Hastalık boyutunda olan titizlerin %90 i ev hanımı. Bence evde oturmaktan kendilerini temizliğe vermişler. Çalışanlarda böyle bişey nadir görünüyor.
Titizim diyen kadınlarıda gördüm bakınız benim kayınvalidem; 2 lafından biri titizliğidir ama onu tanısanız normal derecede bir kadın olduğunu görürsünüz, öyleki mutfak lavabosunun su gider yerine düşen peyniri bile alıp yıkayıp kullanır söyleyin bana bu titizlikmidir?
Başkasını kınarlar ama kendilerine hiç bakmazlar. Temizsen kendine temizssindir başkasına ne anlatıp duruyorsun tilt oluyorum öyle insanlara.
Ben hayatımı eşyalara endekslemedim, ben eşyalara değil onlar bana hizmet etsin diye satın aldım onları.Allah öyle bir beden vermişki bize, mikroptan ölmeyiz. Asıl kimyasallardan ölürüz, dünyaca ünlü biri kanser olmuş, sormuşlar kanser olduğunuzda yaptığınız ilk şey neydi diye " evimdeki bütün kimyasalları çöpe attım ve kanseri yendim" demiş.
vucudumuzun mikroba bağışıklık kazanması gerekiyor, türkiyeye gelen turistlerimiz ellerinde hem şişe su bulundurur, hatta 1-2 taneside ölmüştü çeşme suyunda, rehberleri onları uyarır asla çeşme suyu içmeyin der, türkiyede kaç kişi suyu satın alıyor? Allah bizi öyle bir yaratmışki şaşıp kalmamak mümkün değil.
Yukarıda sebze meyveyi detarjanlı suyla yıkayan arkadaşa şaştım kaldım, böyle giderse mikroptan değil kanserden gideceksiniz.
Geçen doktor tv de anlatıyordu, şimdiki kimyasallar o kadar güçlüki ek ürün kullanmaya gerek yok diyordu, bulaşık deterjanları yeterli bence yada çamaşır için kullanılanlar, fazlasına gerek yok, hem doğaya hemde kendimize zararları saymakla bitmez, çamaşır suyunun soluduğumuz havanının bizlere mithiş derecede zararı var, baş ağrısı yapmıyormu sizde?
Mikroptan ölseydi insanlar eski insanlarımız ölürdü ama maşallah hepsi bizden uzun yaşadılar, kanser vakaları aldı başını gidiyor.
Allah yardım etsin hepimize....