlar size kim söyledi bilmiyorum ama memurlar zengin değil. Burdan sevgili kp ve kv ne de bağırmak istiyorum MEMURLAR ZENGİN değil. He karı koca doktorlardır ya da hakim savcılardır belki o zaman bir ihtimal. Ötesi yok
 
söylediğimden peynir ekmekle karın doyurulsun’u nasıl anladınız şaşkınım
elbette her çocuk güzelce sağlıklı beslenmeyi hak ediyor. kazanılan parayla sağlıklı beslenip beslenmeyeceği aileye kalıyor. sağlıklı beslenmek tabi ki daha pahalı ama ileride ilaç hastane masrafları düşünülünce harcamaya değer bence de. nitekim ben de bebeğimi böyle büyütmeye çalışıyorum.

öte yandan kendi geçmişlerimize dönecek olursak, ortalama bir memur maaşıyla 4 çocuk nasıl büyütülebilirse ailem bizleri öyle büyüttü. herkes geçmiş yaşantıları, yaralarıyla yorum yapıyor ki ben de öyle yaptım. bana ikisinin de enerjisi hali kalmamıştı, ablamların elinde büyüdüm. benim okuduğum okullarda da maddi durumu daha iyi çocuklar vardı ki özel okula gitsek bile her zaman olacak…benim de arkadaşlarım daha marka giyiniyor daha iyi yerlerde yaşıyordu ancak ben geçmişime baktığımda ailemin ilgisizliğini görüyorum ona göre kendimi tedavi etmeye çalışıyorum.
herkes ister çocuğunu özel okullarda okutsun son model kıyafetler giydirsin harika evlerde yaşatsın. ama şartlar belli ve bu bence bir ailenin çocuk sahibi olmaması anlamına gelmiyor. BENCE diye tekrar ediyorum ve yazdıklarımı kendi hayat penceresinden yorumlamak da sadece sizi ilgilendiriyor…
 
80lerde çekilmiş filmlere baktığımda da memurluk öyle cazip değilmiş Şener şen ya da Kemal sunalın öğretmen filmleri.. ne kadar eski daha mi eskiye gidelim
Yok yok gayet cazip hatta o dönemlerde çoğu aile memur damat isterdi.
İçi boşaltılan, kontenjanla insan çoğaltılan durumlardan biri de memuriyet işte.
20 iken 200 bin oldular, bankamatik memurları dolu oldu ortalık.
E dolayısıyla pastada pay da küçüldü.
Emekli ikramiyesi ile 20 sene önce ev alabilen kesimdi memur.
 
Son düzenleme:
Aklima eski bir konu geldi, ben kistan ayakkabi aliyorum marka degil 200 tl x marka kiram su fiyat her yer pahali degil bence ekonomi guzel diyen uye 2 sene sonra bot alamadim ev sahibim 4. Sene 3x zam yapti vay vicdansiz diye msji atmisti

Yasamadan olmaz olmuyor. Kimse kuyruguna basilmadan anlamiyor
 
80lerde çekilmiş filmlere baktığımda da memurluk öyle cazip değilmiş Şener şen ya da Kemal sunalın öğretmen filmleri.. ne kadar eski daha mi eskiye gidelim
Bir zamanlar işçi memur maaşı arasında o kadar fark yokmuş çünkü. Benim dedem öğretmendi. Erkek kardeşi de tankpalet fabrikasından emekliymiş. Bunların hayat standartları arasında öyle aman aman fark yokmuş. Ya da normal fabrikalar asgari ücret vermezmiş. Şimdi de kamu işçisi iyi maaş alıyor evet ama fabrikalar 17 bin veriyor. Kolay kolay vergi de yok. Aşırı derecede gelir adaletsizliği var
 
Bence konudan sapıldı.

Konu sahibi tasarruf etmeyi bilirse, keyfe keder harcamaları yaparken iki kere düşünürse hayli hayli yeter. Benim ortalama memur maaşı ile nakit para biriktirip ev alan tanıdığım var. Çok da yakın arkadaşlarımız. Kesinlikle pinti değiller, yedirip içirmeyi çok severler ama çok da tutumlular. Tabakta yarım kalan pilavı bile döktüklerini görmedim. Pintilikten değil israf sevmediklerinden. Para bereketleniyor sanki onların evinde. Bizim eve onların 2-3 katı para giriyor bizde öyle olmuyor maalesef
 
Sıkma canını düğünsüz, borçsuz evlenirsin. 2-3 yıl çocuk yapmazsınız altın alıp biriktirirsiniz. Her eşya tam veya yeni olacak diye birşey yok birkaç yıl sonra yenilersiniz. Aslında zor gibi gözükse de elalemin ne dediğini takmazsaniz gayet geçirebilirsiniz.
 
80lerde çekilmiş filmlere baktığımda da memurluk öyle cazip değilmiş Şener şen ya da Kemal sunalın öğretmen filmleri.. ne kadar eski daha mi eskiye gidelim
öğretmenler çoğu kitteki memura göre az alıyordu eskiden çünkü

mesela babam yeni memur zamanlarında 30 bin alırken (ki savcı, hakim vs değil) öğretmen 15 bin-20 bin civarında alıyordu ki bir de türkiye o zamanlar daha kırsaldı, çoğu öğretmen köy öğretmeniydi. köyde bir barakada kalıyordu çoğu, çünkü şehre gidip gelme imkanları çok azdı. ha çoğu öğretmen de köy çocuğu olduğu için sorun yoktu ama şehir çocuğu olan öğretmenler çok zorlanıyordu.

şayet şehirde görev yapıp kira veriyorsa göçüyordu öğretmen

çünkü çoğu şehirde kamu kurumlarının lojmanı vardı ama öğretmenlerin yoktu. zaten maaşı daha azdı dediğim gibi çoğu memura göre.. o filmler bunu anlatıyor.

bir de o zamanlar şimdiki gibi doğum yapayım 4 ay doğum iznim zaten, haziranda doğum iznim bitsin yazın maaşımı alayım tüm dersleri 1-2 güne toplayayım gibi öğretmenlik de yoktu --linç edilecem ama şimdi öğretmenlik maaş/performans olarak acaip iyi bir iş oldu ya da en azından 2005-2020 arası altın çağ yaşadı diyelim. o dönem karı-koca öğretmen olanlar 2. evleri aldı 3.ye döndü bizim hep...o aradaki maaş farkı öğretmen lehine iyileşti bu sürede.

o eski zamanlarda ise tüm gün okuldasın tüm gün bahçede kantinde fellik fellik gez (ben karadenizde okudum, okulun binasıyla kantin binası arası 300-400 metre + merdivenler olan bir okul), aman öğrenciler karda buzda kafayı mı yarar aman okulu fare sıçan mı basar, aman sel mi gelir (kardeşlerimin okuduğu okula 700-800 tane merdivenle çıkılıyordu her yağmurda öğretmenleri tek tek velilerine teslim ederdi kucaklarına çocukları, gibi gibi), aman okul çıkışı kavga mı çıkar gibi türlü türlü dertleri vardı. o zamanlarki öğretmenler şimdikiler gibi çalışsa sürekli öğrenci ölürdü, öyle diyim...eğitim kalitesinden filan bahsetmiyorum.

öğretmenler tek tek tanımlı görev olarak para karşılığı değil işlerini böyle bir şey olarak benimsedikleri için bu işleri yapıyorlardı. ha yapmayanı da sıra dayağına çekiyordu, orası da ayrı.

bahçe nöbeti diye para almak da yoktu mesela o zamanlar, böyle şeyleri öğretmeler anlatmıyor tabi

böyle ücretler hep sonradan icat oldu hatta 2 saat ücret alanınki yok 3 saat oldu yok 5 saat oldu (bu sadece müdür yardımcılarına sanırım), kısacası öğretmenlerin bu tip ücretleri geldi ve arttı, en azından yukarıdaki dönemde güzel para aldılar, sınav ücretleri bile aynı şekilde, şimdi 2-3 senedir bu yan ücretler yine düşük kalıyor mesela, göreve gitmek istemiyorlar.

soba yak, masa tahta onar vs. gibi işleri ise kalmadı. şimdi o işleri yapsalar ona da saatlik ücret isterler, şu anda böyle bir öğretmenlik sistemimiz var.

dip not: gayet de taşrası olan bir kurumda çalışıyordu benim benim babam da. baya -40'ı gören, ekmek alacak bakkal bile olmayan çok yerde çalışan personel de başının çaresine kendisi bakıyordu. + bir de 90larda terör sıkıntısı vardı tabi.
o kurumda da personelin servisi yoktu, yemeğini tek tüpte işyerinin arka bahçesinde yapıyordu, orada da tamir döküm dikim vs yapacak bir işyeri birimi yoktu, onlar da işyerinin boyasını, söküleni kırılanı kendileri hallediyordu (ama tabi 500 tane öğrencinin kırdığı döktüğü kadar olmuyordu) vs.

fakat büyük fark olarak lojman ve maaş farkı vardı.
hani sanki diğer tüm kurumlarda çalışan personele yemek çıkıyordu, servis vardı da bi öğretmenlere yoktu gibi de olmasın. tüm kurumlar (hemen hemen) böyle çalışıyordu öğretmenlerin işi öğrenciyle, (yani çocukla hem da onlarca belki yüzlercesiyle) olduğu için bu ekstra işleri daha fazlaydı ve yapıyorlardı ama maaşları daha azdı demek istediğim bu.
 
Böyle hikayeler daha çok anlatılsın lütfen, ben çok eğleniyorum.
 
oo öyle belli başlı fabrikalar öğretmen maaşından bile fazla verirdi
demir çelik işçisi, öğretmen 20 bin alırken 40-50 bin alıyordu (ki babam da kamudaydı, memurdu, babam amirken bile demir çelik işçisi ondan daha fazla alıyordu)

tamam demir çelik de ülkede 2-3 tane olan fabrika, ağır sanayi, kabul ediyorum. fakat sendikası vardı o işçilerin asıl olay buydu. çatır çatır maaş pazarlığı olurdu biz tüm şehir sendika kaç istemiş, devlet ne vermiş bilirdik. belli kamu işçileri dünyaları alıyordu desek yalan olmaz.

tank palet belki o kadar değildir ama öğretmen maaşından az da değildir.

bugün asıl sorun herkesin neredeyse asgari alması zaten.
o zamanlar asgari ücreti terzinin çırağı olan 13-14 yaşındaki çocuklar alıyordu

o kadar kişi biliyorum o zamanlardan, asgari alan bildiğim tek kişi bu.
 
Zaten özelleşme sebepleri de birazcık bu yüzden. Bir şeker fabrikası tankpalet vs düşük maaş almıyordu. Şimdi en ağır işçi bile 25 alamıyor. Anca sigortasız amele olursa. Şimdi mühendiste mezun olunca asgari alıyor. Ben diyetisyenim çoğu arkadaşım özelde 25i göremediğini söylüyor. Milyonlar kazanan adam işçisine asgariden yüksek maaş hak görmüyor. Çok kötü. Sendikalar da süs çiçeği
 
çocukların maddi şeyler umurlarında değil ki. onunla ilgilenen onu seven anne babası olsun yeter (tabi aç kalmaktan bahsetmiyorum)
Öyle bir umurlarında ki tahmin bile edemezsiniz. Çocuğunuz var mı bilmiyorum ama benim var 2 tane. Tabii ki onları çok seviyoruz sevdiğimizi biliyorlar ama bu maddi şeyleri umursamayacaklar anlamına gelmiyor. 7/4 yaşındalar küçüğü bile geçen seneden gördüğü için daha otelden dönünce başladı yine gidelim diye. Büyüğünü zaten söylemiyorum. Onun haricinde bişey görsünler illa ki isterler yani çocuk bunlar. İskendercinin önünden geçelim büyüğü hemen içeri girelim istiyor mesela nasıl girmeyeyim nasıl kısayım giriyoruz 4 kişi en az 1000 TL sadece bu.
Bizim zamanımızda bizlerdik o istemeyen değilde istese bile ailenin durumunu bildiği için söyleyemeyen çocuklar.
Çok şükür 2 çocuğa yetebiliyoruz bu şekilde başka da düşünmüyoruz çünkü hadi sevelim karnı doysun yeter diye düşunmuyoruz.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…