Hanımefendi korkunc bi adam bu ya. Allahım sen koru rabbim böyle adamları koca diye vermesin. kınamıyorum sakın yanlıs anlamayın. Bu adamın içi kötü ve haset. sızı de cayır cayır kıskanıyor. kariyeriniz varken bu adamdan kurtulun.herkese merhaba,
ülkemizin durumu malum. eşim iyi bir üniversiteden mezun, sınavda da çok yüksek puan alarak atanmış. sonrasında biz tanıştık evlendik. Ben daha orta düzey bir üniversiteden mezunum. ben kamu da çalışmıyorum. tanıştığımızda da eşim benim maaşımı, ailemin maddi durumunu biliyordu. evlendiğimizden beri de maaşım yatınca direk kendisine gönderiyorum. kendi ailesi maddi anlamda çok iyi durumda değildi. bana evlenmeden önce ben seni her şekilde istiyorum kafama takılan tek şey aramızdaki bu maddi durumun farklı olmasının sorun olur mu diye sormuştu. ben de kendi adıma bunu sorun etmediğimi dile getirdim ve evlendik. evlendiğimiz ilk günden itibaren benim işimi asıl kendisinin hak ettiğini, kendisinin benden düşük maaş almasını kabullenemediğini dile getirip sürekli sorun çıkardı. ailem çok zengin değil ama durumları iyi onlarında çalışarak yapamayacağını, çalışarak olsaydı kendi babasının zengin olacağını söyleyip aileme de sıkıntı çıkardı. hatta bir önceki konumda da bahsetmiştim. ailem bu mevzulardan dolayı bekarlıkta verdiğim paranın karşılığı olan evi vermediler. daha doğrusu eşine güvenmiyoruz. boşanırsanız kendi kazancından olmanı istemiyoruz dediler.
eşim birkaç yıldır kamuya sınavsız, referansla işe girenlere kafayı taktı. ama öyle böyle bir takıntı değil. haketmiyorlar, torpille gelip müdür olunuyor, elini kolunu sallayan gelip benimle aynı maaşı alıyor vs diye kendini harap etti. daha kötüsü amirleriyle, iş arkadaşlarıyla da sürekli geriliyor bu konu yüzünden. benim zorumla psikiyatriste gitti. adam bu düzeni sen değiştiremezsin gücün yetmez. bunun için kendini ve aileni üzemezsin. ya bu durumu kabulleneceksin ya da sende kendine torpil bul sen de yüksel vs demiş. ödev olarak bir kitap verdi ve terapilere öyle başlayacaklardı. ama asla devam etmedi.
bizim yıllardır en büyük derdimiz kendisinin hakettiği yerde olamadığı, diğer tüm insanların haketmedikleri pozisyonda vs vs kendi anne ve babası hariç herkesten nefret ediyor. etrafta birisi ev almış araba almış denmesinden korkuyorum artık haddimize olmadığı halde sürekli bunu kafasında kurup kurup Allah bilir nerden buldu parayı, ben yapamadım. herkes iyi ben haketmediğim bir hayatı yaşıyorum vs vs bu arada evimiz var arabamız var. kimseye muhtaç değiliz. tatillerimize gideriz yani kötü bir hayatımız yok. ben çok bunaldım anlatamam. alınan evin parasının büyük kısmını benim bekarlık paramdı. bunu dile getirmedim hiçbir zaman. kendisi sürekli ne zaman senin 2 katın maaşım olur ne zaman kendi paramla ev alabilrim o zaman herşey yoluna girer deyip duruyor. 2 çocuğumuz var. boşanmanın arefesinden döndük 3 kez. konular hep aynı sözler verdi terapiye gitmeye dair tabi ki terapiye gitmedi. maaşımı söylemeye korkuyorum. söylesem bunalıma giriyor söylemesem beni küçük görüyorsun o nedenle söylemiyorsun diyor. yahu maaşımı olduğu gibi sana gönderiyorum diyorum. tamam gönderme sen beni ezmek için yapıyorsun ardı arkası kesilmiyor. siz olsanız ne yapardınız?
Ay bu konu benim uzmanlik alanim.Eşiniz benim iş arkadaşım olabilir miherkese merhaba,
ülkemizin durumu malum. eşim iyi bir üniversiteden mezun, sınavda da çok yüksek puan alarak atanmış. sonrasında biz tanıştık evlendik. Ben daha orta düzey bir üniversiteden mezunum. ben kamu da çalışmıyorum. tanıştığımızda da eşim benim maaşımı, ailemin maddi durumunu biliyordu. evlendiğimizden beri de maaşım yatınca direk kendisine gönderiyorum. kendi ailesi maddi anlamda çok iyi durumda değildi. bana evlenmeden önce ben seni her şekilde istiyorum kafama takılan tek şey aramızdaki bu maddi durumun farklı olmasının sorun olur mu diye sormuştu. ben de kendi adıma bunu sorun etmediğimi dile getirdim ve evlendik. evlendiğimiz ilk günden itibaren benim işimi asıl kendisinin hak ettiğini, kendisinin benden düşük maaş almasını kabullenemediğini dile getirip sürekli sorun çıkardı. ailem çok zengin değil ama durumları iyi onlarında çalışarak yapamayacağını, çalışarak olsaydı kendi babasının zengin olacağını söyleyip aileme de sıkıntı çıkardı. hatta bir önceki konumda da bahsetmiştim. ailem bu mevzulardan dolayı bekarlıkta verdiğim paranın karşılığı olan evi vermediler. daha doğrusu eşine güvenmiyoruz. boşanırsanız kendi kazancından olmanı istemiyoruz dediler.
eşim birkaç yıldır kamuya sınavsız, referansla işe girenlere kafayı taktı. ama öyle böyle bir takıntı değil. haketmiyorlar, torpille gelip müdür olunuyor, elini kolunu sallayan gelip benimle aynı maaşı alıyor vs diye kendini harap etti. daha kötüsü amirleriyle, iş arkadaşlarıyla da sürekli geriliyor bu konu yüzünden. benim zorumla psikiyatriste gitti. adam bu düzeni sen değiştiremezsin gücün yetmez. bunun için kendini ve aileni üzemezsin. ya bu durumu kabulleneceksin ya da sende kendine torpil bul sen de yüksel vs demiş. ödev olarak bir kitap verdi ve terapilere öyle başlayacaklardı. ama asla devam etmedi.
bizim yıllardır en büyük derdimiz kendisinin hakettiği yerde olamadığı, diğer tüm insanların haketmedikleri pozisyonda vs vs kendi anne ve babası hariç herkesten nefret ediyor. etrafta birisi ev almış araba almış denmesinden korkuyorum artık haddimize olmadığı halde sürekli bunu kafasında kurup kurup Allah bilir nerden buldu parayı, ben yapamadım. herkes iyi ben haketmediğim bir hayatı yaşıyorum vs vs bu arada evimiz var arabamız var. kimseye muhtaç değiliz. tatillerimize gideriz yani kötü bir hayatımız yok. ben çok bunaldım anlatamam. alınan evin parasının büyük kısmını benim bekarlık paramdı. bunu dile getirmedim hiçbir zaman. kendisi sürekli ne zaman senin 2 katın maaşım olur ne zaman kendi paramla ev alabilrim o zaman herşey yoluna girer deyip duruyor. 2 çocuğumuz var. boşanmanın arefesinden döndük 3 kez. konular hep aynı sözler verdi terapiye gitmeye dair tabi ki terapiye gitmedi. maaşımı söylemeye korkuyorum. söylesem bunalıma giriyor söylemesem beni küçük görüyorsun o nedenle söylemiyorsun diyor. yahu maaşımı olduğu gibi sana gönderiyorum diyorum. tamam gönderme sen beni ezmek için yapıyorsun ardı arkası kesilmiyor. siz olsanız ne yapardınız?
Ben de tam çocukları düşünüyordum. Çocuklara yazık. Terapi görmeli muhakkak ama ben biraz da karakterden kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Bir arkadaşım vardı üniversitede. Asla halinden memnun olmazdı. Bölüm birincisi bitirdi ama mutsuzdu. Akademi mi özel mi memuriyet mi diye kafayı yedi bir dönem. Falanca şunu seçmiş, filanca şöyle yapmış ben de mi yapsam vs... Asıl kıskandığı insanların mutluluğuydu. Eşiniz bence bu durumu fark edip perspektifini değiştirmeli. Daha pozitif ve manevî duygulara yönelmeli, paranın gelip geçici bir şey olduğunu, önemli olanın huzur, sağlık ve mutluluk olduğunu anlamalı. Çok da zeki oluyor bence bu karakterdeki insanlar ama manevi anlamda bir şeylere yönelmeyince kendi potansiyellerini elleriyle yok ediyorlar. Yapabildikleri insanlara olan hırsları kadar oluyor bence. Bir de maaşınızı vermeyin lütfen. Miktarını da gizlemeyin. Siz onun rakibi değil eşisiniz. Sevinmesi lazım. Yabancıya değil, ne alacaksanız ailenize, ne harcarsanız çocuklarınıza gidiyor.Manipüle ediyor sizi. Umursamayın.Valla Allah sabır versin. Boşanıp boşanmamak size kalmış ama 2 evladınız varmış Allah bağışlasın. Para muhabbetinin bu kadar döndüğü bi ev ortamında çocukların bu konudan etkilenmemesi mümkün değil. Ya çok har vurup harman savururlar ya da cimri olurlar. Belki babasının gözüne gircem diye hoş olmayan yoldan para kazanmaya çalışırlar. Şimdi küçükler belki ama büyüyünce de eşiniz aynı olacak bu yarın kalkınca biticek türden bişey değil. Bence sizden daha iyi maaş alsa, daha iyi ev araba alabilse yine de bitmez bu sefer kendini milyarlar kazanan insnalarla karşılaştırır. Kesinlikle psikolojik desteğe ihtiyacı var eşinizin. Ya da torpil bulun eşinize içi soğur belkibir de lütfen maaşınızı eşinize vermeyi bırakın. Kolay olmaz farkındayım ama kendi sağlığınız için. Bırakın evdeki maddi sorumlulukları eşiniz alsın. Çok lazım oluyorsa işlemleri sizin hesaplarınızdan yapın. Maaşınızı kendinize saklayın
Ya da belki çocukluktan gelen travmatik bişeydir paranın mutluluğu getireceğini sanması. Bunu da anca psikolojik destek alarak çözer.Ben de tam çocukları düşünüyordum. Çocuklara yazık. Terapi görmeli muhakkak ama ben biraz da karakterden kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Bir arkadaşım vardı üniversitede. Asla halinden memnun olmazdı. Bölüm birincisi bitirdi ama mutsuzdu. Akademi mi özel mi memuriyet mi diye kafayı yedi bir dönem. Falanca şunu seçmiş, filanca şöyle yapmış ben de mi yapsam vs... Asıl kıskandığı insanların mutluluğuydu. Eşiniz bence bu durumu fark edip perspektifini değiştirmeli. Daha pozitif ve manevî duygulara yönelmeli, paranın gelip geçici bir şey olduğunu, önemli olanın huzur, sağlık ve mutluluk olduğunu anlamalı. Çok da zeki oluyor bence bu karakterdeki insanlar ama manevi anlamda bir şeylere yönelmeyince kendi potansiyellerini elleriyle yok ediyorlar. Yapabildikleri insanlara olan hırsları kadar oluyor bence. Bir de maaşınızı vermeyin lütfen. Miktarını da gizlemeyin. Siz onun rakibi değil eşisiniz. Sevinmesi lazım. Yabancıya değil, ne alacaksanız ailenize, ne harcarsanız çocuklarınıza gidiyor.Manipüle ediyor sizi. Umursamayın.
Öncelikle bugune kadar maaşımı bekarken ne anneme babama ne de evlendikten sonra eşime göndermedim. Bende eşimden fazla kazanıyorum. Bende bekarlıgımdan kalan evimi satarak yeni bir evi topraktan aldım. bunları da evliyken yaptık. Sizin eşinize güvenmemeniz çok normal aileniz dogru olanı yapmıs. Bence madem kendini ezik hissediyor siz maasınızı ona gönderdiğinizde - ki bu çok saçma- siz de zaten dogru olanı yapın göndermeyin. Eşinizin maalesef kompleksleri var. Oldugunuz yere şükretmesi gerekir aslında bir eksiğimiz de yok diyorsunuz. Sizi de yıpratıyor ben olsam katlanamam gerçekten. Kendini mutlu edemeyen bir insanı siz nasıl mutlu edebilirsiniz ki?herkese merhaba,
ülkemizin durumu malum. eşim iyi bir üniversiteden mezun, sınavda da çok yüksek puan alarak atanmış. sonrasında biz tanıştık evlendik. Ben daha orta düzey bir üniversiteden mezunum. ben kamu da çalışmıyorum. tanıştığımızda da eşim benim maaşımı, ailemin maddi durumunu biliyordu. evlendiğimizden beri de maaşım yatınca direk kendisine gönderiyorum. kendi ailesi maddi anlamda çok iyi durumda değildi. bana evlenmeden önce ben seni her şekilde istiyorum kafama takılan tek şey aramızdaki bu maddi durumun farklı olmasının sorun olur mu diye sormuştu. ben de kendi adıma bunu sorun etmediğimi dile getirdim ve evlendik. evlendiğimiz ilk günden itibaren benim işimi asıl kendisinin hak ettiğini, kendisinin benden düşük maaş almasını kabullenemediğini dile getirip sürekli sorun çıkardı. ailem çok zengin değil ama durumları iyi onlarında çalışarak yapamayacağını, çalışarak olsaydı kendi babasının zengin olacağını söyleyip aileme de sıkıntı çıkardı. hatta bir önceki konumda da bahsetmiştim. ailem bu mevzulardan dolayı bekarlıkta verdiğim paranın karşılığı olan evi vermediler. daha doğrusu eşine güvenmiyoruz. boşanırsanız kendi kazancından olmanı istemiyoruz dediler.
eşim birkaç yıldır kamuya sınavsız, referansla işe girenlere kafayı taktı. ama öyle böyle bir takıntı değil. haketmiyorlar, torpille gelip müdür olunuyor, elini kolunu sallayan gelip benimle aynı maaşı alıyor vs diye kendini harap etti. daha kötüsü amirleriyle, iş arkadaşlarıyla da sürekli geriliyor bu konu yüzünden. benim zorumla psikiyatriste gitti. adam bu düzeni sen değiştiremezsin gücün yetmez. bunun için kendini ve aileni üzemezsin. ya bu durumu kabulleneceksin ya da sende kendine torpil bul sen de yüksel vs demiş. ödev olarak bir kitap verdi ve terapilere öyle başlayacaklardı. ama asla devam etmedi.
bizim yıllardır en büyük derdimiz kendisinin hakettiği yerde olamadığı, diğer tüm insanların haketmedikleri pozisyonda vs vs kendi anne ve babası hariç herkesten nefret ediyor. etrafta birisi ev almış araba almış denmesinden korkuyorum artık haddimize olmadığı halde sürekli bunu kafasında kurup kurup Allah bilir nerden buldu parayı, ben yapamadım. herkes iyi ben haketmediğim bir hayatı yaşıyorum vs vs bu arada evimiz var arabamız var. kimseye muhtaç değiliz. tatillerimize gideriz yani kötü bir hayatımız yok. ben çok bunaldım anlatamam. alınan evin parasının büyük kısmını benim bekarlık paramdı. bunu dile getirmedim hiçbir zaman. kendisi sürekli ne zaman senin 2 katın maaşım olur ne zaman kendi paramla ev alabilrim o zaman herşey yoluna girer deyip duruyor. 2 çocuğumuz var. boşanmanın arefesinden döndük 3 kez. konular hep aynı sözler verdi terapiye gitmeye dair tabi ki terapiye gitmedi. maaşımı söylemeye korkuyorum. söylesem bunalıma giriyor söylemesem beni küçük görüyorsun o nedenle söylemiyorsun diyor. yahu maaşımı olduğu gibi sana gönderiyorum diyorum. tamam gönderme sen beni ezmek için yapıyorsun ardı arkası kesilmiyor. siz olsanız ne yapardınız?
Bu adam hakikaten ezilmek istiyor. Ben yerinizde olsam bir de adamın kafasında kurduğu kişi olurdum. O zaman anlardı dünyanın kaç bucak olduğunu. Nasıl irite oluyorum böyle insanlardan anlatamam. Bu nasıl bir ezikliktir.herkese merhaba,
ülkemizin durumu malum. eşim iyi bir üniversiteden mezun, sınavda da çok yüksek puan alarak atanmış. sonrasında biz tanıştık evlendik. Ben daha orta düzey bir üniversiteden mezunum. ben kamu da çalışmıyorum. tanıştığımızda da eşim benim maaşımı, ailemin maddi durumunu biliyordu. evlendiğimizden beri de maaşım yatınca direk kendisine gönderiyorum. kendi ailesi maddi anlamda çok iyi durumda değildi. bana evlenmeden önce ben seni her şekilde istiyorum kafama takılan tek şey aramızdaki bu maddi durumun farklı olmasının sorun olur mu diye sormuştu. ben de kendi adıma bunu sorun etmediğimi dile getirdim ve evlendik. evlendiğimiz ilk günden itibaren benim işimi asıl kendisinin hak ettiğini, kendisinin benden düşük maaş almasını kabullenemediğini dile getirip sürekli sorun çıkardı. ailem çok zengin değil ama durumları iyi onlarında çalışarak yapamayacağını, çalışarak olsaydı kendi babasının zengin olacağını söyleyip aileme de sıkıntı çıkardı. hatta bir önceki konumda da bahsetmiştim. ailem bu mevzulardan dolayı bekarlıkta verdiğim paranın karşılığı olan evi vermediler. daha doğrusu eşine güvenmiyoruz. boşanırsanız kendi kazancından olmanı istemiyoruz dediler.
eşim birkaç yıldır kamuya sınavsız, referansla işe girenlere kafayı taktı. ama öyle böyle bir takıntı değil. haketmiyorlar, torpille gelip müdür olunuyor, elini kolunu sallayan gelip benimle aynı maaşı alıyor vs diye kendini harap etti. daha kötüsü amirleriyle, iş arkadaşlarıyla da sürekli geriliyor bu konu yüzünden. benim zorumla psikiyatriste gitti. adam bu düzeni sen değiştiremezsin gücün yetmez. bunun için kendini ve aileni üzemezsin. ya bu durumu kabulleneceksin ya da sende kendine torpil bul sen de yüksel vs demiş. ödev olarak bir kitap verdi ve terapilere öyle başlayacaklardı. ama asla devam etmedi.
bizim yıllardır en büyük derdimiz kendisinin hakettiği yerde olamadığı, diğer tüm insanların haketmedikleri pozisyonda vs vs kendi anne ve babası hariç herkesten nefret ediyor. etrafta birisi ev almış araba almış denmesinden korkuyorum artık haddimize olmadığı halde sürekli bunu kafasında kurup kurup Allah bilir nerden buldu parayı, ben yapamadım. herkes iyi ben haketmediğim bir hayatı yaşıyorum vs vs bu arada evimiz var arabamız var. kimseye muhtaç değiliz. tatillerimize gideriz yani kötü bir hayatımız yok. ben çok bunaldım anlatamam. alınan evin parasının büyük kısmını benim bekarlık paramdı. bunu dile getirmedim hiçbir zaman. kendisi sürekli ne zaman senin 2 katın maaşım olur ne zaman kendi paramla ev alabilrim o zaman herşey yoluna girer deyip duruyor. 2 çocuğumuz var. boşanmanın arefesinden döndük 3 kez. konular hep aynı sözler verdi terapiye gitmeye dair tabi ki terapiye gitmedi. maaşımı söylemeye korkuyorum. söylesem bunalıma giriyor söylemesem beni küçük görüyorsun o nedenle söylemiyorsun diyor. yahu maaşımı olduğu gibi sana gönderiyorum diyorum. tamam gönderme sen beni ezmek için yapıyorsun ardı arkası kesilmiyor. siz olsanız ne yapardınız?
evlendiğimiz ilk günden itibaren benim işimi asıl kendisinin hak ettiğini, kendisinin benden düşük maaş almasını kabullenemediğini dile getirip sürekli sorun çıkardı. ailem çok zengin değil ama durumları iyi onlarında çalışarak yapamayacağını, çalışarak olsaydı kendi babasının zengin olacağını söyleyip aileme de sıkıntı çıkardı.
benim anlamadığım neden maaşınızı direk ona gönderiyorsunuz?eşinizin psikolojisi bitik tedavi olsun.herkese merhaba,
ülkemizin durumu malum. eşim iyi bir üniversiteden mezun, sınavda da çok yüksek puan alarak atanmış. sonrasında biz tanıştık evlendik. Ben daha orta düzey bir üniversiteden mezunum. ben kamu da çalışmıyorum. tanıştığımızda da eşim benim maaşımı, ailemin maddi durumunu biliyordu. evlendiğimizden beri de maaşım yatınca direk kendisine gönderiyorum. kendi ailesi maddi anlamda çok iyi durumda değildi. bana evlenmeden önce ben seni her şekilde istiyorum kafama takılan tek şey aramızdaki bu maddi durumun farklı olmasının sorun olur mu diye sormuştu. ben de kendi adıma bunu sorun etmediğimi dile getirdim ve evlendik. evlendiğimiz ilk günden itibaren benim işimi asıl kendisinin hak ettiğini, kendisinin benden düşük maaş almasını kabullenemediğini dile getirip sürekli sorun çıkardı. ailem çok zengin değil ama durumları iyi onlarında çalışarak yapamayacağını, çalışarak olsaydı kendi babasının zengin olacağını söyleyip aileme de sıkıntı çıkardı. hatta bir önceki konumda da bahsetmiştim. ailem bu mevzulardan dolayı bekarlıkta verdiğim paranın karşılığı olan evi vermediler. daha doğrusu eşine güvenmiyoruz. boşanırsanız kendi kazancından olmanı istemiyoruz dediler.
eşim birkaç yıldır kamuya sınavsız, referansla işe girenlere kafayı taktı. ama öyle böyle bir takıntı değil. haketmiyorlar, torpille gelip müdür olunuyor, elini kolunu sallayan gelip benimle aynı maaşı alıyor vs diye kendini harap etti. daha kötüsü amirleriyle, iş arkadaşlarıyla da sürekli geriliyor bu konu yüzünden. benim zorumla psikiyatriste gitti. adam bu düzeni sen değiştiremezsin gücün yetmez. bunun için kendini ve aileni üzemezsin. ya bu durumu kabulleneceksin ya da sende kendine torpil bul sen de yüksel vs demiş. ödev olarak bir kitap verdi ve terapilere öyle başlayacaklardı. ama asla devam etmedi.
bizim yıllardır en büyük derdimiz kendisinin hakettiği yerde olamadığı, diğer tüm insanların haketmedikleri pozisyonda vs vs kendi anne ve babası hariç herkesten nefret ediyor. etrafta birisi ev almış araba almış denmesinden korkuyorum artık haddimize olmadığı halde sürekli bunu kafasında kurup kurup Allah bilir nerden buldu parayı, ben yapamadım. herkes iyi ben haketmediğim bir hayatı yaşıyorum vs vs bu arada evimiz var arabamız var. kimseye muhtaç değiliz. tatillerimize gideriz yani kötü bir hayatımız yok. ben çok bunaldım anlatamam. alınan evin parasının büyük kısmını benim bekarlık paramdı. bunu dile getirmedim hiçbir zaman. kendisi sürekli ne zaman senin 2 katın maaşım olur ne zaman kendi paramla ev alabilrim o zaman herşey yoluna girer deyip duruyor. 2 çocuğumuz var. boşanmanın arefesinden döndük 3 kez. konular hep aynı sözler verdi terapiye gitmeye dair tabi ki terapiye gitmedi. maaşımı söylemeye korkuyorum. söylesem bunalıma giriyor söylemesem beni küçük görüyorsun o nedenle söylemiyorsun diyor. yahu maaşımı olduğu gibi sana gönderiyorum diyorum. tamam gönderme sen beni ezmek için yapıyorsun ardı arkası kesilmiyor. siz olsanız ne yapardınız?