- 20 Ağustos 2015
- 6.490
- 15.605
- 248
Teşekkürler, sayın ordinaryus kınamacı şahıs.
Siz, kuramlarla dolu birçok makale yazarı, çocuk gelişimi ve sağlığında adeta profesörlerin bile danıştığı mertebede olduğunuzdan, ancak teşekkür edebildim yorumunuza.
Okuma eksikliğiniz, teşhisinize engel olmamış ama!Sizin çocuğunuzuna yanlış teşhis konması veya doktorların tedavi edememiş olması bin yıllık tıp bilimini kötü bişey yapmaya yetmiyor maalesef.Doktorları da kötü yapmıyor maalesef.
Otizmin belli başlı belirtileri vardır ve 2 yaşındaki çocuk için de kriter her seferinde bakması gerektiğiyse zaten doktor bunu diğer parçalarla birleştirerek tanı koyar sizin yazdığınız gibi cımbızla çekerek yorumlayıp onca iyi veya kötü şeyi göz ardı etmez.
Doktor dese bile yapmazdım dediğiniz kısımdan sonrasını okumadım zaten gerçekten de pes yani sizin kimseye ihtiyacınız yok bence ne çocuğunuzu ne kendinizi ne doktora ne öğretmene götürün lütfen.
Hadi kendiniz böylesiniz de nası bu kadar gözü kara insanları manipüle ediyosunuz dehşete düştüm.
Kızlar mesajların çoğuna cevap veremedim. Kusuruma bakmayın lütfen hep meşgulum son zamanlarda. Oğlumla ugrasıyorum. Bu konuyuda burada unutmuşum. Aslında konuya bakamayacaksak kapatılmasını istememiz gerek mune'den. Tekrar kusura bakmayın. Yazmışken gelişmelerden haber vereyim size.
Oglum yemek yemediği için zayıfladı. Ardından hasta olunca doktora gittik. Doktor bizi bu konuda uyardı. " Çocuk halden düşmüş bu şekilde de olmaz. Bir şeyi düzelteceğim derken başka bir şeyi bozmayalım. Burada önceligimiz çocuk. Biz çocugu her anlamda düşünmek zorundayız. O kadar alıştıgı çizgi filmi birden çocuktan alamayız. Toparlanması gerek. O yüzden sadece yemek yerken 5-10 dk izlesin. Sonra yine kapatın. Gün içinde izlemesin dedi. İlaçlar verdi. Açıkçası içim rahatladı öyle bir oh çektim ki.. Bebeğimle beraber bende zayıfladım boğazımdan geçer mi hiç..
Anlayacağınız şuan yemek yerken tv seyrediyor. Günde 3 öğün yiyor. Sadece o zaman izin veriyorum. Bunu da mecbur kaldığım için yapıyorum. Tv açıkken aynı zamanda hala sürekli onunla konuşmaya devam edip tv yi bastırıyorum. Bilinçaltına giden şeyin sesim olması için.. Ne bileyim elimden geleni yapıyorum..
Anaokuluna gidiyor yarım gün. Sabah 8 öğlen 12. Sonrada parka götürüyorum. Hep konuşuyorum. Bazen kendi sesimden başım agrıyor. Ama susmuyorum..
Anaokulu müdürü iki gün önce bana oğlumun arkadaşlarıyla grup olarak oyun oynamadıgını genelde kendi başına oynadığını söyledi. Bu oglumda gördüğü bir otizm belirtisi oldugu için rehabilitasyon merkezinden de destek almamız gerektiğini, anaokulu ve orayı beraber yürütmemizin faydalı olacagını söyledi. Otizm tanısı olsa da olmasa da orada gözlemlenip ona göre bir yol çiziliyormuş. Sanırım günde 40 dk bireysel eğitim veriliyormuş. Her gün değilmiş.
Böyle anlatıyorum ama müdür beni, "Sizinle oğlunuz hakkında bir şey konuşmak istiyorum" diye çagırdıgında kalbim yerinden çıkacak gibi oldu. Acaba ne diyecek.. Dizlerim üşüdü sanki.
Rehabilitasyona yarın randevumuz var 11 de. Müdürün gözlemlerini eşime anlatırken kendimi tutamadım yine dolu dolu ağlamaya başladım dün. Çünkü bir süredir belirsiz bir durumun içindeyiz. Otistik mi değil mi bilmiyoruz. Bu belirsizlik, kaygılar beni yiyip bitiriyor. En son gelişim testi yaptırdık. Gelişim testinin sonucunu doktora gösterecektik, o da bize kesin bir tanı koyacaktı. Otizm mi değil mi söyleyecekti. Ama doktora sonucu gösterebilmek için randevu almamız gerekiyormuş. Sabahın köründe aradım, gece aradım, sabaha doğru aradım her dk aradım nerdeyse, yok. Hiç randevu yok. 1 aydır randevu alamadık. Özel doktorların ücreti 500 lira. Eşim de işten çıktı. Yine de elimizde olsa verip öğrenicez, ama yok veremiyoruz öğrenemiyoruz.
Bu belirsizlik beni yedi bitirdi. Ama rehabilitasyon merkezindeki sorumlu kişi çocugu götürdüğümüzde orada anlaşılabileceğini söyledi. En azından netlik kazanacak sanırım.. Bilmiyorum. Korkuyorum. Çok çok çok korkuyorum. Netlikten korkuyorum. Belirsizlik ayrıca canımı acıtıyor..
Eğer otizm varsa bunu kimseye söylemek istemiyorum. Çünkü benim birtaneme hasta gibi bakılmasını istemiyorum. Herkesin eskiden nasıl davranıyorlarsa öyle davranmasını istiyorum. Çocukların oğlumu dışlamasını istemiyorum. Kimsenin ona acıyarak bakmasını istemiyorum. O benim bebeğim. Kıvırcık saçlı boncuk gözlü güler yüzlü yavrum.. Neşeli bebeğim o hiç üzmesinler kalbini kırmasınlar istiyorum..
Şuan bakıldığı zaman normal çocuklardan hiçbir farkı yok bana göre. Bu çocuk da farklı bir şeyler var dedirtmiyor insana. Ama sonra nasıl gelişir durumlar bilemiyorum. Şuan için en büyük avantajımız 2 yaşında olması. Her şeye baştan başlayabiliriz.
Dualarınızı eksik etmeyin ne olur.
Bugün rehabilitasyon merkezine gittik. Oğlumu her yönüyle incelediler. Göz temasının oluşu, bir şey yapacagı zaman karşısındakinin tepkisini merak etmesi, bakıldıgı zaman gülümsemesi, bir şeyi istemediği zaman geri çekilip, istediği zaman geldiğini kısaca bu tarz durumlara tepki vermesi onun sosyal bir çocuk olduğunu gösterdiğinden otizm denilemez dedi.
Ama gel git, götür getir gibi yönergeleri bilmeyişinden, nesneleri tanımayışından, dil geriliğinden, parmak kaslarının yetersizliğinden, bazen parmagını ağzına götürmesinden, heyecanlandığında kanat çırpma hareketi yapmasından dolayı özel eğitim gerekli görülüyor.
Genel olarak oğlumun iletişim kurabilen, sosyalleşebilen bir durumu olduğundan otizm adıyla değilde başka isimlerle tanı alabileceği ve bunun beni korkutmaması gerektiğini söyledi.
Rehabilitasyonda birebir eğitim görecek. Ama bunun devlet tarafından karşılanması için doktordan tanı almamız gerekiyormuş. Yine de yeterli gelmezse kendi cebimizden üzerine koyup seansları arttırabilirmişiz. Çünkü devlet haftada 2 kere 40 dk karşılıyor. Sanırım biz ek yaparız bu durumda.
Oğluma herhangi bir tanı koymayadabilirlermiş. Böyle bir durumda yine de göndericez.
Aklıma takılan her şeyi sordum. Bazen etrafında dönmesi, bazen diş sıkması, yemek yerken yaşattıgı zorluk. Çizgi film olayı. Arkadaşlarıyla grupça oyun oynamayışı..
"Sadece bir belirti üzerinden kesin konuşamayız. Belirtinin gerçek bir belirti olup olmadıgından bile emin olmalıyız. Odada yalnız kaldıgında dönmeyi bırakıp, siz gelince size gülerek kızmanıza tepki olarak dönmeye başlaması bir belirti değildir. Ama yinede önlem alacağız. Çocuklar bu dönemde birlikte oynuyor gibi gözüksede zaten genelde kendi başlarına oynarlar. Hepsi böyledir. Ama toplu halde oturduklarında oğlunuzun katılmayışı, birebir oyun arkadaşı edinmeyişi bir belirti olarak görülebilir. Ama buna yine otizm belirtisi demek yerine, sosyalleşmesinin güçlendirilmesi gerektiğini, geliştirilmesi gerektiğini söyleyebiliriz. Oğlunuz henüz hiç konuşamadığı, yönergeleri bilmediği için arkadaşları tarafından dışlanmış olabilir. İstemeden grubun dışında kalmıştır bu yüzden. Öğretmenide size o yüzden arkadaşlarına katılmıyor demiştir. Bizde burada yaşıtlarıyla aynı seviyede dil becerisini ve nesneleri yönergeleri öğreteceğiz." Dedi.
Orada bazı testler yaptı. Bir oyuncak trenle nasıl oynadıgına baktı. Trende + puan aldık. Dönen koltuğa tepkisine ve inince başının dönmesine ve verdiği tepkiye baktı. Oradan da + puan aldık. Bazı hayvan resimlerini gösterip sesini çıkarttığı hayvanı eline vermesini istedi. Eksi puan.
Kısacası durum bu. İçim inanılmaz rahatladı. Çok güven verdi bana. Şimdi yapmamız gereken bir tanı alıp rehabilitasyonda indirim sağlamak. Elimizden geleni yapmaya devam etmek.. Gelişmelerden tekrar haberdar edicem :) hepinizden Allah razı olsun. Benim derdim sizinde derdiniz oldu. Benimle beraber üzüldünüz. Destek oluyorsunuz bana. Çok teşekkür ederim :)
canim ya ne kadar korkutmus seni o mudur bak bisey yok mus iste bazi cocuk cekingeen olabilir bazisi girisken bazisi gec konusur olabilir bunlar canim ya . simdi tani konmasi onemliki cocuk ona gore destek alsin ve Allah in izniyle kolay atlatsin. Allah yardimcin olsun. bi tanidgim var senelrce yanlis teshis bulamidilar ne oldugunu cocuk kendi oyun oynar konusmaz isaretle gosterir cocuk meger disleksiymis. simdi tam 2 sene olacak tedavi goreli sakir sakir konusuyo bir dilli. oyun oynuyo muhabbet ediyo .dogru teshis dogru egitmen dogru doktor cok onemliBugün rehabilitasyon merkezine gittik. Oğlumu her yönüyle incelediler. Göz temasının oluşu, bir şey yapacagı zaman karşısındakinin tepkisini merak etmesi, bakıldıgı zaman gülümsemesi, bir şeyi istemediği zaman geri çekilip, istediği zaman geldiğini kısaca bu tarz durumlara tepki vermesi onun sosyal bir çocuk olduğunu gösterdiğinden otizm denilemez dedi.
Ama gel git, götür getir gibi yönergeleri bilmeyişinden, nesneleri tanımayışından, dil geriliğinden, parmak kaslarının yetersizliğinden, bazen parmagını ağzına götürmesinden, heyecanlandığında kanat çırpma hareketi yapmasından dolayı özel eğitim gerekli görülüyor.
Genel olarak oğlumun iletişim kurabilen, sosyalleşebilen bir durumu olduğundan otizm adıyla değilde başka isimlerle tanı alabileceği ve bunun beni korkutmaması gerektiğini söyledi.
Rehabilitasyonda birebir eğitim görecek. Ama bunun devlet tarafından karşılanması için doktordan tanı almamız gerekiyormuş. Yine de yeterli gelmezse kendi cebimizden üzerine koyup seansları arttırabilirmişiz. Çünkü devlet haftada 2 kere 40 dk karşılıyor. Sanırım biz ek yaparız bu durumda.
Oğluma herhangi bir tanı koymayadabilirlermiş. Böyle bir durumda yine de göndericez.
Aklıma takılan her şeyi sordum. Bazen etrafında dönmesi, bazen diş sıkması, yemek yerken yaşattıgı zorluk. Çizgi film olayı. Arkadaşlarıyla grupça oyun oynamayışı..
"Sadece bir belirti üzerinden kesin konuşamayız. Belirtinin gerçek bir belirti olup olmadıgından bile emin olmalıyız. Odada yalnız kaldıgında dönmeyi bırakıp, siz gelince size gülerek kızmanıza tepki olarak dönmeye başlaması bir belirti değildir. Ama yinede önlem alacağız. Çocuklar bu dönemde birlikte oynuyor gibi gözüksede zaten genelde kendi başlarına oynarlar. Hepsi böyledir. Ama toplu halde oturduklarında oğlunuzun katılmayışı, birebir oyun arkadaşı edinmeyişi bir belirti olarak görülebilir. Ama buna yine otizm belirtisi demek yerine, sosyalleşmesinin güçlendirilmesi gerektiğini, geliştirilmesi gerektiğini söyleyebiliriz. Oğlunuz henüz hiç konuşamadığı, yönergeleri bilmediği için arkadaşları tarafından dışlanmış olabilir. İstemeden grubun dışında kalmıştır bu yüzden. Öğretmenide size o yüzden arkadaşlarına katılmıyor demiştir. Bizde burada yaşıtlarıyla aynı seviyede dil becerisini ve nesneleri yönergeleri öğreteceğiz." Dedi.
Orada bazı testler yaptı. Bir oyuncak trenle nasıl oynadıgına baktı. Trende + puan aldık. Dönen koltuğa tepkisine ve inince başının dönmesine ve verdiği tepkiye baktı. Oradan da + puan aldık. Bazı hayvan resimlerini gösterip sesini çıkarttığı hayvanı eline vermesini istedi. Eksi puan.
Kısacası durum bu. İçim inanılmaz rahatladı. Çok güven verdi bana. Şimdi yapmamız gereken bir tanı alıp rehabilitasyonda indirim sağlamak. Elimizden geleni yapmaya devam etmek.. Gelişmelerden tekrar haberdar edicem :) hepinizden Allah razı olsun. Benim derdim sizinde derdiniz oldu. Benimle beraber üzüldünüz. Destek oluyorsunuz bana. Çok teşekkür ederim :)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?