5. Sinema Günleri 1. Hafta "atlantis"

:)


  • Ankete Katılan
    7
Bu soru-cevap olayı çok güzel olmuş
Sinema organizasyonlarında yeni biri olarak hepinizi merak ediyordum
Atlantisin film eleştirilerini hep çok derin ve bilgiç bulmuşumdur
Yetkili ağızdan filmin yorumlarını almak gibi
Bu vesileyle Atlantisle ilgili düşüncelerimi dışardan nasıl gözüktüğünü de söylemiş oldum
Eğer herkesin gününde bunları yaparsak
Bende sonradan gelen biri olarak herkesin gününde bende bırakmış olduğunuz ilk intibalarınızı söylemiş olurum

Şimdi gelelim atlantis hakkında merak ettiğim şeylere

1. Sinemasever biri olarak aynı anda hem kitabı hem de filmi çekilmiş bir yapıtın önce filmini izlemeyi mi yoksa kitabını mı okumayı tercih edersin?

2. Ömrünün sonuna kadar tek türde film izleyecek olsan bu hangi tür olurdu?

3. İzlediğin filmlerde hiç işte beni yazmışlar bunlar benim davranışlarım benim haraketlerim dediğin bir karakter oldu mu?

4. En beğendiğin film afişi hangisi?

6. Bir filmde oynamak isteseydin bu hangi filmin hangi karakteri olurdu?
 

Missa'cım çok teşekkürler güzel sözlerin, düşüncelerin için:78: yetkili ağız değil tabi ki ne haddime bu kadarcık birikimle ama bu başlıklar, sinemayla ilgili paylaşımlar o kadar güzel ilerliyor ki izlediklerim hakkındaki hislerimi sizlerle paylaşmaktan çok keyif alıyorum:)


1) Hangisine önce ulaşırsam... Dexter kitap uyarlaması dizidir, diziyi önce izlediğimden kitabını almadım, Dostoyevski'nin birçok kitabını okudum daha sonra geçmiş yıllarda sinemaya da uyarlandığını öğrendim ama izlemek içimden gelmedi.

Şöyle bir seçim de yapıyorum; eğer felsefi ya da psikolojik yanı ağır basan yahut çok sağlam bir edebiyat eseriyse asla onu sinemada izleyip kitaptan alacağım keyfi azaltmam fakat benim için çok fazla anlam ifade etmeyen bir eserse filmini izler fikir sahibi olmuş olurum.

Misal "gölgesizler" ağır bir romandır, anlayışı, kavrayışı zordur çünkü yazar yazmadıklarıyla da okuyucunun hayal gücünü yoklar fakat filminin bir kısmını izlediğimde eksik, kopuk parçalardan oluşmuş gibi geldi, kitabın zaten asıl amacı tasavvur edilecek malzemeyi okuyucuya vererek onun düş gücüne gerisini bırakmak; bir yönetmen ya da kitabı elden geçiren senarist neden müdahale etsin ki diyorum=))

2) Ana tür: Gerilim Alt tür: Psikolojik - gizem

3) Tamamen özdeşleştirdiğim bir karakter olmadı fakat "Before Sunrise" sanırım benim hayata bakışıma en uygun karakterlerden birini içinde barındırıyordu. İnsanlar çoğu zaman birbiriyle konuşmuyor, ister aşk ister arkadaşlık olsun, gündelik dışına çıkmayan sohbetler yıllarca yan yana iki hayaleti bir arada tutuyor sanki, ben de ordaki karakterler gibi aşkın böyle yaşanması gerektiğini düşünürüm, bol bol konuşmak, gezmek, sokaklarda aylak aylak dolaşmak ve insanın en derinine ulaşmak tabi yazdıklarımı tam anlamıyla ihtiva eden bir film değildi, belki de süresinden dolayı...

4) Eternal Sunshine, Once, Shutter Island

5) Stardust olabilirdi Çok eğlenceli fantastik bir filmdi, neşesi yok olmuş bir kasabaya çikolatayla mutluluk getiren, boş inanla savaşan Chocolat filmindeki karakter de olabilirdi, üstelik yakışıklı çingene rolünde Johny Depp çıkıp geliyor daha sonra
 
noi her sabah kapisinin önüne biriken karlari temizliyor..hava her zaman gri,yollar, okul her yer issiz ve puslu..hüzün kacinilmaz

Yönetmenle yapılan bir röportajda sormuşlar Noi neden bardan atıldı diye yönetmen de babası bile kendini orda rahat hissederken Noi'nin hiçbir yere tutunamayışının sembolik anlatımıydı gibi bir söz sarf etmiş. Kesinlikle incelikle işlenmiş, derinde hissedilmiş bir boşluğun öyküsü bence.


güzel bir not
 

lynch filmlerinin?
bi cogunu izledin mi?
 
lynch filmlerinin?
bi cogunu izledin mi?

Lost Highway

Mulholland Drive ve Blue Velvet izlediğim filmleri fakat kafamı karıştıran kabusum olan başta Kayıp Otoban ardından da Mulholland Çıkmazıdır:)

Fil Adamın ise bir kısmını izlemiş altyazının senkron sorunu nedeniyle yarım bırakmıştım.
 
Çok dalgınım şu sıralar hemen boşaltıyorum kuzum .


Atlantiscim büyük bir keyifle yazdıklarını okudum
 
Son düzenleme:
Kızlar filmi torrentle mi indirdiniz ? Şimdi torrentle uğraşmak istemiyorum.Bilgisayarı yeni formatladım bittorrent indir kur uzun iş . Uzun iş değil de üşeniyorum diyelim şuna :2: Bana biriniz filmin linklerini özelden yollayabilir mi ?
 
Son düzenleme:
şu etkinliklerinizi seviyorum ya =)
yeni filmler kesfetmemi saglıyor.
Mr. nobody'i indirdim merakla izleyeceğim
 
ne kadar anlasilmaz da olsa yol sahneleri, müzikleri harikaydi..ama zaten düsünüyorumda benim bazi psikoz sorunlarim olsa benim yasadiklarimi, gördüklerimi benden baska kim anlaya bilir?kimse..
basit olarak, böyle dusundugumde ben lynch filmlerini anliyorum diyebilirim
ama sarsiyor, gerek yok sürekli dengelerle oynamaya..ruhumuzun dengesiyle yani..o yüzden biraz uzak duruyorum
 
şu etkinliklerinizi seviyorum ya =)
yeni filmler kesfetmemi saglıyor.
Mr. nobody'i indirdim merakla izleyeceğim

atlantisin önerdiği filmlerden sevemediğim tek film:) konusu itibariyle çok çarpıcı ama beni biraz sıktı. sanırım filmi yeterince samimi bulamadım. izledikten sonra da yorumlara baktım, bu film sinema çevresini bildiğin ikiye bölmüş:)) bazısı hastası olmuş, en iyilerim listesine sokuyor bazısı da yerin dibine:)

sanırım liv de izledikten sonra anketimi açacağım değil mi..
 

evet yol sahneleri ve müzikleri harikaydı
ama uzun metrajlı film olmasına gerek yokmuş
kısa film yapabilrmiş çokta şahane olurmuş :)
film oldukça naifti sadece yolu agacı güneşi çekmiş Lynch
bilmiyorum ben bu yüzden önyargılıyım filmlerine

kesin izle dediğin bir filmi varmı ? :)
ben kısa filmlerinin bir çoğunu izledim
uzun metrajlı filmlerinden sadece the straight story izledim
 

Sanırım her pazartesi yeni anket açacağız .
 

özelden sana attım kankacım .
 
Son düzenleyen: Moderatör:
mulholland dr de bir sans verebilirsin prenses:)

bende mrnobodyi izledim..kesinlikle cok orjinal bir senaryosu vardi..zaman zaman dagiliyor insan yani aslinda konu dagiliyor ama kurgusu cekimleri tek kelimeyle muhtesem..secimlerimiz ve ardindan bu dogrultuda yasiycaklarimiz.

ince ince islenmis bir film..o sahneler neydi yaa..9yas cok basariliydi..ask burcu burcuydu,,renkler

hele müzikler 10 uzerinden 10
her ana yakismis bi bakiyosun pixies bi bakiyosun 99 luftballons "hö" diyosun

bu yönetmenin diger filmlerinede bakicam
 

Pia soundtrack albümünü (resmi olmayan soundtrack albümü nette bulunabilir) öneririm özellikle "Daydream" parçası ve "pavane" çok güzeldi, filmden sonra defalarca dinledim. Yönetmenin Le huitième jour filmini de öneririm, down sendromlu biriyle bir iş adamının çakışan yollarını, sevginin saf halini anlatan bir film, çok etkilenmiştim. Yönetmen bana guvastanema aksine çok samimi geldi, belki çok yoğun düşünceleri aynı potada eritmeye çalışırken kopukluk yaşadı ama onu da düşüncelerin devinimine bağlıyorum. Ayrıca çeşitli sözlüklerde Hollywood filmi sanılıp tepkisel yaklaşılmış ki önyargı böyle birşey olmalı, yönetmen Belçikalı ve film de Belçika yapımı
 

aaaa prensesim sen "Kayıp Otoban"ı izlemedin mi? Kesinlikle izlemelisin, sevmeyecek olsan da Lynch filmlerini en azından bu film üzerinden değerlendirirsin.
 

filmleri izlemeden önce ne tür ne anlatıyo bileyim diye bir iki bişi okuyorum, önyargılı yaklaşmadığımdan eminim ama işte daha önce de konuştuğumuz şeyler, öznel şeyler devreye giriyor. kötü film demedim zaten hatta yoğun aşk sahnelerinden dolayı izleyenin pişman olmayacağından eminim. müzikleri de pek güzeldi ama konusunun orjinal olduğunu savunmak doğru olmaz aslında, aynı konuyu işleyen filmler yapılmıştı daha önce. ben daha iyisini bekliyodum yalnızca o kadar. tamam gittim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…