12 yıllık hikayem...

ilk defa madde kullanip da böyle bir profil goruyorum...genellikle hep leş insanlar ve leş hikayeleri olur...
Kabul etmissin zaten olanlari istemeyerek de olsa,bir sekilde de evlilik devam ediyor ve zarari da yok sana eve falan,yürüyor yani bir sekilde hersey belli bir düzende
Birde ta en basindan içiyormus haberin bile yoktu anlamamışsin yani demek ki limitini biliyor....bu da onun karanlik tarafi mi diyelim ne diyelim...12 yil olmuş zaten
Eşime hiç yakıştıramıyorum çünkü dışarda da gerçekten çok sevilen bi insan. Yani dışardan birine söylesem iftira atıyorsun derler.
Ayda 2-3 içiyorum zararı bana diyor.
Ben asla ağzıma başka birsey sürmem, sürmedim de diyor. Eşim aslında dirayetli bir adam, açlığa , susuzluğa, yorgunluğa, uykusuzluğa karşı da sabırlı, o yüzden başka şeylere de düşmedi gibi geliyor.
 
Bu kadar düzgün bir erkek, esrardan nasıl bir keyif alır ki
karısıyla kavga etme pahasına kullanmaya devam eder aklım almadı.

Gezmeyi sevmesini anlarım.
Ama 9 da çıkan uyumaya evine gelecek.
Dışarda sabahlamak ne demek?

Yürüsün gitsin.
Bence onun gözünü ciddi korkutmak lazım.
En son tartışmamızda ( 3 ay önceydi) bir daha geç gelmeyeceksin dedim. Sık sık dışarı çıkmayacaksın dedim. O günden beri 2-3’ü geçmiyor gelmesi, akşamları da işten çıkınca doğru eve ama arada 1-2 saat geç gelip esnaf arkadaşlarının yanına gidiyor, arayıp haber veriyor.
Yani 3 aydan önce epey sıkıntılıydı durum son 2-3 aydır diyeyim daha iyi. Bakalım insallah böyle devam eder.
 
Bu maddeyi kullananlarda keyfi içiciler mevcut yani cebinde taşımaz ama ortamda varsa tüketir. Ama bu tür ortamlarda nadir de olsa farklı maddelerde bulundurulur.

Kesinlikle her türlüsü benim için büyük problem başlı başına Allah kimseye vermesin ben korkarım.

Çok sevdiğimiz evli arkadaşlarımızla tatil planı yaptık, bi kaç çift arkadaşımızda olucaktı işte gezeriz yeriz içerizin arasında bu maddenin adı geçti eşim herşeyi iptal etti. Çünkü biliyoruz ki o tarz ortamlarda dönen muhabbetler standart insanları aşıyor.

Ve bence eşinizin bu denli dışarı çıkıp tatil vs istekleri de bunla ilişikli yani keyfi olarak takılmak istiyor ancak bir aile babasına uygun düşünce tarzı değil.
Kalıplara sokmak istemem ama doğal akışta arkadaşlarıla ayda 1-2 buluşup çay içip okey oynayıp evine en geç 12de dönmeli bir erkek.

Bu anlamda ciddi bir destek alması gerekiyor.
Ben de eşimi o kıvama getirmeye çalışıyorum.
Artık 40 yaşına girmek üzere herhalde 10 yıl içinde iyice çökmüş olur , ondan sonrada benim devrim başlar :)
 
Ben de eşimi o kıvama getirmeye çalışıyorum.
Artık 40 yaşına girmek üzere herhalde 10 yıl içinde iyice çökmüş olur , ondan sonrada benim devrim başlar :)

Mutlak öyle nasıl sigara, alkol bağımlısı olup gayet normal hayatına devam ediyorlarsa böyle devam edicek ama kendine yazık etmesi ciğerlerini erken bitirmesi sizi üzüyor olucak.
Elinizden geleni de yapmışsınız tedavi kabul etmiyo, sizin kabul etmek düşüyor payınıza.

Çocuklar büyüyünce belki farkındalık gelir ve Umarım en yakın zamanda kendi bırakır. 🙏🏻
 
Ben olsam sabaha karşı eve gelip de, bunu alışkanlık haline getirmiş olmasına ve ailesi olmadan tatile çıkmasına takilirdim sanırım.
Ki bunlar da düzeliyor sanırım, yazdıklarınıza göre..
Nedense esrarı çok da sorun edesim gelmedi, azaltsa yada bıraksa tabi ki çok daha iyi ama..
O kadar da fena bir evlilik gibi durmuyor yani, bence tabi...
 
Çok teşekkür ederim. Akşamları evine artık vakitli geliyor yani içsede geliyor arada 1-2 aaat geç geldiği oluyor, çok tepki gösterdiğim dönemler daha çok geç geliyordu.
İyi bir eş, yine söylüyorum iyi bir insan, iyi bir baba , çok sorumluluk sahibi ama çok çok yanlış bir alışkanlık.
Tabiki yanlış asla desteklemiyorum yaptığı eylemi sadece eşinin zararı kendi vücuduna sana ailene ve çocuklarına yansıtmadığı sürece tolere edilebilir diye düşünüyorum sizde tatlı söz veya sıcakkanlı davranamıyorum demişsiniz birazcıkta bunu değiştirseniz olmaz mı eşler arasındaki mutluluk bulaşıcıdır kavgayla vazgeçiremezsiniz
 
Tabiki yanlış asla desteklemiyorum yaptığı eylemi sadece eşinin zararı kendi vücuduna sana ailene ve çocuklarına yansıtmadığı sürece tolere edilebilir diye düşünüyorum sizde tatlı söz veya sıcakkanlı davranamıyorum demişsiniz birazcıkta bunu değiştirseniz olmaz mı eşler arasındaki mutluluk bulaşıcıdır kavgayla vazgeçiremezsiniz
size katılıyorum. tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. bence karşınıza alın yumuşak bir dille onu önemsediğinizi ve daha çok vakit geçirmek istediğinizi , evde çocuklarla görmek istediğinizi ona sevgi göstererek söyleyin inanın bu daha etkili olacaktır. açıkçası bende çok işe yarıyo :)
 
Merhaba arkadaşlar. Her gece yatmadan önce “bir derdim var” bölümünü okumak rutinim oldu.
Yorum yazamıyorum fakat sürekli okuyup darda olan herkese dua ediyorum.

Benim durumuma gelecek olursak;
Konuyu açtığımda sanırım ramazan ayındaydık.
Şeker bayramından bir kaç gün önce çocukları uyutup eşimin karşısına geçtim ve ona “ ona benimle mutlu olmaya var mısın?” dedim. Sonra ekledim “ ama ölene dek ya da yaşadığımız sürece” :)
O ne demek mutsuz musun dedi?
Evet biliyorsun zaten şikayetlerimi dedim.
Evli bir adamın fazlaca gezmesi ( gece külübü tarzı yerlerde ve sabahlara kadar) +esrar.
Kartlarımı açıyorum ve direk söylüyorum, gece kulübü ,geç saatlerde eve dönme ve esrar devri bitti!
Bitti mi dedi, evet bitti dedim. Bitti yani çünkü bu son adımım dedim.
Elbette dışarı çıkabilirsin , elbette ben de çocukları bırakıp çıkabilirim , elbette birbirimizin dışında dostlarımızla vakit geçirebiliriz ama bunun bi usulü var dedim. Bu konuşmamın kilit noktası kendimden son derece emin ve kararlı olmamdı. Ve dedim ki; kendi hür irademizle iki çocuk dünyaya getirdik, önce onlar sonra biz.
Eşim o konuşmadan sonra 1 kez düğüne gitti ve hiç çıkmadı. Esrar içmedi. Ve hiç imada bulunmadı.
Bir kez iş için İstanbul’a gitti büyük oğlumu da götürdü günü birlik gidip geldiler.
Bazı şeylerin değişmesi için zaman mı gerekiyormuş yoksa bi duruş mu bilemiyorum.
Umarım dünya üzerindeki tüm kadınlar ve çocuklar mutlu olurlar.
 
Öncelikle merhaba arkadaşlar.
Uzun olacak biraz,şimdiden çok teşekkür ederim.
Nerden başlasam bilmiyorum. Karmakarışık bir hikayem var.
13 yaşında başladım çalışmaya, sorumsuz alkolik bir babam vardı. Okumak için çalışmak zorundaydım.
6 yıl boyunca hem okudum,hem çalıştım. Üniversıteyi kazandım fakat şehir dışı olduğu için babam yollamadı. Onun için okul demek masraf demekti çünkü, evde bitmeyen huzursuzluk ve kavgalar yüzünden evlenmeyi tercih ettim. 19 yaşında çok erken yapılmış ama bunun pişmanlığını çok sonradan fark edeceğim bir evlilik oldu.
2007 de evlendik. Aşk evliliğiydi. Ben 19 eşim ise 26 yaşındaydı. Ailelerimiz açısından son derece şanslıydık, her iki tarafta üzerine düşen herseyi yaptı, inanılmaz bir uyum içinde evliliğimizi gerçekleştirdik.
İlk bir kaç yıl hersey güzeldi.
Hemen çocuk düşünmüyorduk. Benim aklımda zaten üniversite okumak vardı, açıktanda olsa okuyacaktım. Annem çok istemişti ve onun da desteği ile ( harç ücretimi sağolsun o haletti) 2 yıllık bir fakülteyi bitirdim ve sigorta şirketinde işe başladım.
Sonra çocuk istemeye karar verdik, denedik olmadı 1 yılın sonunda tahliller tetkikler derken erkek infertilitesi raporu çıktı, sorun eşimdeydi, tüp bebek yaptırmaya karar verdik.
Bu süreçte ona çok destek oldum, sorunun ikimize ait olduğunu , birlikte çözeceğimizi telkin ettim, maddi manevi hep yan yana olacaktık.
Ben tedaviye başlarken evliliğimizin 4.yılındaydık.
Bu süreçte eşimin hal ve hareketleri oldukça değişmişti. Eve geç gelmeye başlamıştı, benimle iletişimi çok kopuktu.
Uyuşturucu kullandığını öğrendim. Esrar içiyordu.
Ve sonradan öğrendim ki zaten başından beri içiyormuş. Çok kızdım,çok öfkelendim. Ben bir evladımız olsun diye uğraşırken onun bu yaptığı şey beni çok sarstı. Ve nasıl onca zaman nasıl fark etmedim bilemiyorum. Özür diledi, bir daha kullanmayacağım dedi, yalvardı yakardı, annesine söz verdi, erkek sözü dedi ve ben bi şans verip zaten başladığım tedavime devam ettim. Bu tedaviden bir oğlumuz oldu.
Hersey iyi gidiyordu, bana çok yardımcı oluyordu.
Ama arada bir yine içiyor mu diye kontrol ediyordum belli etmeden. Bir yanlış yapanın bin doğrusuna şüphe edilirmiş ya ben de hep şüphe içindeydim.
Oğlum 3-4 yaşlarına geldiğinde yine eşimde değişimler başladı, geç gelmeye sürekli dışarı çıkmaya başladı, hemen hemen her Cumartesi dışarı çıkıyor sabahlara kadar gelmiyordu.
Yine uyuşturucu kullandığını öğrendim.
Esrardan başka birsey yoktu, yani esrarla başlayıp onunla devam ediyordu , bir üst level’a çıkmadı ama bu bile beni deli ediyordu. Artık bir çocuğumuz vardı ve bırakması gerekiyordu, aile terapisti, psikolog ne bulduysam 1 kereden fazla gitmedi.
İyiden iyiye zıvadan çıkmaya başladı. Evinden işine işinden evine gidip arada arkadaşları ile çıkan adam gitti yerine sürekli dışarda olmak isteyen, tek başına tatil yapmak isteyen bi adam geldi.
Benimle de çıkıyordu ama arkadaşları ile çok daha fazla vakit geçiriyor ve artık esrar içtiğini kimseden saklamıyordu. ( Aileden)
Artık kesinlikle beni aldattığından şüpheleniyordum.
Tam anlamıyla dedektifliğe soyundum. Uydudan gittiği yerleri takip ettim, şifresini bilmediğimi sandığı telefonunu kurcaladım, sosyal medya hesaplarını kontrol ettim, Aylarca didikledim ama hiçbirsey bulamadım.
Bu arada tabi ki normal yaşantımız sürüyordu bir yandan da arada birlikte dışarı da çıkıyorduk, konsere de gidiyorduk, tatile de. Beni her daim sevdiğini söylüyor bunu da fazlası ile belli ediyordu, hala ediyor.
Oğlumuz 5.5 yaşına geldiğinde imkansız birsey oldu ve doğal yoldan tedavisiz 2. Bebeğe hamile kaldım. Tıbben imkansız gibi birseydi bu. Ama oldu.
Eşim öğrenince havalara uçtu. 2.üniversiteyi de okuyup bitirmiş, çalışma hayatına atılmak üzereydim.
Doğurup doğurmamak arasında kaldım.
Bir tarafta İnişli çıkışlı bir evlilik, bir tarafta benim artık ekonomik özgürlüğümü elde etme hayalim, bir tarafta sil baştan 2.çocuk. Arada sıkıştım kaldım. Nihayetinde onca yıl sonra gelmiş başımın üstünde dedim ve doğurdum.
Küçük oğlum 16 aylık şuanda ve evliliğimizin 12.yılındayız. Bu uzun yıllar içinde çok yıprandım.
Çok uzun olmasın diye anlatmadım ama epeyce kavgamız oldu hem esrar yüzünden hem de eşimin özgürce istediği gibi yasama isteği yüzünden?
Eşim nasıl bir insan?
Çok çalışkan, esek gibi çalışır, evinin çocuklarının ve benim hiçbir ihtiyacını karsılamamazlık yapmaz.
Çocuklarına çok düşkün.
Aileme karşı son derece saygılı ve yardımsever.
Fakat gezmekten tozmaktan esrardan asla vazgeçmiyor.
Ben evde 2 çocukla uğraşırken o arkadaşlarıyla bi çıkıyor akşam 9 dan sabah 6 ya kadar.
Çocukların tüm sorumluluğu bende. Büyük oğlum 7 yaşında, dersleri ödevleri, bakımı bende , küçüğün keza öyle.
Küçük oğlum doğduktan sonra depresyona girdim.
Uyku uyumayan, meme bağımlısı, zor bir bebekti.
Daha 3 aylıkken eşim bizi bırakıp 3 günlüğüne tatile gitti mesela.
Her seferinde ben bunaldım, çok yoruluyorum bahanesi oldu.
Dediğim gibi aldatma olayını 12 yılda hiç görmedim, en ufak birsey yakalayamadım. Tatile diye gittiğinde bile uydudan takip ettim fakat nerdeyim dediyse orada çıktı, sürekli görüntülü aradı, yok yani yaptıysa da ben bi emare bulamadım.
Sevdiğini her zaman söyler, belli eder, özel gümlerimi unutmaz, sen de çık ben çocuklara bakarım der ama ben çıktıysam bir gün o arkasından 5 gün çıkar.
Çok zayıfladım. 75 kilodan 51 e düştüm.
Nasıl bir evlilik bu çözemedim ben.
Bi yandan bakınca güzel bir yandan bakınca çok kötü. Bazen çok mutluyum bazen çok mutsuz.
Mutsuzluğum birazda doğum sonrası eve tıkılıp kalmak, ben evdeyim eşim gezmelerde. Bu durumda acayip canımı sıkıyor.
İyi bir insan mı evet. Neşeli, eğlenceli, her Pazar mutlaka dışarı çıkarız, cinsel anlamda da bir sorumuz yok ama dediğim gibi gezmesi tozması , keyfi yaşantısı beni tüketti artık.
Çok konuştum kendisi ile, dedim ki bak ben ayağına pranga vurayım , her daim dip dibe olalım demiyorum , arada tabi ki çıkacaksın, ama vakitli git vakitli gel, 9 da çıkıyorsan 12-1 gibi evde ol.
Bir de ben güvenmek istiyorum sana dedim.
Ben seni de çocuklarımı da üzecek birsey asla yapmam, yapmadım da , yapsaydım emin ol anlardın diyor , ben seni çok seviyorum ama gezmeyi de seviyorum diyor. Sen de çıkmak istediğinde buyur çık bakarım çocuklara diyor ama ne ara çıkacağım emen bir bebeğim varken !
Esrar konusunda da içtiğim tek şey o, başka da ağzıma birsey sürmüyorum, onu da arada bir denk geldiğinde içiyorum diyor, çok istikrarlı bir iş hayatı olduğunu başka birsey kullansa bu istikrarı sürdüremeyeceğini söylüyor. Ispatı da buymuş!
Az evvel büyük oğlanı uyutmaya götürdü, kapıdan onları dinledim, çok mutlu bir aile olduğumuzu, her daim bizim yanımızda olduğunu falan anlatıyordu, yanlarına gittim , sen de gel hayatım dedi, öptü sarıldı ne güzel kokuyorsun sen dedi. Çok mutlu oldum ama bilemiyorum ne kadar sürer.
Yarın Pazar babanın mezarına gidip ziyaret edelim, şöyle bir derleyip toparlayalım, evimize alışveriş yapalım , çocukları parka götürelim ailecek vakit geçirelim dedi.
Anlatacaklarım bu kadar.
Teşekkür ederim.
Kendimi dinledim resmen 🙄 benmki daha hic oyle saatlerce eve gelmemezligi yok ama gezmeyi harcamaya duskun iyi geliri var ve boyle yaptgi icin bende kismayip harcıyorum buyuzden bi mal sahibi olamiyoruz babasnin arabasi ve aldgi ev olmasa bsey sahibi deglz malesef cunku o yola harciyo ucuz bsey degil malesef ve maddi yonden icmemesi icin direttigimi soyluyo hep aslnda sagligi icin daha cok icmemesni istiyorum maddi bir kisitlama yasatmiyo bana ama sirf birakmiyo diye cooook buyuk kavgalar etmisligim var
 
belkide esrari arastirsaniz, makaleler okusaniz bu kadar onyargili olmassiniz. alkol ve sigaradan daha zararsiz. lutfen biraz okuyun esrar konusunda iciniz rahatlasin

Usteki mesaji zamaninda duzenleyemedim.


belkide esrari arastirsaniz, makaleler okusaniz bu kadar onyargili olmassiniz. alkol ve sigaradan daha zararsiz. lutfen biraz okuyun esrar konusunda iciniz rahatlasin. Insanlar esrari, kokain, eroin ve diger kimyasal uyusturucularla karistiriyorlar. Esrar artik amerika'da doktorlar tarafindan recete ile yazilmaya basladi. Kocaniz bali, bonzai turu uyusturucu kullansa neyse ama esrar gercekten dusunulen gibi kotu bir uyusturucu degil.
Insanlar esrar ictiklerinde sarhoslar kadar bile tehlikeli degiller. Maalesef dunyadaki medikal gucler esrarin yararlari ortaya ciktiginda, bazi hastaliklarda insanlari zehirleyemecegini icin bu kadar zirilti.


bazi makaleler:

Sozlukten alinti:
bahsedilen yan etkilerin ilk sebebi türkiye koşullarında yetişen insan psikolojisinin her şeyi uçlarda görme sevdasıdır. ikinci sebebi ise türkiye koşullarında yetiştirilen kenevirin yasa dışı olmasından kaynaklı gübresinden genetiğine kadar neredeyse kimyasal uyuşturucudan farksız halde hasat dönemine gelmesiyle ilgilidir. genetiği belli ve organik tarımla yetiştirilen kenevirle ilgili çalışmalarda geçmişe dönük 10 yıllık (legalize it döneminden bu yana) hiç bir kötü etki rapor edilmemiştir. çok aşırı kullanımında unutkanlık ve reflekslerde yavaşlama yapmaktadır ancak ''sigara bağımlısı'' ile aynı seviyede kenevir tüketen bir kişide bu etkiler de çoğunlukla görülmemektedir. kenevir kötü değildir, türkiye gibi ortadoğu ülkelerinde sam amcanın emriyle yasaklandığından bu yana yeraltı üretimi yapıldığı için kullanıldığında etkileri çok tehlikeli olabilecek bir duruma gelmiştir. bunun sorumlusu kenevir değil, sam amcanın emriyle 2 yıl önce teşvik ettiği şeyi 2 yıl sonra yasaklayan ortadoğu yöneticileridir. bugün sam amca serbest bırakarak toplu cinayetlerden işsizliğe kadar ve de en önemlisi ilaç şirketlerinin grip olanı bile donuna kadar gasp etmesine karşı da önlem almıştır ve ilaç kullanımı, işsizlik, sosyopatiye bağlı cinayetlerde çok ciddi düşüş olmuştur. yani bize yasaklattırıp sigarayı yayan sam amca şimdi kendisi sigarayı yasaklayıp keneviri serbest bırakmıştır.

kenevirin ekonomik zararları da bu zararların içinde değerlendirilebilir. yasak olan her ülkede olduğu gibi genel anlamda mafya ve terör örgütlerinin üzerinden beslendiği arkadaştır. serbest olsa devletin kasasına girecek milyarlarca dolar vergi varken yasak olması nötr hale getirmemekte bir de üstüne milyarlarca dolarlık silah, terör ve illegalite piyasası oluşturmaktadır ve kenevir kullanıcıları sokak aralarında gidip bu maddeyi alarak kendi bütçelerine de çok ciddi zararlar vermektedirler. bugün legal olan ülkelerde 1 ounce (28 gram) 280 dolar yani gramı 10 dolar iken, türkiye sınırlarında aynı seviyede keneviri bulabilmek için hem neredeyse bütün kenevir piyasasına hakim olacak kadar ''esrarkeş'' konumda bulunmak hem de 1 gramına 100-150 tl arası para vermek gerekmektedir. alacağınız şeyin görsel olarak kenevir olsa da sizi öldürücü, beyninize hasar verici ya da paranoya yapıcı bir şey olup olmadığını ise hiç bir zaman bilemezsiniz.

son olarak tekrar tekrar söylüyorum, bu sayılanlar kenevirin değil, bir ortadoğu ülkesinde yaşıyor olmanın zararlarıdır. örneği şu şekilde vereyim, bir üniversite partisinde son ses ''smoke weed everyday'' çalarken belki kafa dengi ise rektörün bile şarkıya son ses eşlik ettiğini görebilirsiniz ancak çıkarıp bir cigaralık yakmaya kalkarsanız en iyi ihtimalle okuldan atılabilir ya da daha kötüsü tutuklanabilirsiniz. işte bu ortadoğu ülkesi olmakla ilgili bir şey. 3. dünya demiyorum bakın, jamaika, uruguay bunlar da ekonomik ve devlet gücü anlamında 3. dünya ülkeleri ancak mutlu bireyler, sportif ve sağlıklı bir topluma sahipler. bu ortadoğu ülkesi olmakla ilgili, ırak, suriye, mısır gibi olmakla ilgili. yoksa kenevir dediğin doğada yetişen bitki. çayı çok içtiğinde ne zararı varsa, o kadar. kalan zarar insan elinde ucuza mal edip pahalıya satma sevdasından kaynaklı kepazelikler silsilesiyle ilgili. ve evet, tüm yöneticiler, bunun yasak olmasını ciddi olarak savunan, insanları hapse atan vs. ne kadar idareci, yönetici vs. varsa kesinlikle o döngünün içindendir.
 
Baya reklamı yapılmış gibi bu maddenin .

Konu sahibi az sevgi ile ilgili konular araya kattı diye herkes birden sevgi pıtırcığı oldu..


Maddenin azı çoğu olmaz.

Çözümü nedir bilmiyorum, bir tavsiyem de yok ama sizin anlatiminiz ve bazı yorumları yanlış buldum.

Demek ki dozunu ayarlayarakta madde kullanabilirim ve başarılı olabilirim mesajı vermissiniz resmen .
 
Vallaha benim eşim esrar içmiyor sigara bile içmiyor ve hiç dişari çikmiyor ama sizin eşinize imrendim .
Kesinlikle değişmek isterdim.Bu kadar güzel ve sizlere karşi özel yönleri varken ,varsinda ayda bir esrar içsin hatta iki haftaya bir gezmeye gitsin.
Off off sen bilsen bizde ot hayati yaşiyoruz...
 
Reklamini yapmiyoruz sonucta ben satici degilim :) sadece kadinin esine karsi cok onyargili olmamasini saglamaya calisiyorum. lutfen biraz bilimsel makaleleri takip edin.
Esrar denildiginde dizlerinize vurup "gitttiii oy gittii" yapmayin.
Kesinlikle eroin, kokain, bonzai gibi uyusturucularla bir tutulmamasi icin aydinlatmaya calisiyorum.
 
Konunun son satırını okumadım. Galıba yasarken sız normallestırmısınız. Sızı kandırarak evlenmıs, uyusturucu kullandıgını saklamıs ve hala da kullanıyor.
Nasıl bu cocuklarını ve esını dusunen bır erkek. Ayrıca o esrar kullanırkende cocuklarınız olmus pekı ya cocuklarınız saglık acısından tamamen normal mi, yatkınlıkları yok mu?
Ay ınsan dunyayı yakmaz mı ya
 
Normal kafayla cekilmiyor zaten bu hayat... esiniz belli ki biseylerin boşlugunda bunu baska maddelerle dolduruyor. Yardimci olabilcek tedaviye baslayin cocuklarinizin selameti icin
 
Reklamini yapmiyoruz sonucta ben satici degilim :) sadece kadinin esine karsi cok onyargili olmamasini saglamaya calisiyorum. lutfen biraz bilimsel makaleleri takip edin.
Esrar denildiginde dizlerinize vurup "gitttiii oy gittii" yapmayin.
Kesinlikle eroin, kokain, bonzai gibi uyusturucularla bir tutulmamasi icin aydinlatmaya calisiyorum.
Ben size katılmıyorum. Yasal olmayan bir madde. Sağlığa da zararlı. Ayrıca kötü olan bir şeyi başka kötü olan birseyle kıyaslamanın da bir anlamı yok.
Benim için asla kabul görmeyecek!
Sizin mesajınızı okuyup normal birsey sananlar olabilir bence.
 
Bence boşanmayın ya yazik olur vallahi bu evliliğe.
Eşinizin kötü alışkanlığı çok çok kötü birşey. Ama şöyle düşündüm nedense size bir zararı yok gibi. Kendi kendine yapıyor gibi geldi.
Seviyorsunuz da yani çok yazık olur bence
 
Konunun son satırını okumadım. Galıba yasarken sız normallestırmısınız. Sızı kandırarak evlenmıs, uyusturucu kullandıgını saklamıs ve hala da kullanıyor.
Nasıl bu cocuklarını ve esını dusunen bır erkek. Ayrıca o esrar kullanırkende cocuklarınız olmus pekı ya cocuklarınız saglık acısından tamamen normal mi, yatkınlıkları yok mu?
Ay ınsan dunyayı yakmaz mı ya
Bıraktı diye yazdım okumadınız sanırım. Son mesajlarıma bakarsanız..
Çocuklarım daha çok minikler bilmiyorum yatkınlıkları var mu yok mu?
Dünyayı yakmak her zaman bir sonuç getirmiyor içinde çocuklarım ve ben de yaşadığım için.
 
Baya reklamı yapılmış gibi bu maddenin .

Konu sahibi az sevgi ile ilgili konular araya kattı diye herkes birden sevgi pıtırcığı oldu..


Maddenin azı çoğu olmaz.

Çözümü nedir bilmiyorum, bir tavsiyem de yok ama sizin anlatiminiz ve bazı yorumları yanlış buldum.

Demek ki dozunu ayarlayarakta madde kullanabilirim ve başarılı olabilirim mesajı vermissiniz resmen .
Ah kesınlıkle , gozlerım yuvalarından fırladı . Ben bırazda bu anlatımı soyle buldum.
Adamın zaten negatıf cok buyuk bır yonu varken dıger tarafları baya bı goze sokulmus. Ne olursa olsun uyusturucu kullanan zayıf bagımlı bırı bu adam
 
X