Yabancılar gibi çocuk yetiştirmek?

Hunharca gülüyorum. Çocuğum olduktan sonra asla yapmayacağım dediğim her şeyi yaptım da ondan. Bizim anneler yabancı değil ya, çocuklar ondan yabancıların çocuğu gibi yetişmiyor sanırım.
belki yabancilarinda bir sitesi vardir onlarda biz yabancilara özeniyorlardir 😁
annesi kaşını kaldirip cocuga bir bakti birde çimdik atti cocuk susu verdi ayol hemen diye
 
belki yabancilarinda bir sitesi vardir onlarda biz yabancilara özeniyorlardir 😁
annesi kaşını kaldirip cocuga bir bakti birde çimdik atti cocuk susu verdi ayol hemen diye
Allahıııım!! Şu siteyi kapatayım yoksa bu gece gülmekten uyuyamıycam. Çok tatlısın ya.
 
Allahıııım!! Şu siteyi kapatayım yoksa bu gece gülmekten uyuyamıycam. Çok tatlısın ya.
neden olmasın bence olabilir 😁
beni anlatsalar mesela ay tatile gittik kisa boylu tiknaz bir kadin vardi bebesi kendisinin yarisindan fazla çocuga bir bakti çocuk ne yapacagini şasırip saygi durusuna gecip istiklal marsi okudu hemde 12 kitasini birden 🥴 hayal gucum nasil genis daha bebeye su istetemiyorum agziyla aah aah
 
Yuh pohunu cikarmis artik yani ...cocuk bu kaza olabilir kusar kusmugunda bogulur ayyy hic normal degil onca alman taniyorum daha yapani görmedim benim alman elti cop atmaya cikardi evde birakip bir o onada esi kizdi yapmiyor ama evde birakip eglenceye gitmek hic dogru bir davranis degil apaçik ihmal
E onun esi turktur,alman olsa belki baska olurdu:)
 
Pohpohlamayacaksınız

Sorumluluk vereceksiniz

Şımartmayacaksınız.

Kurallara uymasını bilecek

Pek çok faktör var.
Simartmak nedir?
Gercekten merakimdan soruyorum,sunu bir ogrenemedim.Ben cocukken kahkahalarla gulunce annem "simarma" derdi,yeni elbise giyince sevincle kendi etrafimda donsem "simarma"derdi,lunaparka gidince heyecanla yerimde kipirdansam "simarma" derdi,oysa icimden kollarimi acarak sonsuzluga kosasim gelirdi,ama put gibi dururdum.
Insan cocugunu bazen simartir da simartmali da..Simartmak baska,simarik yetistirmek baska bir sey sankio_O
 
Cocuk yetistirmek dedigimiz şey bence ilk gunden başlıyor.
Ilk gun bebek anlamiyor ama anne baba nasil davranacagina karsi aliskanlik kazanıyor bence.
18 aylıkken şıkır şıkır bulasık makinesi boşaltırdı oglum.
3 yaşını doldurmadi daha, benden guzel katliyor camasirlarimizi, ustelik konmari metoduyla.
Evde oyuncaklarını toplamak ona aittir. Elbette aglayip itiraz etti en baslardi. Kendini yerlere attı. Ama ben ağladığında geri adim atmadım. Ben de seni parka goturmeyi cok istiyorum hadi hemen oyuncaklari toplayip gidelim diye diye, anladi ki toplamazsak çıkamayız. Ben sana guveniyorum, oyuncaklarını toplamayi basarabilirsin, sen harika bir cocuksun diye motive ediyorim. Bu benim cocuga yaptigim bir merhametsizlik degil bence. Sorumluluk bilinci. Ama gel gor ki, anneanne babaanne uzuntuden ölüyor cocuk oyuncak topluyor diye.
2 yas sendromu, 3 yas bilmem nesi ben bunlari da bu sekilde kabul etmiyorum. Bebek nasil emeklerken bir asama buyuyor, benlik bilinci de 2 yasinda büyüyor. Buna uygun karşılıkları vermeliyiz. Ayy simdi tam 2 yas sendromunda diye diye bahanenin arkasina sığınırsak olmaz ki.
Cocuga surekli, yeterinde aglamadin daha cok aglarsan yaparim' mesaji veriliyor benim gordugum kadariyla.
Aglaman fikrimi degistirmeyecek ama tabii ki istedigin kadar ağlayabilirsin, aglaman bitince bu konuyu konusuruz diyorum.
Oo annem cildiriyor 2bucuk yasinda cocuktan neler bekliyorsun diye.
Ve 2bucuk yasinda ama su an aglayarak birsey elde edemeyecegini gayet iyi öğrendi. Aglamak onun bir duygusu, istediği sekilde yaşayabilir. Benim baskilamaya ne hakkim var?
 
Çocuğum yok dolayısıyla tecrübem de yok ama etrafımda gözlemlediğim kadarıyla yabancılar çocukları kendi hallerine bırakıyor, çok üstüne düşmüyorlar. O çocuklar da haliyle bireysel hareket etmeye alışıyor ve kendi işini kendi görüyor. Almanya’da çalıştığım laboratuvarın profesörü noel yemeği için bizi evine davet etmişti. Kadının 6 yaşında bir oğlu var ve ben hayran kalmıştım o çocuğa. Bütün akşam ailesi çocukla hiç ilgilenmedi, çocuk kendi başına yetişkin gibi davrandı, bize misafirverperlik falan etti hatta 😍 Kendi yemeğini canı istediği zaman kendi aldı, bize bazı ikramları o yaptı. Bir ara karnının ağrıdığını, odasına geçip biraz dinleneceğini söyledi ve yarım saat kadar odasında kaldı, bu süre içinde bile anne veya babası hiç yanına gidip ilgilenmedi. Daha sonra kendiliğinden gelip aramıza katılmıştı tekrardan. Ben Türkiye’de 4-5 yaş üstü çocukların bile ailelerinin çok üstüne düştüğünü görüyorum, mesela çocuk yemeğini yemese hemen anneler zorla yedirmeye çalışıyor, her isteği anında karşılanmaya çalışılıyor bu da biraz şımarıklığa sebep oluyor bence. Ben anne olsam nasıl olurdum bilmiyorum tabi bana çok uzak konular, anne psikolojisini anlamamın imkanı yok şu anda. Eleştirmek için söylemiyorum. Ama gözlemlediğim fark genel olarak yabancıların çocuklarını daha kendi haline bırakması ve o çocukların daha birey gibi davranması yönünde.
 
Simartmak nedir?
Gercekten merakimdan soruyorum,sunu bir ogrenemedim.Ben cocukken kahkahalarla gulunce annem "simarma" derdi,yeni elbise giyince sevincle kendi etrafimda donsem "simarma"derdi,lunaparka gidince heyecanla yerimde kipirdansam "simarma" derdi,oysa icimden kollarimi acarak sonsuzluga kosasim gelirdi,ama put gibi dururdum.
Insan cocugunu bazen simartir da simartmali da..Simartmak baska,simarik yetistirmek baska bir sey sankio_O

Sizin soyledikleriniz şimariklik degil ki, cocuk heyecani sadece.
 
Kuzenim Amerikalı bir hanımla evli iki kızları var.Geçen sene düğüne geldiklerinde bizde kaldılar.Küçük kız 1,5 yaşına yeni girmişti.Uyku zamanı ağlayınca filan asla kucağına almıyordu o çocuk ağlaya ağlaya kendi kendine uyuyordu.Yemek zamanı yemeğini koyuyordu işte yemekte çatalla ezilmiş sebze püre filan, “15 dakikan var yemezsen aç kalacaksın” diyordu o çocuk öyle yemeğini yiyordu şok olmuştum.Diğer kuzenin oğluda tam tersiydi.4 yaşında çocuk ayakta sallamadan uyumuyordu annesini tekmeliyordu bırakınca,yemeği beğenmezse yaygara kopartıp hamburger sipariş ettiriyordu..
 
Çocuğum yok dolayısıyla tecrübem de yok ama etrafımda gözlemlediğim kadarıyla yabancılar çocukları kendi hallerine bırakıyor, çok üstüne düşmüyorlar. O çocuklar da haliyle bireysel hareket etmeye alışıyor ve kendi işini kendi görüyor. Almanya’da çalıştığım laboratuvarın profesörü noel yemeği için bizi evine davet etmişti. Kadının 6 yaşında bir oğlu var ve ben hayran kalmıştım o çocuğa. Bütün akşam ailesi çocukla hiç ilgilenmedi, çocuk kendi başına yetişkin gibi davrandı, bize misafirverperlik falan etti hatta 😍 Kendi yemeğini canı istediği zaman kendi aldı, bize bazı ikramları o yaptı. Bir ara karnının ağrıdığını, odasına geçip biraz dinleneceğini söyledi ve yarım saat kadar odasında kaldı, bu süre içinde bile anne veya babası hiç yanına gidip ilgilenmedi. Daha sonra kendiliğinden gelip aramıza katılmıştı tekrardan. Ben Türkiye’de 4-5 yaş üstü çocukların bile ailelerinin çok üstüne düştüğünü görüyorum, mesela çocuk yemeğini yemese hemen anneler zorla yedirmeye çalışıyor, her isteği anında karşılanmaya çalışılıyor bu da biraz şımarıklığa sebep oluyor bence. Ben anne olsam nasıl olurdum bilmiyorum tabi bana çok uzak konular, anne psikolojisini anlamamın imkanı yok şu anda. Eleştirmek için söylemiyorum. Ama gözlemlediğim fark genel olarak yabancıların çocuklarını daha kendi haline bırakması ve o çocukların daha birey gibi davranması yönünde.
Cocuk zayıflamış, yuzu kaşık kadar kalmis, bilmem kimin torunu tosun gibi, sutun mu yaramiyor, ac mi bu cocuk, inek sutu vermemek de yeni adet, oturt önüne yedir vs vs vs. Anne devamlı bu elestirilere maruz kalinca, mecburen kendini zorunda hissediyor.
Bence temel sorun bu "zorunda hissetmek"
Anne kendini cocuga terbiye vermek zorunda hissediyor, yedirip tikip tikistirip sisman yapmak zorunda hissediyor, odevlerini cocugu yerine kendisi yapmak zorunda hissediyor, aglayan cocugu parkta susturmak zorunda hissediyor.
Toplum anneyi kendi haline birakmiyor ki.
Ogluma şu kisacik annelik tecrübemle aldigim en onemli 2 şey yagmur tulumu ve yağmur çizmesi. Gerekirse besik almayin bunlari alin :KK70: yurumeye basladigindan beri yagmur sularinda ziplar, doyasiya camurlara batar çıkar. Eve gelince yarim saat camasir makinesi, cocugu yikamak da 15 dk. Iste bu kadar. Eglenmesi, ogrenmesi paha bicilemez. Neden cocugun ayakkabisindaki camura, alnina surulmus kara leke muamelesi yapiliyor anlayamiyorum.
Komsu kadin acip camı bağırıyor. Cocugu hasta edeceksin diye :KK70:
Guzel teyzem sen bırak beni, ac müge anliyi izle. Ben cocugumun hastalığını sağlığını elbette düşünürüm. Ayagindaki camuru senin paspasina surmedigi surece, mudahale etme ne olur.
Oglumun babaannesi oglumla top oynuyor. Topu atiyor ve tekrar kendisi kosuyor, ay yavrum sen yorulma ben alirim diyor. Hayatimda bundan daha sacma birsey duymadim sanirim. Cocuk neden top oynarken yorulsun? Ayrica mumkunse yorulsun yani. Kaslari gelissin, el ayak goz koordinasyonu gelişsin.
Valla şunu biliyorum, cocugu cok fazla pamuklara sarmak, iyilik degil kötülük..
Yavrumu en cok ben severim, en cok ben düşünürüm. Annesi olarak, kendi gozetimimde hayata hazirlamak da benim vazifem.
Yarim biraktigi cumleyi tamamlamam ama duzeltene kadar, bitirene kadar sabirla beklerim. Onun adina bir baskasina gidip birsey istemem, ama başkalarıyla ozguvenle diyalog kurmasi icin onu yureklendiririm. Düşünce hemen kosup kaldirmam, ama her düştüğünde gozlerimle yardima ihtiyaci olup olmadığını yoklarim. Onun adina oyuncaklarindan kule yapmam ama kuleyi her basaramadiginda, yapabilecegi konusunda yureklendiririm.
Bence nerede ve nasil yardim edilecegi cok onemli.
Bunları yapabilmek icin annenin motivasyonu cok cok cok onemli. Kocasiyla anlasamayan, isyerinde çok yorulan, kaynanasindan baski goren bir kadin elbette çocuğunu büyütürken cok zorlanir. Zaten basli basina zor. Bir de butun evin yuku annenin omuzlarindaysa cok zor. Uzaktan ahkam kesmek her zaman kolay
 
Simartmak nedir?
Gercekten merakimdan soruyorum,sunu bir ogrenemedim.Ben cocukken kahkahalarla gulunce annem "simarma" derdi,yeni elbise giyince sevincle kendi etrafimda donsem "simarma"derdi,lunaparka gidince heyecanla yerimde kipirdansam "simarma" derdi,oysa icimden kollarimi acarak sonsuzluga kosasim gelirdi,ama put gibi dururdum.
Insan cocugunu bazen simartir da simartmali da..Simartmak baska,simarik yetistirmek baska bir sey sankio_O
Bu saydıklarınız şımarıklık değil tabi

Misal sorumsuz yetiştirmek

5 tane oyuncağı varsa aynısından daha çok almak

Sen küçüksün yapamazsın deyip hiç iş vermemek

Sürekli pohpohlamak

Başka kişilerle kıyaslayıp hep sen en iyisin deyip EGO’sunu şişirmek

Bunlar bence şımartmak

Yoksa çocuğun gülüp oynayıp eğlenmesi değil
 
Kuzenim Amerikalı bir hanımla evli iki kızları var.Geçen sene düğüne geldiklerinde bizde kaldılar.Küçük kız 1,5 yaşına yeni girmişti.Uyku zamanı ağlayınca filan asla kucağına almıyordu o çocuk ağlaya ağlaya kendi kendine uyuyordu.Yemek zamanı yemeğini koyuyordu işte yemekte çatalla ezilmiş sebze püre filan, “15 dakikan var yemezsen aç kalacaksın” diyordu o çocuk öyle yemeğini yiyordu şok olmuştum.Diğer kuzenin oğluda tam tersiydi.4 yaşında çocuk ayakta sallamadan uyumuyordu annesini tekmeliyordu bırakınca,yemeği beğenmezse yaygara kopartıp hamburger sipariş ettiriyordu..
Ikisi de uç geldi bana :KK43: 4 yasinda cocugu ayakta sallamak ne kadar abesse, 1.5 yasında cocugun aglaya aglaya uyumasi da bence abes
 
Hunharca gülüyorum. Çocuğum olduktan sonra asla yapmayacağım dediğim her şeyi yaptım da ondan. Bizim anneler yabancı değil ya, çocuklar ondan yabancıların çocuğu gibi yetişmiyor sanırım.
Ben yapmayacağım dediğim şeyleri yapmadım şimdiye kadar çok şükür. Ayağımda sallamadım, sabahın köründe kalkma pahasına geç yatırmadım, odasına erkenden geçirdim vs. Herkes yediğini muhakkak yutacak diye bir şey yok ki.
 
Ben yapmayacağım dediğim şeyleri yapmadım şimdiye kadar çok şükür. Ayağımda sallamadım, sabahın köründe kalkma pahasına geç yatırmadım, odasına erkenden geçirdim vs. Herkes yediğini muhakkak yutacak diye bir şey yok ki.
Yeterince sinanmamis olabilirsiniz :KK70: saka bir yana, ben yapmam dedigim bircok seyi yaptim. Ama birçok seyi de yapmadım. Sanirim oncelik meselesi.
Cocugunuzun uyumasi onceliginizse, her yolu denersiniz. Cocugunuzun kendi kendine uyumasi onceliginizse, emek verip bunu ogretirsiniz.
Her annenin dayanma gucu farkli oldugu gibi, her cocugun ogrenme hızı da farkli.
Kimi cocuk oyuncakları toplamasi gerektigini, 3 sefer parka çıkamadığında kabullenir. Kimi cocuk 33 sefer. Burada annenin o 33 sefer krizi yönetmeye gucu var mi sorusu devreye giriyor
 
Bu saydıklarınız şımarıklık değil tabi

Misal sorumsuz yetiştirmek

5 tane oyuncağı varsa aynısından daha çok almak

Sen küçüksün yapamazsın deyip hiç iş vermemek

Sürekli pohpohlamak

Başka kişilerle kıyaslayıp hep sen en iyisin deyip EGO’sunu şişirmek

Bunlar bence şımartmak

Yoksa çocuğun gülüp oynayıp eğlenmesi değil
O zaman hic simartilmamisim,yazdiklarinizin -10 katini yasamisimdir herhalde.
Gulmek bile simariklik sayilan bir evde ne yasanilirsa artik:KK51:
 
X