aşırı derecede hassas ve yaşadığını dibine kadar yaşayan bir kadın var karşımızda.
benim annem de böyledir.
hem arkadaş hem otorite olmaya çalıştı. olamadı. beni de dengesizleştirdi ergenliğimden.evlenip ortam değiştirince ancak oturdu kişiliğim. beni söylememem gereken bir laf var diye dövdü de oturup benimle içti de...
babamla kavga eder mezarlığa kaçar.
benimle kavga eder bir daha evine bile gelmeyeceğim der.
herkesle kavga eder ilaç içip intihar etmeye çalışır.
"kendimi öldüreceğim" der telefonunu kapatır. herkesi manyağa çevirir. ben de nefret ediyorum bu huylarından,kendi de farkında. tedavi de görüyor,ilaç da alıyor. ama değişen bişey olmadı.
napalım değişmiyor ama çok seviyorum onu. her seferinde bi daha konuşmayacağım diyorum. kıyamıyorum.
belki de bu yüzden farkında olmadan sempati duydum konu sahibine. muhakkak insan dediğine dikkat etmeli.
ama şu kısa bilgiyi de vereyim; annemin sürekli böyle söylediği ve kimsenin ciddiye almadığı bir olayda kusturarak çıkardık midesinden hapları.
feryat figan davranıyor diye sadece öfkelenip geri çekilmemiz lazım. bir birey olarak hem anlayışlı hem de can tehlikesi olduğu için temkinli davranmalıyız...
bu arada:
herkes "çocuklarımı da öldüreyim" kısmına takılmış,"akıl karımı bu? anne böyle mi yapar" diyorsunuz, haklısınız da.hem de dibine kadar.
Fakat Analizinizi çalışan,mantıklı aklınızla yapıyorsunuz. O kadın da sadece duygu var şu anda. "Kendimi öldürmek istiyorum" diyor. Ama çocuklarını bırakamayacağını biliyor. "Çocuğum olmasaydı ölebilirdim" diyor. "O zaman onlar keşke olmasa" diyor. Mantık bunun neresinde? Yok. O yüzden mantıklı cümleler söyleyip konu sahibini ayıplamayın. O böyle lafları sinir krizine gidip söylüyor. Her sinir krizine giren ayılıp bayılacak değil ya. O da böyle giriyor...