Temizlik için yardımcı bulmanın aşırı zor olmasi

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Ayy ne çok ağlamışsiniz hanfendi ya madem parayı veremiyorsunuz o zaman kendiniz yapın bir zahmet temizliğinizde hey Allahim kimse size zorlumuyor temizlikçi çağırın diye
 
gayet temizlik ustalık gerekiyor. çok kolaysa madem oturun yapın zaten öğretmenlerin çalışma saatleri az değil mi? asgari ücrete neden başkasının pisliğini temizlesinler
Sen neden kadına bu kadar bilendin hem çalışıyor hem iki çocuk hatta ikiz çocuk büyütüyor sen ne yapıyorsun bilemiyorum ama bu kadın kesin ayağını akşam 10 dan önce uzatamıyordur evdi çocuklardı ve yetişemediği için temizlikçi istiyor bütçesi yetmiyor buraya yazmış
Çalışan anneler için temizlikçi lüks değil gereklilik keşke hanımefendi de kendi bütçesine uygun birisini bulabilse
 
9 ay boyunca psikolojik olarak öyle bir duruma geliyorsun ki öğretmenlikte. Değil 3 ay 5 ay bile zor toplar o kafaları. Bilmeden yaşamadan konuşma lütfen
 
Yoo gayet de şehirli ve tahsilli bir ailenin çocuğuyum. Öğretmeni ayak altı eden ucuza ev temizletememek değil okumuş cahillerin sen ne yapıyorsun ki muhabbeti.
Sizin ailenizin şehirli olması değil mevzu. Türkiye'nin geçmişinin bu olması. Dolayısı ile okuyan insanin çok kazanacağı gibi bir algı var. Bir şeyin degerini o şeyin kalitesi kadar miktarı da belirler. Arz talep dengesi vs. Dolayısı ile daha çok bizim ulkemizde bu algı var. Başka ülkelerde ev temizliği, kuaförlük, ustalık gibi işler zaten diğer maaşlı işlerden daha yüksektir. Öğretmenlik de kutsal değildir. Kutsal olma sebebi bizim Türkiyenin geçmişindeki okuma yazma azligidir. Şimdi artık normale döndü ama beklenti hala eskide kaldı.

Ayrıca durduk yere sen ne yapıyorsun denmemis ki. Ev temizliğini kucumserseniz o zaman elbette ki kendi mesleginizle kiyaslama olur. Bu başlığı mühendis açsa onun mesleği ile kıyaslanirdi. Manav açsa manavla. Çünkü ilk taşı konu sahibi atmış oluyor.
 
Peki 15 saatin üstüne 7 saat daha girince onun ücreti ne oluyor bir maaş hesabımız eksikti ya muhabbete bak
8 saatimiz 560 TL diyen ben değilim yalnız. Maaş muhabbeti sizden kaynaklanıyor. Ben memurum 40 saat çalışıyorum. Bir öğretmen 15 saate karşılık en düşük memur maaşıni alıyor. Ben öğretmen mesaisi ile düz memur mesaisini kıyaslamam. Öğretmenin mesaisi molasizdir. Dolayısı ise aynı temizlik işinde olduğu için daha yoğundur. Ama tutup da 8 saate 560 TL alıyorum denmez..bu carpitmadir.
 
Ayy ne çok ağlamışsiniz hanfendi ya madem parayı veremiyorsunuz o zaman kendiniz yapın bir zahmet temizliğinizde hey Allahim kimse size zorlumuyor temizlikçi çağırın diye
Ben de bunu anlamıyorum. Ben 3-4 ayda bir anca cagirabiliyorum temizlikci. Madem basit ve az bedel gerektiren bir iş. Ee yapın işte kendiniz. Haftasonu iki gün tatil. Bana da ücret çok geliyor ama ben çareyi az cagirmakla buluyorum. Gidip kimsenin emeğinin üzerinden kısarak değil. Kadınla birlikte bende dolap içi vs tüm gün dolanıyorum. O günden sonra 3 gün kendime gelemiyorum. Ki ağır işleri o yapıyor..ben sadece bir gün aralıksız ayakta kaldığım için kendimden geçiyorum. Bu kadının emeğini nasıl hor görürüm. 4 yıl üniversite okudum diye kadın bana düşük ücretle çalışmak zorunda mı. Kaldı ki kadının imkanı olsa o da okumak isterdi. Hayat şartları okuyamamış. Bir ÖSS sinavini kazandık diye, bir kpss yi kazandık diye özel insan mı oluyoruz ne oluyoruz.
Kimin haddine kadının kendi emeğine biçtiği fiyatı eleştirmek. Sen de özel ders fiyatına istediğini biç. 15 yıl önce Türkçe öğretmeni arkadaşım saatine 100 TL ye gidiyordu özel derse. MEB'de çalışıyordu zaten. İlla herkes alsın diye bir derdi yoktu. İsteyen olursa bu fiyat diyordu.
 
Para çoktur azdır, o konuda bir yorumum yok. Evim köpekli diye temizliğe kimseyi almıyorum dolayısıyla piyasa hakkında pek fikrim yok.
Fakat şu bir gerçek ki patır patır üniversite açılıp herkes iyi kötü bir yerlerden mezun olduğu için artık bu tip işleri yapmaya kimse "tenezzül etmiyor". Dolayısıyla piyasada "vasıfsız" işleri yapacak kişi sayısı azaldıkça, işin ederi yükseliyor. Atıyorum 2.000 tane temizlikçi kadın olsa günlük 500 lira olacaksa, 1.000 tane temizlikçi olunca ücret 1.000 liraya çıkıyor çünkü talep fazlası var. Aynı şey ustalar için de geçerli, çırak yetiştiremedikçe var olan ustalar kıymete biniyor, hem boş günleri kalmıyor hem işçilikleri çok yükseliyor. Olay aslında bu.
 
Ben almanyadayim. Temizlik icin saat ücretleri 25 Euro dan basliyor burda. Buda en düsük saat ücreti yani.
Ben bir müvekkilimin bana söylediğini söylemiştim. Onun gelen kadın da sadece evi süpürüp toz alıp gidiyormuş zaten anlattığına göre. Dediğiniz gibi nitelikli temizlik çok daha fazla ücret alıyordur. Almanya'daki temizlik saat ücreti bir öğretmenin okuldaki ders ücreti ile aynı hatta belki daha fazladır ama ben hiçbir Alman' ın temizlikçi nasıl benden fazla alır diye temizlikçi aşağladığını sanmıyorum. Bizim milletimize özgü bu okumuş ama cehaleti gitmemiş toplumlara özgü. Almanlarda mesela bir öğretmenin düzenli temizlikçi de aldığını sanmıyorum. Bizim millet eşine yaptırması gereken ama yaptıramadığı ev işlerini temizlikçiye yaptırmak zorunda kalmasından ötürü kocasına yapamadığı efeliğin acısını temizlikçiden çıkarma derdinde ama kadınlarda emeklerinin karşılığını almak istediğinde sömürücü oluyor. Medeni bütün memleketlerde maaşlar eğer ticaret ya da özel sektörde ücretini kendinin belirlediğin bir durum yoksa ortalamadır aralarında uçurım yoktur. Temizlikçi de en üst kademeli kamu çalışanıda ev geçindirmek zorunda çünkü. Ancak bizim memlekette kim hangi meslek grubunda ise o çook maaş alsın, geri kalanı sürünsün modunda. Konu sahibi hanımda geçen sene aldığı maaşın iki katını alıyor, üstelik devlet memura o zammı ekonomiye göre alt sınırdan verdiği için bütün öğretmenler maaş zammı talep ederken, temizlilçi onun aldığı zammı ondan talep edince vay efendim nasıl istermiş. Vasıfsızmış şöyleymiş böyleymiş. Mesleğe saygıyı maaşa endeksleyenler var ya. Bu memlekette bundan 30 40 yıl önce kamu işçileri vardı, bunlar memura yakın hatta usta ise daha fazla maaş alır ev geçindiriyor çocuk okutabilirlerdi. Ancak dediğim dönemde o adamlar bir öğretmen, doktor hakim gördü mü üstünü düzeltir ceketi varsa ilikler, şapkasını çıkarır öyle selam verirdi. Eğimli olmak öyle saygı görürdü. Maaş ile saygının zerre alakası yok yani. Herkes insanca yaşayabileceği bir maaşı hak eder. Sen doktora 200.000TL de maaş versen de eğer toplumda bilinç yoksa o dayağı yer. Kimse doktor iki yüz bin maaş alıyormuş demez. Ancak doktora bu parayı verdiğin yerde işçiyede en azından insanca bir parayı vermen lazım. Eğitim insanın kalibresi varsa vizyonunu geliştirilir, iş bulmasını kolaylaştırır, bir meslek edindirir o kadar. Aynı ücreti ya da bir tık üstünü mavi yakanın 8 saatte fabrika dumanın altında bedenen yoruladak ya da tanımadığın evlerde konu sahibinin talep ettiği gibi başkasının tuvaletini banyosunun pisliğini temizlemek yerine temiz ortamda, temiz kıyafetle, daha az bedenen yoruladak, kısa sürede almanı sağlar. Bizim memleket gibi okumakla medeni olamaış toplumlarda ise okumuş adam okumayan adama yaşam hakkını, emeği ile insanca kazanma hakkını çok görür, okumamış desen okumuşların bu üst tavrı yüzünden onları düşman görür. Ülke olarak böyle saçma sapan bir haldeyiz. Belki de yüzüncü kez yszıyorum gene yazacağım. Medeni toplumlarda böyledir. Bir doktor eğer nitelikli bir uzman hekim değilse bir uzun yol tır şöförü ile aynı maaşı kazanır ya da bir tesisatçı işini iyi yapıyorsa bir mühendis ile aynı parayı alır, eve gelen bir temizlilçinin aylığı eğer tam gün çalışıyorsa bir öğretmen kadar hatta daha fazladır. Ancak bu ülkelerde hiç kimse saygıyı maaşa indirgemediği için bunu dert etmez. Çünkü bilir herkes insanca yaşamayı hak eder, her mesleğim kendine göre zorluğu ve çilesi farklıdır. İnsan küçümsemek bizim gibi Ortadoğu toplumlarına özgü. Öğretmenlerin mesleği eğer işini hakkı ile yapıyor ise sorımluluğu ağır ancak çalışma saatleri diğer memurlara ve işçilere göre daha hafiftir. Avrupa'da Amerika da kolay kolay hiçbir öğretmende düzenli temizlikçi çağracak kadar maddi olarak kazanmaz. Zira oralarda da ev hizmetleri pahalıdır. Ancak oralarda hiçbir öpretmen vay efendim cahile bak ben koskoca üniversite okudum. Elin okumamışın maaşı nasıl benle aynı miktara gelir, üç kuruşa benim evimi temizlemek zorunda diye hayıflanmaz. Zira bir başkasının pisliğini temizlemek zorunda kalmanınn kolay ve basit bir iş olmadığını, her işin kendi zorluğu olduğunu anlayabilecek kadar eğitimini sindirmiş olurlar.
 

Yok artık daha neler
Bir anlık hareketle ufacık kasinizi yırtın bakalım ev supurrbiliyor musunuz akciğer hastalığı geçirin buharlı ütü ile kaç saat çalışıyorsunuz boyun fıtığı ile cam silebilirmisiniz başınıza gelmeden bilemezsiniz
Bu işi yapan insanların eğitim şansı olsa nerelere geleceğini de bilemeyiz
Arz talep bu şekilde, her alan böyle neden temizlik ücreti bu kdr göze battı bu ucret anlayışi bizim topluma fazlasıyla yerleşti başka konularda da aynı şeyi yazıyordum bu dusunce tarzı artik kemiklesti ama kimse düşünce tarzından rahatsız olmuyor - kendi kuyruğuna basılmadigi surece - deli enflasyon olduğu dönemlerde gayet normal
Ayrica luks denip durmuş benim için zerre lüks değil bir çok kişi içinde böyle biliyorum. Lüks neye göre kime göre, ihtiyaç neye göre kime göre? Hiç bir hayat tekdüze değil kimse de kimseyi ikna etmek zorunda degil
 
Yardımcı almak hak olmuş, tatil muamelesi yapılıyor ya oturma grubu muamelesi yapılıyor, tv ünitesi muamelesi yapılıyor, birinin emeği ve sosyal hakları söz konusu olan bir şey hak olmuş. Ev hizmetleri lükstür, isteyen ağlayabilir masaya çıkıp tepinebilir, ama lükstür yapacak bir şey yok.
 
Yıllardır yardımcı alıyorum. Ankara dayım. İkinci el alılveriş yapılan s.com sitesinden bulıyorum. Hiçbir kötü olayla karşılalmadım çok şükür. İlan verin şartlarınızı yazın, asgari ücret hesabı çok az yalnız bilginiz olsun. En basitinden yenimahalle için saati 150 olarak düşünebilirsiniz
 
İlk cümleleriniz doğru ama öğretmenliğin geldiği nokta son yirmi yılın eseri. Çünkü siyaset…
 
Ya hakkı hukuku geçtim ben. Koskoca üniversite mezunu insanların ki bunların bir çoğu malesef eğitimci olduğunu söylüyor, okumuş insan okumamış insan ayrımı yapıp kendini üst sınıfa koyma derdinde. Zihniyet çok kötü. Binlerce yıl önce Roma imparatorlığu dönemindeki zihniyet yani. Aristokratlar, plep sınıfı ve köle sınıfı diye ayrılırdı orada. Üst sınıflar kendilerini ayrıcalıklı görüp alt sınıfladan üstün görür, hizmet bekleyip emeği sömürülmüş falan. Yok boşa mı okumuş yok kızlara okumayın diyecekmiş falan. De arkadaşım zaten elini kolunu sallayan herkes mantar gibi açılan üniversitelere gidip, alt sınırda puan alıp referans bulup mülakat ile öğretmen olduğu için eğitimci kalitesi bu kadar düştü. Öğrencilerinizde verdiğiniz akılla temizliğe gittikleri evlerde milletin klozetini ovarken, ya da tacize uğradığında ya da allah korusun bir iş kazası geçirip mesleği gereği adam gibi sosyal güvencesi olmadığı için mağdur olduğunda sizi anar bol bol. Kafan buysa cidden ülkenin vay haline. Kaldı ki bu düzen böyle giderse yakında bir sürü nur topu gibi üniversite mezunu temizlikçi olacak zira bir sürü sözde eğitimli işsiz var. Üniversite mezunu reyon görevlisi, pompacı var. Hastanede paspas yapan maliyeci biliyorum mesela. O zaman ne yapacaksınız üniversite mezunu hemde eğitim fakültesi mezunu temizlikçiye sen o kadar okudun diyip temizlik ücretini iki katı mı vereceksiniz. O belki senden çok daha fazla puan almış kpss de ama mülakata takıldı diye vasıfsız mı yani. Sizin gibi zihniyetler yüzünden millet doktor, öğretmen dövüyor. Çünkü bu tavrın toplumda bir de karşılığı var malesef,sen eğitimli olarak bunu yaparsan eğitim bile almamış adam da sana senden daha kolay bilinir, düşman görür. Herkes özünde insan ve saygıyı hak ediyor. Temizlikçi alacak maddi gücü kazanamıyorsan almaz paşa paşa işini kendin yaparsın, hani yapılan iş vasıfsız ve kolaymış ne de olsa. Hani üniversite mezunu olmak kişilerin maaşını belirleme hakkı veriyormuş ya bana göre de öğretmenlere de maaş uygulaması yanlış mesela. 15 saat zorunlu derse giren öğretmen ile 30 üstü derse giren öğretmenin maaş farkı bu kadar az olmamalı. Öğretmenlere en az haftalık en az 30 saat zorunlu olmalı mesela. Bir sürü öğretmen var haftda üç gün üç dört saat okula gidip maaş alan, bunlar devlete ve diğer meslektaşlarına yük . Üstelik haftalık 30 saatin üstünde derse giren öğretmenlerden daha çok ağlıyorlar. Dediğiniz gibi öğretmenlerin maaşı arttırılmalı ancak çalışma saatleri de düzenlenmeli, öğretmenler arasında da bir sürü adaletsizlik var. Kaldı ki verilen eğitimle toplumun geldiği yer de ortada. Eğitimde kalite düştükçe düşüyor. Bundan 30 yıl önceki o burun kıvrılan öğretmen okullarından çıkan öğretmen kalitesinin yanından bile geçinemiyor şimdi. Bence milleti küçümsemek yerine kendi halinize bir bakın derim.
 
Gelişmiş ülkelerde beden gücü her zaman fazla para eder.Henüz gelişmemiş, üçüncü dünya ülkelerinde ancak küçümsenir ve kendilerine üst bir tabaka muamelesi yapan kitlenin aşağılama ve köle mantığıyla bakma durumu ortaya çıkar. Maalesef ki biz ülke olarak gelişmemiş ülke kategorisindeyiz ve belli sınıflar ve işler bizde kast usulü bir bakışaçısıyla değerlendiriliyor.

Bunu iş kolundan bile saymamak ve basite indirgemek istenmesi büyük haksızlık. Öncelikle bunun bir iş olduğunun ve çizgileri olabildiğinin farkında olursak, hem saygı duymayı hem de kişileri sanki köle gibi hissettirmeyi bırakabiliriz.Yurtdışına göçmüş bir arkadaşım ofiste masasının hiç silinmediğini fark ediyor. Ve bir süre sonra tozlu bilgisayarın üstüne beni sil yazıyor, temizleyen hanımefendi görsün ve silsin diye. Bunu gören temizlik işçisi gidip şikayette bulunuyor, iş tanımına aykırı davranıldığının ve kendisinin aşağılanmaya çalışıldığını söyleyerek. Arkadaşım o gün öğreniyor ki orada bir iş tanımı var ve herkes masasını ve bilgisayarını kendisi siliyor. Ona hala saçma geliyordu bu tutum. Ama mecbur bunun da diğer işler gibi bir iş olduğunu ve iş tanımının olduğunu, hacer teyze şu masamın üstündeki çöpleri bir çöpe atıver diyemeyeceğini, saygı duymak zorunda olduğunu öğrenmek zorunda.

Bundan yıllar önce de öğretmen arkadaşlarım arasında böyle muhabbetler dönüyordu. Yok bana gelen temizlikçi parfüm sıkmış, ben sıkamıyorum, yok aldığı arabasına atlayıp gitti benim temizliğimi yapan biri nasıl benden daha iyi yaşar falan diyorlardı. Artık bitmiştir diye düşünüyordum bu konular ama görüyorum ki hala yerinde duruyor. Umarım birgün emeğin bir değer olduğu, üst sınıf iş, alt sınıf iş diye bir durumun olmadığını, işini yapan herkesin saygıyı hak ettiğini kabul edebiliriz.
 
asgari ücrete göre kimse temizlik yapmaz siz hayal dünyasında yaşıyorsunuz. o zaman bir yerde tam zamanlı çalışırlar. temizlik işi inanılmaz efor isteyen başkasının pisliğini temizlediğin zor bir iştir ve çok yıpratır insanı yaşlandırır. asgari ücret alacaksa sizin evinize niye gelsin tabi gelmez.

fiytları biraz da arz talep belirliyor eskiden temizlik yapan çoktu çalışan azdı fiyatlar daha uygundur şimdi çalışan kadın daha çok kimse evini temizlemek istemiyor, e temizlik yapabilen kadın sayısı azaldı dolayısı ile fiyatlar arttı.

bunun fiyatı bu beğenirseniz alırsınız beğenmezsseniz almazsınız. bir yüz kremine 1000 tl verirken kimse çok para demiyor da temizzlikçinin aldığı para size batıyor. kendi temizliğinizi yapabilirsiniz
 
Ama illaki çocuk küçükse bakıcı tutmak zorunda kalacak.
Ve yetişemeyecek
Bizim en büyük hatamız çocuğun bakım masrafını (bakıcı, kreş vb.) annenin maaşı ile karşılaştırıp aa değmez, anne çalışmasın o zaman diyoruz. Ama o iş öyle değil. Evli çift ikisi de çalışıyor. Sonra çocuk oluyor ve bir süre sonra çocuğun bakım masrafı çıkınca nedense babanın geliri denklemden çıkarılıyor. Oysa ki babanın da o çocuğun bakımında anne kadar sorumluluğu var. Annenin maaşı+ babanın maaşı- çocuğun bakım masrafı şeklinde bakmak gerekiyor konuya. Ya da çocuğun bakım masrafını yarısını maaşla karşılaştırmak gerekiyor.
Çalışan çiftlerin çocuk büyütmesi tabi ki kolay değil. Benim de çocuğum var. Ama bu çocuklar büyüyor. Size ihtiyacı azalıyor, günün çoğunu okulda/kursta/dışarda geçiriyor. O zaman da kadınlar boşuna işlerini bırakmış oluyor.
Tabi ki sağlık sorunları varsa, çocuk sayısı fazlaysa, kadının işi çok yıpratıcıysa, evdeki sorumlulukları eşiyle paylaşmakta çok sıkıntı çekiyorsa vb. durumlara göre farklı aksiyonlar alınır. Ama ortalama ailelerde birkaç yıl zorluk çekmemek için bütün hayatını etkileyecek bir karar vermek pek mantıklı gelmiyor bana.
Esas konuya gelecek olursak işini düzgün yapıp hayatımı kolaylaştırıyorsa bütçem el verdiğince temizlik için harcadığım paradan gocunmam. Yardımcımın aylık kazancı da beni ilgilendirmez. Ben de memurum ve aşağı yukarı günlük ücretimiz yardımcı hanımlarla aynı. Aman nasıl benimle aynı parayı kazanır gibi bi düşüncem yok. Verdiğim ücret karşılığında aldığım hizmetin kalitesi beni memnun ediyor mu diye bakarım.
 
Kısaca herkes yaşadığı ili ve yarım gün ve tam gün ücreti yazsa. Yorumlardan anlamadim gercekden Ankarada bin tl olamaz cunki yarim gun . Olduysada belki semtine goredir. Benim tanidiklarım 400 , 450 veriyor yarıma Ankarada. Birde su var her hafta duzenli gidilen evle ayda yılda gidilen arasinda fark olabilir.
 
Ya hu eve gelen yardımcı ablanın nasıl vasıfsız olduğunu düşünebilirsiniz arkadaşlar?
10 senelik evliyim, daha bu sene yardımcı almaya başladım. Abladan temizliğe dair öğrendiğim ne çok şey var, keşfedememişim işte kendim ama kadın biliyor. Yöntemini, en iyi deterjanı bilmek vs neden hafife alınıyor? Mesleklerimizde hepimiz atom parçalamıyoruz bizi önemli yapan bu trickleri bilmemiz değil mi zaten?

Daha önce yazdım, 600 veriyorum. Evden öğlen beraber çıkıp markete gidiyoruz. Cips, çikolata, yoğurt, ekmek, cola vs alıp 500ünü bırakıyor kadın markette. Kadın saatlerce molasız çalışıp cips falan alıyor ya hu çocuklarına. Nesi fazla bunun? Eve yardımcı alamamak dünyanın sonu değil.

Ben de beğendiğim yüzüğü almadım mesela bugün. 40 bin TL vermek istemedim, doğuma yakın alayım kendime doğum hediyesi olsun dedim diye kuyumculara mı söveyim bu kadar olur mu bu iş diye? Çünkü altının gramı belli ve yüzük dediğimiz şey gram x altın fiyatı değil çatır çatır işçiliği var.
 
ne diyim konu sahibine çağır yarısını ben ödeyeyim mi?
 
okumuş dirsek çürütmüş o öğretmen günlük 333 TL alsın gitsin ne iş yapıyor hıh derken sorun yok ama dimi?
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…