merhaba arkadaşlar, sizlerin yardımına ve değerli fikirlerinize ihtiyacım var. ne zaman forumda yardım istesem hiç esirgemediniz yardımlarınızı. bu konuda da bana akıl verin nolur.çok uzun olcak ama kusura bakmayın arkadaşlar o kadar doluyumki sizlere de anlatamazsam katlanamıycam.
evsahibim yan dairemde oturuyor ve çok nemrut, belalı bir kadın. yani insanlar selam vermeye bile korkuyor desem sanırım yeterince anlatmış olurum. aşırı derecede dedikodu, iftira, kibir, kendi eşi müteahhit ve onun deyişiyle çook zengin (!) olduğu için etraftaki herkesi hakir görme, aşağılama, insanlara emretme yani yok yok.
herneyse ben bu evi tutarken az çok tahmin ettim bu kadının başımı ağrıtacağını, ilk görüşmemizde belli etti fazlasıyla kendisini zaten. ama o ara fazla ev seçeneği yoktu ve neyse artık dedik tuttuk bu kadının evini. asıl olayda burdan sonra başlıyor.
meğer tahmin ettiğimden de fazla kötüymüş bu kadın. çünkü bize eşi evin anahtarlarını verirken demişti "evin 5 anahtarı var hepsini vercem size" diye. ama ertesi gün bize getirdi 4 anahtar verdi. iyiye yordum yine.kaybetmiştir dedim. ama zamanla bunun böyle olmadığı çorap söküğü gibi ortaya çıktı. bu anahtarı eksik verme olayından komşuların haberi olmamasına rağmen yönetici gizlice eşimle beni çağırıp uyardı anahtarın göbeğini değişin.çünkü aynı şekilde yaptıkları yan dairemizde, ev sahibinin evde bulunmadığı 15 dakika içerisinde bütün altınları çalınmış. her neyse değiştik anahtarın göbeğini. birde bu kadın çok mimli şirretliğiyle. bu civarda çok evleri ve çok kiracıları var. meğer her kiracıya bir eksik anahtar verdirirmiş kocasına. kiracı memlekete falan gidince evi dolaşırmış iyi mi temiz mi evinde ne eşyası var neyi yok vs vs. diye.
taşındığım günden itibaren kadının eli benim zilden hiç ayrılmıyor. kendi evinin mutfağına gider gelir gibi rahat girip çıkmak istiyor. yani anahtarı değişmemiş olsak direk girecek nerdeyse o kadar rahat yani.benimde daha 9 aylık bir bebeğim var ve bilirsiniz diş çıkarma dönemindeki huysuzlukları, uykusuzlukları.. zaten gece boyunca kızım ne beni uyutuyor ne kendi uyuyor. tam sabah oluyor çocuğu zar zor uyutuyorum. kendimde bir yarım saat başımı koyayım demeye kalmıyor eli bizim zilde. saat sabah 8.00. hatta zilde çok yüksek sesli çalıyor alt üst katların zili bile çok rahat duyuluyor bizim evde o kadar yani. çocuk tekrar uyanıyor bangırr bangır çalan zille. ben zaten uykusuz. birde ankarada eşim ve kızımdan başka kimsem yok bebeğimi 1 yarım saatliğine bırakıp da işlerimi göreceğim.memuriyetim dolayısıyla buradayız. sabah 8 de teftişe geliyor.geldiği anda mutfaktan başlayıp yatak odasına kadar her odayı bana dönüp bakmadan dolaşıyor sanki evde birşey ararsın ya öyle aynı. sonradan öğrendimki her kiracısına böyle yapıyormuş. ve bu böyle her sabah 8 9 10 11 12 13 saat başı benim eve girip tüm odaları dolaşıp gerekli teftişleri yapmazsa içi rahat etmiyor. ve kapıyı bırakın hiç açmamayı ilk çaldığı anda açmayıp zili 2.çalışında falan açarsan kapıyı açar açmaz ne laflar sayıyor görseniz. hayır gelmesine yine gelsin ama zaten kimse bunu evine almıyor burda.sadece ev sahibim olduğu için benim evime girme hakkını kendinde bulabiliyor.hasbel kader birilerinin evine girdiyse bile yok halıları yağlı, yok tüllerini araladım camı kirli vs.diyerek günlerce dedikodularını yapıyor. bana da "ben kimin evine gidersem gideyim ayağıma terlik verselerde giymem hemen ayağımı sürter halıya bakarım yağlımı halılar diye" diyor.yani bana özel değil kimin evine giderse böyle yapıyormuş.ve gece boyu temizlik bile yapmış, hiç uyumamış bile olsan sabah 8 de bir insanın evi ve kendi ne kadar müsait olabilirki. inanın ev işlerini yapıyorum birde duş alayım diyorum ama ya gelirde kapıyı açamazsam (işte o zaman apartmanın için de bas bas bağırıyor). zannedersin bu kiracı ya kirayı ödemedi yada evi yıktı döktü.(6 aylık kirayı peşin verdim birde evine duvara saat bile asmadım çivi çakmamak için. bu kadar da özen gösteriyorum) resmen paranoyak etti beni.
geçen akşam gelmiş eşim beni gezmeye çıkarmıştı. zili çaldım çaldım neden açmıyorsunuz 3 kere geldim diye ne fırçalar atıyor görseniz apartmanın içinde bana. inanın evimin balkonuna çıkamıyorum başlıyor azönce geldim niye açmadın, niye geç açtın..
çocuğu yarım saatliğine uyutup evin aşağısında marketimiz var oradan alışverişe iniyorum. ben gelmeye zile basa basa çocuğu uyandırmış.çocuk zırıl zırıl ağlıyor. birde pişkin pişkin gelmiş tekrar kapıya. azönce yarım saat ziline bastım açmadın diyo..
eşim sırf bu yüzden evimizin zilini iptal etti artık çalmıyor zil. bu seferde kapının tokmağını duyamadığım zaman basıyor yaygarayı. olmadı bu seferde evin 3 kat aşağısına inip evin giriş kapısındaki zile basıyor aç ben geliyorum diye. 2 hafta sonra aşağının zilini de iptal ettik. düşünün kendi zilimizi iptal ediyoruz.
geçen gün su çiçeği oldum. büyük insanlarda su çiçeği çok ağır geçer. gözüme falan bile sıçradı körlük riski falan vardı.gözlerimin biri hiç açılmıyordu kançanağı gibi gözbebeğim bile görünmüyordu düşünün. gelmiş ben o haldeyken üst kattakinin gelini doğum yapmış ziyarete gidelim birlikte diye ısrar ediyor. bende zaten çok hastaydım ayakta sallanıyordum başağrısından.gözümün ağrısından.. hem gidebilecek durumda olsam bile orada yeni doğmuş bir bebek var. ona su çiçeğini geçirmem an meselesi olur ve el kadar meleğin vebalini alamam dedim. ben iyileşince gideceğimi söyledim. hem ailesininde gönlü olmaz bebeğin. bu halde neden gelmiş derler yani. ev sahibimde herkesle küs olduğu için tek gidemiyor. ben yanında olursam cesaret alıcak. doğum ziyaretinede gideceğinden değil de kimse bununla konuşmadığı için 1 kişi bari kazanayım düşüncesi var.
kaç kere banyodan çıkıp kapıyı açtım bu kadına sayısı ben unuttum arkadaşlar. ve banyodaydım diye bornozla kapıyı yarım açtım.bunu biliyor ve eşimi her gün iş dönüşü yolunu kesip kapıyı geç açıyor bana. diye şikayet ediyormuş. eşimde çok sinir oluyor bu kadına.
aslında memurum ve nisanda aldığım ücretsiz izin bitiyor. eşim olmazsa işe şimdi başla diyor.işe gidersen belki bu kadar yapamaz diyor. ama eve ben bakıcıyı bıraksam yine onada aynı şeyleri yapacak.ne çocuğu ne bakıcıyı nede kapıyı rahat bırakmıycak. hiç bir çözüm bulamıyoruz arkadaşlar. sizin fikirlerinize çok değer veriyorum.
ne yapıcam bu kadınla nolur bana bi yol gösterin arkadaşlar
evsahibim yan dairemde oturuyor ve çok nemrut, belalı bir kadın. yani insanlar selam vermeye bile korkuyor desem sanırım yeterince anlatmış olurum. aşırı derecede dedikodu, iftira, kibir, kendi eşi müteahhit ve onun deyişiyle çook zengin (!) olduğu için etraftaki herkesi hakir görme, aşağılama, insanlara emretme yani yok yok.
herneyse ben bu evi tutarken az çok tahmin ettim bu kadının başımı ağrıtacağını, ilk görüşmemizde belli etti fazlasıyla kendisini zaten. ama o ara fazla ev seçeneği yoktu ve neyse artık dedik tuttuk bu kadının evini. asıl olayda burdan sonra başlıyor.
meğer tahmin ettiğimden de fazla kötüymüş bu kadın. çünkü bize eşi evin anahtarlarını verirken demişti "evin 5 anahtarı var hepsini vercem size" diye. ama ertesi gün bize getirdi 4 anahtar verdi. iyiye yordum yine.kaybetmiştir dedim. ama zamanla bunun böyle olmadığı çorap söküğü gibi ortaya çıktı. bu anahtarı eksik verme olayından komşuların haberi olmamasına rağmen yönetici gizlice eşimle beni çağırıp uyardı anahtarın göbeğini değişin.çünkü aynı şekilde yaptıkları yan dairemizde, ev sahibinin evde bulunmadığı 15 dakika içerisinde bütün altınları çalınmış. her neyse değiştik anahtarın göbeğini. birde bu kadın çok mimli şirretliğiyle. bu civarda çok evleri ve çok kiracıları var. meğer her kiracıya bir eksik anahtar verdirirmiş kocasına. kiracı memlekete falan gidince evi dolaşırmış iyi mi temiz mi evinde ne eşyası var neyi yok vs vs. diye.
taşındığım günden itibaren kadının eli benim zilden hiç ayrılmıyor. kendi evinin mutfağına gider gelir gibi rahat girip çıkmak istiyor. yani anahtarı değişmemiş olsak direk girecek nerdeyse o kadar rahat yani.benimde daha 9 aylık bir bebeğim var ve bilirsiniz diş çıkarma dönemindeki huysuzlukları, uykusuzlukları.. zaten gece boyunca kızım ne beni uyutuyor ne kendi uyuyor. tam sabah oluyor çocuğu zar zor uyutuyorum. kendimde bir yarım saat başımı koyayım demeye kalmıyor eli bizim zilde. saat sabah 8.00. hatta zilde çok yüksek sesli çalıyor alt üst katların zili bile çok rahat duyuluyor bizim evde o kadar yani. çocuk tekrar uyanıyor bangırr bangır çalan zille. ben zaten uykusuz. birde ankarada eşim ve kızımdan başka kimsem yok bebeğimi 1 yarım saatliğine bırakıp da işlerimi göreceğim.memuriyetim dolayısıyla buradayız. sabah 8 de teftişe geliyor.geldiği anda mutfaktan başlayıp yatak odasına kadar her odayı bana dönüp bakmadan dolaşıyor sanki evde birşey ararsın ya öyle aynı. sonradan öğrendimki her kiracısına böyle yapıyormuş. ve bu böyle her sabah 8 9 10 11 12 13 saat başı benim eve girip tüm odaları dolaşıp gerekli teftişleri yapmazsa içi rahat etmiyor. ve kapıyı bırakın hiç açmamayı ilk çaldığı anda açmayıp zili 2.çalışında falan açarsan kapıyı açar açmaz ne laflar sayıyor görseniz. hayır gelmesine yine gelsin ama zaten kimse bunu evine almıyor burda.sadece ev sahibim olduğu için benim evime girme hakkını kendinde bulabiliyor.hasbel kader birilerinin evine girdiyse bile yok halıları yağlı, yok tüllerini araladım camı kirli vs.diyerek günlerce dedikodularını yapıyor. bana da "ben kimin evine gidersem gideyim ayağıma terlik verselerde giymem hemen ayağımı sürter halıya bakarım yağlımı halılar diye" diyor.yani bana özel değil kimin evine giderse böyle yapıyormuş.ve gece boyu temizlik bile yapmış, hiç uyumamış bile olsan sabah 8 de bir insanın evi ve kendi ne kadar müsait olabilirki. inanın ev işlerini yapıyorum birde duş alayım diyorum ama ya gelirde kapıyı açamazsam (işte o zaman apartmanın için de bas bas bağırıyor). zannedersin bu kiracı ya kirayı ödemedi yada evi yıktı döktü.(6 aylık kirayı peşin verdim birde evine duvara saat bile asmadım çivi çakmamak için. bu kadar da özen gösteriyorum) resmen paranoyak etti beni.
geçen akşam gelmiş eşim beni gezmeye çıkarmıştı. zili çaldım çaldım neden açmıyorsunuz 3 kere geldim diye ne fırçalar atıyor görseniz apartmanın içinde bana. inanın evimin balkonuna çıkamıyorum başlıyor azönce geldim niye açmadın, niye geç açtın..
çocuğu yarım saatliğine uyutup evin aşağısında marketimiz var oradan alışverişe iniyorum. ben gelmeye zile basa basa çocuğu uyandırmış.çocuk zırıl zırıl ağlıyor. birde pişkin pişkin gelmiş tekrar kapıya. azönce yarım saat ziline bastım açmadın diyo..
eşim sırf bu yüzden evimizin zilini iptal etti artık çalmıyor zil. bu seferde kapının tokmağını duyamadığım zaman basıyor yaygarayı. olmadı bu seferde evin 3 kat aşağısına inip evin giriş kapısındaki zile basıyor aç ben geliyorum diye. 2 hafta sonra aşağının zilini de iptal ettik. düşünün kendi zilimizi iptal ediyoruz.
geçen gün su çiçeği oldum. büyük insanlarda su çiçeği çok ağır geçer. gözüme falan bile sıçradı körlük riski falan vardı.gözlerimin biri hiç açılmıyordu kançanağı gibi gözbebeğim bile görünmüyordu düşünün. gelmiş ben o haldeyken üst kattakinin gelini doğum yapmış ziyarete gidelim birlikte diye ısrar ediyor. bende zaten çok hastaydım ayakta sallanıyordum başağrısından.gözümün ağrısından.. hem gidebilecek durumda olsam bile orada yeni doğmuş bir bebek var. ona su çiçeğini geçirmem an meselesi olur ve el kadar meleğin vebalini alamam dedim. ben iyileşince gideceğimi söyledim. hem ailesininde gönlü olmaz bebeğin. bu halde neden gelmiş derler yani. ev sahibimde herkesle küs olduğu için tek gidemiyor. ben yanında olursam cesaret alıcak. doğum ziyaretinede gideceğinden değil de kimse bununla konuşmadığı için 1 kişi bari kazanayım düşüncesi var.
kaç kere banyodan çıkıp kapıyı açtım bu kadına sayısı ben unuttum arkadaşlar. ve banyodaydım diye bornozla kapıyı yarım açtım.bunu biliyor ve eşimi her gün iş dönüşü yolunu kesip kapıyı geç açıyor bana. diye şikayet ediyormuş. eşimde çok sinir oluyor bu kadına.
aslında memurum ve nisanda aldığım ücretsiz izin bitiyor. eşim olmazsa işe şimdi başla diyor.işe gidersen belki bu kadar yapamaz diyor. ama eve ben bakıcıyı bıraksam yine onada aynı şeyleri yapacak.ne çocuğu ne bakıcıyı nede kapıyı rahat bırakmıycak. hiç bir çözüm bulamıyoruz arkadaşlar. sizin fikirlerinize çok değer veriyorum.
ne yapıcam bu kadınla nolur bana bi yol gösterin arkadaşlar