- 4 Temmuz 2013
- 7.360
- 6.944
Benim birşeye alındığım yok.Sen hala kendi okuduğunu kendi anladığın şekilde yorumluyorsun.Ben sana asitli krem sürdün dedim mi?İnsanlar inanmıyor diye yorum mu yapmayacak.Sen burda yorum yapıyor,insanların yorumlarını eleştiriyor,sonra da kimseyi kendi çevrenizle yargılamayın diyorsun.Herkesi eleştirme hakkına sahipsin.Bizim kurduğumuz cümleyi burda yorumuna ekleyip eleştirme hakkına sahipsin.Biz kalkıp sana cevap verince şaşırıyorsun,alınganlık diyorsun,alaycılıkla suçluyorsun.Bu kadar alınmanıza gerek yoktu. Şaşırdım mesajınızı okuyunca. Yazdığın mesajlarda ki alaycı tavırları anlayabiliyorum, ona istinaden yazdım. Kız burdan garip şeyler yazıyor, yani belli ruh sağlığı bozuk kalkmış babandan bir tek sen mi dayak yedin diyen biri çıkıyor. Dediğim gibi başına gelenlere herkes aynı tepkiyi veremez, bunu anlatmaya çalıştım. Takıntı durumuna örnek olarak kuzenimin hislerini örnek olarak yazdım- takıntı böyle bir şey malesef demek için - yargılamaktan bahsetmişsiniz! Ne alaka anlamadım gerçekten.
Diğer yazdığın bir ton şeye gelirsek, ruh sağlığı yerinde olan bir insan zaten bütün bunları yapmaz ki, tutarsızlığı bile psikolojik rahatsızlığından dolayı söylüyorum normal değil mi? Ayrıca bu kadar inandırıcılıktan uzaksa sizin için ve çok tutarsız buluyorsanız neden yorum yapıyorsunuz ki? Ayrıca babasından dayak yediği için eşinin eline asitli krem sürmüş dediğimi hatırlamıyorum!
Kendi ailesi içerisinde yaşadıkları ve daha sonra evlilik hayatı o, bu, şu derken ilk belirtiler ciddiye alınıp tedavi olmayınca hastalık ilerlemiş ve bunları yapacak düzeye gelmiş, denebilecek şey budur en fazla. Bunuda en iyi uzmanlar bilebilir tabi biz en fazla yorum yapabiliriz kendi düşüncemizle...
Neyse size iyi günler.
ki bu bir suçvalla munecim konu sahibi topiğe teşrif etmiş keşke kendi özetlese kısacası takıntılarının esiri olduğunuı iddia edip aklın almayacağı şeylerden bahsediyor kocasının el dersini yüzmek gibi hatta gene yüzeceğim diyor hatta diyor ki karşı koyarsa ilaçla uyutup yüzecem diyor bunun özeti yok anlayacağın şimdi bi orası mı var derler..
yansıdı derken bizde şizofren olacağız anlamında söylemedim anlattıkları, yorumları bizi de o olumsuzluğun içine çektiğini belirttim. Evet bu dünyada çok da mutlu olmak mümkün değil. mutlu olabilmek için üç maymunu oynamak gerekiyor.Böyle bir dünyada , böyle bir ülkede hakikaten insanın mutlu olması için ya vicdansız olması lazım yada akılsız ! Şizofren yansımaz , şizofren beynin bir tür algısal bozukluk yaşadığı hastalıktır çünkü !
uçan feza bilim kurgu ödüllerini alır sen ne diyorsun..bilemem . kadın ceza vermek için kocasıyla 4 yıldır cinsellik hiç yaşamıyor,adamın elini yakıyor,evde eşya bırakmıyor. adamı takıntılarıyla delirtiyor,ve bu adam 4 yıldır evliliğe devam ediyor.
bunu filme çekseler bu ne ya uçmuş senarist,hangi koca dayanır buna der seyreden
ki bu bir suç
mune o kadar fazla çelişki varki..
valla munecim konu sahibi topiğe teşrif etmiş keşke kendi özetlese kısacası takıntılarının esiri olduğunuı iddia edip aklın almayacağı şeylerden bahsediyor kocasının el dersini yüzmek gibi hatta gene yüzeceğim diyor hatta diyor ki karşı koyarsa ilaçla uyutup yüzecem diyor bunun özeti yok anlayacağın şimdi bi orası mı var derler..
abla valla ilk 100 sayfa süper çözüm önerileri geldi, geri kalan 18 sayfada da konu sahibinin tutarsızlıklarını çözmekle geçti.. gece 11 de hastane randevusunu nasıl aldığını anlamaya çalışıyoruz.. yine kandırıldıysak toplu olarak randevu alacağız bir uzmandan
Özellikle şu yorumdan bahsediyorsunuz değil mi?Mune aynen bir suç itirafı var oratada ama konu sahibini bilemediğimizden tereddütteyiz..bilişim suçlarını mı arasak acaba..
asitli krem ve çamaşır suyuyla yine yakarım karşı çıkarsa uyurken olmazsa uyku ilacı verip bişekilde ellerinin üst derisini soyarım heralde üst deri soyulup giderse biraz olsun mikroplar azalır alttan temiz deri çıkar klozete sokmuşsa elini
aramızda bilgili doktor cilt uzmanı varmı acaba elimizin üst derisi soyulunca üstteki pislikler alt deriyide etkiliyormu mikroplar deriden ne kadar içeri girebiliyor şu mantığı bi çözsem bakteriler elimiz üzerinde nasıl yayılıyor derilerin içine kadar girebiliyormu
evet aynen o yorumÖzellikle şu yorumdan bahsediyorsunuz değil mi?
Savcılığa başvurulabilir, kişinin kimlik tespiti yapılır.
Tesadüfen gördüm yazdıklarınızı ben hala evli misiniz, hayatınız takıntılarınız ne durumda sormak istedimMERABA şuan bu metni gözyaşları içinde babaevinde yazıyorum çok mutsuzum çok acı çekiyorum lütfen yardımcı olun yorumlarınıza çok ihtiyacım var sorunları kısaca özetliyorum
bu sene evlilikte 4 yılım geriye baktığımda gözyaşı fiziksel ve sözlü şiddet hep kötü anılar hep acılar aslında eşim iyi bi insandı evliliğimiz ilk yıllarında en büyük sorunumuz onun öfke kontrolü ve tamamen dikkatsiz sorumsuz tavırları benimse aşırı takıntılı düşüncelerimdi.çok dikkatsizdi elini cebine attığında bütün bozuk paraları yerden toplardık kaç defa kimliğini ehliyetini kaybetti yeniden çıkarttı sürekli biyerlerde telefon unutuyordu anahtarları çamaşır makinasından çıkardı onu uyarmaktan arkasını toplamaktan yoruluyordum ikimizde çalışıyorduk sabah gidip akşam eve geliyorduk çok sorumsuz davranırdı herşeyi benden beklerdi ikimizde yorgun olmamıza rağmen yemeği çayı herşeyi benden beklerdi bende bianda ve çok şiddetli olarak bulaşma ve temizlik takıntı hastalığı başladı belki stresten belki üzüntüden mutsuzluktan bilmiyorum ama bu bütün dünyamı kararttı eşim zaten sakar dikkatsizdi bende onu oraya düşürme bunu oraya koyma diye çıldırıyordum örneğin bikere yeni aldığı telefonu arabanın altına düştüğü için pis oldu onu kullanma diye çöpe attım yere bişey düşürünce almasını istemiyordum çok dikkatsiz olduğu için bu sorunu sürekli yaşıyorduk ben takıntılarımla boğuşurken oda öfkesini kontrol edemiyordu ben yapma etme dedikçe yere düşen şey kirlenmez çok saçma filan diye çıkışıyo eğer ben uzatırsam dayakla olayı çözmeye çalışıyordu sus diye boğazımı sıkıyor bazen tekme atıyor bazende beni yere fırlatıyordu öfkesini kontrol edemiyordu o acılar çok kolay geçiyordu ama takıntıdan kaynaklanan acı geçmiyordu asıl canımı yakan şey oydu takıntılardı doktorada gittim psikoloğada ilaç kullandım tam 2 yıl ama hep umutsuz oldu zaten eşim bukadar dikkatsiz oldukça hastalığı aşmam çok zorlaşıyordu 4yıllık evliliğim zehir oldu bebek bile düşünemedim aslında eşimde pişman olurdu bana kötü davranınca kahrolurdu ama engelde olamazdı eşimve ben 4 yıl boyunca çok ağladık canımıza kıymayı bile düşündük ama olmadı ne ben takıntılarımdan nede o öfke nöbetlerinden kurtulabildi
enson 2 ay önce eşimin ablasına ziyarete gittik tesadüfen ablasının klozeti tıkanmış eline poşet geçirip klozetin içine soktu ben bu sahneyi görünce iyice kafayı yedim bulaşma takıntısı olan biri için bu bir felaket sahnesiydi eşimin ablasının eline mikroplar bulaşacak ordan onun yaptığı yemekleri yiyeceğiz bize bulaşacak büyük bir travma yaşadım kendime gelemedim sonra evimize döndüğümüzde eşimin ablasındaki mikroplar sanki bizimle beraber eve geldi evde herşey bana pis gibi geldi bütün mutfak eşyalarını attım yemek yapamaz hiçbişey yiyemez duruma geldim tiksindim
sadece dışardan ekmek arası sandaviçle yaşamaya çalışıyordum eşim çok mutsuzdu kendini sigaraya alkole vermişti hergeçengün işkence gibiydi
biraz olsun moralimiz düzelsin diye bayramda dışarı gezmeye çıktık normalde eşimin eşyalarını yanıma alırdım düşürür çöpe atarım filan diye telefon cüzdan anahtar vs ogün dalgınlıkla tefonu anahtarı eşimden almayı unuttum eşimin cebindeydi eşimde acil lavabo ihtiyacı için alışveriş merkezinin tuvaletini kullandı cepteli ve anahtarı öncepteydi üzerinde kot pantolon vardı tabi lavabodan döndüğünde kıyamet koptu sen sakarsın kesin cep telefonunu tuvalete düşürmüş sonra elini deliğe sokup geri almışsındır dikkat etmezsin böyle şeylere diye eşime çıkıştım yok öyle bişey düşürmedim filan dedi ama ben anlamıyordum ablan gibi sende klozete daldırmışsındır elini diyor başka bişey demiyordum beynim sadece bunu görüyor bunu sölüyor bunu düşünüyordu.
eve döndüğümüzde çok büyük kavgalar ettik artık dayanamadı ve beni dövdü ama benim canımı daha çok yakan tuvalete teli düştümü düşmedimi buydu çok rahattı kesin düşmüştü eşim dayaklada yetinmedi bavulumla beni kapı dışarı attı boşanma davası açacağını söledi babamlarda kalmaya başladım sonra vicdan yapmış aradı beni gel diye yalvardı ama ben çok çaresizim şimdi oraya dönsem tuvalete elini sokup telefonu aldı hissi hep içimde o öyle bişey olmadı diyor ama bana öyle geliyor artık eşime dokunamam birlikte hiçbişeyi paylaşamam tiksinirim aslında bütün bayanlara sormak istiyorum sizin eşiniz cep telefonunu nerde taşıyor umumi tuvalete alışveriş merkezine telefonlamı giriyor hiç aklınıza geliyormu eşinizin telefonunu tuvalete düşüreceği internete baktım 10 kişiden 8 mutlaka telefonunu tuvalete düşürmüş ve elini sokup almış birsürü milletin pisliğinin olduğu biyer sizin eşinizin başına böle bişey gelse elini sokup alsa nekadar yıkarsa yıkasın miğdeniz kalkmazmı yalvarırım yardım edin bana çok çaresizim çok neyapacağımı bilmiyorum siz benim yerimde olsanız neyaparsınız
MERABA şuan bu metni gözyaşları içinde babaevinde yazıyorum çok mutsuzum çok acı çekiyorum lütfen yardımcı olun yorumlarınıza çok ihtiyacım var sorunları kısaca özetliyorum
bu sene evlilikte 4 yılım geriye baktığımda gözyaşı fiziksel ve sözlü şiddet hep kötü anılar hep acılar aslında eşim iyi bi insandı evliliğimiz ilk yıllarında en büyük sorunumuz onun öfke kontrolü ve tamamen dikkatsiz sorumsuz tavırları benimse aşırı takıntılı düşüncelerimdi.çok dikkatsizdi elini cebine attığında bütün bozuk paraları yerden toplardık kaç defa kimliğini ehliyetini kaybetti yeniden çıkarttı sürekli biyerlerde telefon unutuyordu anahtarları çamaşır makinasından çıkardı onu uyarmaktan arkasını toplamaktan yoruluyordum ikimizde çalışıyorduk sabah gidip akşam eve geliyorduk çok sorumsuz davranırdı herşeyi benden beklerdi ikimizde yorgun olmamıza rağmen yemeği çayı herşeyi benden beklerdi bende bianda ve çok şiddetli olarak bulaşma ve temizlik takıntı hastalığı başladı belki stresten belki üzüntüden mutsuzluktan bilmiyorum ama bu bütün dünyamı kararttı eşim zaten sakar dikkatsizdi bende onu oraya düşürme bunu oraya koyma diye çıldırıyordum örneğin bikere yeni aldığı telefonu arabanın altına düştüğü için pis oldu onu kullanma diye çöpe attım yere bişey düşürünce almasını istemiyordum çok dikkatsiz olduğu için bu sorunu sürekli yaşıyorduk ben takıntılarımla boğuşurken oda öfkesini kontrol edemiyordu ben yapma etme dedikçe yere düşen şey kirlenmez çok saçma filan diye çıkışıyo eğer ben uzatırsam dayakla olayı çözmeye çalışıyordu sus diye boğazımı sıkıyor bazen tekme atıyor bazende beni yere fırlatıyordu öfkesini kontrol edemiyordu o acılar çok kolay geçiyordu ama takıntıdan kaynaklanan acı geçmiyordu asıl canımı yakan şey oydu takıntılardı doktorada gittim psikoloğada ilaç kullandım tam 2 yıl ama hep umutsuz oldu zaten eşim bukadar dikkatsiz oldukça hastalığı aşmam çok zorlaşıyordu 4yıllık evliliğim zehir oldu bebek bile düşünemedim aslında eşimde pişman olurdu bana kötü davranınca kahrolurdu ama engelde olamazdı eşimve ben 4 yıl boyunca çok ağladık canımıza kıymayı bile düşündük ama olmadı ne ben takıntılarımdan nede o öfke nöbetlerinden kurtulabildi
enson 2 ay önce eşimin ablasına ziyarete gittik tesadüfen ablasının klozeti tıkanmış eline poşet geçirip klozetin içine soktu ben bu sahneyi görünce iyice kafayı yedim bulaşma takıntısı olan biri için bu bir felaket sahnesiydi eşimin ablasının eline mikroplar bulaşacak ordan onun yaptığı yemekleri yiyeceğiz bize bulaşacak büyük bir travma yaşadım kendime gelemedim sonra evimize döndüğümüzde eşimin ablasındaki mikroplar sanki bizimle beraber eve geldi evde herşey bana pis gibi geldi bütün mutfak eşyalarını attım yemek yapamaz hiçbişey yiyemez duruma geldim tiksindim
sadece dışardan ekmek arası sandaviçle yaşamaya çalışıyordum eşim çok mutsuzdu kendini sigaraya alkole vermişti hergeçengün işkence gibiydi
biraz olsun moralimiz düzelsin diye bayramda dışarı gezmeye çıktık normalde eşimin eşyalarını yanıma alırdım düşürür çöpe atarım filan diye telefon cüzdan anahtar vs ogün dalgınlıkla tefonu anahtarı eşimden almayı unuttum eşimin cebindeydi eşimde acil lavabo ihtiyacı için alışveriş merkezinin tuvaletini kullandı cepteli ve anahtarı öncepteydi üzerinde kot pantolon vardı tabi lavabodan döndüğünde kıyamet koptu sen sakarsın kesin cep telefonunu tuvalete düşürmüş sonra elini deliğe sokup geri almışsındır dikkat etmezsin böyle şeylere diye eşime çıkıştım yok öyle bişey düşürmedim filan dedi ama ben anlamıyordum ablan gibi sende klozete daldırmışsındır elini diyor başka bişey demiyordum beynim sadece bunu görüyor bunu sölüyor bunu düşünüyordu.
eve döndüğümüzde çok büyük kavgalar ettik artık dayanamadı ve beni dövdü ama benim canımı daha çok yakan tuvalete teli düştümü düşmedimi buydu çok rahattı kesin düşmüştü eşim dayaklada yetinmedi bavulumla beni kapı dışarı attı boşanma davası açacağını söledi babamlarda kalmaya başladım sonra vicdan yapmış aradı beni gel diye yalvardı ama ben çok çaresizim şimdi oraya dönsem tuvalete elini sokup telefonu aldı hissi hep içimde o öyle bişey olmadı diyor ama bana öyle geliyor artık eşime dokunamam birlikte hiçbişeyi paylaşamam tiksinirim aslında bütün bayanlara sormak istiyorum sizin eşiniz cep telefonunu nerde taşıyor umumi tuvalete alışveriş merkezine telefonlamı giriyor hiç aklınıza geliyormu eşinizin telefonunu tuvalete düşüreceği internete baktım 10 kişiden 8 mutlaka telefonunu tuvalete düşürmüş ve elini sokup almış birsürü milletin pisliğinin olduğu biyer sizin eşinizin başına böle bişey gelse elini sokup alsa nekadar yıkarsa yıkasın miğdeniz kalkmazmı yalvarırım yardım edin bana çok çaresizim çok neyapacağımı bilmiyorum siz benim yerimde olsanız neyaparsınız
Konu sahibi üyeliği iptal edip gitmiş. Nerdeyse altı yıldır.Tesadüfen gördüm yazdıklarınızı ben hala evli misiniz, hayatınız takıntılarınız ne durumda sormak istedim
Rahatsızlığınızın adını koyamam uzmanı değilim.Ancak şunu biliyorum büyüğünüz olarak tedavi olmaz iseniz daha kötüye gideceksiniz.Siz bulunduğunuz şehirdeki üniversite hastanesine gidecek orada tedavi olacaksınız.Dışarıda özelde olmaz tedaviniz.Uzun soluklu bir tedavi süreciniz olabilir bana göre.MERABA şuan bu metni gözyaşları içinde babaevinde yazıyorum çok mutsuzum çok acı çekiyorum lütfen yardımcı olun yorumlarınıza çok ihtiyacım var sorunları kısaca özetliyorum
bu sene evlilikte 4 yılım geriye baktığımda gözyaşı fiziksel ve sözlü şiddet hep kötü anılar hep acılar aslında eşim iyi bi insandı evliliğimiz ilk yıllarında en büyük sorunumuz onun öfke kontrolü ve tamamen dikkatsiz sorumsuz tavırları benimse aşırı takıntılı düşüncelerimdi.çok dikkatsizdi elini cebine attığında bütün bozuk paraları yerden toplardık kaç defa kimliğini ehliyetini kaybetti yeniden çıkarttı sürekli biyerlerde telefon unutuyordu anahtarları çamaşır makinasından çıkardı onu uyarmaktan arkasını toplamaktan yoruluyordum ikimizde çalışıyorduk sabah gidip akşam eve geliyorduk çok sorumsuz davranırdı herşeyi benden beklerdi ikimizde yorgun olmamıza rağmen yemeği çayı herşeyi benden beklerdi bende bianda ve çok şiddetli olarak bulaşma ve temizlik takıntı hastalığı başladı belki stresten belki üzüntüden mutsuzluktan bilmiyorum ama bu bütün dünyamı kararttı eşim zaten sakar dikkatsizdi bende onu oraya düşürme bunu oraya koyma diye çıldırıyordum örneğin bikere yeni aldığı telefonu arabanın altına düştüğü için pis oldu onu kullanma diye çöpe attım yere bişey düşürünce almasını istemiyordum çok dikkatsiz olduğu için bu sorunu sürekli yaşıyorduk ben takıntılarımla boğuşurken oda öfkesini kontrol edemiyordu ben yapma etme dedikçe yere düşen şey kirlenmez çok saçma filan diye çıkışıyo eğer ben uzatırsam dayakla olayı çözmeye çalışıyordu sus diye boğazımı sıkıyor bazen tekme atıyor bazende beni yere fırlatıyordu öfkesini kontrol edemiyordu o acılar çok kolay geçiyordu ama takıntıdan kaynaklanan acı geçmiyordu asıl canımı yakan şey oydu takıntılardı doktorada gittim psikoloğada ilaç kullandım tam 2 yıl ama hep umutsuz oldu zaten eşim bukadar dikkatsiz oldukça hastalığı aşmam çok zorlaşıyordu 4yıllık evliliğim zehir oldu bebek bile düşünemedim aslında eşimde pişman olurdu bana kötü davranınca kahrolurdu ama engelde olamazdı eşimve ben 4 yıl boyunca çok ağladık canımıza kıymayı bile düşündük ama olmadı ne ben takıntılarımdan nede o öfke nöbetlerinden kurtulabildi
enson 2 ay önce eşimin ablasına ziyarete gittik tesadüfen ablasının klozeti tıkanmış eline poşet geçirip klozetin içine soktu ben bu sahneyi görünce iyice kafayı yedim bulaşma takıntısı olan biri için bu bir felaket sahnesiydi eşimin ablasının eline mikroplar bulaşacak ordan onun yaptığı yemekleri yiyeceğiz bize bulaşacak büyük bir travma yaşadım kendime gelemedim sonra evimize döndüğümüzde eşimin ablasındaki mikroplar sanki bizimle beraber eve geldi evde herşey bana pis gibi geldi bütün mutfak eşyalarını attım yemek yapamaz hiçbişey yiyemez duruma geldim tiksindim
sadece dışardan ekmek arası sandaviçle yaşamaya çalışıyordum eşim çok mutsuzdu kendini sigaraya alkole vermişti hergeçengün işkence gibiydi
biraz olsun moralimiz düzelsin diye bayramda dışarı gezmeye çıktık normalde eşimin eşyalarını yanıma alırdım düşürür çöpe atarım filan diye telefon cüzdan anahtar vs ogün dalgınlıkla tefonu anahtarı eşimden almayı unuttum eşimin cebindeydi eşimde acil lavabo ihtiyacı için alışveriş merkezinin tuvaletini kullandı cepteli ve anahtarı öncepteydi üzerinde kot pantolon vardı tabi lavabodan döndüğünde kıyamet koptu sen sakarsın kesin cep telefonunu tuvalete düşürmüş sonra elini deliğe sokup geri almışsındır dikkat etmezsin böyle şeylere diye eşime çıkıştım yok öyle bişey düşürmedim filan dedi ama ben anlamıyordum ablan gibi sende klozete daldırmışsındır elini diyor başka bişey demiyordum beynim sadece bunu görüyor bunu sölüyor bunu düşünüyordu.
eve döndüğümüzde çok büyük kavgalar ettik artık dayanamadı ve beni dövdü ama benim canımı daha çok yakan tuvalete teli düştümü düşmedimi buydu çok rahattı kesin düşmüştü eşim dayaklada yetinmedi bavulumla beni kapı dışarı attı boşanma davası açacağını söledi babamlarda kalmaya başladım sonra vicdan yapmış aradı beni gel diye yalvardı ama ben çok çaresizim şimdi oraya dönsem tuvalete elini sokup telefonu aldı hissi hep içimde o öyle bişey olmadı diyor ama bana öyle geliyor artık eşime dokunamam birlikte hiçbişeyi paylaşamam tiksinirim aslında bütün bayanlara sormak istiyorum sizin eşiniz cep telefonunu nerde taşıyor umumi tuvalete alışveriş merkezine telefonlamı giriyor hiç aklınıza geliyormu eşinizin telefonunu tuvalete düşüreceği internete baktım 10 kişiden 8 mutlaka telefonunu tuvalete düşürmüş ve elini sokup almış birsürü milletin pisliğinin olduğu biyer sizin eşinizin başına böle bişey gelse elini sokup alsa nekadar yıkarsa yıkasın miğdeniz kalkmazmı yalvarırım yardım edin bana çok çaresizim çok neyapacağımı bilmiyorum siz benim yerimde olsanız neyaparsınız