- 17 Ağustos 2011
- 22.048
- 137.646
-
- Konu Sahibi Zahmet olmazsa
- #21
doğurup büyüttüm çalışıp kazandım eller yiyor.
Şu oruç tutanlar kendilerince dünyaya en faydali seyi yapiyor gibi birde başkalarının kararlarina karisirlar tutan tutsun Allah kabul etsin ama neden oruc tutamayanlari veya tutmayanlari zorluyorlar bu devirde hala bu geri kafalilik pes doğrusu.Doğuma bir aydan az bir süre kaldı. Annem başka şehirde ben başka. Telefonda konuşurken oruç tutuyor musun dedi. Hayır dedim. Niye tutmuyorsun dedi. E hamileyim dayanamıyorum dedim. Ben nasıl dayanıyordum üç çocuk doğurdum hepsinde tuttum ben insan değil miydim vs diye konuştu. Neyse tartıştık kapattık. Geçmişe dönüp bakıyorum da sanki annemle hiç güzel anılarımız yok.
Kpssye hazırlandığım zamanlar dışarı çıkıp eve geldiğimde kitaplarımı yere atılmış şekilde bulurdum.
Evlenen arkadaşlarımı görünce bana aşağılayıcı şekilde davranırdı. Evlen diye diretirdi. Neyse evlendim. Niye onunla evlendin dedi.
En çok kırıldığım şeylerden biri evlendikten sonra ailemin yanına ilk gidişimde annem dedi ki doğurup büyüttüm çalışıp kazandım eller yiyor. (Evlenmeden hemen önce atanmıştım.)
Grip olmuştum üzerimde battaniye var. Annem geldi üzerimdeki battaniyeyi aldı abimin üzerine örttü. Burnum sızlamıştı.
Eşimle bizimkilere gittiğimizde annem hiçbir şey hazırlamaz. Çay ve bizim giderken aldığımız abur cuburu yeriz. Halbuki abim kız arkadaşını tanıştırmak için bize getirmişti. Annem sofrayı donatmıştı. Kıskançlık değil ama kendimi değersiz hissediyorum ve eşime mahçup oluyorum.
Yine abimin kız arkadaşına çocuğunuz olursa ben bakarım sen hiç merak etme vs demişti. Arkadaşlarıyla çay ortamında(kayınvalidem de var ) bizden konu açılınca çocukları olursa ben bakamam hastayım falan demiş. Bunu çocukluk arkadaşım bana söyledi. Onun annesi anlatmış ona da.
Çalıştığım zamanlar doğudayım annemden çok uzakta. Beni arayıp huzursuz ederdi. Kaynananla kavga ettim. Onun ağzını yırtarım. Biliyorsun beni diyordu. Yani napabilirim ki 10-11 saatlik mesafeden onların kavgalarına.
Atandıktan sonra anneme para verirdim. Belki içi ısınır bana diye. Bulaşık makinesi aldım. Senin makinen nasıl bundan büyük mü dedi? Biraz daha büyük dedim. Bana niye küçük aldın dedi. Sonrasında kestim ben de para vermeyi bir şeyler almayı.
Neyse uzattım. Genel olarak durum bu. Anne olmaya çok yakın olduğum bu zamanlarda bunlar aklıma geliyor. Annem beni sevmiyor mu? Çünkü bakıyorum da erkek çocuklarına sınırsız sevgi fedakârlık yaparken ben sanki üvey evladıyım. Neden böyle ki? Annemden nefret etmiyorum üzülüyorum ikimiz adına. Anne kız olamadık. Bundan sonrası için de olamayacak mıyız?
Aynen öyle kadın ben büyüttum okuttum Eller yiyor demis yahu biz cocuklarimizi karsilik beklemeden buyutuyoruz emegimizin karsiligi sadece saygı beklemek olmali durumu iyi degilse tabiki yardim etmeli ama konu sahibinin annesi öz kizina kaynanalik yapiyor çok yazikatandıgınız zaman evlendınız eve para getırmedınız dıyemı sızce
Memnun olamıyor hicbirseyden bu bir ikincisi cinsiyet ayırıyor oğlan cocugunu daha çok seviyor bu çok üzücü seni kendisi gibi davrsnmani bekliyor onunda yapmıyorsun beğenmiyor hareketlerini seni anca kötü günde arar ysnliz kaldığında bir kizim var der herkes dışlar bence anne kız olamassin yapılari böyle uzun yazdım çünkü bende senin gibiyim ve seni n gibi düşünüyorum ama ararım Allah için sorarım ama duygusal bağımız kopuk dilerim iyi olur sonumuzDoğuma bir aydan az bir süre kaldı. Annem başka şehirde ben başka. Telefonda konuşurken oruç tutuyor musun dedi. Hayır dedim. Niye tutmuyorsun dedi. E hamileyim dayanamıyorum dedim. Ben nasıl dayanıyordum üç çocuk doğurdum hepsinde tuttum ben insan değil miydim vs diye konuştu. Neyse tartıştık kapattık. Geçmişe dönüp bakıyorum da sanki annemle hiç güzel anılarımız yok.
Kpssye hazırlandığım zamanlar dışarı çıkıp eve geldiğimde kitaplarımı yere atılmış şekilde bulurdum.
Evlenen arkadaşlarımı görünce bana aşağılayıcı şekilde davranırdı. Evlen diye diretirdi. Neyse evlendim. Niye onunla evlendin dedi.
En çok kırıldığım şeylerden biri evlendikten sonra ailemin yanına ilk gidişimde annem dedi ki doğurup büyüttüm çalışıp kazandım eller yiyor. (Evlenmeden hemen önce atanmıştım.)
Grip olmuştum üzerimde battaniye var. Annem geldi üzerimdeki battaniyeyi aldı abimin üzerine örttü. Burnum sızlamıştı.
Eşimle bizimkilere gittiğimizde annem hiçbir şey hazırlamaz. Çay ve bizim giderken aldığımız abur cuburu yeriz. Halbuki abim kız arkadaşını tanıştırmak için bize getirmişti. Annem sofrayı donatmıştı. Kıskançlık değil ama kendimi değersiz hissediyorum ve eşime mahçup oluyorum.
Yine abimin kız arkadaşına çocuğunuz olursa ben bakarım sen hiç merak etme vs demişti. Arkadaşlarıyla çay ortamında(kayınvalidem de var ) bizden konu açılınca çocukları olursa ben bakamam hastayım falan demiş. Bunu çocukluk arkadaşım bana söyledi. Onun annesi anlatmış ona da.
Çalıştığım zamanlar doğudayım annemden çok uzakta. Beni arayıp huzursuz ederdi. Kaynananla kavga ettim. Onun ağzını yırtarım. Biliyorsun beni diyordu. Yani napabilirim ki 10-11 saatlik mesafeden onların kavgalarına.
Atandıktan sonra anneme para verirdim. Belki içi ısınır bana diye. Bulaşık makinesi aldım. Senin makinen nasıl bundan büyük mü dedi? Biraz daha büyük dedim. Bana niye küçük aldın dedi. Sonrasında kestim ben de para vermeyi bir şeyler almayı.
Neyse uzattım. Genel olarak durum bu. Anne olmaya çok yakın olduğum bu zamanlarda bunlar aklıma geliyor. Annem beni sevmiyor mu? Çünkü bakıyorum da erkek çocuklarına sınırsız sevgi fedakârlık yaparken ben sanki üvey evladıyım. Neden böyle ki? Annemden nefret etmiyorum üzülüyorum ikimiz adına. Anne kız olamadık. Bundan sonrası için de olamayacak mıyız?
Bir an kendimi gördüm sanki.Ama sizin şansınız uzak olmak.Yakın olunca daha çok eziyorlar..Tek kızım. Herkes sen tek kızsın değerlisindir diyor. Benimse içim yangın yeri...
Yok canım ya gelinlerin çocuklarına gözü gibi bakıyorlar.Birden iclerinden mukkemmel bir insan çikiyor.Gelinlerin önunde mum gibi oluyorlar .Sen okurken, sınava hazirlanirken yapmadığı psikolojik baskı kalmamış, köstek olmuş.
Sen sınavı kazanınca;
Annen gerçekten umutsuz vaka bence. O iyi bir anne, ama sadece oğullarına karşı. Senin üstünden battaniyeyi çekip oğluna vermesinin başka bir açıklaması olamaz.
Bence annen,annelik yolunda sana yol gostermeli. En azından nasıl kötü anne olunur, nasıl çocuğa yetersiz hissettirilir, nasıl çocukluk anıları kirletilir iyi biliyorsun... Ona benzemeye başladığını dusundugun cümleler kurarken kendine hakim olsan, annen gibi olmamak için çaba sarfetsen bile güzel bir başarı.
Ayrıca senin çocuğunu büyütmemesi, abinin çocuğunu büyütmesi bence bir avantaj. Annenin psikoloji normal değil, neden senin çocuğunun da beynine saçma sapan şeyler kodlasin ki? Ayrıca geçimsiz de bir kadınmış.
Ne güzel işte gelmesin. Asil dert etmesi gereken çocuk bahanesiyle devamlı annene maruz kalma ihtimali olan zavallı gelin :)
Hiç üzme tatlı canını....onun gibi olma,yeter
Bebegin kucagında olunca bunların hiç biri umurunda olmayacak ihtiyaç duyduğun sevgiyi onda bulacaksın benzer durum Bende de vardı bebegimden sonra bütün eksikleri onunla doldurdum kalan hiç bişey umrumda olmadı bebegine tutun ve iyi bir anne olmak için herşeyi yap yeterliDoğuma bir aydan az bir süre kaldı. Annem başka şehirde ben başka. Telefonda konuşurken oruç tutuyor musun dedi. Hayır dedim. Niye tutmuyorsun dedi. E hamileyim dayanamıyorum dedim. Ben nasıl dayanıyordum üç çocuk doğurdum hepsinde tuttum ben insan değil miydim vs diye konuştu. Neyse tartıştık kapattık. Geçmişe dönüp bakıyorum da sanki annemle hiç güzel anılarımız yok.
Kpssye hazırlandığım zamanlar dışarı çıkıp eve geldiğimde kitaplarımı yere atılmış şekilde bulurdum.
Evlenen arkadaşlarımı görünce bana aşağılayıcı şekilde davranırdı. Evlen diye diretirdi. Neyse evlendim. Niye onunla evlendin dedi.
En çok kırıldığım şeylerden biri evlendikten sonra ailemin yanına ilk gidişimde annem dedi ki doğurup büyüttüm çalışıp kazandım eller yiyor. (Evlenmeden hemen önce atanmıştım.)
Grip olmuştum üzerimde battaniye var. Annem geldi üzerimdeki battaniyeyi aldı abimin üzerine örttü. Burnum sızlamıştı.
Eşimle bizimkilere gittiğimizde annem hiçbir şey hazırlamaz. Çay ve bizim giderken aldığımız abur cuburu yeriz. Halbuki abim kız arkadaşını tanıştırmak için bize getirmişti. Annem sofrayı donatmıştı. Kıskançlık değil ama kendimi değersiz hissediyorum ve eşime mahçup oluyorum.
Yine abimin kız arkadaşına çocuğunuz olursa ben bakarım sen hiç merak etme vs demişti. Arkadaşlarıyla çay ortamında(kayınvalidem de var ) bizden konu açılınca çocukları olursa ben bakamam hastayım falan demiş. Bunu çocukluk arkadaşım bana söyledi. Onun annesi anlatmış ona da.
Çalıştığım zamanlar doğudayım annemden çok uzakta. Beni arayıp huzursuz ederdi. Kaynananla kavga ettim. Onun ağzını yırtarım. Biliyorsun beni diyordu. Yani napabilirim ki 10-11 saatlik mesafeden onların kavgalarına.
Atandıktan sonra anneme para verirdim. Belki içi ısınır bana diye. Bulaşık makinesi aldım. Senin makinen nasıl bundan büyük mü dedi? Biraz daha büyük dedim. Bana niye küçük aldın dedi. Sonrasında kestim ben de para vermeyi bir şeyler almayı.
Neyse uzattım. Genel olarak durum bu. Anne olmaya çok yakın olduğum bu zamanlarda bunlar aklıma geliyor. Annem beni sevmiyor mu? Çünkü bakıyorum da erkek çocuklarına sınırsız sevgi fedakârlık yaparken ben sanki üvey evladıyım. Neden böyle ki? Annemden nefret etmiyorum üzülüyorum ikimiz adına. Anne kız olamadık. Bundan sonrası için de olamayacak mıyız?
Bu cümlenizi kaç defa okudum. Hissettiğim ama ifade edemediğim şey bu işte. Annemin psikolojisi bozuk diye kendimi teselli ediyordum ama benim ve benimle bağlantılı kişiler(eş, kv) dışındakilere çok iyi davranıyor.Başkalarına gelince psikoloji birden mükemmel oluyor
Aynen canım benim annemde ben evlenene kadar şamar oğlanı bendim.Kimseye birsey diyemez bana celallenirdi.Ben ona yinede uzulurdum.Zorluklar yasamış o yuzden boyle derdim.Ama sadece bana boyleydi..Ben yinede uzulmesin diye her dedigini yapardım.Kardeslerim yapmazdı..Ama o benim salak olduğum icin kafam calismadigi icin boyle davrandığımı dusunuyormuş.. Evlendim ne eşime değer verdi nede eşimin ailesine.Beni hep mahçup etti onlara...Cok zorluklar yasadim onun yuzunden..Bu cümlenizi kaç defa okudum. Hissettiğim ama ifade edemediğim şey bu işte. Annemin psikolojisi bozuk diye kendimi teselli ediyordum ama benim ve benimle bağlantılı kişiler(eş, kv) dışındakilere çok iyi davranıyor.
Ne gördlerse onu gösterıyorlar.Oda oyle gormus.Bıraz harclık verın bence .Iyı anılarınızda vardır muhakkak .Anne sen bole bole yapıodun de .Icındekılerı anlat annene.Ne dıcek o zaman.Ben buyuttum eller yıyırda çok sacmaDoğuma bir aydan az bir süre kaldı. Annem başka şehirde ben başka. Telefonda konuşurken oruç tutuyor musun dedi. Hayır dedim. Niye tutmuyorsun dedi. E hamileyim dayanamıyorum dedim. Ben nasıl dayanıyordum üç çocuk doğurdum hepsinde tuttum ben insan değil miydim vs diye konuştu. Neyse tartıştık kapattık. Geçmişe dönüp bakıyorum da sanki annemle hiç güzel anılarımız yok.
Kpssye hazırlandığım zamanlar dışarı çıkıp eve geldiğimde kitaplarımı yere atılmış şekilde bulurdum.
Evlenen arkadaşlarımı görünce bana aşağılayıcı şekilde davranırdı. Evlen diye diretirdi. Neyse evlendim. Niye onunla evlendin dedi.
En çok kırıldığım şeylerden biri evlendikten sonra ailemin yanına ilk gidişimde annem dedi ki doğurup büyüttüm çalışıp kazandım eller yiyor. (Evlenmeden hemen önce atanmıştım.)
Grip olmuştum üzerimde battaniye var. Annem geldi üzerimdeki battaniyeyi aldı abimin üzerine örttü. Burnum sızlamıştı.
Eşimle bizimkilere gittiğimizde annem hiçbir şey hazırlamaz. Çay ve bizim giderken aldığımız abur cuburu yeriz. Halbuki abim kız arkadaşını tanıştırmak için bize getirmişti. Annem sofrayı donatmıştı. Kıskançlık değil ama kendimi değersiz hissediyorum ve eşime mahçup oluyorum.
Yine abimin kız arkadaşına çocuğunuz olursa ben bakarım sen hiç merak etme vs demişti. Arkadaşlarıyla çay ortamında(kayınvalidem de var ) bizden konu açılınca çocukları olursa ben bakamam hastayım falan demiş. Bunu çocukluk arkadaşım bana söyledi. Onun annesi anlatmış ona da.
Çalıştığım zamanlar doğudayım annemden çok uzakta. Beni arayıp huzursuz ederdi. Kaynananla kavga ettim. Onun ağzını yırtarım. Biliyorsun beni diyordu. Yani napabilirim ki 10-11 saatlik mesafeden onların kavgalarına.
Atandıktan sonra anneme para verirdim. Belki içi ısınır bana diye. Bulaşık makinesi aldım. Senin makinen nasıl bundan büyük mü dedi? Biraz daha büyük dedim. Bana niye küçük aldın dedi. Sonrasında kestim ben de para vermeyi bir şeyler almayı.
Neyse uzattım. Genel olarak durum bu. Anne olmaya çok yakın olduğum bu zamanlarda bunlar aklıma geliyor. Annem beni sevmiyor mu? Çünkü bakıyorum da erkek çocuklarına sınırsız sevgi fedakârlık yaparken ben sanki üvey evladıyım. Neden böyle ki? Annemden nefret etmiyorum üzülüyorum ikimiz adına. Anne kız olamadık. Bundan sonrası için de olamayacak mıyız?