merhaba kızlar yazdıklarınızı okudum ve bu hastalığı
5 yıl boyunca yaşamış birisi olarak size bilgi verebileceğimi düşündüm. öncelikle şunu söyleyeyim
verdiğim bilgilerin kaynağı kendi yaşadıklarım ve bunca zamandır edindiğim tecrübelerdir. ben şu an 23 yaşındayım 5 sene önce ü.k. teşhisi kondu. bu hastalık ms, sedef vs. türünde olan
oto immün hastalık denilen türden bir hastalıktır. yani vücut sebebi bilinmeyen bir şekilde kendi kalın bağırsağını yabancı bir madde gibi algılayıp onu yok etmeye çalışır, iltihap üretir. bu hastalığın
genetik mi, yiyeceklerden mi, mikrobik mi yoksa stres kaynaklı mı olduğu bilinmemektedir. fakat bütün bu etkenlerin birleşmesiyle oluştuğu düşünülmektedir. bu hastalık
kroniktir yani hayat boyu sürer. fakat bu gözünüzü korkutmasın, hastalık atak (ağrı vs.) ve remisyon (iyilik hali) denilen süreçlerle yaşam boyu varlığını belli eder. bu tamamen sizin bağırsağınızın durumuna ve ilaçlara verdiğiniz tepkilere bağlıdır. örneğin bir kişi içtiği ilaçlarla tedavi altına girip senelerce remisyonda olup arada atak geçirebilir. bu durumda atrak başladığında ilaçların dozu artırılıp yiyeceklere dikkat edildiğinde
hastalık çabucak kontrol altına alınabilir ve gayet güzel bir hayat yaşayabilirsiniz. kimileri de vardır ki ne kadar dikkat etse de ilaçlar da fayda etmez ve sık sık ataklara yakalanabilir, hatta remisyona girmesi çok uzun sürebilir. bu hastalıkta ilaçlar en hafiften ağıra doğru gidecek şekilde basamak halinde uygulanır.
ilk basamak salofalk tablet ve lavman- fitil vs. dir. eğer bunlarla kontrol altına alınıyorsa şanslı kesimdesiniz demektir. bu durumda bazı doktorlar kronik bir hastalık olduğundan tedaviyi ömür boyu sürdürme veya 2-3 yıl sürdürüp öyle kesme taraftarı olmakta, bazı doktorlar ise iyi olduğunuz an ilaç kesmekte sakınca görmemektedir. ben kesinlikle bir
üniversite hastanesinde tedavi olmanızı öneririm. çünkü o hastanelerde her yerde olmayan gastro enteroloji bölümü var ve ü.k ile ilgilenen birim budur. ilaçlardan bahsetmeye devam edeyim.
salofalk ilk basamaktır ve ondan sonra kortizon (steroid) ilaçlar gelmektedir. bu ilaçların etkisi çok hızlı görülür, vücutta hemen iyileşme sağlar ancak uzun vadede yan etkileri çok fazla olduğundan (yüzde şişme, psikolojik durumda bozulma, iştah artışı, kemik erimesi vs.) uzun süre kullanılmamalıdır. kortizonu genelde durum kötüye gitmeye başladığında salofalk yetersiz kaldığında kısa süreli verirler. bende şöyle bir durum vardı, salofalkla tedavi olamıyordum, kortizonla hemen düzeliyordum ancak kortizonu kestiğimde tekrar hastalık aktifleşiyordu. bu nedenle bağışıklık sistemini baskılayan ve vücudun iltihap tepkisi vermesini engelleyen
imuran adlı ilacı kullandım. imuranın da hem iyi hem kötü tarafları vardır. ve hastalık eğer bütün bu ilaç tedavisine net bir yanıt veremezse ve kişi için dayanılmaz bir hal alırsa, hekimin de onayıyla
ameliyat uygulanır. Ameliyatla hastalığın görüldüğü kalın bağırsak alınır ve ince bağırsak anüse bağlanır bu şekilde hatsa tekrardan normal dışkılama fonksiyonu kazanır. Benim durumumda da yoğun ilaç kullanımıma rağmen kendimi kötü hissediyordum, ishal devam ediyordu (mukuslu, kanlı şekilde). bu durumda yan etkilere maruz kalmaktansa doktorum ve kendi kararım sonucunda 1.5 ay önce ameliyat oldum. kalın bağırsağım alındı, karnımda
ileostomi denilen açıklık oluşturuldu. şu an geçici bir süre için bununla yaşıyorum. yani karnımda sürekli torba taşıyorum. fakat daha sonra yapılacak ameliyatlarda ileostomim içeri alınacak ve ince bağırsak makata bağlanacak. ameliyat seçeneği gözünüzü korkutmasın bu artık hiçbir seçenek kalmadığında uygulanıyor. ancak çok zor bir süreç ve geri dönüşü olmayan bir karar. fakat en azından ü.k ten ve ilaçlardan kurtulmuş oluyorsunuz. zaten araştırırsanız
sertab erenerin de seneler önce abd.de ameliyat olduğunu ve şu an kalın bağırsağının olmadığını görürsünüz. fakat kadın şu an gayet iyi görünüyor
yani demek istediğim şu kızlar,
bu hastalığa stres iyi gelmez. kendinizi stresten uzaklaşıp rahatlatacak şeyler bulun, birçok hastaya antidepresanların iyi geldiği de biliniyor. bir psikiyatriste gidip gerekirse destek almanız gerekebilir. sakın utanmayın sindirim sistemi hastalıkları zordur, belki
hayati riski yoktur ama sosyal konforu çok etkiler. ben çok genç yaşta yakalandığım için sizlerin sorulanızı, kafanızdakileri anlayabiliyorum. benim durumuma düşeceksiniz diye de korkmayın benimkisi nadir görülen bir durum, yaygın tutulumluydu ve tedaviye yanıt vermiyordum. ama şunu unutmayın o veya bu şekilde çaresi var. hayat boyu sürmesi demek de şu.
siz kendinize bakarsanız, doktorun önerilerine harfyen uyarsanız eğer, o zaman ataklar da çok görülmüyor. atak olduğunda da hemen kontrol altına alınabiliyor. ingilterede
120.000 kişi bu hastalıktan muzdarip. biz zannediyoruz ki sadece bizim başımıza geliyor. ama insanlar bilinçsiz oldukları için doktora gitmiyorlar, ya da bilseler de utandıkları için anlatmıyorlar bu yüzden biz de kimse hasta değil zannediyoruz, ama aslında öyle değil bunu bilin. benim için de dua etmeyi nolur unutmayın
ben eğer sorunuz olursa özel mesajdan veya buradan cevaplamaya hazırım. moralleri yüksek tutun kızlari yazdıklarınızdan okuduğum kadarıyla hepiniz de hafif geçiriyorsunuz Allaha şükür