- 1 Mayıs 2007
- 10.363
- 31
- 408
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Anne oldum ben...
Dila'mın annesi...
Ve dünyanın en mutlu insanı...
12 Ocak 2009 Pazartesi saat:23.40...
3.230 kg ve 51 cm...
Öyküsünü yazmaya dünyaya indi meleğim...
Söz verdiği günde ve saatte...
Dakikti çok bekletmedi bizi...
Odamızdaydık ilk..
Kasılmalar...
Belimden karnıma doğru...
Dayanılmazdı...
İçimde deprem oluyordu...
Zordu evet..
Ama olsundu...
Kızımdan doğruydu...
Ondan ne gelirse gelsindi..
Sevdiğim adam yanımda elimi tutuyordu...
Doktorum gelip kontrol ediyordu...
Arada yürümek kasılmalarıma iyi geliyordu...
Ve doğum anı...
Karnımın üzerindeki basınç...
İçim çekilircesine içimden kopan bebeğim...
Bu kadardı işte...
Mucizeydi...
Ağlıyordu..
Ürperten bir çığlık...
Bunca zaman evi bildiği yer onu dışarı atmıştı...
Yolun sonuydu...
Kendi yolunda ilerleyecekti..
Şaşkındı..
Ağlıyordum...
Artık yoktu içimde...
Unutacaktı büyük aşkımızı...
Tek bedendeki hayatımızı...
Buraya kadardı...
Dudaklarımda buruk bir tebessüm, gözlerim yaşlıydı..
İlk görüş.
Ve panik aynı anda...
Kalbim yerinden çıkacak sandım...
Ellerim titriyordu.
Yaşadığım heyecanların hepsinden farklıydı..
Candı, canımdan parçaydı.
Kollarımdaydı..
Titreyen ellerimin arasındaydı...
Minnacıktı ve sağlıklıydı...
Güldüm ona..
Ben senin annenim diyebildim sadece...
Biliyordu işte ne gerek vardı boş laflara...
Oysa ne çok şey vardı ona söylemek istediğim...
Konuşamadım işte...
Düğümlendim kaldım...
Bakakaldım...
İnsan nasıl şükreder ki yaradana...
Ne söyleyebilir...
Hangi cümle ya da söz yaşanılanı karşılayabilir..
Sustum sadece...
Hayatım değişti...
Geriye dönüş...
Yoktu...
Bir bebeğim oldu benim....
Esmer, çirkin, kırmızı mor karışımı et parçası...
Ama benimdi...
Kalbimdi..
Saf sevgimdi...
Bizdi..
Bu dünyada en çok seveceğimiz bebekti..
Garip hisler..
Şimdi hep birlikte mi yaşayacaktık biz...
Bütün bir hayatı...
Bizi birbirimize bağlayan bağı da kestiler en son..
Kısa bir süreliğine ayrıldık...
Bana çok uzun geldi..
O arada annemi ve anneliği damarlarımda hissedecek vaktim oldu...
Düşündüm....
Annemin beni neden bu kadar çok sevdiğini anladım...
Annemi bir kez daha sevdim...
Onun kızı olduğum için Allah'a şükrettim önce...
Dila'mı bize verdiği için sonrasında..
İki gün boyunca tutuyordum kendimi...
Annem yanımdaydı ama ben sadece susuyordum...
Hiç bir söz söyleyemiyor gülümsüyordum...
Gözlerimden yaşların sel gibi boşaldığı an...
Annemle gözgöze geldiğim andı..
Ellerine sarıldım...
Ona bir hayat borçluydum...
Öptüm, öptüm, öptüm...
İçim boşalırcasına ağladım...
İçimi çeke çeke ağladım...
Ağladım...
İçimi yıkadım...
DİLA doğdu...
Tam sekiz gün önce..
Geldi, gelecek gelmiyor derken...
Vaktinin büyük kısmını emerek ve uyuyarak geçiriyor....
Göğsümde yatmayı seviyor...
Dünyamızın merkezinde...
Onu seyretmek gerçekten çok keyifli....
Yaramaz çocuklar gibiyiz eşimle...
Evcilik oynuyoruz sanki...
Hiç bir şeyin farkında değiliz...
Sen babasın diyorum ben de anne bu da bizim kızımız...
Oyuncak gibi sanki...
Her şey bir rüya sanki...
"Aynı sana benziyor" diyorum...
Kabul etmiyor inatçı adam "hayır ikimize" diyor bana...
Bir başkası dediğinde çok mutlu oluyor ama...
Babasına benzeyen kız çocukları daha bir düşkün olurlar babalarına...
Kızın çok sevecek seni biliyor musun diyorum ...
Umarım diyor...
Eminim diyorum...
Öyleydi çünkü...
Babama çok benziyordum...
Ona çok düşkündüm...
Yıllarca onun sevgisini hissetmek en büyük desteğimdi...
Babam benim en büyük zenginliğimdi...
Ve kızımı onun kucağında görmek benim için dünyalara bedeldi...
Hep sorardım anneme, aynı hikayeyi tekrar tekrar dinlerdim...
Ve sanırım 12 Ocakta ben 30 yıl önceyi gördüm hem de şeddeli olarak...
Tüm bunları düşünmek mutluluğuma mutluluk katıyor...
Öyle bir şeydi işte kızım dünyaya geldi...
Kendi hikayesini yazmaya....
Öğrenmeye...
Öğretmeye...
Aşkı bulmaya...
Kendine varmaya...
Her şey her zaman tozpembe gitmeyecek hayatında...
Karanlıkta kaldığında ben hep doğumunu anlatacağım ona...
Aydınlansın diye...
Yumuk yumuk ellerinde dünyayı tutuyordun sen ellerinde diyeceğim...
Unutacak hatırlatacağım...
En büyük kavgasını kendine karşı verirken en büyük çatışmalarını bizimle yaşayacak belki...
Ama sonu biliyorum ben; varışı kendine olacak dönüşü ise bize...
Yaşadığımız bir mucizeydi kızım...
Seni hayatla paylaşmak zor gelecek...
Hatalarımda olacak...
Af dileyeceğim senden..
Hep çok seveceğim seni...
En kıymetlim olacaksın...
Doğumunu...
Hiç unutmayacağım ve yaşayacağım...
Söz..
Sende hiç unutma...
Sen bir ütyopyanın gerçeğe dönüşmesisin aslında...
Deden bana adın gibi dost doğru ol derdi hep..
Sende adının anlamıyla yaşa...
Seni çok seviyorum...
Annen:asigim: