- 6 Aralık 2017
- 5
- 9
- 6
- 32
- Konu Sahibi aslindahayatguzel
- #1
Merhaba... Benim bir derdim var. O da ablam. Bunu dillendireceğime ihtimal vermezdim açıkçası bu durum beni fazlasıyla üzüyor. Olabildiğince özetlemeye çalışacağım. Ben 26, ablam ise 35 yaşında. Kendisi evli ve maşallah dünya tatlısı 2 yaşında çocuğu var. Birlikte çalışıyoruz ve evlerimiz de yakın sayılır. Ben ise ailemle yaşıyorum. Sorun ise sonu gelmeyen yardım beklentileri ve müdahaleleri. Kendisinin bir şeye ihtiyacı olduğunda etrafındaki herkesin, özellikle ailesinin kendisine her ne koşulda olursa olsun yardım edeceğine inanıyor sanırım ve isteklerini dile getirirken resmen duygu sömürüsü yapıyor.
Örneklerle anlatmam gerekirse, mesela eşi de o da çalıştığı için yeğenimle gün içinde mutlaka biri ilgilenmeli. Eniştemin annesi şehirdışında olduğu için yeğenimle annem ve babam ilgileniyor ama ikisi de 63 yaşında ve ikisinin de çeşitli sağlık sorunları var. Babam belli bir süre ayakta kaldıktan sonra ağrı çekiyor, hafif derecede kalp yetmezliği var ve nereden baksanız sağlıklı yaşıtlarına göre daha çabuk yoruluyor. Annem ise tansiyon hastası ve kalp ile ilgili başka bir rahatsızlığı da var. Hatta doktoru daha birkaç ay öncesinde anneme ablamın yanında "yorulmaman, koşturmaman gerekiyor" dedi. Bizim bücür de maşallah çok hareketli. Annem artık yorulduğunu biraz dinlenmek istediğini defalarca dile getirdi ama ablam bunu anlamıyor ve kayınvalidesini "sevmediği" için çağırmıyor. Kaldı ki kayınvalidesi de maşallah oldukça dinç ve yerinde durmaz sürekli bir aktivite içindedir. Hoş tabi kendisinin de pek gelesi yok ama ablam en azından 1 ay için gelmesi için tam anlamıyla birşey yapmıyor. Bize geldiğinde içtiği su bardağını bile alıp yerine koymaz, çocuk sahibi olmadan önce de böyleydi. Annem 1 ay kadar evde yalnız kaldığında eve bir süpürge tutmamıştır. Söz konusu annem ve babamın sağlığı huzuru olduğu için rahatsız oluyorum doğal olarak ama ikisine de kızlarını kötüler gibi olmamak için tek kelime edemiyorum. O da benim ablam neticede.
Hatta geçtiğimiz yıl ben başka bir yerde çalışırken sırf kendisi önceki gün ev alışverişi yapmadığı için ve annem de o gün ona gidemeyeceği için benden patronuma yalan söyleyip kendisine alışveriş yapmamı istemişti. Bunun gibi birçok olay yaşandı. Misafirleri gelmeden önce zamanında temizlik yapmadığı için gece yarıları temizliğe yardım mı etmedim defalarca. Kendisinin yerine getirmesi gereken sorumlulukları bize yükleme gibi bir alışkanlığı var sanırım.
Bunun dışında birçok şeyime müdahale ediyor. Bir erkek arkadaşım vardı, başlarda ben ağırdan alırken beni "çok iyi çocuk, ben çok beğendim" diye gazladı tabiri caizse, zaman geçtikçe sevmemeye başladı. Sonrasında ben ayrıldım bir takım kötü huylarından, aman allahım ablamı görseniz, ben üzülüyorum ediyorum o zafer kazanmış gibi resmen. Benim üzüldüğümü fark etmeden sürekli onun konusunu açıp onu yermeye devam etti uzunca bir süre. Şimdi biriyle tanıştım, şu an arkadaşız ama kendi doğrularını, beğenilerini bana empoze etmeye çalışıyor ve açıkçası ister istemez o kişi hakkında içime kurt düşüyor tanımadan etmeden, deli oluyorum. Bana yakıştırdığı bir eş profili varmış kafasında. Eyvallah da ben burada neci oluyorum? Bildiğim kadarıyla en son ben kendi hayatımı yaşıyordum herkes gibi...
Diğer bir örnek, kendisi için sürekli program yapar ve buna eniştemi de dahil eder. Annemle babam gün içinde yorgun olduğu için benden yeğenime bakmamı istiyor. Yeğenim benim canım ciğerim, onunla zaman geçirmek gerçekten çok güzel. Yine de ben de kendi programımı yapıyorum, yoğun çalıştığımız için kısıtlı zamanım oluyor kendime ayırmak için. Haftaiçi geç saatlere kadar çalıştığım, yetmeyince eve iş götürdüğüm zamanlar oluyor ve arta kalan zamanlarda arkadaşlarımla birşey yapmak istiyorum, eve gidip boş boş tavanı izlemek istiyorum, ne bileyim ağda yapmak istiyorum, anladınız beni. Kesinlikle sormuyor "sen birşey yapacak mısın, planın var mı?" diye. Açıkçası ben de başta hayır olmaz diyorum. Bir görseniz suratının halini... Dışarıdan bakan sanki hayatına küfretmişim, dünyanın kötülüğünü etmişim ve yeryüzünde benden bet bir insan daha olamaz... Hal böyle olunca benim de moralim bozuluyor. Çoğunlukla yeniliyorum ve kabul ediyorum ama mutlu değilim. Hiç mutlu değilim, çok sıkıldım. Çünkü belli bir yaşa gelmişim, annem-babam bile kararlarıma, işlerime saygı duyuyorlar ve benim de tek başına bir birey olduğumu bilerek hareket ediyorlar. Tabi yanlış anlaşılmasın bir leydi değilim elbette ama hani bir sınır vardır ya, sağolsun çok güzel koruyoruz o sınırı. Bugün ablam yine aynı şeyi yaptı ben de hayır dedim, kabul etmedim, yine yüzü düştü, bakışlarıyla dünyanın en kötü insanı ilan edildim ama geri adım atmadım.
Kötü bir insan değil kesinlikle, hatta çok iyidir. Ama yaptıklarının da farkında değil sanırım...
Çoook uzun oldu, farkındayım. Ne yapabilirim, benden farklı düşündüğünüz konular varsa neler, önerilerinizi bekliyorum
Örneklerle anlatmam gerekirse, mesela eşi de o da çalıştığı için yeğenimle gün içinde mutlaka biri ilgilenmeli. Eniştemin annesi şehirdışında olduğu için yeğenimle annem ve babam ilgileniyor ama ikisi de 63 yaşında ve ikisinin de çeşitli sağlık sorunları var. Babam belli bir süre ayakta kaldıktan sonra ağrı çekiyor, hafif derecede kalp yetmezliği var ve nereden baksanız sağlıklı yaşıtlarına göre daha çabuk yoruluyor. Annem ise tansiyon hastası ve kalp ile ilgili başka bir rahatsızlığı da var. Hatta doktoru daha birkaç ay öncesinde anneme ablamın yanında "yorulmaman, koşturmaman gerekiyor" dedi. Bizim bücür de maşallah çok hareketli. Annem artık yorulduğunu biraz dinlenmek istediğini defalarca dile getirdi ama ablam bunu anlamıyor ve kayınvalidesini "sevmediği" için çağırmıyor. Kaldı ki kayınvalidesi de maşallah oldukça dinç ve yerinde durmaz sürekli bir aktivite içindedir. Hoş tabi kendisinin de pek gelesi yok ama ablam en azından 1 ay için gelmesi için tam anlamıyla birşey yapmıyor. Bize geldiğinde içtiği su bardağını bile alıp yerine koymaz, çocuk sahibi olmadan önce de böyleydi. Annem 1 ay kadar evde yalnız kaldığında eve bir süpürge tutmamıştır. Söz konusu annem ve babamın sağlığı huzuru olduğu için rahatsız oluyorum doğal olarak ama ikisine de kızlarını kötüler gibi olmamak için tek kelime edemiyorum. O da benim ablam neticede.
Hatta geçtiğimiz yıl ben başka bir yerde çalışırken sırf kendisi önceki gün ev alışverişi yapmadığı için ve annem de o gün ona gidemeyeceği için benden patronuma yalan söyleyip kendisine alışveriş yapmamı istemişti. Bunun gibi birçok olay yaşandı. Misafirleri gelmeden önce zamanında temizlik yapmadığı için gece yarıları temizliğe yardım mı etmedim defalarca. Kendisinin yerine getirmesi gereken sorumlulukları bize yükleme gibi bir alışkanlığı var sanırım.
Bunun dışında birçok şeyime müdahale ediyor. Bir erkek arkadaşım vardı, başlarda ben ağırdan alırken beni "çok iyi çocuk, ben çok beğendim" diye gazladı tabiri caizse, zaman geçtikçe sevmemeye başladı. Sonrasında ben ayrıldım bir takım kötü huylarından, aman allahım ablamı görseniz, ben üzülüyorum ediyorum o zafer kazanmış gibi resmen. Benim üzüldüğümü fark etmeden sürekli onun konusunu açıp onu yermeye devam etti uzunca bir süre. Şimdi biriyle tanıştım, şu an arkadaşız ama kendi doğrularını, beğenilerini bana empoze etmeye çalışıyor ve açıkçası ister istemez o kişi hakkında içime kurt düşüyor tanımadan etmeden, deli oluyorum. Bana yakıştırdığı bir eş profili varmış kafasında. Eyvallah da ben burada neci oluyorum? Bildiğim kadarıyla en son ben kendi hayatımı yaşıyordum herkes gibi...
Diğer bir örnek, kendisi için sürekli program yapar ve buna eniştemi de dahil eder. Annemle babam gün içinde yorgun olduğu için benden yeğenime bakmamı istiyor. Yeğenim benim canım ciğerim, onunla zaman geçirmek gerçekten çok güzel. Yine de ben de kendi programımı yapıyorum, yoğun çalıştığımız için kısıtlı zamanım oluyor kendime ayırmak için. Haftaiçi geç saatlere kadar çalıştığım, yetmeyince eve iş götürdüğüm zamanlar oluyor ve arta kalan zamanlarda arkadaşlarımla birşey yapmak istiyorum, eve gidip boş boş tavanı izlemek istiyorum, ne bileyim ağda yapmak istiyorum, anladınız beni. Kesinlikle sormuyor "sen birşey yapacak mısın, planın var mı?" diye. Açıkçası ben de başta hayır olmaz diyorum. Bir görseniz suratının halini... Dışarıdan bakan sanki hayatına küfretmişim, dünyanın kötülüğünü etmişim ve yeryüzünde benden bet bir insan daha olamaz... Hal böyle olunca benim de moralim bozuluyor. Çoğunlukla yeniliyorum ve kabul ediyorum ama mutlu değilim. Hiç mutlu değilim, çok sıkıldım. Çünkü belli bir yaşa gelmişim, annem-babam bile kararlarıma, işlerime saygı duyuyorlar ve benim de tek başına bir birey olduğumu bilerek hareket ediyorlar. Tabi yanlış anlaşılmasın bir leydi değilim elbette ama hani bir sınır vardır ya, sağolsun çok güzel koruyoruz o sınırı. Bugün ablam yine aynı şeyi yaptı ben de hayır dedim, kabul etmedim, yine yüzü düştü, bakışlarıyla dünyanın en kötü insanı ilan edildim ama geri adım atmadım.
Kötü bir insan değil kesinlikle, hatta çok iyidir. Ama yaptıklarının da farkında değil sanırım...
Çoook uzun oldu, farkındayım. Ne yapabilirim, benden farklı düşündüğünüz konular varsa neler, önerilerinizi bekliyorum