- 3 Temmuz 2009
- 3.389
- 729
Arkadaşlar bu konuyu açarken internetim yalnızca telefondaydı. Şimdi hepinizin cevaplarını tek tek okuma ve cevap verme fırsatı bulabildim.
Evet aynen öyle. Ben ondan korkuyorum. Sonuçta ailesi diyoruz mesela ama burada okuyorum bazı konuları. Eşimin ailesiyle sorunlarım var ama eşim gerçekleri görüyor, bana da sahip çıkıyor diye yazanlar oluyor. Ama sanırım benim erkek arkadaşım öyle bir eş olmayacak. Bundan emin olsam tamamen silerdim ama emin de olamıyorum ki.
Hayır kırılmadım. Sizin gibi düşünen çok var etrafımda. Herkes diyor yine mi klavye, yine mi yazkızım olmaya çalışacaksın diye. :) Fakat benim a kadrodan atanma ihtimalim bu yıl oldukça düşük. Yani alan dersleri sorulan sınavlarda başarılı olacağımı sanmıyorum. Zaten bu işi bir süreliğine düşünüyorum. Ben yine üniversite okumaya devam edeceğim, hayalim olan hukuk fakültesinden mezun olmak istiyorum, hakim olmak istiyorum. Ben özel sektörde çalışsam, örneğin bankacı olsam, yada çok çalışıp uzman yardımcısı falan olsam hayallerim öyle kalacak. Ağır bir tempoyla çalışırken başka hiçbir işle meşgul olamam, işyüküm bana yeter. Ama Yargıtay adliyeler gibi de değil. Ve nedense orada çalışma düşüncesi bile beni heyecanlandırıyor. Ne olarak çalıştığımı bile önemsemiyorum şu an.
İnşallah sen de olabilirsin. :)
Aslında kardeşinin lafına alınmam değildi konu, ki ona da alındım yalan söyleyemem. Hiç hoşlanmam etrafımdaki insanların bana çokbilmişlik yapmasından, bir şeyleri küçümsemesinden. Ailesinde de var ne yazık ki böyle insanlar. Kavgamızın başlangıcı o konu oldu ama aslında beni rahatsız eden erkek arkadaşımın tavrıydı. Ve evet gerçekten anlayıp dinlemeden diğer taraf haklı diyor. Yani bana bu lafı başkası etse ağzının payını verirdi. Ama kardeşin dediğim an gerisini dinlemiyor bile.
Kardeş desin beni sana mı şikayet etti diye. Bunda sorun yok bana göre. Bir şekilde ayıp ettiğini anlasın da ne şekilde anlarsa anlasın diye düşünürüm. Ben onunla konuşsam ki sonuçta şu an o çocuk için elalem konumundayım, bence daha çok kırılırdı kalbi. Teşekkür ederim son cümleleriniz için de. Amin.
Terazi. Ama dengesiz terazi. :)
Teşekkür ederim. Ben de babamın tavrına kızıyordum. Evlendikten sonra girerim işe, ne olur sanki diyordum. Ama iyi ki koymuş böyle bir şart.
Canım, karşımdaki küçük ama yaşıtlarına göre çok olgun bir çocuk. Onu elbette ki göz önünde bulundurdum.
Sorun amelelik katiplik değil, sorun adamın anlamadan dinlemeden kardeşini savunması.
Biz kadınlar bunları görmüyoruz evlenincede eşim annesini tuttu babasını savundu vs vs diye kendimizi yırtıyoruz. Konu sahibi arkadaşım, haklısın sen ve evet bu konu çok ama çok düşünülecek üzerinde durulacak bir konu.
Aç eşim ve ailesi kısmını konuların yarısı ne? Eşim anneisini savundu beni dinlemedi bile eşim ablasını dinliyor vs vs gibi laflar. Valla bak adam ilk sinyali vermiş, ilerde bunun gibi 3 5 detay olursa da sen devam edip evlenirsen işte o zaman bu kadar zeki olup önceden aydınlanan aklına ayıp etmiş olursun.
Hee birde yazmadan geçmeyeyim, evlenince daha neler duyacaksın diye birşey yok. Sen sağlam karakterde olup sınırlarını belli edersen, adam birşey derken 1 değil 5 düşünür. Genelin evliliğinde ezilmesi seninde başına geleceğini göstermez yeterki üstünü kapatma sen.
Evet aynen öyle. Ve karşıdaki de liseye giden bir çocuk en nihayetinde. Ona karşı bile beni ezdirdiyse devamı gelir mi acaba diye düşündüm.
Sanırım seni anlamadan, dinlemeden savunmaya geçmesi kırmış. Hani ileride sen değil o tarafı tutacağından korkmuşsun
Ki öyledir de genelde. Hep karşı taraf tutulur sonuçta kendi ailesi
Sevgilin de ayıp etmiş olur öyle şey boşver diyeceği yerde üzerine gelmiş
Konunun üzerinde durmakta çok haklısın
Bazen geleceği önceden kestirebilmek gerek
Evet aynen öyle. Ben ondan korkuyorum. Sonuçta ailesi diyoruz mesela ama burada okuyorum bazı konuları. Eşimin ailesiyle sorunlarım var ama eşim gerçekleri görüyor, bana da sahip çıkıyor diye yazanlar oluyor. Ama sanırım benim erkek arkadaşım öyle bir eş olmayacak. Bundan emin olsam tamamen silerdim ama emin de olamıyorum ki.
Şimdi yazacaklarıma umarım alınmazsın.
Liseye giden çocuk, her ne kadar patavatsızca da olsa doğruyu söylemiş.
Siz hem lisans hem de önlisans mezunusunuz.
Katiplik için neden bu kadar mücadele veriyorsunuz ki?
İki üniversite mezunu kişi katip olucam derse ben de tuhaf karşılarım açıkçası...
Yalnız çocuğun söyleme şekli kaba olmuş ama şimdiki gençler nezaket kurallarından bihaberler maalesef...
Anlamadığım bir şey var. Şu KPSS yi hayatın odak noktası haline neden getiriyorsunuz.
Sakın küçümsediğimi düşünmeyin.
36 yaşındayım ve Lisans son sınıftayım ayrıca KPSS ye hazırlanıyorum.
Hayatımda ilk kez böyle bir girişimde bulunacağım...
Olursa olur olmazsa yoluma başka şekilde devam edeceğim...
Ama kesinlikle katip olmak istemem. Düşünmem bile bunu.
Girsem klavye konusunda birinciliklerim var kazanırım. Ama olmaz yani...
Memur olayım da ne iş olsa yaparım abi modunda olmamak lazım...
Babanız evlenmeniz için işe girmenizi şart koşmuş..
Eğitim birikiminiz özel sektörde de değerlendirebilirsiniz..
Neden bunu düşünmüyorsunuz? (elbette zorluklarını çok iyi biliyorum)
Ama bir çok özel sektör çalışanı var.
Belki kendinizi çok daha iyi gösterebileceğiniz yükselebileceğiniz bir iş olanağı çıkar karşınıza?
Olamaz mı olabilir!..
Erkek arkadaşınızla tartışmalarınız olsa da kısa sürede halledip sorunların üstesinden geliyormuşsunuz..
Yani aşılamayacak sorunlarınız yokmuş.
Erkek arkadaşınızın bu konudaki tutumu, kardeşiyle aynı düşünmesinden kaynaklı olabilir.
Bence fevri davranmışsınız.
Tek bir olaydan onun ileride daima ailesini savunacağı çıkarımında bulunmanız doğru değil.
Hayır kırılmadım. Sizin gibi düşünen çok var etrafımda. Herkes diyor yine mi klavye, yine mi yazkızım olmaya çalışacaksın diye. :) Fakat benim a kadrodan atanma ihtimalim bu yıl oldukça düşük. Yani alan dersleri sorulan sınavlarda başarılı olacağımı sanmıyorum. Zaten bu işi bir süreliğine düşünüyorum. Ben yine üniversite okumaya devam edeceğim, hayalim olan hukuk fakültesinden mezun olmak istiyorum, hakim olmak istiyorum. Ben özel sektörde çalışsam, örneğin bankacı olsam, yada çok çalışıp uzman yardımcısı falan olsam hayallerim öyle kalacak. Ağır bir tempoyla çalışırken başka hiçbir işle meşgul olamam, işyüküm bana yeter. Ama Yargıtay adliyeler gibi de değil. Ve nedense orada çalışma düşüncesi bile beni heyecanlandırıyor. Ne olarak çalıştığımı bile önemsemiyorum şu an.
canım sınav sıtresınden hassan bır donemdedın bence şimdi. Bir olay üzerine aılesını yargılamak yanlıs olur. bende önceden katipliği daktilo başında yazıcı olarak bilirdim eskiden. ama şimdi olsam da keşke katip olabilsem diye ölüyorum.
İnşallah sen de olabilirsin. :)
Acaba anlayıp dinlemeden mi savundu gerçekten ailesini? Sorunun ne olduğunu okuduğumda "Amaaan dertsiz başına dert aramış resmen." diye düşündüm. Yani öyle karmaşık ve anlaşılması zor bir sorun yok ki "anlayıp dinlemeden" durumu olsun. Siz ısrarla "kusura bakma, ayıp etmiş" demesini beklemişsiniz ama bunu demesini gerektirecek bir durum yok bana göre. İstediğiniz olmayınca "anlayıp dinlemeden ailesini savundu" olarak yorumlamışsınız. Bence erkek arkadaşınızın "kırıldıysan kendisine söyle" demesi bile anladığını gösteriyor. Birinden kardeşi adına özür beklemek bile büyük bir haksızlık.
Kardeşinin bir lafına alınmanızla ilişkiyi bitirir duruma geliyorsanız evlendiğiniz zaman sıkıntı çekersiniz. Hele düğün zamanı o stresli koşturmacalarda, aileler arası gerginliklerle vs baş etmeniz gerekeceğini düşününce bu sorun devede kulak kalıyor. Bunu iyice düşünün derim.
Aslında kardeşinin lafına alınmam değildi konu, ki ona da alındım yalan söyleyemem. Hiç hoşlanmam etrafımdaki insanların bana çokbilmişlik yapmasından, bir şeyleri küçümsemesinden. Ailesinde de var ne yazık ki böyle insanlar. Kavgamızın başlangıcı o konu oldu ama aslında beni rahatsız eden erkek arkadaşımın tavrıydı. Ve evet gerçekten anlayıp dinlemeden diğer taraf haklı diyor. Yani bana bu lafı başkası etse ağzının payını verirdi. Ama kardeşin dediğim an gerisini dinlemiyor bile.
Ne kadar mantıksız bir istekte bulunmuşsunuz.
Git kardeşinle konuş.
neden?
Kardeş demez mi o zaman gelip beni sana mı şikayet etti.
Niye yüzüme söylemedi??
Daha çok açılır aranız.
Unutun gitsin.
O amele dediği için amele olmazsınız.
Hatta inşallah katiplik sınavlarını kazanabilirsiniz.
Kardeş desin beni sana mı şikayet etti diye. Bunda sorun yok bana göre. Bir şekilde ayıp ettiğini anlasın da ne şekilde anlarsa anlasın diye düşünürüm. Ben onunla konuşsam ki sonuçta şu an o çocuk için elalem konumundayım, bence daha çok kırılırdı kalbi. Teşekkür ederim son cümleleriniz için de. Amin.
sevgilinizin burcu ne ?
Terazi. Ama dengesiz terazi. :)
Arkadaşım senin sorunun çocuğun patavatsızlığından çok erkek arkadaşına güvensizliğin.
Seni savunamamış yarın bir gün aşağılar mı bilmiyorsun.
Babanın dediği gibi sen işine gücüne bak ayaklarının üstünde dur ondan sonra evlen derim.. Ve çocukla da bu durumu açık açık konuş sana göre kötü bir iş mi fln diye. Onun da görüşünü almış olursun tabi görüşünü alman onu haklı göstermez sadece ne düşündüğünü öğren ona göre tavrını düzenle.
Kesinlikle de kimsenin seni küçük görmesine izin verme.
Teşekkür ederim. Ben de babamın tavrına kızıyordum. Evlendikten sonra girerim işe, ne olur sanki diyordum. Ama iyi ki koymuş böyle bir şart.
canım fevri hareket etmissin sankı karsındakı daha kucuk sonucta cok cabalıyorsun emek harcıyorsun o sınavlarda boyle bırsy duyman senı uzer elbette ama erkek arkdsının olyla bır alakası yokmus sanada gıt gorus konus demıs acıkcası o sızn olayınıza karısmak ıstememıs kendınız cozun dıye sankıı
Canım, karşımdaki küçük ama yaşıtlarına göre çok olgun bir çocuk. Onu elbette ki göz önünde bulundurdum.
Son düzenleme: