kızlar tam bizim yaşadıklarımız ve yararı olabilecek bilgiler, okumanızı tavsiye ederim:
Yazar notu: Özellikle ilk iki yahut üç ay işinize yarayacak bu bilgiler deneyerek yada eş dost dinleyerek de çok rahat öğrenilebilir. Maalesef mucizevi sorun çözümlerinden bahsetmiyor yalnızca üç beş web sitesinde eşleştireceğiniz bilgileri deneyim kisvesi altında tek yazıda sunuyorum. Vaat ettiğim tek şey daha az zaman kaybıdır ve bilirim ki zaman bizler için artık çok kıymetlidir.
Giriş
Bebeğimizi aldık, evimize geldik. Her şey çok güzel. Yavrumuz melekler gibi uyuyor. Emzirmeyi tam olarak başaramadım ama olsun, umutluyum başaracağız.
Telefonlar geliyor, tebrikler yağıyor,
“Bebiş nasıl” diye soruluyor,
“Çok sakin, çok uslu, hep uyuyor” diyoruz.
Sorun 1- Emzirmek için uyandıramıyorum
“İki saatte bir emzir” demiş doktor, “Kan şekeri düşer”
Ama uyanmıyor? Bilindik numaraları deniyoruz, bilmediklerimizi internetten araştırıp deniyoruz, yok uyanmıyor. İki saat uyuduktan sonra iki saatte biz uyandırmaya çalıyoruz etti dört. Hop kendiliğinden açıveriyor gözlerini, uykusunu almış.
On dakika emiyor, on dakika uyuyor, doyup doymadığını bilmiyorum, zaten tam olarak emmeyi de beceremiyor, emzirmek saatler sürüyor.
Derin uyuduğuna emin olduktan sonra tekrar saati kuruyoruz yatıyoruz, iki saat sonra yeniden uyandırma çalışmaları başlıyor ve her seferinde bebek kendi uyanmak istediği zaman uyanıyor.
Ve geç olsa da öğreniyoruz: Bırak uyusun! Zaten uyandırmayı başaramıyorsun neden cebelleşiyorsun?
Sorun 2 – Sürekli emmek istiyor, doymuyor mu?
Bebeğim sürekli emmek istiyor, parmağımı uzatıyorum büyük bir iştahla saldırıyor. Ağlarken parmağımı dudağının kenarına değdiriyorum hemen susuyor ve emmeye çalışıyor. Bende aç olduğunu düşünüp tekrar emziriyorum. Doymuyor mu? Sütüm yetmiyor mu? Mama mı versem? soruları uçuşuyor beynimde.
Öğreniyoruz: Emmek bebekler için bir rahatlama refleksidir. Aç olduğunda da emdiği gibi, huzursuzluktan, uykusuzluktan, gaz sancısından yahut farklı bir ağrıdan dolayı emmek isteyebilir.
İlk haftalarda “sütüm yok, göğüslerim bomboş, bebeğim doymuyor, hep emmek istiyor” derken derken bebeğim günde minimum bir kere kusardı. Öyle böyle değil hemde, bir su bardağına yakın fışkırırcasına çıkarırdı yediklerini. Çünkü gereğinden fazla emiyordu ve gırtlağına kadar beslendiği için kusuyordu. Memeler gün boyu çalıştığı için süt birikemiyordu ve ben sütüm olmadığını zannediyordum.
Çözüm: Bebeği emziğe alıştırmak (ben başaramadım, siz başarın) emme refleksini emzik ile tatmin etmek ve beslenme aralarını uzatmak. Bebeğinizin yine de emmek istediğini düşünüyorsanız asgari 45-60 dakika sonra tekrar besleyin.
Sorun 3 – Bebeğimin mide gazını çıkaramıyorum
Bağırsaklarda gaz oluşumunu önlemek için öncelikle her emzirmeden sonra mide gazının çıkartılması gerekiyor ama bir türlü başaramıyoruz. Bebek ziyaretine gelen önceden çocuk sahibi olmuş insanların eline tutuşturuyorum İklim’i; “Hayrına bi gazını çıkarabilir misiniz?”
Uyanık olduğu zaman uzun uğraşlar sonucu minik bir geğirme alabiliyorum küçük hanımdan ama genelde memede uyuyakaldığı için uyurken mümkün değil gaz çıkaramıyorum. Bu çıkmayan gazlar ise bize hıçkırık ve bağırsak gazı olarak geri dönüyor.
Doğaçlama Keşfim: Bebeği dik konuma getirip zıplatma hareketi yaptığımızda uykusu açılıyor ve bu konumdayken sırtına pıt pıt vurmaktan daha kolay mide gazı çıkıyor.
İki ayı geçtikten sonra bilindik gaz çıkarma yöntemi işe yaramaya başlıyor, ona geçiyoruz. Bilmeyenler için tarifi; bebek kolları omzumuzdan aşacak şekilde yerleştirilir ve midesinin tam arkasına gelen noktaya hafif hafif vurulur. Arada avucumuzun içiyle ovalayıp tekrar ritmik olarak vurulur. Bebeğinizden o muhteşem geğirme sesi çıkana kadar itina ile devam edilir.
Sorun 4 – Bebeğim sürekli ağlıyor, uyumuyor. Nesi var?
Hani usluydu, hani melekler gibi uyuyordu? Ne oldu bu bebeğe?
Bacaklarını çekerek ağlıyor. Anlıyorum ki gaz sancısı çekiyor. Bir tek emdiği zamanlar rahatlıyor diye emziriyorum. Ama az sonra tekrar sancıyla kıvranmaya devam ediyor. Kendimi çok çaresiz, yorgun ve tükenmiş hissediyorum. Bütün gece uykusuzuz. Çocuklu hayata hoş geldik. Sen misin uyuyan sabiyi zorla uyandırmaya çalışan, al sana!
Öğreniyoruz: Bebek sakinleşmek için emme refleksini kullanıyor, beslenmek istemiyor. Aksine gaz sancısı çekerken beslenmeye sürekli devam etmek önceki gazını çıkaramadan vücutta yeni gaz yapılanmasına sebep oluyor ve bu kısır döngü saatlerce, günlerce sürüyor. Yukarıda belirttiğim gibi bebeğe rahatlaması için emzik verilmeli ve beslenme saatlerinin arası açılmalı.
Bitmeyen Sorun, Gaz: Bebeğime çok önemli bir hastalığı olmadığı müddetçe doğal yollardan tedavi etme ve ilaç kullanmama sözü vermiştim. Öncelikli olarak doğal yöntemleri deniyorum:
*Bacakları dizlerinden büküp karına doğru bastırarak spor yaptırmak,
*Karnına ılık su doldurulmuş termofor koymak,
*Ayak tabanlarına adaçayı (acı elma) yağı sürmek,
*Bebe yağı / Zeytin yağı ile dairesel hareketler ile bebeğin karnına masaj yapmak,
*Sırtını ovalamak.
*Rezene içmek ve içirmek
Maalesef hiç biri rahatlatmıyor bebeğimi, ilaçlara geçiyoruz.
*Metsil (kimyasal) – Fena değildi
*Zinco (bitkisel )– Hiçbir işe yaramadı
*Colinox (kimyasal) – Sindirim sisteminin daha hızlı yapılanmasını sağlaması nedeni ile tercih edildi fakat kullandığımız süre boyunca bir faydası gözlemlenmedi
*Nurse Harvey’s (bitkisel) – Baş tacım, tek işimize yarayan bitkisel şurup. İçeriği az ve öz. Fakat hiçbir yerde bulunmuyor. Bitti mi kalakalıyoruz.
Kimyasal olanların ortak özellikleri etken madde olarak simetikon içermeleri. Aslında birbirlerinden pek farkları yok. Sadece simetikon oranları değişmekle birlikte kimisi sindirim sisteminin yapılanmasını hızlandırması amaçlı probiyotik içermekte. Öncelikli olarak bitkisel olanların denenmesinde ve tercih edilmesinde fayda var.
*Ah bir de daha sonra alışkanlığa dönüşebilecek anı kurtarma hareketleri vardır ki gerçekten anı kurtarır: Sallamak, kucakta gezdirmek, pusette gezdirmek. Sallanmak, hareket ettirilmek bebeklerin bağırsaklarına mucizevi şekilde iyi gelir, rahatlatır. Aklınızı yitirmek yerine sallamayı tercih edersiniz. Fakat 4. aya geldiğinizde artık sallanmadan uyumayan bir bebeğiniz olunca tekrar aklınızı yitirme noktasına gelirsiniz. Uyarmadı demeyiniz.
Evet İklim neredeyse 4 aylık ve hala gaz sorununu aşmış değiliz. Bir gün biteceğine dair inancım gittikçe azalıyor açıkçası. Ama en azından 3.aydan sonra artık sindirim sistemi oturmaya başladığından yukarıda saydığım fiziksel yöntemler işe yaramaya başladı. İlaç araştırmalarına ve sıklıkla kullanımına son verdik.
Kapanış: Ebeveyn olarak ilk günlerde yaşadığımız korkulu paniklerimiz yerini bilinçli davranışlara bıraktı. Bebeğimizin dilini ve onu anlamayı öğrendik. Bazen bazı şeyleri, bazı püf noktalarını yahut yaptığım yanlışları daha erken söyleyen biri olsaydı diye düşündüğüm anlar oldu. Bu anlardan birinde de bu yazı çıktı.
Bölünmeyen uykular dilerim.