Kilo kaybı için yağ YAKMANIZ LAZIM
12 Mayıs 2010 Çarşamba, 20

25
Güncelleme: 20

25
Gerçek anlamıyla kilo kaybı vücudumuzdaki yağları kaybetmekten geçer. Peki bunu nasıl başarabiliriz? Doğru beslenme ve doğru egzersiz yaparak. Önce genel beslenme ilkelerinden başlayalım...
Bol su için: Su metabolizmanın düzenlenmesinde ve vücut reaksiyonlarında görevlidir. Gün içinde içilen iki litre su vücutta enerji oluşumunu artırır ve zayıflamaya yardımcı olur. Aç karnına içilen su vücuttan toksik maddelerin atılmasına yardım eder; karaciğer, böbrek ve bağırsaklarda toksin birikimini önler ve yağ yakımına yardımcı olur.
Altı öğün yiyin: Öğün sayısı arttıkça metabolik hızınız artabilir. Üç ana öğün yanında üçdört ara öğün yapmak yağ yakılmasına yardımcı olur. Ara öğünler ana öğünlere açılan köprüdür. Vücuda sık aralıkla az miktarda yiyecek girerse metabolik hız artar, kan şekeri dengesi kurulur ve zayıflamaya yardımcı olur.
Aminoasit alımı: Proteinler kas yapımında ve doku tamiri için gereklidir. Karbonhidrat ya da yağ açısından kısıtlı diyetlerde vücut, proteini bir enerji kaynağı olarak kullanır. Bu gerçekleştiğinde, kaslarda ve zayıf dokularda kayıp meydana gelebilir. Protein kas oranının azalmasını engelleyebilir. Protein ağırlıklı beslenme metabolizmayı hızlandırır, yağların yakılmasını kolaylaştırır ve iştahı düzenler.
UFAK TEFEK DÜZENLEMELER
Salatasız kalmayın: Çiğ besin tüketimiyle vücuttan toksin atımı artar. Fazla yağlardan kurtulmak için salata ve çiğ besin tüketimi çok önemlidir. Salata tüketerek daha çok posa ve antioksidan alınır.
Şeker-yağ ilişkisi: Şekerli besin alımıyla kan şekeri hızla yükselir ve pankreastan insülin hormonunun salgılanması uyarılır. İnsülin şekerin hücre içine girip enerjiye çevrilmesinde etkili bir hormondur. Enerjiye ihtiyacı olan hücreler gereksinimlerini insülin yardımıyla karşılarlar. Eğer alınan enerji gereksinimden fazla ise, insülin bu enerjiyi yağ dokusunda depolar.
Kaloriye dikkat: Diyet programlarında amaç kalori yakılmasını artırmaktır. Egzersizle birlikte vücudun harcadığı enerji miktarı artar. Harcamanın artmasıyla günlük beslenmeden alınan kalori harcanır ve yağ yakılması başlar.
Atıştırmayın: Yağlı cips, çikolata, tuzlu bisküvi, kuruyemiş gibi baştan çıkarıcı besinler vücut yağının miktarını ve kiloyu artırır. Kaçamak anlarında yağsız, tuzsuz mısır patlağı, salatalık, yeşil erik gibi glisemik indeksi düşük besinleri tüketmek kilo vermeye yardımcı olabilir.
Doğru karbonhidratlar: Diyet yaparken kilo vermek ve yağ kaybını görebilmek için glisemik yükü az olan doğru karbonhidratlar seçilmelidir. Bu besinler vitamin, mineral ve posa açısından zengindir ve daha doyurucu olabilir.
Lifli besinleri tercih edin: Posa, yiyeceklerle alınan ve bağırsakta emilmeyen bitkisel liflerdir. Sindirim yolunu takip ederek vücuda girdikleri gibi terk ederler. Lifli yiyecekler diyet ve sağlıklı beslenme için çok önemlidir.
Yemeğinizi yavaş yiyin: Kilo alınmasının nedenlerinden biri hızlı yemektir. Yenilen besinin beyne ulaşıp tokluk sinyali vermesi yaklaşık 10 dakika sürer. Bu nedenle yavaş ve lokmaları iyice çiğneyerek yemeniz kilo vermenize yardımcı olabilir.
FİZİKSEL AKTİVİTE
- Aerobik egzersiz yapın: Yağ yakılmasını sağlamak için daha çok kardiyovasküler sistemi çalıştıran aerobik egzersizleri (yürüme, koşma, yüzme, kürek çekme, bisiklete binme) yapın.
- Hızı ayarlayın: Yağlar yavaş yakılır ve bu sırada daha fazla oksijene ihtiyaç duyulur. Bu nedenle yeterli oksijeni sağlamak için çalışma yoğunluğunuza dikkat edin.
- Süreye dikkat edin: Yağların yanmaya başlaması için egzersiz hiç durmadan en az 15-20 dakika sürdürülmelidir. Haftanın en az üç günü, 30-45 dakika süreyle egzersiz yapın. Egzersizin süresinin çok önemli olduğunu unutmayın.
- Açık havayı tercih edin: Deniz kenarı veya ağaçlık, orman gibi alanlar gibi oksijenin bol olduğu ortamlarda egzersiz yapın.
OBUR SEVGiLiYLE SOFRAYA OTURMAK
Düzenli ilişkilerin kişilerin hayatlarında yeni ve başarı getiren pencereler açtığı söylenebilir. Bununla beraber, evlilik başta olmak üzere ilişkilerde tarafların birbirine uyumlanmasının ardından “yemeden içmeden kesilme” safhası da sona erer. Şimdi zaman, “mutfakta marifetlerin sergilenme” zamanıdır. Kalbe giden otobanın en kritik kavşağı olan mide, ya fethedecek ya da fethedilecektir. Sonra taraflar yeni kimliklerine bürünür artık: Doyuran ve doyurulan.
Birlikte zaman geçirmenin en önemli parçalarından biri de yemek zamanlarını paylaşmaktır kuşkusuz. İster evde ister dışarıda yensin, “yemek” ilişkiyi asıl besleyendir. Ancak bu sürecin bir durağında aynalar size gerçeği söylemeye başlar: Karınlar ve kalçalar ne âlemde? Muhteşem ziyafetlere olanca gönüllülüğü ile katılan sevgili, kilo verme sürecine aynı gönüllülüğü göstermediğinde iş sizin için 2 kez zorlaşır: Şimdi hem “doyurucu” kimliği altındaki fethedici görevinizi sürdürmelisinizdir; hem de ideal (sağlıklı) kilonuza dönerek yemek yemenizi düzene sokmak zorundasınızdır.
Ama o tatlı, sevimli ve aç hali ile sizden pazar kahvaltısı bekleyen ya da size elleri ile 1 numaralı spesyali “sucuklu yumurtayı” hazırlayan sevgilinize ne diyecekseniz, ona açık büfe kahvaltıların önünde ne diyeceksiniz? “Hayır sağol canım, istemem” sizce de biraz buruk bir yanıt değil mi?
Beraber film izlerken çerez atıştırmak, karşılıklı rakılı mezeli ziyafetlere oturmak, dışarıda kaçamaklar yaparak midenizi şenlendirmek; dahası onun karnını doyurmak ama en önemlisi gözünü doyurmak mümkün mü?
Bir numaralı sabotajcınız sevgilinizse onu ve kendinizi aynı anda nasıl memnun edersiniz?
1. Zengin kahvaltı tabakları
- Şarküteriden fakir, peynirden zengin, salatası bol, anne reçellerini anımsatan şekersiz reçeller, haşlanmış yumurta ve sokak simidi dolu birer tabak karşısında hâlâ sizden sucuklu yumurta isteyebilir mi? Cevap evetse siz de sucuklu yumurtayı yağsız ve az sucuklu yapmayı biliniz :)
2. Salatası bol ızgaralar, sebzesi çok etli yemekler
- Kalori sağanağını bastırmak için yiyeceklere ayrılan yerleri değiştirmek gerekiyor. Lifli gıdaların tabağımızdaki yerini büyütürken, diğerlerinin bölgeleri daralıyor!
3. Görünüş aynı ama...
- Ketçap ve mayonez yerine yoğurt, beyaz şeker yerine esmer, kızartma yerine ızgara yapmak işe yarar. Örneğin köfte harcına beyaz ekmek kırıntıları yerine ıslatılmış yulaf katabilir ve yiyeceğin lif oranını bir anda artırabilirsiniz.
4. Fast food yerine “sanat eseri görünümlü” kepekli sandviçler...
- İçinden yeşilliklerin göründüğü, şarküteri ürünlerinin yağsız ya da az yağlı olanlarının tercih edildiği ve ayran ya da şekersiz limonatayla servis edilen bir sandviç kısa sürede burgerlerin yerini alabilir.
5. Çaktırmadan probiyotikler
- Yatmadan önce içilen kefirle güne tok uyanacağınızı unutmayın. Klasik yoğurdun yerine tüketilen probiyotik yoğurt, diğer faydaları yanında aynı tokluğu sağlayacağından “obur sevgili” yavaşlatılacaktır.
6. Tatlı niyetine meyve tabakları
- Görüyorsunuz ya biz biraz da kokular ve tabakların görünüşü yüzünden baştan çıkıyoruz. Aynı görünümü sağlıklı bileşenlerle sağlamak kilo aldırıcı etkenlerin önüne geçilmesine yardım edebilir. Buna tatlı zamanlarında hazırlanmış, bir porsiyonluk meyve şölen tabakları da dahil...
7. Çerez yerine ara öğünler
- Eliniz sürekli atıştırmalık arıyorsa; elinizin altındakileri değiştirme zamanı gelmiş demektir. Yağsız patlamış mısır ve kuru meyveleri deneyin.
8. Dışarıda yerken siz tercih edin....
- Mönü listesinden tercihi siz yapmak için izin isteyin, ayrıca porsiyonu paylaşma yoluna gidin. Yağ, şeker oranı düşük; lif oranı yüksek gıdalara yönelin.