Yardım etmek istiyorum, ama kullanılmaktan da korkuyorum..

ipektuncer

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
23 Mart 2010
2.968
31
Merhaba,

fikirlerinizi almak istediğim bir konu var. Kararsız olduğum, tam ortada olduğum bir konu.
Benim çok sevdiğim bir büyüğüm, bir ablam var. Uzaktan da akrabam. Kolaylık olması açısından Zeynep abla diyeyim ismine.
Bu Zeynep abla 45 yaşında ve 30 yaşındayken eşini kaybetmişti. 2 çocukla dul kaldı. O çocuklar şimdi 25 yaşında (kız) ve 21 yaşında (erkek).

Kız olan, ismine Elif diyelim, başka şehirde üniversite okuyordu. Annesi zar zor okutuyordu tabi, kocasından kalan emekli maaşı ile geçiniyor.
Tüm okul harçlarını, yurt paralarını ben verdim. O zaman ben anne olmamıştım henüz, daha az sorumluluğum vardı maddi olarak. Epeyce bir masrafım oldu Elif'in eğitimi için, bunu özellikle söylüyorum, önemli çünkü fikrinizi soracağım konuda.

Elif okulunu tamamlamadı, gizlice evlendi. Annesine de telefonla bildirdi evliliğini. Zeynep abla yandı tutuştu tabi, çok üzüldü.
Ama uzun sürmedi evlilik, 1 sene sonra Elif annesinin yanına geri döndü. Okulunu da malesef tamamlayamamış oldu.
Bu arada Zeynep ablanın oğlu 2 yıllık bir okul kazandı. Şehir dışında. Ben gene yardım ettim. Orada kalırken ihtiyacı olan temel eşyaların (perde, yatak, havlu, tabak vs) hepsini ben aldım. Elif'e ettğim kadar olmasa da, oğlan için de ara ara maddi yardımlarım oldu.

Bu arada benim bu aileye sevgim nereden kaynaklanıyor derseniz. Çocukluğum ve gençliğimde babamla, üvey annemle hep sıkıntılarım oldu.
Bu Zeynep abla beni hep dinlerdi, hep dertleşirdik, bana kapısını ve sofrasını her zaman açmıştır, ki babam "İpek gelse bile kabul etme" diye tehdit ettiği halde.
Rahmetli eşini de çok severdim ayrıca. Zeynep ablanın ameliyatında kardeşlerindne daha ön plandaydım, onlar değil ben kaldım yanında refakatçi. Samimiyetimizi anlatmak için yazıyorum bunu.

Aramızda şu ana dek geçen tek bir olumsuz olay var. O da kızımla ilgili zaman zaman desteğine ihtiyacım olduğunda, önce "tabi bakarım" deyip, sonra yan çizmesi..
Elbette bakmak zorunda değil, ama kendisi gönüllüce "bakarım" dedi hep. Mesela ben onun yakınına taşındım, güya bakacaktı kızıma. Tabi ki asla hakkını yemem, parayla baktırırdım baksaydı. Çünkü paraya ihtiyacı var, 500 TL emekli maaşı ile 2 çocuk yetiştiren yalnız bir kadın.

Ama "ben hergün gelemem, yorulurum, dayanamam" dedi ve ben de kızımı kreşe verdim. Sonra kendine haftada 3-4 gün gittiği bir bakıcılık işi buldu. Ama rahat bir iş. Mesela rahatlıkla arayıp "bugün başım ağrıyor, gelemiycem" veya "bugün hava yağmurlu, yarın gelirim" tarzında bahaneleri olabiliyor ve çalıştığı kadın da zaten ev hanımı olduğundan anlayış gösteriyordu. Bu olaylar olurken Zeynep abla 40 yaşındaydı ve ciddi bir sağlık sorunu yok. Yani "dayanamam, bakamam" deme lüksünü o kadar maddi sıkıntı içinde nereden buluyor anlamıyorum. Hele 9 aylık hamile halimle işe gelen bir kadın olarak ben asla anlayamıyorum. Ama dayanamadığını söylüyorsa, vardır herhalde bir nedeni.

Kızım domuz gribi olduğunda, ben 10 gün izin kullandım ve kalan 2 gün için ondan rica ettim bakmasını, elbette emeğinin karşılığını vereceğimi bilir kendisi.
"Çalıştığım yerden izin alayım" dedi. Sormuş, çalıştığı kadın da "mühendismiş madem, bulsun başının çaresini, işçi falan olsaydı yardımcı olurdum" demiş. Bunu da bana aynen böyle aktardı Zeynep abla. Hiç bişey demedim, ama üzüldüm çok. Tamam yalan kötü bişey, ama saçma sapan bahanelerle işe gitmeyen biri olarak, şimdi benim kızımla ilgili zor durumumu, çalıştığı bayanın insafına bırakması beni incitti.
Diyelim ki Zeynep ablanın kardeşi, yeğeni, kızı vs hasta olsaydı.. Gene de gider miydi işe.. Hayır tabi ki gitmezdi.

Bu olayın üstüne neredeyse 1 sene onu hiç aramadım. Sonra kızı Elif'in nişanlandığını duydum. Bu arada Elif eşindne ayrıldıktan sonra 4 sene annesinin evinde kaldı, bu süre zarfında ona iş bulmamı istedi annesi. Buldum, 2 ay çalıştı ve ayrıldı. Ayrılırken bana haber bile vermedi, mahcup etti tanıdıklarıma. "Ona kötü davranılıyormuş".. Ayrılma bahanesi bu..

Onun dışında bu 4 sene boyunca asla çalışmadı. Kardeşi de öğrenciydi. Zeynep abla, bakıcılık yaparak bu koca kazıklara (afedersiniz ama öyle) bakmayı sürdürdü.
Elif nişanlandığı için haftasonu hayırlı olsuna gittim evlerine. Her zamanki gibi yoksullar tabi, üzülüyorum görünce. Nişanlısının durumu da kötü, ama o yapacakmış gereken harcamaları. Zeynep abla sadece mutfak eşyası ve nevresim vs tarzı şeyler alacakmış. Koca kız, 2.kez evlenecek. 4 senedir evde, 1 TL kazanmışlığı yok.

Zeynep ablanın oğlunun da alttan dersi varmış, gene okula gidecek gelecek. İş bulabilir mi, belli değil.
"Paraya ihtiyacım var, seneye bu aile beni bırakacak, taşınacaklar. Keşke senin bebeğine baksam, ama hergün gelemeyeceğimi bildiğim için teklif edemiyorum" dedi.
"Eğer bakarsan, temizlik, yemek beklemem senden. Başkasına gitmesin param, hem gözüm arkada kalmasın. Ama sabah arayıp "bugün gelemiyorum" deme şansın olmaz, çünkü ben hergün işe gitmek zorundayım" dedim. Benim aslında çalışmama ihtimalim de var, ama güvenilir biri karşıma çıkarsa çalışırım diyorum.

Kendine güvenemediğini söyledi, anlamıyorum hiç. Hem çok mağdur, hem yaşı genç, hem güvenemiyor kendine..
Kızı Elif'in nişanlısı 1000 tl alıyormuş ve yarısı kiraya gidecekmiş. Faturalar ödenince bişey kalmayacak ellerine diye sızlanıyor.
"E ablacım, Elif de çalışacak, en azından ev alana kadar" dedim. "Yook, Kuran kursuna gidiyor yıllardır, çok karşı hocaları kadının çalışmasına. O bakımdan Elif asla çalışmaz, zaten yapı olarak da çalışmaz" dedi.

Ben ise tam bu konuşmalardan önce Elif'in yemek takımı, bornoz takımı gibi ihtiyaçlarını karşılamayı düşünüyordum..
Bebeğime bakmasın, önemli değil.
Bakıcı aradıktan sonra çok bulurum, aklımda alternatiflerim var zaten. Bulamazsam başka çözümlerim de var.
Ama teklif ediyorum, ihtiyacı var, kabul etmiyor. Kızı 4 senedir evde, bir kasiyer olarak çalışsa ayda 500 TL alsa, tüm çeyizini 4-5 ayda en iyi şekilde tamamlar. Ama akşama kadar ev kızı modunda.

Kararsızım işte.. Birşeyler almak istiyorum, en azından çok iyi markanın yemek takımı müthiş bir kampanya yapmış 280 TL. Ondan alsam diyorum.
Sonra diyorum ki, gitsin çalışsın kendi alsın.
Bazen diyorum ki, Zeynep abla neye yetişsin, öbür çocuğunun harç parası var daha.
Kesinlikle dilenci kültüründe bir kadın da değildir, ben oraya gittim, beni yok canıyla öyle güzel ağırladı ki. Ve ben biliyorum ay sonuna doğru mutfakları, dolapları bomboş. Bu 2 çocuğu kendime emanet gibi görüyorum, babalarını çok severdim, bana çok sahip çıkmış bir insandı.
Off..
Siz ne dersiniz eğer okuysanız buraya kadar..:44:
 
cok zor bı karar asaması.. sen bu kadar dusunuyosun ama nısanlanıcak kısı kendı keyfınde.. onun cok ugrasması gerekırdı halbukı.. daha oncekı konunu okumustum babanla ılgılı, sen yasadıgın ıcın o hassasıyetle bakmıssın bu cocuklara bellı kı.. ben olsam werırdım heralde ama ıcım rahat etmezdı gıbı..
 

Canım, okuduğun için çok teşekkürler öncelikle.
Evet, ben her babalar günü o çocukları düşünür ve muhakkak ağlarım, çok küçük yaşta gördüler hayatın asıl yüzünü.
Mesela dün kızıma magnum dondurma aldım, hemen aklıma onlar gelir, hiç yediler mi magnum acaba diye?
Zeynep ablanın oğluna para yollayamadığı zamanlar olmuş çok, çocuk orada resmen aç kalmış. Beni arayamamıştır, çünkü o domuz gribi döneminden soğuktu aramız. Ama nasıl üzüldüm duyarsız kaldığıma:-((

Ve Elif pek gönüllü değil evlilik konusunda, görücü usulü olmuş. O sebeple de azmetmiyor belki eşya konusunda. herşeyi o alsın mantığında. ama annesi de en azından asgari bişeyler almalıyım diyor.
 
zamanında onlar sana yardımetmiş sen de kızı okurken elinden geleni yapmışsın şimdi senin zattığın elleri gericeviriyorlarsa bırak baksınlar başlarının çaresine ben de dert ederim böyle şwyleri sonra da kızarım kendime "elalemin derdi gene beni gerdi" diye. bırak kıt kanaat ne yapabilirlerse yapsınlar, içinden çok geliyorsa al yemek takımını ama bence siz fitleşmişsiniz (çok hoş bir tabir olmadı ama kusuruma bakma) kendini rahatsız hissetmeni gerektirecek bir durum yok ortada o yüzden boşuna sıkma canını. kızının çalışmasına karşı olan kurs hocaları yapsın gerisini. insan oğlu koşullara göre davranmalı evinde de çalışıyor pek çok kadın, dantel örüyor dikiş dikiyor bu kızın aklı başında olsa zaten o hataları yapmazdı ya da yaptığını telafi ederdi. boşa üzme kendini.
 
Yapabileceğinizi fazlasıyla yaptığınız kanaatindeyim. Zira 4 yıl bir üniversite öğrencisinin her ihtiyacına cevap vermek pekte kolay olmasa gerek. Kızımız pek keyifçi o düşünmüyor dert etmiyor siz neden ediyorsunuz. Bizim oralarda bir laf vardır biraz amiyane olacak ama, "itin hatırına değil sahibinin hatırına derler" hal böyleyken elbet ellerinden tutmak gerekir ama kendimizden de çok ödün vermemeliyiz. Sizin düşündüğünüz, hesap ettiğiniz kadar onlar önemsemiyor olacaklar ki hem abla iş teklifinizi geri çeviriyor hemde gelin kızımız yan gelip yatıyor. Bence biraz kendinizi geri planda tutun. Elbette yardımcı olamak çok özel çok güzel ama birazda haddi hududu olmalı.
 
bence karar vermek hiç de zor değil , anne genç , kızı da çalışamayacak durumda değil ki, hadi diyelim ki erkeklerin olduğu ortamda çalışmak istemiyor e annesi gibi çocuk bakıcılığı yapamaz mı ? ellerinden geleni yapsalar da yine geçim sıkıntısı çekseler amenna , ama hem kendimizi üzmeyelim ,işimize gelirse çalışalım , hem rahat yaşayalım mantığında insanlara kızıyorum ...biz kolay mı kazanıyoruz ? sen hamile halinle çalışıyorsun onlar senin yerinde olsalar çalışırlar mı ?
senin o kadar iyiliğine karşılık senin kızını 2 gün idare edememiş ki bu insan ? sevdiğin insanlar gerçi ama kusuruma bakma ben vefa göremedim .
 

Ben geçen yaz çok zor durumda kaldım mesela, Elif gelip kızımla ilgilenebilirdi gündüz. Teklif de ettim. Çünkü Elif'e iş bul" diye yalvarıyordu annesi. Ben ona sigortalı iş de buldum, ama bir haber bile vermeden pat diye ayrıldı. Şirkete bile haber vermemiş, 2 gün gelmeyince şirket eve telefon açıp anlamış işi bıraktığını.

"O bakamaz ki, yapamazki, o sorumluluğu kaldıramaz ki.." aldığım cevaplar böyle..
Bir de Zeynep abla bir ara çalışan bir bayanın oğluna bakıyordu. Elif sürekli "ne saçma şey, ben olsam asla çalışmam, çocuğuma bakarım" diyordu. Bunları duyunca yardım edesim gelmiyor hakikaten.
Ama bir yandan da düşünüyorum, 500 tl maaş, nasıl olacak bu iş..
"İtin değil, sahinin hatırı" her ne kadar amiyane olsa da durumu özetliyor..
 
Öncelikle mesajınıza direk cevap vermek istediğimden alıntı yaptığımı ancak yazacaklarımla fazlaca yer işgal etmemesi için alıntıyı kısalttığımı söylemek istiyorum.

Ben yazdıklarınızı okuyunca Zeynep hanımın sizin yardımınıza ihtiyacı olduğunu ve sömürecek bir kadın profilinde olmadığını düşünüyorum.

Bazı olaylar sizi kırmış, ancak insanlar yaşadıkları neticesinde ayakta kalmaya çalışsalar bile bazı noktalarda düşünme yetilerini kaybediyorlar maalesef.

Size anlatamadığı bir durum olabilir ve bunun yerine Elifin çalışmasına hocaları hoş karşılamaz diye bir neden öne sürmüş de olabilir.

Yaptığınız iyilikler , ne olursa olsun, sonunda kullanıldığınız anlasanız bile boşa gitmeyecektir. Bence bunun tek istisnası vardır o da göz göre göre sizin kuyunuzu kazacak dönüp yardımınızı alacak, bu tpteki bir duruma izin vermemek hakkınız ancak bence Zeynep hanından ve ailesinden elinizi çekmeyin. Unutmayın balık bilmese de Halık biliyor....

Bir Not: Biz bir başkasına iyiliği karşılık alalım diye etmeyiz. Karşılığını zaten Allah verir. Biz "yeryüzünde iyilik yürüsün" diye yaparız.

Hz. Hüseyin kendisinin öldürüleceğini bile bile gitmiştir ölüme, Hüseyin gitme Kufeliler öldürü seni diyenlere "Gitmeliyim, eğer ben bugün gitmezsem direniş diye bir şey kalmaz" diye cevap vermiştir.

İyiliğin karşılığını siz ve evlatlarınız fazlasıyla alacaktır. Bir an bile tereddüt etmeyin derim ben
 
Son düzenleme:
bence yardım et için rahat etsin.madem bu kadar vicdan muhasebesi yapıyorsun maddi açıdan seni de zor durumda bırakmıyor anladığım kadarıyla,o zaman yap yardımını elinden geldiğince,onlar bilmese de allah bilir.önemli olan da o bence.ama tabi o kadar yardım ediyorsun onlarında bu tavrı canını sıkıyor anlıyorum ama kadının huyu bu galiba çocukları da kendisi gibi,yapıcak bişey yok.bence yardımcı ol,için rahat etsin
 
düğününe nasıl olsa gideceksiniz , düğün hediyesi olarak yapabileceğinizin en iyisini yapın ve vicdanen de rahat olun .....hayat beni katılaştırdı sanırım biraz , oysa emin olun ben de sizin gibi hissederdim eskiden ( halen de hissediyorum ama bir fark var artık uygulamıyorum :))
 
daha oncekı konunuzuda okumustum elıf hanım evet cok ıyı nıyetlı bırısınız bellı bıde sole bısey var allah dusene yardım edenı herzaman mukafatlandırır.sız eskıyı bı kenara bırakarak ve onlardan bı beklentı ıcınde olmadan alabılırsınız onların sıze yardım etmeyecegı ap acık ortada cunku ama ben su zıhnıyetı anlamıs degılım ..kac yasına gelmıs bır kız neden annesınden medet bekler sızın aldıgınız sey onun ıcın ılk baslarda pek kıymetlı gelıcek ama daha sonra hor grucek cunku kendı emegıyle almadıgı ıcın kıymetını bılmez....her konuda sıze kalmıs yaparsanız cok sevaba gırersınız...allah yardmcınız olsun...
 
yine pişman olucaksın gibi geliyr..
çalışmaktan kaçan insanlara nereye kadar yardım edebiliceksin ki?
boşuna dememişler bana balık verme balık tutmayı öğret diye..yada öyle bir şeydi işte.
para vermekte eşya almakta yardım etmekte bir yere kadar..
sen en büyük iyiliği yapmıssın iş bulmuşsun olmamış..çalışamamış..
sen hamile halinle çok güzel şartlarda mı çalışıyosun?para kazanmak şu an senin için çok mu kolay?
e annesine de hala iş teklifinde bulunuyrsun olmaz diyrsa sen daha ne kadar iyilik yapabilirsin ki?
bu konuyu bi önceki konundada konuşmuştuk..
ama hala ve hala çok iyi niyetlisin..
 
İyide arkadaşım bir yerde sen dış kapının mandalısın yani, hal böyleyken sen bu kadar dert edip ince düşünürken onlar sana bu şekilde cevap verebiliyor ve dert etmiyorlarsa sende bırak gitsin. Hatırda bir yere kadar ama. Ayrıca madem kızın evlenmeye gönlü yok neden evleniyor, gönülsüz olmaz ki bu işler.
 

İnan bir karşılık beklemiyorum ve Elif'e yardım etmeyi çok istiyorum.
Onların bana vereceği ne gibi bir karşılık olabilir? Ama mükafatı Rabbim verirse, gerçek ödül o olur. Şimdi ben kalkıp o takımı alsam, o para benim "cebimdne çıkmış" bir para olamz, biliyorum. Fazlasıyla döner bana.
Ama onlardan da bir çaba görmek istiyorum. Tamam, gösterecekleri çaba benimle alakalı olmasın, benim bebeğimle falan alakalı da olmasın.
Ama mesela bir iş arasın, evlenene kadar çalışayım desin. Sadece annesine ve nişanlısına bırakmasın herşeyi. Tamam herkes bir değil, ama onun yaşındayken hamileydim, can taşıyordum ben. Bir ev geçindirme sorumluluğum vardı. Ve hatta ben Elif'in yaşından da küçüktüm, Elif'i okuttuğum dönemlerde.

Oğlana dayısı iş bulmuş, biraz uzakmış diye oğlan gönülsüz. Ama patron her sabah götürecekmiş onu. Ben olsam uçar giderim.
Bir kızım var, ikinci evladım yolda. Hala tereddütteyim, bir evin geçimini tek bir insnaın sırtına yüklemek doğru mu? Ya mağdur olursak, çocuklarımın bir eksiği olur da karşılayamazsak?

Bir yandan da, çok iyi biliyorum mutfaklarının boş halini. "Hiç bişeye ihtiyacımız yok, sağol canım" dediği zamanlar "hadi göster" dediğimde bir paket makarnadan başka bişeyi erzak olarak gösteremediği dönemleri biliyorum. Daha çok yakın zamanda yaşamışlar öyle bir dönem. Zeynep abla anlattı, o dönemi atlatmış olduğu için anlatıyor, yoksa asla yardım istemez.
Evde hiç erzak kalmamış, para bitmiş, oğlanın mezuniyetine zaten gidememiş yol parası bulamayacağı için. Oğlana para da yollayamamış. Resmen o orada aç kaldı, biz burada diyor, ağlıyor. Şu an iyiyiz, ama Allah bunaltmıyor, en fazla 3-4 gün sıkıntı görüyoruz diyor. Öyle de gözü tok.
O sıkıntılı dönemde Elif barut gibiymiş, çok sinirliymiş. "e tabi o hiç yokluk görmediki, çileyi hep ben çektim" diyor.
 
ben yazdıklarınızdan şunu anladım ki eğer yardım etmezseniz vicdanınız rahat etmeyecek..şuana kadar gerçekten baya yardımınız dokunmuş ama şöyle bişey varki siz zor durumdayken onlar size nekadar kucak açmışlar nekadar yardım etmişler..babanızın tehditlerine rağmen onlar sizden vazgeçmemiş..ben biran bile düşünmeyin derim..sizin kalbinizi Allah biliyor ve iyiliğinizin karşılığını muhakkak göreceksiniz..şu ölümlü dünyada bizi sadece yaptığımız iyilikler kurtaracak..mal mülk hiçbirşey kurtarmayacak ..bence size bu çok güzel bi fırsat ..ben zeynep ablanızın art niyetli olduğunu düşünmüyorum..siz yapın gönlünüzden geleni..onlar anlar veya anlamaz gören Allah var
 
bence elıf artık kendı basının caresıne bakabılmeyı ogrenmelı, ne demek annesı o haldeyken kendısının yokluk gormemesı. cocuk degıl kı artık yanı.. anesının halıne de cok uzuldum off Allah herkesın yarımcısı olsun..
 
Sizin her konunun cevabını kadınlar kulübünde aramanız bana garip geliyor.
Bu vicdani bir konu,
Vicdanına sorabilirsin :)
 

Canım, çocukların bu hale nasıl geldiğnii hiç anlamıyorum..
Zor şartlar yaşadılar, resmen açlık gördüler, dayıları-amcaları var, hiçbirinden fayda olmadığını gördüler.
Ben işe başladıktan sonra hep yardım ettim, ama ben öğrenciyken çok sıkıntı yaşadılar.
Bu şekilde ortaya çok güçlü kişilikler çıkmasını beklersin aslında, öyle değil mi?

Ben öğrenciydim, burslarımla Elif'e bayramlık alacaktım, hiç unutmuyorum.
Gittik çarşıya, bütçem atıyorum 20 lira olsun o zaman göre. Elif 40 liralık birşey beğendi.
40 liramda vardı cebimde, ama beni zorlayacaktı bu durum ayın geri kalanında.
Elifcim, 20 lira olanını alsak dedim, küstü hemen, büktü boynunu. Yeni kaybetmişti babasını, 10 yaşındaydı ancak.
Tamam dedim, aldım 40 liralık olanı. Nasıl sevinmişti, hala aklımda.
Annesi de "babalarının zamanında hep en kalitelisini, en güzelini gördüler İpek, o yüzden onlara ya hiç almamak, ya en güzelini almak gerek galiba" demişti.
Çocukalrı bu zihniyetle yetiştirdi, hata etti..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…