- 25 Şubat 2014
- 899
- 1.705
- 133
Annelikte hiç bir şeye tam hazır olunmuyor. Bebeğin henüz çok küçük. Onun bu tatlı hallerine odaklansan daha iyi olmaz mı? Yazdıklarından kaygılı olduğunu düşündüm. Şimdiden gelecekti sorunlara odaklanmış gibisin. Bebeklik hallerinin tadını çıkar. Zamanla pedagojik kitaplar okursun istersen. Artık ne öğrenmek istiyorsak çok kolay ulaşabiliyoruz.Oncelikle cevaplarınız ve güzel dilekleriniz için çok teşekkür ederim.
Sorulara karşı tutumunuzu ve yanıtlarınızı çok beğendim.
Bende bu konuda; kızımı yargılamamak, doğruları saklamamak istiyorum. Ama bazı soruların doğrusu nasıl olur inanın bilmiyorum.
Mesela, kızım bana nasıl dünyaya geldim diye sorsa ne dedim? Annelerimiz, büyüklerimiz gibi dereden bulduk kuşlar getirdi demem. Ben doğurdum da diyemem.(bu sefer nasıl doğurdun ordan nasıl çıktım falan der korkar. Korkutmak istemem) İnanın günlerdir bu soruları düşünüyorum.
Sorular gelmeden on hazırlık yapmak istiyorum.
Yaaa ne güzellböyle şeyler sorduklarında , evet biraz acıdı ama sonra geçti diyorum .
nasıl doğdum sorusunu sormuyorlar . sanıyorum tv de doğum ile ilgili şeyler yüzünden .
dizi ya da filmlerde doğum sahnesi gördüler . onu hatırlıyorum .
anne sen de böyle mi doğurdun diye sorduklarında " evet" dedim . ve yeterli geldi onlara yine .
tv yardımcı oldu bu konuda.
bir de yine büyük oğlum . kadınlar nasıl erkekler nasıl diye soruyordu.
ay o çocuğun soruları beni benden alıyordu. gerçekten zeki çocuk . şu an 13 yaşında .
neyse sürekli kadınlar nasıl ?
yine ben araştırmaya girdim o dönem . 4-5 yaş civarıydı. yine sıkıştırıyor beni. nasıl da nasıl .
okudğum makaleler beni tatmin etmiyordu. her gün saatlerce arıyorum cevap olarak ne demeliyim .
en son bi pedagog " kadın ve erkek anatomisi gösterin " yazmıştı cevap olarak .
ve görsellerden uygun bi anatomi buldum gösterdim karakalem bi çizimdi . anatomi kitaplarında olan . yine cevap yeterli geldi ve sustu. bi daha sormadı.
Çok teşekkür ederim çok sağolun ❤❤ hergun düşündüğüm bir konuda beni aydınlattınız. Dediklerinizi uygulayacağımAslında bu konuda doğru fakat detay içermeyen ve yeni sorular doğurmasına sebep vermeyen bir cevap vermek gerekiyor. Benim kızım bu cevabı verdikten sonra ilave soru sormadı. Bebek nasıl olur sorusuna da @demirleke nin verdiği cevabın aynısını vermiştim. Pedegoglar bu soruların bu şekilde cevaplanmasını uygun görüyor. Sizin bu soruları cevaplarken mümkün olduğunca sakin ve tepkisiz kalmanız önemli. Duygu durumu değişikliğini çocuklar hemen fark edip, yeni sorular sormaya başlayabiliyorlar.
Yazdiklarinizi okurken gozlerim doldu.Annelikte hiç bir şeye tam hazır olunmuyor. Bebeğin henüz çok küçük. Onun bu tatlı hallerine odaklansan daha iyi olmaz mı? Yazdıklarından kaygılı olduğunu düşündüm. Şimdiden gelecekti sorunlara odaklanmış gibisin. Bebeklik hallerinin tadını çıkar. Zamanla pedagojik kitaplar okursun istersen. Artık ne öğrenmek istiyorsak çok kolay ulaşabiliyoruz.
Ama yeter ki kaygılı bir anne olmayalım. Anne ne kadar rahat ve mutluysa çocuk da inan öyle oluyor.
Doğumla ilgili olarak da yaşlara uygun cinsellik eğitimi kitapları mevcut. Vakti gelince kuzunla birlikte okursunuz. Ben Burcu ve Berk serisinin Cinsellik adlı kitabını okuyorum evde. Psikolog ve pedogog yorumları var kitapta ayrıca. Tavsiye ederim arkadaşlara...
Bahsettiğim kitabı aşağıda ekliyorum. Kitapta erkek ve kadın vücudunun bebeklikten yaşlılığa çıplak çizimleri bulunuyor. (Bahsettiğin anatomi çizimleri gibi) Erkeklerde penis, kızlarda vulva açık bir şekilde çizilmiş. Kızlar büyüdükçe göğüsleri de büyüyor. Kızım daha soru sormaya başlamadan okuduk kitabı. Kız ve erkek vücudunun farklarını böylece anlamış oldu. Kitapta yumurtayla spermin birleşmesi, hamilelik ve doğumdan bahsetmiş.böyle şeyler sorduklarında , evet biraz acıdı ama sonra geçti diyorum .
nasıl doğdum sorusunu sormuyorlar . sanıyorum tv de doğum ile ilgili şeyler yüzünden .
dizi ya da filmlerde doğum sahnesi gördüler . onu hatırlıyorum .
anne sen de böyle mi doğurdun diye sorduklarında " evet" dedim . ve yeterli geldi onlara yine .
tv yardımcı oldu bu konuda.
bir de yine büyük oğlum . kadınlar nasıl erkekler nasıl diye soruyordu.
ay o çocuğun soruları beni benden alıyordu. gerçekten zeki çocuk . şu an 13 yaşında .
neyse sürekli kadınlar nasıl ?
yine ben araştırmaya girdim o dönem . 4-5 yaş civarıydı. yine sıkıştırıyor beni. nasıl da nasıl .
okudğum makaleler beni tatmin etmiyordu. her gün saatlerce arıyorum cevap olarak ne demeliyim .
en son bi pedagog " kadın ve erkek anatomisi gösterin " yazmıştı cevap olarak .
ve görsellerden uygun bi anatomi buldum gösterdim karakalem bi çizimdi . anatomi kitaplarında olan . yine cevap yeterli geldi ve sustu. bi daha sormadı.
Anne olmak hassaslaştırıyor insanı... sevgiler benden deYazdiklarinizi okurken gozlerim doldu.
Çok haklısınız, kaygiliymisim ama farkında değilim.
Gecem gündüzüm araştırmakla geçiyor.
Bunlar anne-babamin yaptıklarını, yapmamak istememden kaynaklı.Onların bana davrandığı gibi davranmak istemiyorum. Daha özgüvenli, daha mutlu çocuk yetiştirmek istiyorum.
Farkında olmadan da an'ı kaçırıyordum.
Çok teşekkür ederim, silkelendim.
Önerdiğiniz kitabı alicam, çok sağolun ❤❤
Bu iki kitabı bir de görselini,fotoğraf klasörümde bulamadığımYazdiklarinizi okurken gozlerim doldu.
Çok haklısınız, kaygiliymisim ama farkında değilim.
Gecem gündüzüm araştırmakla geçiyor.
Bunlar anne-babamin yaptıklarını, yapmamak istememden kaynaklı.Onların bana davrandığı gibi davranmak istemiyorum. Daha özgüvenli, daha mutlu çocuk yetiştirmek istiyorum.
Farkında olmadan da an'ı kaçırıyordum.
Çok teşekkür ederim, silkelendim.
Önerdiğiniz kitabı alicam, çok sağolun ❤❤
Coookkk teşekkür ederim ❤ en kısa sürede okuyacağımBu iki kitabı bir de görselini,fotoğraf klasörümde bulamadığım
Dinle Ki Konuşsun,Konuş Ki Dinlesin adlı kitabı öneririm size.
YETİŞKİN ÇOCUKLAR
Yazan: Pof. Dr. Selçuk ŞİRİN
Hayatta çocuk yetiştirmekten daha mühim başka bir uğraş varsa ben bilmiyorum. Çocuk yetiştirmek dediğimizde 3 farklı gelişim alanından bahsediyoruz:
Fiziksel gelişimin bir kısmı haricinde, çocuk gelişimi, ailenin tekelinde olan bir süreç değil. Pek çok çevresel faktör devreye giriyor. Bu nedenle, elinizden gelenin en iyisini yapın ama ötesini dert ederek kendinizin de çocuğunuzun da huzurunu kaçırmayın.
- Fiziksel Gelişim: Doğum öncesi dönemde annenin huzuru, sağlığı, beslenme şekli gibi çevresel faktörler ile genetik faktörler fiziksel gelişimi etkiliyor. Bizim yapabileceğimiz okul öncesi dönemde düzenli doktor ziyareti, aşı takviminin takibi, sağlıklı beslenme alışkanlıklarını çocuğumuza erken yaşta kazandırmak ve düzenli fiziksel aktivite için çocuğa fırsatlar sunmak.
- Zihinsel Gelişim: Algı ve bilgi işlem becerilerini kapsayan bu gelişimin %90’lık kısmı 0-3 yaş arasında tamamlanıyor. Başka hiçbir dönemde bu dönemde olduğu kadar hayati öneme sahip bir zihinsel gelişim gerçekleşmiyor.
- Duygusal Gelişim: Önce anne ve babaya güvenli bağlanma, sonrasında çevreyle yetkin bir şekilde iletişim kurma becerilerini kapsıyor. Zihinsel gelişim ve duygusal gelişim birbirine bağlı. Araştırmalar gösteriyor ki duygularını kontrol etme becerisi gelişmemiş çocuklar, zihinsel potansiyellerini açığa çıkarmakta güçlük çekiyorlar. Ebeveynlerin çocuklarına katacakları en önemli erken kazanımlardan biri, çocukların duygularını tanımaları ve bu duyguları daha etkin bir biçimde düzenlemelerini sağlamak olacaktır.
Çocuk yetiştirirken dikkate almanız gereken 5 nokta:
Çocuk Yetiştirme Tarzı: Literatürde otoriter, demokratik, serbest ve ihmalkar olmak üzere 4 çeşit ebeveynlik tarzı tanımlanıyor. Çokça sevgi ve sıcaklıkla harmanlanan ölçülü ebeveyn kontrolü, çocukların içinde bulundukları topluma uygun birer birey olarak yetişmelerine yardımcı olacaktır.
- Çocuğunuzun mizacını iyi tanıyın: Önce çocuğunuzu tanıyacak sonra o çocuğun mizacına göre esnek ancak tutarlı bir ebeveynlik tarzı geliştirmeniz gerekiyor. Doğuştan gelen özellik gibi mizacın da çevresel faktöler ile şekillenen, törpülenen ve zamanla değişime uğrayan bir özellik olduğunu unutmayın.
- Çocuğunuzla güvene bağlı derin bir bağ kurun: Güven olmadan özgüven olmuyor. O nedenle olabildiği kadar erken yaşta çocuklarımıza kendi ayakları üstünde durmayı, tercih yapmayı öğretmeli ve sorumluluk bilinci kazandırmalıyız.
- Mükemmel değil, olduğu kadar iyi olun yeter: Mükemmel ebeveynlik diye bir şey yok. Gereğinden fazla kurcalayıp, kendinizi de çocuğunuzu da yormayın.
- Evde belli bir rutin oluşturun: Pek çok araştırma, düzenli bir uyku rutini olan, ailesiyle rutin bir şekilde akşam yemeği yiyen çocukların daha sağlıklı büyüdüğünü gösteriyor.
- Çocuğunuzu başkalarıyla kıyaslamaktan vazgeçin: Her çocuk özeldir ve kendine özgü bir takvimle gelişir. İnternette dolaşan gelişim cetvellerinin bilimsel bir temeli yoktur. Bazen çocuklar bazı alanlarda geride kalacak. Bunun böyle olmasında biz ebeveynlerin hiçbir katkısı olmayabilir. Bunu unutmayalım. Tavsiyem bu tür kıyaslamalarda dert ettiğimiz meselenin kendisi ile dert ederek ortaya çıkan kaygının yarattığı stres arasında bir muhasebe yapmanız.
Okul Öncesi Dönemde Zekayı Arttırmanın 3 Yolu
Okul Öncesi Dönemde Kitap Seçme Kılavuzu
- Diyet: Doğum öncesi dönemden başlayarak, çocukların beslenmelerinde Omega-3’ün bulunması, çocukların zekasını IQ testinde 3,5 puan arttırıyor.
- Etkin Diyalog: Muhatap alınan, inisiyatif verilen çocukların beyinleri zamanla fiziksel olarak akranlarından ayrışıyor. İlk yıllarda ninni, fiziksel temas ve göz teması; daha sonraki yıllarda beraber oynama ve karşılıklı diyalog ile devam etmek gerekiyor. 4-6 yaş arasında gelişimi etkileyen ana faktör diyaloga çocuğun yön vermesi. Yapmanız gereken onları daha çok dinlemek ve muhatap almak. Kendini ifade etmeyi öğrenen çocuk, her şeyi daha kolay öğreniyor.
- Okul Öncesi eğitim: Okul öncesi eğitimi alan bir çocuğun zekası akranlarından daha ileride oluyor.
0-36 ay döneminde çocukla kitap okumak, çocuğunuza yapacağınız en kıymetli yatırımdır. En etkili yöntem, diyaloga bağlı okuma yöntemidir. Karşılıklı soru sorarak, kitapla başlayan ancak kitaba bağlı kalmayan bir sohbet ortamı yaratılmalıdır.
İkinci Dil: Çocuklarda ikinci dil öğrenmenin ideal yaşının erken yaş olduğu; önce anadili sonra ikinci dili öğrensin tezi bilimsel geçerliliğini yitirmiştir. Fırsatınız varsa çocuğunuzu 3 yaşında ikinci bir dil ile tanıştırın.
- Gelişim seviyesine uygun kitap: İlk yıllardaki kitapların neredeyse hiç yazı olmayan, ses çıkartan kumaş, naylon veya kalın kartondan olmalı. Elektronik ve pilli kitapların bebeklik döneminde çocuğa yaradan çok zararı olduğu tespit edilmiştir.
- Yanıt veren değil, soru soran kitap: Ders verme derdi olan mesaj kaygılı kitaplar yerine hayal odaklı kitaplar tercih edilmelidir.
- Çocuğun ayağını yerden kesen kitap: 3-6 yaş döneminde, Buket Uzuner, Ahmet Ümit, Ahmet Büke,’nin kitapları ile Yaşar Kemal’in Üç Anadolu Efsanesi kitabı tavsiye ediliyor.
Benlik Kontrolü: Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki benlik kontrolü yüksek olan insanlar hayatta başarılı oluyor. Benlik kontrolü duygularımızı kavrayıp, idare etme becerisi olarak tanımlanabilir. Yani, içgüdüsel olarak aklımıza eseni yapmayıp, sabırla belirli bir plan çerçevesinde hedefe yönelmek demek. Çocuklarda benlik kontrolü geliştirebilmek için öncelikle çocukla güvene dayalı duygusal bir bağ kurulması gerekiyor. İkinci olarak iyi bir rol modeli olmak zorundayız. Eğer siz, bir ebeveyn olarak çocuklarınızın ihtiyacı olduğu anda onların yanında yer alıyor ve kendi duygularınıza hakim olduğunuzu yaşayarak gösterebiliyorsanız, çocuklarınızda benlik kontrolü gelişir.
Güvene dayalı duygusal bir bağ geliştirebilmek için sıcak ilgi (öpmek, sarılmak, kucaklamak) ve mizaca göre duyarlılık gerekiyor.
Duygusal gelişim için kritik süre 0-10 yaş arası. Özdenetim kazanabilmek için açılan pencere 10 yaşına varınca kapanmış oluyor. Bu nedenle bu yaş döneminde çocuklara her istediğini hemen vermekten vazgeçip, onlara sabretmeyi, beklemeyi, hak etmeyi öğretmek ve planlı okul dışı etkinliklere erken yaşta alıştırmak gerekiyor. Spor ve sanat etkinlikleri, çocuklara kurallar çerçevesinde performans sergilemeyi sabırla öğrettiği için iyi bir seçenek.
Ekran Bağımlılığı: Teknolojinin geldiği nokta itibariyle, artık ekranları yok saymak, çocukları yeni dünyadan koparmak anlamına geliyor. Yani siz çocuğunuzu ekrandan tamamen uzaklaştırınca, aslında çocuğunuzun akranlarıyla kuracağı bağları da ortadan kaldırmış oluyorsunuz. Çocukları ekran bağımlılığından korumak için uyulması gereken çerçeve şu şekilde:
0-18 ay: Görüntülü görüşmeler haricinde tüm ekranlardan uzak tutmak gerekiyor.
18-24 ay: Çok sınırlı tanışabilir. Ekranla ilk tanışması ne kadar geç, o kadar iyi.
2-5 yaş: Günde en fazla 1 saat ekran başında bulunabilir. Ebeveynin izlemediği hiç bir içeriğin çocuğa sunulmaması kuralı önemli.
6 yaş üzeri: Çocuğun hafta içi ve hafta sonu hangi saatlerde ve ne kadar süre ile ekran başında olacağının çocukla birlikte planlanması gerekiyor. Ekran zaman planı hazırlanırken aşağıda belirtilen noktaları akılda tutmakta fayda var.
Ekran izleme planı oluşturulduktan sonra plana ve kurallara sadık kalınması çok önemli.
- Günde en az 1 saat fiziksel aktiviteye ayrılmalı
- Her gün en az 8 saat uyku zamanı olmalı
- Çocukların yatak odasında TV olmamalı
- Uykudan bir saat önce tüm ekranlar kararmalı
- Kahvaltı, öğle ve akşam yemekleri esnasında tüm ekranlar karartılmalı
- Evde ekransız mekanlar olmalı
Ben Ela’yı 3 yaşında İngilizce eğitim veren bir kreşe gönderdim. Çok faydası olduğunu düşünüyorum. Uyum sağlamakta sıkıntı olacağını zannetmiyorum.Yabancı dil olayına katılıyorum.
Geçen kızıma bir soru sordum
Yeahh anne dedi.
Kızdığında no no nooo diyor
Renkleri yabancı dilde söylüyor.
Şimdi okul çağına geldiğinde acaba uyum sağlar mı arkadaşlarına okuluna ?
Ben Ela’yı 3 yaşında İngilizce eğitim veren bir kreşe gönderdim. Çok faydası olduğunu düşünüyorum. Uyum sağlamakta sıkıntı olacağını zannetmiyorum.
Eylül’de kaç aylık olacak Eylül:)Yaşadığım ilçede seçenekler kısıtlı bu yıl yarım gün gönderip denemek istiyorum.
Eylül’de kaç aylık olacak Eylül:)
Tam zamanı bence, faydalı olur kesinlikle.37 aylık olacak :)
5 yarım gün anaokuluna gitmesini tavsiye ederim ben de.37 aylık olacak :)
Yazdığınız için teşekkür ederim ❤ haklisinizCkolatakahve Cocuklara kendi dogumuyla, anne karnindaki donemiyle ilgili olumsuz olaylari, duygulari anlatmak sucluluk duygusu gibi negatif kayitlara neden oluyor. Mumkun mertebe tatmin edici cevaplar vermek, merakini gidermek gerekiyor.
Uyku eğitimi denediniz mi ? Ne düşünüyorsunuz bu konuda ? Ben ne kadar araştırdıysam o kadar kafam karıştı. Gerçi benim bebeğim daha yeni 3 aylık olacak ama uyku konusu problem gerçekten.Benim de ufak kız 8 aylık ve 1 haftadır sabaha kadar ayaktayızElimden geldiğince sık yazmaya gayret ediyorum ancak bu ara uykusuzluk beni epey zorlamaya başladı.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?