Yeğenim başka adamdanmış! (Olayların devamı)

Enıstenız nasıl bırı bılmıyorum ama bu durum karsısında kardesınızın can güvenliği de tehlike de bulunabilir.En azından yerını yurdunu tespıt etmenızde fayda var gıbı.
 
valla kusura bakma ama ben ablandan çok psikoloğa kızgınım.hamile kadına bunlar anlatılır mı ya?!!su akar yolunu bulur her şey zamanla düzene girer bu günler geçer gider.sen bebeğini düşün biraz.stresli olmaman gerekli ya da mümkün olduğunca en aza indirgemek lazım.çok üzülüyorum böyle şey

Çok tesekkur ederim desteğin için... ben polikistik over hastasiyim, evlendigimde iki yila yakin çocuk sahibi olamadim. Zannediyordum ki bir gün hamile olursam dünyanın en mutlu insani olacağım. Şuan ablamın bencillikleri yüzünden mutlulugumu bile yaşayamıyorum. İnşallah rabbim benim evladimi korusun çünkü simdi bunca derdin arasında bir de benim yuzumden ona birsey olursa asla kendimi affetmem.. Güçlü olmaya çalışıyorum, kafama takmamaya çalışıyorum. İnşallah basarabiliyorumdur...
 
Bazi kisilik bozukluklarinin maalesef tedavisi yoktur. Ve cevresindekilere ciddi zarar verebilirler
Psikologun yaklasimi bana da pek dogru gelmedi ama cocuklardan tedavi olana kadar uzak tutulmasi vs olayina takilanlar olmus, bence de eger ciddi bir bozukluksa bu uzak tutulmali tabi ki. Olaya psikolog diil boyle dusunenler duygusal yaklasio bence. Bi annenin bulasici bi hastaligi olsa cocugunu ondan uzak tutmak gerekmez mi fiziksel olarak. Bu da bir ruh hastaligi, evlatlarina zarar verme olasiligi oldugunu bile bile o annedir, cocuklarindan ayiramazsiniz denir mi?
Ama o 3 ihtimali siralamak... Cocuklarla ilgili soyledikleri de benim pek icime sinmedi acikcasi. Bilemedim, bi uzmanla daha gorusseniz daha ii olur gbi geldi, cunku cok ciddi kararlar esigindesiniz.
Umarim hepiniz icin hersey duzelir, kolayliklar

Ablamın tehlikeli olduğu konusunda tespitiniz çok yerinde. defalarca intihara kalkışmış biri evet gerçekten tehlikeli biri. Sinirlendiği zaman hepinizi öldürürüm diye tehditler savuran biri ve bununla ilgili eniştem bile polise şikayette bulunup uzaklaştırma kararı aldırdı ablama karşı.

Hatta bir kac kere kulaklarımla duydum, gerekirse 3 çocuğumu da keserim ama suna suna vermem dedi.. (bazen kocasını bazen annemi kast ederek)
 
Enıstenız nasıl bırı bılmıyorum ama bu durum karsısında kardesınızın can güvenliği de tehlike de bulunabilir.En azından yerını yurdunu tespıt etmenızde fayda var gıbı.

Eniştem asla ablama bu güne kadar bir tokat bile vurmuş bir insan değil. Onu korumak için söylemiyorum karakteri boyle. Tabi ki bunlar bir anlık sinirle cinnet anıyla olabilecek şeyler. Biz zaten ablamın kayıp olduğuna dair karakola bildirdik. Polisler ablamı bulmuşlar ablam adres bildirmek istememiş bir arkadasında kaldığını söylemiş ve bildiğim kadarıyla sığınma, koruma filan da talep etmemiş..
 
Ablamın tehlikeli olduğu konusunda tespitiniz çok yerinde. defalarca intihara kalkışmış biri evet gerçekten tehlikeli biri. Sinirlendiği zaman hepinizi öldürürüm diye tehditler savuran biri ve bununla ilgili eniştem bile polise şikayette bulunup uzaklaştırma kararı aldırdı ablama karşı.

Hatta bir kac kere kulaklarımla duydum, gerekirse 3 çocuğumu da keserim ama suna suna vermem dedi.. (bazen kocasını bazen annemi kast ederek)
Durumunuz cok cok zor, ne desek bos. Yasamayanin bilemeyecegi turden sikintilar bunlar. Umarim hersey yoluna girer
 
Durumunuz cok cok zor, ne desek bos. Yasamayanin bilemeyecegi turden sikintilar bunlar. Umarim hersey yoluna girer

Allah razı olsun.. umarım hic kimse boyle birsey yasamaz. Herkesin imtihanı kendine zordur elbet ama ortada cocuklar olunca gerçekten akan sular duruyor.. Rabbim bize de en doğru kararları vermeyi, en doğru adımları atabilmeyi nasip etsin bu saatten sonra...
 
Merhaba hanımlar,
Bundan yaklaşık iki hafta önce böyle bir konu açmıştım.

www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/yegenim-baska-adamdanmis.903683

Kısaca özetlersem ablamın 3 çocuğu var, en küçük olanın babası eniştem değilmiş, bunu öğrendik. Ablam yaklaşık 3 aydır çocukları anneme bırakıp ortadan kayboldu. Eniştem zaten 7 yıldır şehir dışında, hatta yurt dışında çalışan biriydi..

Şimdi de olayların devamını paylaşmak istiyorum. Olurda bizimle benzer bir kaderi yasayan biri görür ve faydalanır...

Öncelikle bugün pedagogla bir ön görüşme yaptım yarin da inşallah kız yeğenlerimi götüreceğim. Psikolog hanım bana çok önemli şeyler söyledi.

İlk olarak 14yaşında olan teog sınavına hazirlanan yeğenim için "o artik bir yetişkin, onu çocukluğuna donduremeyiz. Hayat onu erken yaşta olgunlaştırdı. Simdi artık ona yaklaşımınız şöyle olmalı: senin annen ve baban maalesef senin kadar olgun ve sorumluluk sahibi değiller, onları artik değiştiremeyiz. Ama bundan sonraki hayatında gelecekle ilgili ne karar verirsen biz hep yanındayız ve seni destekleyeceğiz."

11 yaşında olan yeğenimin geceleri altını ıslatma problemi olduğunu söylediğimde de öncelikle urolojiden idrar yollarıyla ilgili herhangi bir sıkıntısı olmadığına dair bir rapor almamızı, daha sonra bununla ilgili psikolojik tedavi uygulayabilecegimizi soyledi.

En küçük yeğenim için ise isler biraz daha karışık ve zor... Öncelikle anne ve kendisinin ayrı bireyler olduğunun farkına varmadan boyle bir ayrılık yaşadığı için bir travma yaşadığını söyledi. O yüzden annenin yerine ananneyi ve beni koyduğunu, bizi de kaybetme korkusu yaşadığını söyledi.. annesini sorduğu zaman asla "anne gitti bir daha gelmeyecek veya annen yakında gelir" gibi cümleler kurmayın anneyi sorunca biz de arıyoruz ama bulamıyoruz, nerede olduğunu bilmiyoruz gibi cevaplar verin dedi. Bireysel kimliğini edinebilmesi için günde 2-3 saat bile olsa bir kreşe gitmesi gerektigini, sosyallesmesinin korkularını azaltacağını söyledi.
Baba meselesinin de 6 yaşına kadar kesinlikle konuşulmaması gerektiğini boyle bir travmanın ilerde kişilik bozukluğu doğurabileceğini söyledi (inşallah bunu öğrenmesini engelleyebiliriz...) o zamana kadar enistenizden rica edin ben senin baban değilim gibi şeyler söylemesin. Tamam eskisi gibi sevgi gösteremeyebilir ama daha ılımlı olsun. Zaten babası senede 2-3 ay gelen biriyse onun yokluğu çok büyük travma oluşturmaz dedi. 6 yaşına geldiğinde de gene pedagog eşliğinde eniştemin aslında onun gerçek babası olmadığını açıklamamız gerektiğini söyledi. O yasa kadar biyolojik baba ortaya çıkmadıysa ve çocuk onun kim olduğunu merak ederde araştırmak isterse ona bildiklerinizi o zaman anlatın ve destek olun dedi..

Ablamın kesinlikle kişilik bozukluğu olduğunu ve psikolojik başka hastalıkları olabileceğini söyledi ve hakkında hiç ümitli konuşmadı hiç beklemediğim çok ağır sözler söyledi... şöyle ki ablanın tedavisi için çok geç kalınmış, hele de kendisi de tedavi olmayı gerekli görmüyor ve istemiyorsa onun için yapılacak hiç birşey yok. Siz olabildiğince onu artık ailenizden ve çocuklardan uzak tutacaksınız dedi. En ağır sözü de şu oldu : ablanın 3 ihtimali var
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
Artık ablanızdan ümidi kesin dedi. Karşısına çıkıp konuşmam gerekmez mi kardeş olarak dedim, karşısına çıkıp sadece mahkemede ne şekilde şahitlik yapacağını önceden haber verebilirsin onun dışında yapılacak, konuşulacak birşey yok dedi...

Bu arada mahkemede, çocukların terapiye devam etmeleri halinde anne ve babalarının çocukların ruh ve zihinsel sağlığına zarar verdiğine, en doğrusunun ananneyle beraber süregeldikleri düzende devam etmeleri olduğuna dair rapor verebilirmiş. Mahkeme de gerekli görürsea ayrıca bir bilir kişi tayin edip bu durumu onaylatırsa çocukları anne babaya vermek zorunda kalmazmışız. Hatta kızlar için hiç bunlara gerek kalmadan her ikisi de 11 yaşını doldurduğu için direkt kendi şehitlikleri ve beyanlarıyla "ben kendimi anneannemin evinde daha iyi hissediyorum daha rahat hissediyorum" demeleri yeterliymiş..
Bu konuları kendi bilgisi dahilinde anlatıp ayrıca bir avukata daha başvurmamı istedi inşallah en kısa sürede onu da halledeceğim. Şimdilik aklıma gelenler bu kadar...

ablanızın hastalığı nedir? psikolog nasıl böyle net konuşabiliyor?
 
ablanızın hastalığı nedir? psikolog nasıl böyle net konuşabiliyor?

Açıkçası daha önce hic psikologa gitmemiştim ve bir psikoloğun boyle birsey söyleyeceğini ben de beklemiyordum. O anki ruh halimle de bunu ona sormak aklıma gelmedi..

Kadın da anlattıklarım karşısında dehşete kapılmış gibiydi. Ben randevuya giderken kendi kendime telkin veriyordum. Kim bilir bu kadın ne olaylar görmüştür nelere şahit olmuştur ablamdan bin beteri vardır benim derdim belki dert bile değildir diye düşüne düşüne gitmiştim. Hatta bu forumda ilk defa konuyu açtığımda da ayni ruh haliyle açmıştım. Galiba biz olayların içinde yasarken bazı şeyleri normallestirmisiz, farkedememisiz bilmiyorum..
 
Açıkçası daha önce hic psikologa gitmemiştim ve bir psikoloğun boyle birsey söyleyeceğini ben de beklemiyordum. O anki ruh halimle de bunu ona sormak aklıma gelmedi..

Kadın da anlattıklarım karşısında dehşete kapılmış gibiydi. Ben randevuya giderken kendi kendime telkin veriyordum. Kim bilir bu kadın ne olaylar görmüştür nelere şahit olmuştur ablamdan bin beteri vardır benim derdim belki dert bile değildir diye düşüne düşüne gitmiştim. Hatta bu forumda ilk defa konuyu açtığımda da ayni ruh haliyle açmıştım. Galiba biz olayların içinde yasarken bazı şeyleri normallestirmisiz, farkedememisiz bilmiyorum..

açıkçası gittiğiniz psikologun diplomasından şüpheliyim ben.

olay sosyal açıdan evet çok kötü, çok trajik. ama özeti şu. iki çocuğu olan bi kadın kocasını aldatıp başka bi adamdan çocuk yapıyor. eee? tamam ayıp, yanlış, kınayalım ama eee? burada ablanın kendini öldürmesini veya cinayete kurban gitmesini gerektirecek bi durum yok ki? hani şizofren olur vs anlarım ama öyle bi durum da yok.
 
açıkçası gittiğiniz psikologun diplomasından şüpheliyim ben.

olay sosyal açıdan evet çok kötü, çok trajik. ama özeti şu. iki çocuğu olan bi kadın kocasını aldatıp başka bi adamdan çocuk yapıyor. eee? tamam ayıp, yanlış, kınayalım ama eee? burada ablanın kendini öldürmesini veya cinayete kurban gitmesini gerektirecek bi durum yok ki? hani şizofren olur vs anlarım ama öyle bi durum da yok.

Herkese ayni şeyi söyleyip duruyorum ama olay sadece bu değil. 15-20 yıllık yaşanan birikmişlere dayanarak bunları söyledi. Bu forumda zaten ara ara bazı ayrıntıları verdim ama bastan sona herşeyi de anlatmadım tabiki. Doktora ablamla ilgili kendimi bildim bileli yaşadığım şahit olduğum herşeyi en ince ayrıntısına kadar anlattım ve sonuç bu oldu. Aldatma kısmı sadece olayların en son patlama noktası yani anlayacaginiz...
 
Herkese ayni şeyi söyleyip duruyorum ama olay sadece bu değil. 15-20 yıllık yaşanan birikmişlere dayanarak bunları söyledi. Bu forumda zaten ara ara bazı ayrıntıları verdim ama bastan sona herşeyi de anlatmadım tabiki. Doktora ablamla ilgili kendimi bildim bileli yaşadığım şahit olduğum herşeyi en ince ayrıntısına kadar anlattım ve sonuç bu oldu. Aldatma kısmı sadece olayların en son patlama noktası yani anlayacaginiz...

ne diyelim o zaman geçmiş olsun. geçmişe değil geleceğe bakın. ablanızdan haber alamıyosunuz bildiğim kadarıyla. bunun için çabalamak da gereksiz şu an için. çocuklara odaklanın.
 
ne diyelim o zaman geçmiş olsun. geçmişe değil geleceğe bakın. ablanızdan haber alamıyosunuz bildiğim kadarıyla. bunun için çabalamak da gereksiz şu an için. çocuklara odaklanın.

Tesekkur ederim. İnşallah cocuklar konusunda basarili olabiliriz. Psikolog ve avukatla görüştükten sonra bir yolunu bulup onun karşısına çıkacağım inşallah. Ama hesap sormak veya bahanelerini dinlemek için değil, sadece tedavi olmadan bir daha onunla eskisi gibi olamayacagimizi, tedavi olmak isterse hastane masraflarına destek olacağımı, ayrica bir çocuk daha yapıp başımıza bırakmasını istemediğimizi, eğer ki tüplerini bağlatma operasyonu olmayı düşünürse yine maddi olarak destek olacağımı söyleyeceğim. Mahkemede de onun aleyhinde bile olsa bildiğim herşeye şahitlik yapacagimi söyleyeceğim...
 
valla ılk konunuda okumustum ve hayret ıcınde kalmıstım bence senın gbı bır teyzelerı oldukları için cok sanslılar ilgileniosunuz en azındann daha kötü olabılır di o ablan olacagıda elime gecırmıyım
 
Eniştem asla ablama bu güne kadar bir tokat bile vurmuş bir insan değil. Onu korumak için söylemiyorum karakteri boyle. Tabi ki bunlar bir anlık sinirle cinnet anıyla olabilecek şeyler. Biz zaten ablamın kayıp olduğuna dair karakola bildirdik. Polisler ablamı bulmuşlar ablam adres bildirmek istememiş bir arkadasında kaldığını söylemiş ve bildiğim kadarıyla sığınma, koruma filan da talep etmemiş..

Bu bılgılerı telefonla mı alınmıs.. Eger oyleyse baskı altında ıyı oldugunu bıldırmıs bıle olabilir.
 
Bu bılgılerı telefonla mı alınmıs.. Eger oyleyse baskı altında ıyı oldugunu bıldırmıs bıle olabilir.

Hayır karakola gelmiş canım. Zaten polisler de telefonla ulaşamamış. Onunla bağlantılı birini tespit etmişler sorgulamislar, o kişi de daha sonra ablamı görünce polisler seni arıyor karakola git demiş. Ablam da gitmiş sonuçta reşit özgür bir kadin. Polisler zorla git çocuklarına analık yap diyemezlerya...
 
Psikolog mu dedi bunlari?
Birakin Allah askina boyle birine cocuk psikolojisi emanet edilmez.
Baska bir psikologa goturun cocuklari lutfen!!!
 
Merhaba hanımlar,
Bundan yaklaşık iki hafta önce böyle bir konu açmıştım.

www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/yegenim-baska-adamdanmis.903683

Kısaca özetlersem ablamın 3 çocuğu var, en küçük olanın babası eniştem değilmiş, bunu öğrendik. Ablam yaklaşık 3 aydır çocukları anneme bırakıp ortadan kayboldu. Eniştem zaten 7 yıldır şehir dışında, hatta yurt dışında çalışan biriydi..

Şimdi de olayların devamını paylaşmak istiyorum. Olurda bizimle benzer bir kaderi yasayan biri görür ve faydalanır...

Öncelikle bugün pedagogla bir ön görüşme yaptım yarin da inşallah kız yeğenlerimi götüreceğim. Psikolog hanım bana çok önemli şeyler söyledi.

İlk olarak 14yaşında olan teog sınavına hazirlanan yeğenim için "o artik bir yetişkin, onu çocukluğuna donduremeyiz. Hayat onu erken yaşta olgunlaştırdı. Simdi artık ona yaklaşımınız şöyle olmalı: senin annen ve baban maalesef senin kadar olgun ve sorumluluk sahibi değiller, onları artik değiştiremeyiz. Ama bundan sonraki hayatında gelecekle ilgili ne karar verirsen biz hep yanındayız ve seni destekleyeceğiz."

11 yaşında olan yeğenimin geceleri altını ıslatma problemi olduğunu söylediğimde de öncelikle urolojiden idrar yollarıyla ilgili herhangi bir sıkıntısı olmadığına dair bir rapor almamızı, daha sonra bununla ilgili psikolojik tedavi uygulayabilecegimizi soyledi.

En küçük yeğenim için ise isler biraz daha karışık ve zor... Öncelikle anne ve kendisinin ayrı bireyler olduğunun farkına varmadan boyle bir ayrılık yaşadığı için bir travma yaşadığını söyledi. O yüzden annenin yerine ananneyi ve beni koyduğunu, bizi de kaybetme korkusu yaşadığını söyledi.. annesini sorduğu zaman asla "anne gitti bir daha gelmeyecek veya annen yakında gelir" gibi cümleler kurmayın anneyi sorunca biz de arıyoruz ama bulamıyoruz, nerede olduğunu bilmiyoruz gibi cevaplar verin dedi. Bireysel kimliğini edinebilmesi için günde 2-3 saat bile olsa bir kreşe gitmesi gerektigini, sosyallesmesinin korkularını azaltacağını söyledi.
Baba meselesinin de 6 yaşına kadar kesinlikle konuşulmaması gerektiğini boyle bir travmanın ilerde kişilik bozukluğu doğurabileceğini söyledi (inşallah bunu öğrenmesini engelleyebiliriz...) o zamana kadar enistenizden rica edin ben senin baban değilim gibi şeyler söylemesin. Tamam eskisi gibi sevgi gösteremeyebilir ama daha ılımlı olsun. Zaten babası senede 2-3 ay gelen biriyse onun yokluğu çok büyük travma oluşturmaz dedi. 6 yaşına geldiğinde de gene pedagog eşliğinde eniştemin aslında onun gerçek babası olmadığını açıklamamız gerektiğini söyledi. O yasa kadar biyolojik baba ortaya çıkmadıysa ve çocuk onun kim olduğunu merak ederde araştırmak isterse ona bildiklerinizi o zaman anlatın ve destek olun dedi..

Ablamın kesinlikle kişilik bozukluğu olduğunu ve psikolojik başka hastalıkları olabileceğini söyledi ve hakkında hiç ümitli konuşmadı hiç beklemediğim çok ağır sözler söyledi... şöyle ki ablanın tedavisi için çok geç kalınmış, hele de kendisi de tedavi olmayı gerekli görmüyor ve istemiyorsa onun için yapılacak hiç birşey yok. Siz olabildiğince onu artık ailenizden ve çocuklardan uzak tutacaksınız dedi. En ağır sözü de şu oldu : ablanın 3 ihtimali var
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
Artık ablanızdan ümidi kesin dedi. Karşısına çıkıp konuşmam gerekmez mi kardeş olarak dedim, karşısına çıkıp sadece mahkemede ne şekilde şahitlik yapacağını önceden haber verebilirsin onun dışında yapılacak, konuşulacak birşey yok dedi...

Bu arada mahkemede, çocukların terapiye devam etmeleri halinde anne ve babalarının çocukların ruh ve zihinsel sağlığına zarar verdiğine, en doğrusunun ananneyle beraber süregeldikleri düzende devam etmeleri olduğuna dair rapor verebilirmiş. Mahkeme de gerekli görürsea ayrıca bir bilir kişi tayin edip bu durumu onaylatırsa çocukları anne babaya vermek zorunda kalmazmışız. Hatta kızlar için hiç bunlara gerek kalmadan her ikisi de 11 yaşını doldurduğu için direkt kendi şehitlikleri ve beyanlarıyla "ben kendimi anneannemin evinde daha iyi hissediyorum daha rahat hissediyorum" demeleri yeterliymiş..
Bu konuları kendi bilgisi dahilinde anlatıp ayrıca bir avukata daha başvurmamı istedi inşallah en kısa sürede onu da halledeceğim. Şimdilik aklıma gelenler bu kadar...
Çok üzüldüm bu durum benimde aklımda kalmıştı iyiki haber verdin bize o çocuklara çok üzülüyorum allah size sabır versin inşallah siZde çocuklarda çok mutlu olursunuz ne diyim kıyamam onlara yaa ne babadan hayır gördüler ne anadan. Peki ya ablanız onu hiç Aramayacakmısınız belkide onunda bir tedaviye ihtiyacı vardır belki enişteniz yanında değil diye piskolojik olarak çökmüştür ve başka yollara başvurmuştur. Off vala ne diyeceğimi bilmiyorum çok üzülüyorum içinizi ferah tutun herşeyin hayırlısı inşallah ya:(
 
Bazi kisilik bozukluklarinin maalesef tedavisi yoktur. Ve cevresindekilere ciddi zarar verebilirler
Psikologun yaklasimi bana da pek dogru gelmedi ama cocuklardan tedavi olana kadar uzak tutulmasi vs olayina takilanlar olmus, bence de eger ciddi bir bozukluksa bu uzak tutulmali tabi ki. Olaya psikolog diil boyle dusunenler duygusal yaklasio bence. Bi annenin bulasici bi hastaligi olsa cocugunu ondan uzak tutmak gerekmez mi fiziksel olarak. Bu da bir ruh hastaligi, evlatlarina zarar verme olasiligi oldugunu bile bile o annedir, cocuklarindan ayiramazsiniz denir mi?
Ama o 3 ihtimali siralamak... Cocuklarla ilgili soyledikleri de benim pek icime sinmedi acikcasi. Bilemedim, bi uzmanla daha gorusseniz daha ii olur gbi geldi, cunku cok ciddi kararlar esigindesiniz.
Umarim hepiniz icin hersey duzelir, kolayliklar
:KK22::KK22:son cümleler konu sahibine sanırım.
 
Merhaba hanımlar,
Bundan yaklaşık iki hafta önce böyle bir konu açmıştım.

www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/yegenim-baska-adamdanmis.903683

Kısaca özetlersem ablamın 3 çocuğu var, en küçük olanın babası eniştem değilmiş, bunu öğrendik. Ablam yaklaşık 3 aydır çocukları anneme bırakıp ortadan kayboldu. Eniştem zaten 7 yıldır şehir dışında, hatta yurt dışında çalışan biriydi..

Şimdi de olayların devamını paylaşmak istiyorum. Olurda bizimle benzer bir kaderi yasayan biri görür ve faydalanır...

Öncelikle bugün pedagogla bir ön görüşme yaptım yarin da inşallah kız yeğenlerimi götüreceğim. Psikolog hanım bana çok önemli şeyler söyledi.

İlk olarak 14yaşında olan teog sınavına hazirlanan yeğenim için "o artik bir yetişkin, onu çocukluğuna donduremeyiz. Hayat onu erken yaşta olgunlaştırdı. Simdi artık ona yaklaşımınız şöyle olmalı: senin annen ve baban maalesef senin kadar olgun ve sorumluluk sahibi değiller, onları artik değiştiremeyiz. Ama bundan sonraki hayatında gelecekle ilgili ne karar verirsen biz hep yanındayız ve seni destekleyeceğiz."

11 yaşında olan yeğenimin geceleri altını ıslatma problemi olduğunu söylediğimde de öncelikle urolojiden idrar yollarıyla ilgili herhangi bir sıkıntısı olmadığına dair bir rapor almamızı, daha sonra bununla ilgili psikolojik tedavi uygulayabilecegimizi soyledi.

En küçük yeğenim için ise isler biraz daha karışık ve zor... Öncelikle anne ve kendisinin ayrı bireyler olduğunun farkına varmadan boyle bir ayrılık yaşadığı için bir travma yaşadığını söyledi. O yüzden annenin yerine ananneyi ve beni koyduğunu, bizi de kaybetme korkusu yaşadığını söyledi.. annesini sorduğu zaman asla "anne gitti bir daha gelmeyecek veya annen yakında gelir" gibi cümleler kurmayın anneyi sorunca biz de arıyoruz ama bulamıyoruz, nerede olduğunu bilmiyoruz gibi cevaplar verin dedi. Bireysel kimliğini edinebilmesi için günde 2-3 saat bile olsa bir kreşe gitmesi gerektigini, sosyallesmesinin korkularını azaltacağını söyledi.
Baba meselesinin de 6 yaşına kadar kesinlikle konuşulmaması gerektiğini boyle bir travmanın ilerde kişilik bozukluğu doğurabileceğini söyledi (inşallah bunu öğrenmesini engelleyebiliriz...) o zamana kadar enistenizden rica edin ben senin baban değilim gibi şeyler söylemesin. Tamam eskisi gibi sevgi gösteremeyebilir ama daha ılımlı olsun. Zaten babası senede 2-3 ay gelen biriyse onun yokluğu çok büyük travma oluşturmaz dedi. 6 yaşına geldiğinde de gene pedagog eşliğinde eniştemin aslında onun gerçek babası olmadığını açıklamamız gerektiğini söyledi. O yasa kadar biyolojik baba ortaya çıkmadıysa ve çocuk onun kim olduğunu merak ederde araştırmak isterse ona bildiklerinizi o zaman anlatın ve destek olun dedi..

Ablamın kesinlikle kişilik bozukluğu olduğunu ve psikolojik başka hastalıkları olabileceğini söyledi ve hakkında hiç ümitli konuşmadı hiç beklemediğim çok ağır sözler söyledi... şöyle ki ablanın tedavisi için çok geç kalınmış, hele de kendisi de tedavi olmayı gerekli görmüyor ve istemiyorsa onun için yapılacak hiç birşey yok. Siz olabildiğince onu artık ailenizden ve çocuklardan uzak tutacaksınız dedi. En ağır sözü de şu oldu : ablanın 3 ihtimali var
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
Artık ablanızdan ümidi kesin dedi. Karşısına çıkıp konuşmam gerekmez mi kardeş olarak dedim, karşısına çıkıp sadece mahkemede ne şekilde şahitlik yapacağını önceden haber verebilirsin onun dışında yapılacak, konuşulacak birşey yok dedi...

Bu arada mahkemede, çocukların terapiye devam etmeleri halinde anne ve babalarının çocukların ruh ve zihinsel sağlığına zarar verdiğine, en doğrusunun ananneyle beraber süregeldikleri düzende devam etmeleri olduğuna dair rapor verebilirmiş. Mahkeme de gerekli görürsea ayrıca bir bilir kişi tayin edip bu durumu onaylatırsa çocukları anne babaya vermek zorunda kalmazmışız. Hatta kızlar için hiç bunlara gerek kalmadan her ikisi de 11 yaşını doldurduğu için direkt kendi şehitlikleri ve beyanlarıyla "ben kendimi anneannemin evinde daha iyi hissediyorum daha rahat hissediyorum" demeleri yeterliymiş..
Bu konuları kendi bilgisi dahilinde anlatıp ayrıca bir avukata daha başvurmamı istedi inşallah en kısa sürede onu da halledeceğim. Şimdilik aklıma gelenler bu kadar...

Ablanızın kaçışı bana yegeninizin babası sizi şok edecek bir isim olacak izlenimi veriyor
 
Back
X