Yeğenim başka adamdanmış! (Olayların devamı)

o güzel çocukların en büyük şansı siz ve aileniz. Allah sizden razı olsun.
ben inanıyorum hepsi iyi birer birey olacak önce Allah 'ın sonra da sizin sayenizde..
çok tebrik ediyorum sizi.. insanlığın ölmediğini bir kez daha göstermiş oldunuz işte..
 
Merhaba hanımlar,
Bundan yaklaşık iki hafta önce böyle bir konu açmıştım.

www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/yegenim-baska-adamdanmis.903683

Kısaca özetlersem ablamın 3 çocuğu var, en küçük olanın babası eniştem değilmiş, bunu öğrendik. Ablam yaklaşık 3 aydır çocukları anneme bırakıp ortadan kayboldu. Eniştem zaten 7 yıldır şehir dışında, hatta yurt dışında çalışan biriydi..

Şimdi de olayların devamını paylaşmak istiyorum. Olurda bizimle benzer bir kaderi yasayan biri görür ve faydalanır...

Öncelikle bugün pedagogla bir ön görüşme yaptım yarin da inşallah kız yeğenlerimi götüreceğim. Psikolog hanım bana çok önemli şeyler söyledi.

İlk olarak 14yaşında olan teog sınavına hazirlanan yeğenim için "o artik bir yetişkin, onu çocukluğuna donduremeyiz. Hayat onu erken yaşta olgunlaştırdı. Simdi artık ona yaklaşımınız şöyle olmalı: senin annen ve baban maalesef senin kadar olgun ve sorumluluk sahibi değiller, onları artik değiştiremeyiz. Ama bundan sonraki hayatında gelecekle ilgili ne karar verirsen biz hep yanındayız ve seni destekleyeceğiz."

11 yaşında olan yeğenimin geceleri altını ıslatma problemi olduğunu söylediğimde de öncelikle urolojiden idrar yollarıyla ilgili herhangi bir sıkıntısı olmadığına dair bir rapor almamızı, daha sonra bununla ilgili psikolojik tedavi uygulayabilecegimizi soyledi.

En küçük yeğenim için ise isler biraz daha karışık ve zor... Öncelikle anne ve kendisinin ayrı bireyler olduğunun farkına varmadan boyle bir ayrılık yaşadığı için bir travma yaşadığını söyledi. O yüzden annenin yerine ananneyi ve beni koyduğunu, bizi de kaybetme korkusu yaşadığını söyledi.. annesini sorduğu zaman asla "anne gitti bir daha gelmeyecek veya annen yakında gelir" gibi cümleler kurmayın anneyi sorunca biz de arıyoruz ama bulamıyoruz, nerede olduğunu bilmiyoruz gibi cevaplar verin dedi. Bireysel kimliğini edinebilmesi için günde 2-3 saat bile olsa bir kreşe gitmesi gerektigini, sosyallesmesinin korkularını azaltacağını söyledi.
Baba meselesinin de 6 yaşına kadar kesinlikle konuşulmaması gerektiğini boyle bir travmanın ilerde kişilik bozukluğu doğurabileceğini söyledi (inşallah bunu öğrenmesini engelleyebiliriz...) o zamana kadar enistenizden rica edin ben senin baban değilim gibi şeyler söylemesin. Tamam eskisi gibi sevgi gösteremeyebilir ama daha ılımlı olsun. Zaten babası senede 2-3 ay gelen biriyse onun yokluğu çok büyük travma oluşturmaz dedi. 6 yaşına geldiğinde de gene pedagog eşliğinde eniştemin aslında onun gerçek babası olmadığını açıklamamız gerektiğini söyledi. O yasa kadar biyolojik baba ortaya çıkmadıysa ve çocuk onun kim olduğunu merak ederde araştırmak isterse ona bildiklerinizi o zaman anlatın ve destek olun dedi..

Ablamın kesinlikle kişilik bozukluğu olduğunu ve psikolojik başka hastalıkları olabileceğini söyledi ve hakkında hiç ümitli konuşmadı hiç beklemediğim çok ağır sözler söyledi... şöyle ki ablanın tedavisi için çok geç kalınmış, hele de kendisi de tedavi olmayı gerekli görmüyor ve istemiyorsa onun için yapılacak hiç birşey yok. Siz olabildiğince onu artık ailenizden ve çocuklardan uzak tutacaksınız dedi. En ağır sözü de şu oldu : ablanın 3 ihtimali var
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
Artık ablanızdan ümidi kesin dedi. Karşısına çıkıp konuşmam gerekmez mi kardeş olarak dedim, karşısına çıkıp sadece mahkemede ne şekilde şahitlik yapacağını önceden haber verebilirsin onun dışında yapılacak, konuşulacak birşey yok dedi...

Bu arada mahkemede, çocukların terapiye devam etmeleri halinde anne ve babalarının çocukların ruh ve zihinsel sağlığına zarar verdiğine, en doğrusunun ananneyle beraber süregeldikleri düzende devam etmeleri olduğuna dair rapor verebilirmiş. Mahkeme de gerekli görürsea ayrıca bir bilir kişi tayin edip bu durumu onaylatırsa çocukları anne babaya vermek zorunda kalmazmışız. Hatta kızlar için hiç bunlara gerek kalmadan her ikisi de 11 yaşını doldurduğu için direkt kendi şehitlikleri ve beyanlarıyla "ben kendimi anneannemin evinde daha iyi hissediyorum daha rahat hissediyorum" demeleri yeterliymiş..
Bu konuları kendi bilgisi dahilinde anlatıp ayrıca bir avukata daha başvurmamı istedi inşallah en kısa sürede onu da halledeceğim. Şimdilik aklıma gelenler bu kadar...
Canım, çok üzüldüm.. Hatırlarsan o zaman da demiştim, bizim de bir akrabamızın başına benzer bir durum geldi.
Çocuk babadandı ama anne başkalarıyla görüşüp kaçmıştı falan.. Bizim çocuk da aynı şekilde halalarına ve babaannesine aşırı düşkün. Sanırım onlar da anne gibi kendisini bırakıp gidecek diye korkuyor. Lütfen sabırla yanlarında olun. İleride yanlış yapmasınlar. Sizden başka sarılacak kimseleri yok.
İnşallah hepsini çok güzel bir gelecek bekliyordur
 
Canım, çok üzüldüm.. Hatırlarsan o zaman da demiştim, bizim de bir akrabamızın başına benzer bir durum geldi.
Çocuk babadandı ama anne başkalarıyla görüşüp kaçmıştı falan.. Bizim çocuk da aynı şekilde halalarına ve babaannesine aşırı düşkün. Sanırım onlar da anne gibi kendisini bırakıp gidecek diye korkuyor. Lütfen sabırla yanlarında olun. İleride yanlış yapmasınlar. Sizden başka sarılacak kimseleri yok.
İnşallah hepsini çok güzel bir gelecek bekliyordur

İnşallah canım Allah bütün günahsız yavruları korusun :( sizin aileniz nasıl bir yol izledi o çocuğun etkilenmemesi icin? Sizin yegeninizin annesi de arayıp sormuyor mu çocuğunu, gelmiyor mu?
 
Canım yaşadıklarınız hiç normal şeyler degil ama yerinde olsam ablana da hak vermesem bile yanında olurum kimse isteye isteye aldatmaz kocasını. heleki çocuklu bir bayansa. Allah kimsenin başına vermesin ama durum ortada diyosun doktor demese bile böyle sonlardan biri olacagını tahmin edebiliyoruz hepimiz. ne olursa olsun yerinde olsam gider ablama sahip çıkardım göz göre göre onu ateşe atmazdım. eminim oda çok pişmandır ama elinden bişey gelmiyordur. kısaca sonra dan pişman olacağın bişe yapma. ve ablana da sahip çık.
 
Merhaba hanımlar,
Bundan yaklaşık iki hafta önce böyle bir konu açmıştım.

www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/yegenim-baska-adamdanmis.903683

Kısaca özetlersem ablamın 3 çocuğu var, en küçük olanın babası eniştem değilmiş, bunu öğrendik. Ablam yaklaşık 3 aydır çocukları anneme bırakıp ortadan kayboldu. Eniştem zaten 7 yıldır şehir dışında, hatta yurt dışında çalışan biriydi..

Şimdi de olayların devamını paylaşmak istiyorum. Olurda bizimle benzer bir kaderi yasayan biri görür ve faydalanır...

Öncelikle bugün pedagogla bir ön görüşme yaptım yarin da inşallah kız yeğenlerimi götüreceğim. Psikolog hanım bana çok önemli şeyler söyledi.

İlk olarak 14yaşında olan teog sınavına hazirlanan yeğenim için "o artik bir yetişkin, onu çocukluğuna donduremeyiz. Hayat onu erken yaşta olgunlaştırdı. Simdi artık ona yaklaşımınız şöyle olmalı: senin annen ve baban maalesef senin kadar olgun ve sorumluluk sahibi değiller, onları artik değiştiremeyiz. Ama bundan sonraki hayatında gelecekle ilgili ne karar verirsen biz hep yanındayız ve seni destekleyeceğiz."

11 yaşında olan yeğenimin geceleri altını ıslatma problemi olduğunu söylediğimde de öncelikle urolojiden idrar yollarıyla ilgili herhangi bir sıkıntısı olmadığına dair bir rapor almamızı, daha sonra bununla ilgili psikolojik tedavi uygulayabilecegimizi soyledi.

En küçük yeğenim için ise isler biraz daha karışık ve zor... Öncelikle anne ve kendisinin ayrı bireyler olduğunun farkına varmadan boyle bir ayrılık yaşadığı için bir travma yaşadığını söyledi. O yüzden annenin yerine ananneyi ve beni koyduğunu, bizi de kaybetme korkusu yaşadığını söyledi.. annesini sorduğu zaman asla "anne gitti bir daha gelmeyecek veya annen yakında gelir" gibi cümleler kurmayın anneyi sorunca biz de arıyoruz ama bulamıyoruz, nerede olduğunu bilmiyoruz gibi cevaplar verin dedi. Bireysel kimliğini edinebilmesi için günde 2-3 saat bile olsa bir kreşe gitmesi gerektigini, sosyallesmesinin korkularını azaltacağını söyledi.
Baba meselesinin de 6 yaşına kadar kesinlikle konuşulmaması gerektiğini boyle bir travmanın ilerde kişilik bozukluğu doğurabileceğini söyledi (inşallah bunu öğrenmesini engelleyebiliriz...) o zamana kadar enistenizden rica edin ben senin baban değilim gibi şeyler söylemesin. Tamam eskisi gibi sevgi gösteremeyebilir ama daha ılımlı olsun. Zaten babası senede 2-3 ay gelen biriyse onun yokluğu çok büyük travma oluşturmaz dedi. 6 yaşına geldiğinde de gene pedagog eşliğinde eniştemin aslında onun gerçek babası olmadığını açıklamamız gerektiğini söyledi. O yasa kadar biyolojik baba ortaya çıkmadıysa ve çocuk onun kim olduğunu merak ederde araştırmak isterse ona bildiklerinizi o zaman anlatın ve destek olun dedi..

Ablamın kesinlikle kişilik bozukluğu olduğunu ve psikolojik başka hastalıkları olabileceğini söyledi ve hakkında hiç ümitli konuşmadı hiç beklemediğim çok ağır sözler söyledi... şöyle ki ablanın tedavisi için çok geç kalınmış, hele de kendisi de tedavi olmayı gerekli görmüyor ve istemiyorsa onun için yapılacak hiç birşey yok. Siz olabildiğince onu artık ailenizden ve çocuklardan uzak tutacaksınız dedi. En ağır sözü de şu oldu : ablanın 3 ihtimali var
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
Artık ablanızdan ümidi kesin dedi. Karşısına çıkıp konuşmam gerekmez mi kardeş olarak dedim, karşısına çıkıp sadece mahkemede ne şekilde şahitlik yapacağını önceden haber verebilirsin onun dışında yapılacak, konuşulacak birşey yok dedi...

Bu arada mahkemede, çocukların terapiye devam etmeleri halinde anne ve babalarının çocukların ruh ve zihinsel sağlığına zarar verdiğine, en doğrusunun ananneyle beraber süregeldikleri düzende devam etmeleri olduğuna dair rapor verebilirmiş. Mahkeme de gerekli görürsea ayrıca bir bilir kişi tayin edip bu durumu onaylatırsa çocukları anne babaya vermek zorunda kalmazmışız. Hatta kızlar için hiç bunlara gerek kalmadan her ikisi de 11 yaşını doldurduğu için direkt kendi şehitlikleri ve beyanlarıyla "ben kendimi anneannemin evinde daha iyi hissediyorum daha rahat hissediyorum" demeleri yeterliymiş..
Bu konuları kendi bilgisi dahilinde anlatıp ayrıca bir avukata daha başvurmamı istedi inşallah en kısa sürede onu da halledeceğim. Şimdilik aklıma gelenler bu kadar...

ablanızla ilgili o üç ihtimal kesin denemez bence. KESİN denmemeli. psikoloji deneysel değil gözlemsel bir bilimdir. bir bireyin vereceği bir tepkiyle, bir başkasının ki farklı olur. bir başkasının davranışıyla bir başkasının ki arasında uçurum olur. yani kesinlik olamaz. bana mantıklı gelmedi şahsen ablanızla ilgili yapılan yorum. diğer kısımlar mantıklı fakat o değil. bence bir danışmanla daha görüşseniz iyi olabilir.
 
Psikolog burada kişisel düşüncesini söylemiş mesleğinin gerektirdiği bir yaklaşımla yaklaşmamış duruma..Hiçbir psikolog bu ifadeleri kullanmaz kullanamaz hele ki görmeden sadece anlatımla kimse hakkında yargıya varmaz,bir de anneyi çocuklardan uzak tutacaksınız demez.Çocuğun sağlıklı gelişimi için annenin varlığını yadsımazlar ve varsayımlarda bulunmazlar. Ya psikolog değil görüştüğünüz kişi ya da işine şahsi düşüncelerini karıştırmış..
 
İnşallah canım Allah bütün günahsız yavruları korusun :KK43: sizin aileniz nasıl bir yol izledi o çocuğun etkilenmemesi icin? Sizin yegeninizin annesi de arayıp sormuyor mu çocuğunu, gelmiyor mu?
Amin..
Canım bizimki çok sorunlar yaşamış. Kendi annesi babası da onu zaten görmek istemişti yıllarca. Benim anlattığım olay sanırım 10 sene falan olmuştur.. Kadın kaçtıktan sonra fuhuş, hırsızlık gibi şeylerden içeride yatmış diye duydum ben.
Tuhaf tuhaf insanlarla berabermiş. Sanırım birkaç kere görüştüler o kadar sene içinde o da Avm'lerde falan. Çocuğu yanına almak istemedi. Hoş, istese de ne çocuk gider ne de halaları izin verirdi. Şimdi de başkasıyla evlenmiş diye biliyorum ondan da başka çocuğu oldu ama bu çocuğu hiç aramıyor doğru düzgün.. Şimdi kendi anne babasıyla barışmış diye duydum ama kendi anne babası da aramıyor torunlarını. Nasıl bir aileler anlamadım!!
 
Pskolog büyük ihtimalle olaya biraz duygusal yaklaştı. Topluma ters bir durum var sonuçta ama şuda bir gerçek ablanız sizinle iletişim kurmuyor bildiğim kadarıyla buda sıkıntı
 
Ben ablanız hakkındaki yargıya şaşırdım
Bir kez bile görüşülmeden etmeden direk o şudur ümidi kesin, 3 telefon seçeneği var akıbetide şu olacak ne demek
Kahin mi psikolog mu bu anlamadım
 
7 sene enişteniz yurt dışında iş için kalıyor senenin 2 3 ayı Türkiye dönüyor
Eniştenizin orda aldatmadığı ne malum hiç bir insan durduk yere yanlış yapmaz
Bunlar varsayımdır
Biri yanlış yapar diğeri devamını getirir %50 oranlıdır bunlar
Çocukları bu derece önemseyip destek çıktığınız için tebrik ederim
Bende psikoloğa gittiğimde eşimle ilgili konuştuğumda
Sizin konuştuğunuz kadar böyle deyip onu konuşmasını dile getiridi
 
Benimde ablam annem psikologla görüştü ve aslaaa ikinci 3. şahısın anlatımıyla şöyle şöyle olacak diyemez. Sorunu olan kişiyi dinler kaldı ki böyle yok intihar eder yok öldürülür diye teoriler üetmez yaa bu çok saçma geldi bana... Bence psikologunuzu gözden geçirin..
 
Psikolog sanırım küçüklüğünde yakınlarından bir kadın sebebi ile buna benzer bir sıkıntı yaşamış ve öfkesini ablandan çıkartmış.Psikolog bile olsa insan sonuçta.Allah akıl fikir versin..
 
Pskolog büyük ihtimalle olaya biraz duygusal yaklaştı. Topluma ters bir durum var sonuçta ama şuda bir gerçek ablanız sizinle iletişim kurmuyor bildiğim kadarıyla buda sıkıntı

Aynen öyle ablam zaten evimizi yerimizi biliyor. Biz kaçmadık çocukları da kaçırmadık. Hadi bizi görmek istemiyor gider okula kızlarını görür insan dimi? 3 ayin içinde sadece 1 defa ilk evi terk ettiğini haber vermek için annemi aradı (onda da yine asıl suçlu kendi olmasına ragmen anneme her turlu hakareti etti) 1 defa da polislerden ablamın yaptığı her turlu şeyi öğrendiğimiz zaman aradı annem de o anlık sinirle benim senin gibi bir kızım yok deyip telefonu kapattı. Daha da ablam ne aradı ne sordu ne kapıya geldi hadi annemi birak benim ve kardeslerimin evini de biliyor hic birimizin yanina da gelmedi aramadı sormadı internetten bile yazmadi. Pişman olan insan adım atar, hayatini düzeltmeye çalışır. Yahu ben daha doğmamış çocuğumu 3-4 haftada bir ultrasonda görüyorum nasıl özlüyorum zor dayaniyorum bu insan nasıl 3 evladını ozlemiyor? Öleceğimi bilsem gene gelirim ben kapıya ki annemin nasıl merhametli bir insan olduğunu, o bir adim atarsa annemin yine yelkenleri suya indireceğini de gayet iyi biliyor...

Ne diyeyim o artik kendi yolunu çizdi. Demek ki seçtiği hayatından memnun. 33 yaşında kadını zorla değiştirecek halimiz yok bu saatten sonra...
 
Görmeden telepati ile mi ablanız Hakkı'nda karar veriyor psikolog? Ablanıza dediklerinin çok saçma bulduğum için diğer dedikleri anlamsız kaldı benim için. Başka bir psikolog/pedagog bulsanız daha iyi sanki. Ben böyle karamsar bir psikolog hiç görmedim.
 
Merhaba hanımlar,
Bundan yaklaşık iki hafta önce böyle bir konu açmıştım.

www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/yegenim-baska-adamdanmis.903683

Kısaca özetlersem ablamın 3 çocuğu var, en küçük olanın babası eniştem değilmiş, bunu öğrendik. Ablam yaklaşık 3 aydır çocukları anneme bırakıp ortadan kayboldu. Eniştem zaten 7 yıldır şehir dışında, hatta yurt dışında çalışan biriydi..

Şimdi de olayların devamını paylaşmak istiyorum. Olurda bizimle benzer bir kaderi yasayan biri görür ve faydalanır...

Öncelikle bugün pedagogla bir ön görüşme yaptım yarin da inşallah kız yeğenlerimi götüreceğim. Psikolog hanım bana çok önemli şeyler söyledi.

İlk olarak 14yaşında olan teog sınavına hazirlanan yeğenim için "o artik bir yetişkin, onu çocukluğuna donduremeyiz. Hayat onu erken yaşta olgunlaştırdı. Simdi artık ona yaklaşımınız şöyle olmalı: senin annen ve baban maalesef senin kadar olgun ve sorumluluk sahibi değiller, onları artik değiştiremeyiz. Ama bundan sonraki hayatında gelecekle ilgili ne karar verirsen biz hep yanındayız ve seni destekleyeceğiz."

11 yaşında olan yeğenimin geceleri altını ıslatma problemi olduğunu söylediğimde de öncelikle urolojiden idrar yollarıyla ilgili herhangi bir sıkıntısı olmadığına dair bir rapor almamızı, daha sonra bununla ilgili psikolojik tedavi uygulayabilecegimizi soyledi.

En küçük yeğenim için ise isler biraz daha karışık ve zor... Öncelikle anne ve kendisinin ayrı bireyler olduğunun farkına varmadan boyle bir ayrılık yaşadığı için bir travma yaşadığını söyledi. O yüzden annenin yerine ananneyi ve beni koyduğunu, bizi de kaybetme korkusu yaşadığını söyledi.. annesini sorduğu zaman asla "anne gitti bir daha gelmeyecek veya annen yakında gelir" gibi cümleler kurmayın anneyi sorunca biz de arıyoruz ama bulamıyoruz, nerede olduğunu bilmiyoruz gibi cevaplar verin dedi. Bireysel kimliğini edinebilmesi için günde 2-3 saat bile olsa bir kreşe gitmesi gerektigini, sosyallesmesinin korkularını azaltacağını söyledi.
Baba meselesinin de 6 yaşına kadar kesinlikle konuşulmaması gerektiğini boyle bir travmanın ilerde kişilik bozukluğu doğurabileceğini söyledi (inşallah bunu öğrenmesini engelleyebiliriz...) o zamana kadar enistenizden rica edin ben senin baban değilim gibi şeyler söylemesin. Tamam eskisi gibi sevgi gösteremeyebilir ama daha ılımlı olsun. Zaten babası senede 2-3 ay gelen biriyse onun yokluğu çok büyük travma oluşturmaz dedi. 6 yaşına geldiğinde de gene pedagog eşliğinde eniştemin aslında onun gerçek babası olmadığını açıklamamız gerektiğini söyledi. O yasa kadar biyolojik baba ortaya çıkmadıysa ve çocuk onun kim olduğunu merak ederde araştırmak isterse ona bildiklerinizi o zaman anlatın ve destek olun dedi..

Ablamın kesinlikle kişilik bozukluğu olduğunu ve psikolojik başka hastalıkları olabileceğini söyledi ve hakkında hiç ümitli konuşmadı hiç beklemediğim çok ağır sözler söyledi... şöyle ki ablanın tedavisi için çok geç kalınmış, hele de kendisi de tedavi olmayı gerekli görmüyor ve istemiyorsa onun için yapılacak hiç birşey yok. Siz olabildiğince onu artık ailenizden ve çocuklardan uzak tutacaksınız dedi. En ağır sözü de şu oldu : ablanın 3 ihtimali var
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
Artık ablanızdan ümidi kesin dedi. Karşısına çıkıp konuşmam gerekmez mi kardeş olarak dedim, karşısına çıkıp sadece mahkemede ne şekilde şahitlik yapacağını önceden haber verebilirsin onun dışında yapılacak, konuşulacak birşey yok dedi...

Bu arada mahkemede, çocukların terapiye devam etmeleri halinde anne ve babalarının çocukların ruh ve zihinsel sağlığına zarar verdiğine, en doğrusunun ananneyle beraber süregeldikleri düzende devam etmeleri olduğuna dair rapor verebilirmiş. Mahkeme de gerekli görürsea ayrıca bir bilir kişi tayin edip bu durumu onaylatırsa çocukları anne babaya vermek zorunda kalmazmışız. Hatta kızlar için hiç bunlara gerek kalmadan her ikisi de 11 yaşını doldurduğu için direkt kendi şehitlikleri ve beyanlarıyla "ben kendimi anneannemin evinde daha iyi hissediyorum daha rahat hissediyorum" demeleri yeterliymiş..
Bu konuları kendi bilgisi dahilinde anlatıp ayrıca bir avukata daha başvurmamı istedi inşallah en kısa sürede onu da halledeceğim. Şimdilik aklıma gelenler bu kadar...
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
bunları size söylemesi bir psikoloğun çok doğru gelmedi bana.benim bile psikolojim bozuldu okurkn size nasıl söyledi ki böyle?başka bir danışmana daha gidin bence.psikolog değil felaket tellalı maşallah...Allah yardımcınız olsun...
 
1 ya bir gün bir telefon gelecek, ablanı tümüyle delirmiş bir halde bulacaksınız.
2 ya bir gün bir telefon gelecek, ücra bir yerde öldürülmüş olarak cesedini bulacaksınız.
3 yine bir telefon gelecek ve onun intihar ettiğinin haberini alacaksınız.
bunları size söylemesi bir psikoloğun çok doğru gelmedi bana.benim bile psikolojim bozuldu okurkn size nasıl söyledi ki böyle?başka bir danışmana daha gidin bence.psikolog değil felaket tellalı maşallah...Allah yardımcınız olsun...

Evet bu ifadeler beni de sarstı ve üzdü. Ben de beklemiyordum bu kadarını açıkçası... hala dua ediyorum bir ümit diyorum ama olmuyor iste. Neresinden tutsam elimde kalıyor. Artik ablam için üzülmek düşünmek kabuslar görmek istemiyorum. Bundan sonra sadece geleceğe bakacağım, özellikle de o 3 günahsızin gelecegine... ben bu yasta kaldıramıyor ve dayanamıyorken onlar nasıl tahammül ediyor :(
 
Evet bu ifadeler beni de sarstı ve üzdü. Ben de beklemiyordum bu kadarını açıkçası... hala dua ediyorum bir ümit diyorum ama olmuyor iste. Neresinden tutsam elimde kalıyor. Artik ablam için üzülmek düşünmek kabuslar görmek istemiyorum. Bundan sonra sadece geleceğe bakacağım, özellikle de o 3 günahsızin gelecegine... ben bu yasta kaldıramıyor ve dayanamıyorken onlar nasıl tahammül ediyor :KK43:
valla kusura bakma ama ben ablandan çok psikoloğa kızgınım.hamile kadına bunlar anlatılır mı ya?!!su akar yolunu bulur her şey zamanla düzene girer bu günler geçer gider.sen bebeğini düşün biraz.stresli olmaman gerekli ya da mümkün olduğunca en aza indirgemek lazım.çok üzülüyorum böyle şeyler okuyunca...
 
Söylediklerimi yanlış anlamayın ama bu tarz şeyler çok var aslında.
Ama insanlar saklıyor.
Kol kırılır yen içinde kırılır muhabbeti.
Sizin konunuzda bir bayan demişti babalar çocukları annelerinden gizli götürüp dna testi yaptırıyormuş :KK57::KK57::KK57:
Şok olmuştum resmen.
İnanın ilk defa duydum böyle bir şeyi.
Başka bir hocayla da mı görüşseniz bilemedim ki.
Kişilk bozuklukları tedavi edilebilir diye biliyorum.
Sizi de yanlış yönlendirmak istemem..

Bazi kisilik bozukluklarinin maalesef tedavisi yoktur. Ve cevresindekilere ciddi zarar verebilirler
Psikologun yaklasimi bana da pek dogru gelmedi ama cocuklardan tedavi olana kadar uzak tutulmasi vs olayina takilanlar olmus, bence de eger ciddi bir bozukluksa bu uzak tutulmali tabi ki. Olaya psikolog diil boyle dusunenler duygusal yaklasio bence. Bi annenin bulasici bi hastaligi olsa cocugunu ondan uzak tutmak gerekmez mi fiziksel olarak. Bu da bir ruh hastaligi, evlatlarina zarar verme olasiligi oldugunu bile bile o annedir, cocuklarindan ayiramazsiniz denir mi?
Ama o 3 ihtimali siralamak... Cocuklarla ilgili soyledikleri de benim pek icime sinmedi acikcasi. Bilemedim, bi uzmanla daha gorusseniz daha ii olur gbi geldi, cunku cok ciddi kararlar esigindesiniz.
Umarim hepiniz icin hersey duzelir, kolayliklar
 
Back
X