Anne olmak gerçekten çok mu zor?

Anne olmak çok ama çok zor. 27 günlük anneyim. İnanılmaz istememe çok çok sevmeme rağmen inanılmaz zorlanıyorum ağlıyorum yetersiz hissediyorum tamamen lohusalıgın dibindeyim. Eğer istemiyorsanız bence çok ama çok zorlanırsınız, asla kimse istiyor diye yapılacak birşey değil
 
İki taraf da hakli. Çocuk evet çok zor,uykusuz yorgun günler düşününce kabus gibi. Ama o zorluğun kat kat fazla güzel yanı da var. Burda önemli olan eşinizin size yardımı. Yukarıda bir arkadaş da yazmış bunu destek çok önemli. Mesela ben bu konu da çok şanslıyım. Eşim aşırı ilgili ve yardım eden biri. Bir doğurmadı bir de emzirmedi onun dışın da her şeyi yapıyor. Akşam eve gelince o çocukla ilgilenir ben sofra hazırlarım. Bazen de birlikte hazirlariz.Hafta sonu ben yatarım o bakar. Ben bazen dışarı çıkarım arkadaşlarımla veya yalnız o bakar. Tabi ben de ona dinlenmesi ve gezmesi için alan tanırım. Hep birlikte de zaman geçiririz.
 
Anne olmak çok ama çok zor. 27 günlük anneyim. İnanılmaz istememe çok çok sevmeme rağmen inanılmaz zorlanıyorum ağlıyorum yetersiz hissediyorum tamamen lohusalıgın dibindeyim. Eğer istemiyorsanız bence çok ama çok zorlanırsınız, asla kimse istiyor diye yapılacak birşey değil
Sağlıkla buyusun yavrunuz. Gecicek hiç merak etmeyin 💞 Hissettikleriniz çok normal💞
 
Keşke baştan konuşsaydınız falan demek istemiyorum eminim üstte bir çok kez yazılmıştır. 2 tane oğlum var. çocuk büyütmek zor mu evet. Babanında hayatını değiştiriyor elbette ama annenin hayatının babanınkinden fazla etkiliyor. kariyerine ara vermen gerekiyor. büyük sorumluluklar getiriyor. kendinden çok önemsediğin çocuğun skootera bisiklete binmek istiyor okula kreşe gönderip aklın bütün gün onda kalıyor. korkuyorsun ateşlenmesinden yaralanmasından vs. Ama evlat bu dünyada bir insanın birini sevebileceği en önemli varlık. ne eş ne anne baba ne kendin insan en çok çocuğunu seviyor. çok özel bir duygu evlat sevgisi. günüm ne kadar kötü geçerse geçsin yanağıma konan o ıslak evlat öpücüğü her şeyi silmeye yetiyor. çocuk elbette insanın hayatını kısıtlıyor. o bir gerçek büyük oğlum 7 yaşında 7 yıldır çocuğum var. tamam belki her kafama estiğimde istediğimi yapamadım planlamam gerekti ama gezdimde konsere de gittim tiyatro da izledim tatile de gittim. belki çocuksuz halimden daha da yoruldum ama geriye baktığımda iyi anılarım var. bu arada iki cocuğumla işime de gittim yüksek lisansımı da yaptım. Kararın büyük kısmı annenin olmalı ama burada size katılıyorum. Bir de yaşlanınca diye başlayan cümlelerle çocukları aynı yerde duymaktan hoşlanmıyorum. çocuklarımı ben yaşlanırsam diye yapmadım. mutlu bireyler yetiştirmek önemli olan belki dünyanın bir ucunda yaşayacaklar önemli olan mutlu başarılı insanlar büyütebilmek umarım doğru kararı verebilirsiniz. Bu arada yaşınız hala genç koştur koştur karar vermek zorunda değilsiniz
 
Anne olmak çok ama çok zor. 27 günlük anneyim. İnanılmaz istememe çok çok sevmeme rağmen inanılmaz zorlanıyorum ağlıyorum yetersiz hissediyorum tamamen lohusalıgın dibindeyim. Eğer istemiyorsanız bence çok ama çok zorlanırsınız, asla kimse istiyor diye yapılacak birşey değil
Allah güç versin size ve bebeğinizi size bağışlasın :KK200:
 
Keşke baştan konuşsaydınız falan demek istemiyorum eminim üstte bir çok kez yazılmıştır. 2 tane oğlum var. çocuk büyütmek zor mu evet. Babanında hayatını değiştiriyor elbette ama annenin hayatının babanınkinden fazla etkiliyor. kariyerine ara vermen gerekiyor. büyük sorumluluklar getiriyor. kendinden çok önemsediğin çocuğun skootera bisiklete binmek istiyor okula kreşe gönderip aklın bütün gün onda kalıyor. korkuyorsun ateşlenmesinden yaralanmasından vs. Ama evlat bu dünyada bir insanın birini sevebileceği en önemli varlık. ne eş ne anne baba ne kendin insan en çok çocuğunu seviyor. çok özel bir duygu evlat sevgisi. günüm ne kadar kötü geçerse geçsin yanağıma konan o ıslak evlat öpücüğü her şeyi silmeye yetiyor. çocuk elbette insanın hayatını kısıtlıyor. o bir gerçek büyük oğlum 7 yaşında 7 yıldır çocuğum var. tamam belki her kafama estiğimde istediğimi yapamadım planlamam gerekti ama gezdimde konsere de gittim tiyatro da izledim tatile de gittim. belki çocuksuz halimden daha da yoruldum ama geriye baktığımda iyi anılarım var. bu arada iki cocuğumla işime de gittim yüksek lisansımı da yaptım. Kararın büyük kısmı annenin olmalı ama burada size katılıyorum. Bir de yaşlanınca diye başlayan cümlelerle çocukları aynı yerde duymaktan hoşlanmıyorum. çocuklarımı ben yaşlanırsam diye yapmadım. mutlu bireyler yetiştirmek önemli olan belki dünyanın bir ucunda yaşayacaklar önemli olan mutlu başarılı insanlar büyütebilmek umarım doğru kararı verebilirsiniz. Bu arada yaşınız hala genç koştur koştur karar vermek zorunda değilsiniz
Yaşlanınca bana baksınlar demiyorum tabi, hiç de sevmem çocuğunu ömür boyu bebeği gibi görüp dizinin dibinde tutmak isteyen anne babaları.
Evet zaten genç olduğum için de stresliyim, sağlık manasında bilemem ama biyolojik yaş olarak zamanım var. Erkenden sorumluluk altına da girmek istemiyorum.
 
Bazen hazır hissettiğinizde de hemen olmuyor,bunun için ayrıca çaba emek gerektiriyor,ilk kızımı uzun çabalar sonrası dünyaya getirmişim.Hakkınızda hayırlısı inşallah,ama gözünüzde çok büyütmeyin,çok olumsuzluklarına odaklanmışsınız,ama tek çocuk büyütmek aman aman zor değil,evet bı süre eski hayatınız olmayabiliyor ama öyle güzel bir duygu oluyor ki katlanıyorsunuz buna.Kreş yaşı gelince eski düzen yeniden geliyor,bazen eve geldiğimde,büyük kızım okulda küçük kızım kreşte oluyor,ev bomboş sessiz,ne yapacağımı şasırıyorum,onlarla apayrı bi dünyadayım,iyiki varlar
 
Daha önce de konu açmıştım, konu iyice çıkmaza girdi...
Çocuk istemiyorum. Ne zaman isterim veya ister miyim onu da bilmiyorum. Eşim artık beklemek istemiyor. Ben ise assssla hazır değilim, deli gibi korkuyorum. Dün akşam baya baya bu konu yüzünden tartıştık. Biraz daha hazır değilim, istemiyorum dersen farklı şeyler yapmak zorunda kalıcam falan dedi. Boşanmayı mı kastetti anlamadım, sormadım da çok kötüydüm çünkü hatta ağlıyordum. Öyle geldi bana ama sanırım blöf yapıyor. Eşimi seviyorum, o da beni seviyor hissediyorum ama bu konu artık bizim çıkmazımız oldu. Ne yapıcam hiçbir fikrim yok. Deli gibi baba olmak istemesi bana çok saçma geliyor. Acımasız geliyor hatta. Çok bencilce, düşüncesizce. Şunu da düşünüyorum; çocuk istemediğim için boşanırsam, (27 yaşındayım şu an) ya sonra bu kararımdan pişman olursam? Belki de zaman geçtikçe anne olmak isteyeceğim? Açıkçası yaşlanınca yanımda birileri olsun isterim, ziyaretime gidip gelen, arayıp soran birilerini isterim. Yalnız kalmaktan korkuyorum. 3 yıllık evliyiz bu arada. Terapi mi alsam napsam? Asla istememe sebeplerim şöyle: işimi bir süre de olsa bırakmak zorunda olmak (belli bir zamana kadar annenin bakması gerektiğini düşünüyorum), bir bireye bağımlı olmak ve onun bana bağımlı olması, vücudumda meydana gelecek deformasyonlar, fiziksel ve psikolojik değişimler, lohusalık, bebek bakımı, bir birey yetiştirme sorumluluğu, maddi manevi yetebilme korkusu, uykusuzluk, sürekli yorgunluk hali, eşimle yaşanabilecek sıkıntılar (doğum sonrası ve çocuk bakımı konusunda), Allah korusun ama yarın bir gün eşimle başka bir konuda sıkıntı yaşarsam sırf çocuğum var diye katlanmak zorunda kalmak... He bir de kv sürekli ben gelip bakarım diyor olursa, o da ayrı bir problem. Yurtdışında yaşıyor, bakma bahanesiyle bize yerleşebilecek bir tip. Tabi buna müsaade etmem ama bunun için de stres yaşamak istemiyorum. Burada da okuyoruz, çevremde de görüyorum. Çocuk evliliğe atılan bomba gibi. Neden böylesine radikal bir değişim yaşayalım ki diyorum. Şu an kafama estiği gibi geziyorum, eğleniyorum. Eşimle gece yarısı çıkıyoruz esince. Anne olunca bebeğe göre hareket etmek zorunda kalıcaz. Bencil mi düşünüyorum? En korktuğum şeylerden biri de sağlıksız bir bebek dünyaya getirmek. Aşırı korkuyorum. Terapi fayda eder mi acaba. Ben anormal miyim? Benim gibi olup, anne olduktan sonra iyi ki diyen var mı?
Aska katılmıyorum sorunlu evliliklerde bebek yorar ama mutlu bir evlilikte mükemmel birşey …
Bu düşüncelerinizle asla anne olmayın zaten ne kendinize nede bebeğenize bi yararınız olmaz bedenden önce zihninizin deformasyonlarını düzeltin..
Kariyer konusunda hiç engel değim hamileyken yan dal uzmanlığımı aldım şuan 2yıl ücretsiz izindeyim kadın isterse yapar başarır.
Bana göre Yazdıklarınızdaki tek doğru istediğiniz saatte eğlenceye gidememek bebeği kime bırakcam nasıl bırakcam ki asla bırakıp da gitmek istemiyor insan zaten onunla gezmek eğlenmek daha güzel bebeğim 9 aylık 7ülke 16şehir gezdik şimdiye kadar ve onun bi gülüşü dünyaya bedel
 
Daha önce de konu açmıştım, konu iyice çıkmaza girdi...
Çocuk istemiyorum. Ne zaman isterim veya ister miyim onu da bilmiyorum. Eşim artık beklemek istemiyor. Ben ise assssla hazır değilim, deli gibi korkuyorum. Dün akşam baya baya bu konu yüzünden tartıştık. Biraz daha hazır değilim, istemiyorum dersen farklı şeyler yapmak zorunda kalıcam falan dedi. Boşanmayı mı kastetti anlamadım, sormadım da çok kötüydüm çünkü hatta ağlıyordum. Öyle geldi bana ama sanırım blöf yapıyor. Eşimi seviyorum, o da beni seviyor hissediyorum ama bu konu artık bizim çıkmazımız oldu. Ne yapıcam hiçbir fikrim yok. Deli gibi baba olmak istemesi bana çok saçma geliyor. Acımasız geliyor hatta. Çok bencilce, düşüncesizce. Şunu da düşünüyorum; çocuk istemediğim için boşanırsam, (27 yaşındayım şu an) ya sonra bu kararımdan pişman olursam? Belki de zaman geçtikçe anne olmak isteyeceğim? Açıkçası yaşlanınca yanımda birileri olsun isterim, ziyaretime gidip gelen, arayıp soran birilerini isterim. Yalnız kalmaktan korkuyorum. 3 yıllık evliyiz bu arada. Terapi mi alsam napsam? Asla istememe sebeplerim şöyle: işimi bir süre de olsa bırakmak zorunda olmak (belli bir zamana kadar annenin bakması gerektiğini düşünüyorum), bir bireye bağımlı olmak ve onun bana bağımlı olması, vücudumda meydana gelecek deformasyonlar, fiziksel ve psikolojik değişimler, lohusalık, bebek bakımı, bir birey yetiştirme sorumluluğu, maddi manevi yetebilme korkusu, uykusuzluk, sürekli yorgunluk hali, eşimle yaşanabilecek sıkıntılar (doğum sonrası ve çocuk bakımı konusunda), Allah korusun ama yarın bir gün eşimle başka bir konuda sıkıntı yaşarsam sırf çocuğum var diye katlanmak zorunda kalmak... He bir de kv sürekli ben gelip bakarım diyor olursa, o da ayrı bir problem. Yurtdışında yaşıyor, bakma bahanesiyle bize yerleşebilecek bir tip. Tabi buna müsaade etmem ama bunun için de stres yaşamak istemiyorum. Burada da okuyoruz, çevremde de görüyorum. Çocuk evliliğe atılan bomba gibi. Neden böylesine radikal bir değişim yaşayalım ki diyorum. Şu an kafama estiği gibi geziyorum, eğleniyorum. Eşimle gece yarısı çıkıyoruz esince. Anne olunca bebeğe göre hareket etmek zorunda kalıcaz. Bencil mi düşünüyorum? En korktuğum şeylerden biri de sağlıksız bir bebek dünyaya getirmek. Aşırı korkuyorum. Terapi fayda eder mi acaba. Ben anormal miyim? Benim gibi olup, anne olduktan sonra iyi ki diyen var mı?
Sizin duygularinizda sorun yok. Ama cocuk evlilige atilmis bomba degil. Tabi ki zorluklari var. Esinizle birlikte asilacak zorluklar. Annenin yuku evet daha agir, yalan yok.

Bana esiniz korkunc geldi. Sizi tehdit etmis resmen. Ben boyle esim olsa asla ona guvenemezdim sahsen. Sorgulamaniz gereken kendi duygulariniz degil, cocuk istemeyebilirsiniz. Esiniz de isteyebilir. Ama bunu tehdit ederek elde etmeye calismasi cok kotu. Cocuk konusunda kesin kararliysaniz bosanmaktan baska careniz zaten yok. Ama zamanla fikrim degisebilir diyorsaniz ve esiniz size bu zamani vermekte gonullu degilse sizin onu bosamaniz lazim.
 
Hayal kurmuyorduk çocuklu bir yuvamız olsun falan diye ama hayır da demedim.
Ama bu konu geçiştirilecek bir konu değil ki.
Asla çocuk istemeyen,düşünmeyen erkek/kadın farketmeksizin evlenmeden önce bunu karşı tarafa söylemeli. Sonuçta siz istemeyebilirsiniz bu sizin hakkınız ama eşiniz baba olmayı istiyorsa çocuk istemek onun hakkı.
Karşı tarafa haksızlık olarak görüyorum ben bu durumu. Ben istemiyor olsam evlilik aşamasında ilk konuşacağım konu bu olurdu açıkçası. Eş adayıma uymuyorsa ayrılık bir seçenek pekala, òteki türlüsü bencillik zaten.
 
Daha önce de konu açmıştım, konu iyice çıkmaza girdi...
Çocuk istemiyorum. Ne zaman isterim veya ister miyim onu da bilmiyorum. Eşim artık beklemek istemiyor. Ben ise assssla hazır değilim, deli gibi korkuyorum. Dün akşam baya baya bu konu yüzünden tartıştık. Biraz daha hazır değilim, istemiyorum dersen farklı şeyler yapmak zorunda kalıcam falan dedi. Boşanmayı mı kastetti anlamadım, sormadım da çok kötüydüm çünkü hatta ağlıyordum. Öyle geldi bana ama sanırım blöf yapıyor. Eşimi seviyorum, o da beni seviyor hissediyorum ama bu konu artık bizim çıkmazımız oldu. Ne yapıcam hiçbir fikrim yok. Deli gibi baba olmak istemesi bana çok saçma geliyor. Acımasız geliyor hatta. Çok bencilce, düşüncesizce. Şunu da düşünüyorum; çocuk istemediğim için boşanırsam, (27 yaşındayım şu an) ya sonra bu kararımdan pişman olursam? Belki de zaman geçtikçe anne olmak isteyeceğim? Açıkçası yaşlanınca yanımda birileri olsun isterim, ziyaretime gidip gelen, arayıp soran birilerini isterim. Yalnız kalmaktan korkuyorum. 3 yıllık evliyiz bu arada. Terapi mi alsam napsam? Asla istememe sebeplerim şöyle: işimi bir süre de olsa bırakmak zorunda olmak (belli bir zamana kadar annenin bakması gerektiğini düşünüyorum), bir bireye bağımlı olmak ve onun bana bağımlı olması, vücudumda meydana gelecek deformasyonlar, fiziksel ve psikolojik değişimler, lohusalık, bebek bakımı, bir birey yetiştirme sorumluluğu, maddi manevi yetebilme korkusu, uykusuzluk, sürekli yorgunluk hali, eşimle yaşanabilecek sıkıntılar (doğum sonrası ve çocuk bakımı konusunda), Allah korusun ama yarın bir gün eşimle başka bir konuda sıkıntı yaşarsam sırf çocuğum var diye katlanmak zorunda kalmak... He bir de kv sürekli ben gelip bakarım diyor olursa, o da ayrı bir problem. Yurtdışında yaşıyor, bakma bahanesiyle bize yerleşebilecek bir tip. Tabi buna müsaade etmem ama bunun için de stres yaşamak istemiyorum. Burada da okuyoruz, çevremde de görüyorum. Çocuk evliliğe atılan bomba gibi. Neden böylesine radikal bir değişim yaşayalım ki diyorum. Şu an kafama estiği gibi geziyorum, eğleniyorum. Eşimle gece yarısı çıkıyoruz esince. Anne olunca bebeğe göre hareket etmek zorunda kalıcaz. Bencil mi düşünüyorum? En korktuğum şeylerden biri de sağlıksız bir bebek dünyaya getirmek. Aşırı korkuyorum. Terapi fayda eder mi acaba. Ben anormal miyim? Benim gibi olup, anne olduktan sonra iyi ki diyen var mı?
Bir zamanlar ben de sizin gibi düsünüyordum.
Cocuk konusu bana cok uzakti.
Olmazsa olmasin diyordum sonra ne oldu biliyormusunuz....
Herkes anne oldu ve ben de anne olmayi istedim. Yasim 31 olmustu. Ve denemeye basladik. Olmadi... yillarca ugrastik. 9. Tüp bebek denemesin de nihayet oldu. 37 yasinda anne oldum. Iki yil sonra da tekrar anne oldum. Şükürler olsun.
Gezmek tozmak hayati yasamak cok güzel ama bir zaman sonra hepsi bitiyooo.
Anne olmak hayatin en güzel seyi ve ayni zamanda cok zor.
Ama ben cocuksuz bir hayat düsünemiyorum.
Bu kadar katı olmayin simdi yasiniz kücük diye öyle düsünüyorsunuz .
 
Ben de evliyim ve çocuksuzum.Eşim tamamen bana bırakıyor bu konuyu. Anne olmak istersem diye. Ben açıkçası biraz farklı düşünüyorum, ben eşimin istemesiyle çocuk asla yapmam. Baba olma hakkı vs diyorsa boşanıp bir başkasıyla yapabilir.
Bunu söylüyorum çünkü annenin rolü en başından beri çok başka. Daha hamilelikte başlıyor süreç, sizin de saydığınız onlarca faktör. Bir diğer unsur da zaten çocuğun anneye ve babaya olan ihtiyacı da çok başka. İkisi de önemli evet, ama doğan Cüceloğlu'nun dediği gibi annen yoksa, kimsen olmuyor. Ben buna çok inanıyorum. Bu nedenle erkeğin baba olmak isteme baskısı bana çok boş geliyor, bir sürü evlilik bitiyor artık. Çocuk haliyle ve doğal olarak anneyle kalıyor. Yani günün birinde evliliğiniz bitse bile, (Hadi diyelim siz bitirmediniz, o bitirdi gitti) çocuk yine sizin hayatınızın ayrılmaz bir bileşeni.

Ben açıkçası evlilik içinde eşimi tatmin etmek için çocuktan ziyade, kendime odaklanırdım. Eşim olsun olmasın, "Ben anne olmak istiyor muyum?" Anne olmak için maddi-manevi yeterli miyim?" ve sizin de sorduğunuz diğer sorular gibi.

Ek olarak kendim de dahil çocuksuz evliliklerde gözlemlediğim (aşk evlilikleri için söylüyorum) evlilik daha steril ve iki kişilik oluyor, paylaşım daha fazla oluyor. Bizim eşimle ortak zamanlarımız, ilgi alanlarımız, film gecelerimiz, merak ettiğimiz pek çok şey var. Çocuk olduğunda bunların en fazla (iyi ihtimalle bir döneme kadar) yüzde 20sine sahip olacağız, bu da bir tercih. Fakat ben kendi ailem bile gelip benim hayatımın ortasına gelse kalsa, eşimle olan rutinimi özlerim. Çocuk da aynı annem babam gibi çok seviliyordur, buna eminim. Fakat sevmek her zaman dengeleri oturtmuyor.

Belki yaşım geldiği için evlenmiş olsam ya da eşimle daha az bir iletişimim olsa, renk katsın ya da başka nedenlerle çocuk sahibi olur muydum bilmiyorum, belki o zaman oraya kayardı ilgim. Atıp tutmayayım. Fakat şu anki evrede gece kafamız atınca çıkıp gezebilmek, işten yorgun geldiğimizde ayaklarımızı uzatıp, içkilerimizi alıp sessizce film izlemek bana çok güzel geliyor.
 
Daha önce de konu açmıştım, konu iyice çıkmaza girdi...
Çocuk istemiyorum. Ne zaman isterim veya ister miyim onu da bilmiyorum. Eşim artık beklemek istemiyor. Ben ise assssla hazır değilim, deli gibi korkuyorum. Dün akşam baya baya bu konu yüzünden tartıştık. Biraz daha hazır değilim, istemiyorum dersen farklı şeyler yapmak zorunda kalıcam falan dedi. Boşanmayı mı kastetti anlamadım, sormadım da çok kötüydüm çünkü hatta ağlıyordum. Öyle geldi bana ama sanırım blöf yapıyor. Eşimi seviyorum, o da beni seviyor hissediyorum ama bu konu artık bizim çıkmazımız oldu. Ne yapıcam hiçbir fikrim yok. Deli gibi baba olmak istemesi bana çok saçma geliyor. Acımasız geliyor hatta. Çok bencilce, düşüncesizce. Şunu da düşünüyorum; çocuk istemediğim için boşanırsam, (27 yaşındayım şu an) ya sonra bu kararımdan pişman olursam? Belki de zaman geçtikçe anne olmak isteyeceğim? Açıkçası yaşlanınca yanımda birileri olsun isterim, ziyaretime gidip gelen, arayıp soran birilerini isterim. Yalnız kalmaktan korkuyorum. 3 yıllık evliyiz bu arada. Terapi mi alsam napsam? Asla istememe sebeplerim şöyle: işimi bir süre de olsa bırakmak zorunda olmak (belli bir zamana kadar annenin bakması gerektiğini düşünüyorum), bir bireye bağımlı olmak ve onun bana bağımlı olması, vücudumda meydana gelecek deformasyonlar, fiziksel ve psikolojik değişimler, lohusalık, bebek bakımı, bir birey yetiştirme sorumluluğu, maddi manevi yetebilme korkusu, uykusuzluk, sürekli yorgunluk hali, eşimle yaşanabilecek sıkıntılar (doğum sonrası ve çocuk bakımı konusunda), Allah korusun ama yarın bir gün eşimle başka bir konuda sıkıntı yaşarsam sırf çocuğum var diye katlanmak zorunda kalmak... He bir de kv sürekli ben gelip bakarım diyor olursa, o da ayrı bir problem. Yurtdışında yaşıyor, bakma bahanesiyle bize yerleşebilecek bir tip. Tabi buna müsaade etmem ama bunun için de stres yaşamak istemiyorum. Burada da okuyoruz, çevremde de görüyorum. Çocuk evliliğe atılan bomba gibi. Neden böylesine radikal bir değişim yaşayalım ki diyorum. Şu an kafama estiği gibi geziyorum, eğleniyorum. Eşimle gece yarısı çıkıyoruz esince. Anne olunca bebeğe göre hareket etmek zorunda kalıcaz. Bencil mi düşünüyorum? En korktuğum şeylerden biri de sağlıksız bir bebek dünyaya getirmek. Aşırı korkuyorum. Terapi fayda eder mi acaba. Ben anormal miyim? Benim gibi olup, anne olduktan sonra iyi ki diyen var mı?
Bütün korkularınıza hak veriyorum ve gayet normal düşünceler yaşınızı da düşünürsek zamanı gelmiş gibi hissettim bence her evliliğin bi çocuğa da ihtiyacı var bi saatten sonra aile olmanın gereği evliliğin tadı tuzu oluyor
 
Evet anne olmak çok zor,yorucu hayatınızı çocuğa göre ayarlıyorsunuz ama aynı zamanda çok güzel bir duygu oturmuş bir evliliğiniz maddi ve manevi sıkıntılarınız yoksa yavaş yavaş kendinizi bu fikre alıştırmaya başlayabilirsiniz.Ben 11 yılın sonunda tedavi ile anne oldum oğlum iki yaşında ben 39 yaşındayım keşke 20 li yaşlarımda anne olsaydım belki daha enerjik olurdum diye düşünüyorum.bence bu konuda eşinizle ortak bir noktada buluşmaya çalışın bunu tartışma konusu haline getirmeyin.Bu arada kariyer planı veya devam eden okul v.s varsa çocukla beraber yürümez bunu bilerek yapın planlarınızı
 
endişe ve korkularında çok haklısın. resmen hayatım selim’den önce selim’den sonra diye ikiye bölündü. evlendiğimde bile bu kadar keskin bir dönüşüm yaşamamıştım.
evlat anne babaya verilen bir hediye. biz çok uğraşarak bebiş sahibi olduk allah başımızdan eksik etmesin bizi bir ömür beraber kılsın♥️ ben çok küçük yaştayken ablalarımın çocukları olmuştu hep anne olmaya özenmiş bebiş sahibi olmak istemişimdir.
tüp bebekle hamile kaldım ve hamileliğim mükemmel geçti. doğumla beraber kendin de yeniden doğuyorsun sanki. bütün evlilik dinamiklerimiz değişti. uykularımız yemeklerimiz gezmelerimiz. yeniden hayata gelmiştik ve alışmak çok uzun sürdü neredeyse boşanıyorduk. şu an bebeğim 9 aya yaklaştı her gün hem şükrediyorum hem çok yorgun olduğum için söyleniyorum.
fiziksel değişimim beni yormadı pek de umrumda olmazdı. etrafımdakiler aşırı değişik davrandılar hayatımdan çıkardığım insanlar oldu. kişisel alan çok azalıyor ve kendine ayıracağın pek bir vaktin kalmıyor. bunlar da beni en çok yoran şeyler.
yine de dünyaya bir daha gelsem selim’ime daha genç yaşta sahip olmak isterdim. onun bir gülüşü hareketi kadar beni mutlu eden başka bir şey olmadı.
düzenimiz bozuldu ama biliyorum ki büyüdükçe farklı düzenler kurmaya devam edeceğiz.
benim başıma gelenler bunlardı hakkınızda hayırlısı olsun eşinizin baskı yapması yersiz. bu öncelikle kadının karar vermesi gereken bir konu.
 
Bu konularda en büyük karar anneye yani kadına düşüyor kimse kusura bakmasın. Eninde sonunda olan kadına oluyor. Erkeklere bir şey olduğu yok. Kadının hormonları değişiyor, fiziksel görünüşü değişiyor, psikolojisi değişiyor, doğuma kadar ayrı sorun doğum sonrası lohusa süreci, depresyonu ayrı bir sorun. Kadının işi bırakmasından bahsetmiyorum bile. Erkekler yine işe gidip iyi,kötü sosyalleşiyor. Kadınlar tüm gün bir bebekle dört duvar arasında kalıyor zaten böyle bir hayat yaşayan, bekleyen kadınlara bir şey olmaz. Öncesinde sosyal,işini seven kadınlar ilk iki yıl çok zorlanıyor ve depresyona giriyor. Erkekler iki çocuğu oyalar ve parka götürür sonra başımıza süper baba kesilir halbuki zaten yapması gerekeni yapıyordur. Anne 2 saat ekstra uyumak istese çevre annelik edebiyatı yapmaya başlar. Hamilelik,emzirme süreci, lohusalık bunları en yoğun yaşayan kadınlar oluyor. Hele de bizim ülkemizde kadınlara yönelik bakış açıları malum. O yüzden hazır hissetmiyorsanız, hissetmiyorsunuzdur. Kendinizi ikna etmek zorunda değilsiniz, en iyisini vücudunuz bilir ve açık açık istemediğine dair sinyal gösteriyor. Çocuğa hazır olmadığınız için niye psikologa gideceksiniz ki? Bu gayet normal bir süreç. Asıl çocuk istemiyorum,hazır değilim diyen kadına baskı yapmak anormaldir,manipülasyondur. Resmen çocuk üzerinden tehdit ediliyorsunuz.
 
Daha önce de konu açmıştım, konu iyice çıkmaza girdi...
Çocuk istemiyorum. Ne zaman isterim veya ister miyim onu da bilmiyorum. Eşim artık beklemek istemiyor. Ben ise assssla hazır değilim, deli gibi korkuyorum. Dün akşam baya baya bu konu yüzünden tartıştık. Biraz daha hazır değilim, istemiyorum dersen farklı şeyler yapmak zorunda kalıcam falan dedi. Boşanmayı mı kastetti anlamadım, sormadım da çok kötüydüm çünkü hatta ağlıyordum. Öyle geldi bana ama sanırım blöf yapıyor. Eşimi seviyorum, o da beni seviyor hissediyorum ama bu konu artık bizim çıkmazımız oldu. Ne yapıcam hiçbir fikrim yok. Deli gibi baba olmak istemesi bana çok saçma geliyor. Acımasız geliyor hatta. Çok bencilce, düşüncesizce. Şunu da düşünüyorum; çocuk istemediğim için boşanırsam, (27 yaşındayım şu an) ya sonra bu kararımdan pişman olursam? Belki de zaman geçtikçe anne olmak isteyeceğim? Açıkçası yaşlanınca yanımda birileri olsun isterim, ziyaretime gidip gelen, arayıp soran birilerini isterim. Yalnız kalmaktan korkuyorum. 3 yıllık evliyiz bu arada. Terapi mi alsam napsam? Asla istememe sebeplerim şöyle: işimi bir süre de olsa bırakmak zorunda olmak (belli bir zamana kadar annenin bakması gerektiğini düşünüyorum), bir bireye bağımlı olmak ve onun bana bağımlı olması, vücudumda meydana gelecek deformasyonlar, fiziksel ve psikolojik değişimler, lohusalık, bebek bakımı, bir birey yetiştirme sorumluluğu, maddi manevi yetebilme korkusu, uykusuzluk, sürekli yorgunluk hali, eşimle yaşanabilecek sıkıntılar (doğum sonrası ve çocuk bakımı konusunda), Allah korusun ama yarın bir gün eşimle başka bir konuda sıkıntı yaşarsam sırf çocuğum var diye katlanmak zorunda kalmak... He bir de kv sürekli ben gelip bakarım diyor olursa, o da ayrı bir problem. Yurtdışında yaşıyor, bakma bahanesiyle bize yerleşebilecek bir tip. Tabi buna müsaade etmem ama bunun için de stres yaşamak istemiyorum. Burada da okuyoruz, çevremde de görüyorum. Çocuk evliliğe atılan bomba gibi. Neden böylesine radikal bir değişim yaşayalım ki diyorum. Şu an kafama estiği gibi geziyorum, eğleniyorum. Eşimle gece yarısı çıkıyoruz esince. Anne olunca bebeğe göre hareket etmek zorunda kalıcaz. Bencil mi düşünüyorum? En korktuğum şeylerden biri de sağlıksız bir bebek dünyaya getirmek. Aşırı korkuyorum. Terapi fayda eder mi acaba. Ben anormal miyim? Benim gibi olup, anne olduktan sonra iyi ki diyen var mı?

Konu başlığınızda "Anne olmak gerçekten çok mu zor ?" demişsiniz. Bunlar kişisel deneyimler. Konunuza yazanların yüzde 99'u sorunuza "Hayır, zor değil vb" yazsa; bu size de zor gelmeyeceği anlamına gelmez.

Siz anne olmak istemiyorsanız, istemiyorsunuzdur.

Çocuk istemeyen bir adamı, zorla baba yapmaya çalışmakta yanlış; anne olmak istemeyen bir kadını anne olmaya zorlamakta.

Kendisi gerçekten istememesine rağmen, eşi ile ilişkisi devam etsin diye çocuk sahibi olan ; çocuk sahibi olduktan sonra çocuğunu benimsemeyen, "benden çok sen istedin vb" diyen çok anne / baba var.

Çocuk istemiyorsanız, eşiniz istiyor diye bu yola girmemenizi öneririm.
 
endişe ve korkularında çok haklısın. resmen hayatım selim’den önce selim’den sonra diye ikiye bölündü. evlendiğimde bile bu kadar keskin bir dönüşüm yaşamamıştım.
evlat anne babaya verilen bir hediye. biz çok uğraşarak bebiş sahibi olduk allah başımızdan eksik etmesin bizi bir ömür beraber kılsın♥️ ben çok küçük yaştayken ablalarımın çocukları olmuştu hep anne olmaya özenmiş bebiş sahibi olmak istemişimdir.
tüp bebekle hamile kaldım ve hamileliğim mükemmel geçti. doğumla beraber kendin de yeniden doğuyorsun sanki. bütün evlilik dinamiklerimiz değişti. uykularımız yemeklerimiz gezmelerimiz. yeniden hayata gelmiştik ve alışmak çok uzun sürdü neredeyse boşanıyorduk. şu an bebeğim 9 aya yaklaştı her gün hem şükrediyorum hem çok yorgun olduğum için söyleniyorum.
fiziksel değişimim beni yormadı pek de umrumda olmazdı. etrafımdakiler aşırı değişik davrandılar hayatımdan çıkardığım insanlar oldu. kişisel alan çok azalıyor ve kendine ayıracağın pek bir vaktin kalmıyor. bunlar da beni en çok yoran şeyler.
yine de dünyaya bir daha gelsem selim’ime daha genç yaşta sahip olmak isterdim. onun bir gülüşü hareketi kadar beni mutlu eden başka bir şey olmadı.
düzenimiz bozuldu ama biliyorum ki büyüdükçe farklı düzenler kurmaya devam edeceğiz.
benim başıma gelenler bunlardı hakkınızda hayırlısı olsun eşinizin baskı yapması yersiz. bu öncelikle kadının karar vermesi gereken bir konu.
Allah bağışlasın bebeğinizi. Sizin çok isteyerek bebek sahibi olmanıza rağmen boşanma aşamasına gelmeniz korkularımın yersiz olmadığını gösterdi :KK43: Çok teşekkür ederim tecrübelerinizi paylaştığınız için :KK200:
 
X