İlkokul arkadasimdi, liseye geçince muhabbet etmeye başlamıştık ve zamanla en yakınım oldu. Bu şekilde lise yılları boyunca en yakınımda oldu. Beni o kadar çok seviyordu ki... Bazen aramız bozulurdu, öyle olduğu zamanlar okul çıkışı bindiği otobüs benim servisimin geçtiği güzergahtan geçtiği için duraklardan birinde inip otobüse binerdim onu arardı gözlerim. Ama hic karşılaşamazdık. Aynı lisede olmamıza rağmen okulumdaki herkes onun adını bilirdi. Hatta bir keresinde aramız yine bir gün bozulduğunda onun fotograflarini çıkartıp sınıfın duvarlarina asmıştım özlüyorum diye
Lise bittikten sonra istediğim bölümü kazanamadım ve tekrar hazırlanmaya karar verdim. İşte o yaz artık birbirimize itiraf ettik birbirimize aşık olduğumuzu. Dünyanın en mutlu ve şansı kişisiydim. Farklıydı ve farkındaydık sevgiliydik ama aynı zamanda birbirimizin en yakın arkadaşıydık. Bir kez buluştuk, sahil kenarında bi bankta oturduk utancımdan yüzüne doğru düzgün bile bakamamıştım. Sarılamadım... Eve dönerken minibüse bindiğimizde ancak bakabilmiştim gözlerine. Uzun uzun. Güneş yansiyan gozlerinde kendimi gördüğüm o an.. Hala daha hatirlarken yazarken gözlerim doluyor. Ben çok konuşurdum o ise sabaha kadar dinlerdi, hiç bıkmazdi benden, çoğu zaman mesajlasirken uyuyakalirdik. O da üniversiteye hazırlanıyordu her zamankinden daha az konuşmaya başladık sevgiliyken. Bir gün bana 'artık cocuk degiliz ve ben seninle ciddi dusunuyorum hayatımda senden sonrası olsun istemiyorum' demişti... Ve bundan sonra ağlarsan da ancak omzumda ağlarsın demişti. Ancak sadece yaklaşık 20 gün sürdü. Bir gün birdenbire benden ayrıldı ve sebebini söylemedi. Severek ayrıldığını söyledi. Gururumdan ve şaşkınlığımdan pek bir şey diyemedim. Hayatta en beklemedigim anda en beklemedigim sey olmustu. Çok değil 1 2 gün önce de twittera ben dünyanın en mutlu ve en aşık kişisiyim yazmıştım... Ve ayrıldık. Her gün ağladım. Her gün acı çektim. Dershanede ders dinlerken bile surekli gözlerim doluyordu, pek konusmayan biri oldum. Sira arkadasim ondan hoslanmadigimi bile düşünmüş bu yüzden. Bir daha onunla hiç konuşmadık, yüzünü de hiç görmedim. Hep bir umudum vardi, üniversiteyi ilk yil kazanamadigim icin iyiligim icin yapti belki, belki de kazandigimda sinavdan sonra bana dönecek. 1 yil boyunca her gün saatlerce ders çalışıp geceleri annem uyuyunca ağladım. Aglarken insanin burnunun sizladigini da daha önce bilmezdim. Sonra istediğim bölümü kazandim, farkli bir sehirde. İlk gün yurtta odadaki kizlarla hemen tanışıp birbirimize özel hayatlarimizi anlattik... Gelmeyeceği gerçeğiyle yüzleştiğim. Çünkü okulumu kazanmıştım ama bunu onunla paylasamiyordum. Neden ayrıldığını o kadar çok merak ediyordum ki artik beni sevmiyor olma ihtimali beni kahrettigi icin bi mesaj atip hiç soramadim. O gun kizlara anlattiktan sonra ona mesaj atmaya karar verdim. Ona onu çok özlediğimi beni gercekten unutup unutmadigini sordum. Ve cevap dahi vermedi. Bi 'evet seni unuttum' cevabini olsun daha cok hak ettigimi soyledim daha da gurursuzlasarak. Evet seni unuttum dedi. O an kalbimde hissettigim şey beni öldürdü, odadan disari ciktim ve kapinin onunde oturdum ağlayarak. Tekrar mesaj attim, neden ayrıldığını söyle peki dedim. Sorma bunu dedi, daha da zorlaştırma dedi ve söylemedi. 1 yıl sonra sorabilmistim zaten ve cevap alamadim. Üniversite hayatimin ilk yili yine ayni sekilde onu ozleyerek aci cekerek gecti. Haberi yok... Her yeni biriyle tanıştığımda bir yere gittigimde bunu onunla paylasamamak cok canımı acitiyordu. Arkadaslarimin da destek ve israrlariyla birileriyle tanisip sans vermeye karar verdim daha ilimli yaklasmaya karar verdim cunku 2 sene kendimi kapattim ve erkeklerle farkli bir şekilde muhabbetim hic olmadi. Sonra birine aşık oldum cok hızlı basladi ve çok hızlı bitti. 1 ayda kapıma güller mi sermedi kafelerde herkesin icinde bana sarkilar mi söylemedi kampuste bana aşık oldugunu mu haykirmadi... Fakat kendisi karakteri bozuk bir insanmis(öyle ki polise dahi şikayet ettim kendisini, sebebini söylemek istemiyorum) ona olan aşkım ise bir günde bir anda bitti. Nasil mümkün olabilir bilmiyorum ama unuttuğum sandığım aşkımı aslında unutmamış oldugum gercegiyle karşılaştım. Ama daha iyiydim çünku demek ki baskalariyla da mutlu olabiliyordum, unutmak zorunda olmadigimi kabullendim, icimde bi yara olarak kalacak demek ki dedim. Hayatima normal bir sekilde devam ettim ama bunun da ustunde 1.5 yil daha gecti ben hala hep ara sira o aklima geldiginde, tvde kavuşan ciftleri gorunce vs agliyorum. Baska kimseyle de birlikte olmadim tanisip konuştuğum bi kac insan olmus olsa da. Beni sevmekten vazgecmesine sebep olan seyi merak ediyorum. Nasil kiyabildi diyorum, hani aglarken omzunda aglayacaktim. Binlerce kez yoklugu yuzunden agladim. Bu sene universite 3. Sinif bitmek uzere. Gezdim dolastim yeni insanlarla tanistim ama o hep eksik. Yillar sonra hala onu unutamamis bir sekilde onunla karsilasmak en buyuk korkum. O ise belki bir baskasini seviyor belki de evlenmisken.