Sürekli Dert Dinliyorum..

Aynı yakınlık bende de mevcut :)
Ben neye üzgündüm, o kadar tanıdık bir his ki :) Cünkü kendim haricinde üzülecek birşeyler muhakkak oluyor. Anlatmayı sevmiyorum ben hiç, evliliğimin ilk başlarında eşimin ailesiyle ve maddi bir sürü problem yaşadım mesela annem dahi çok azını bilir belki benimkide normal değil ama insanlarda herşeyini anlatıyor yahu anlatanlar sevdiğim insanlar olunca da üzülüyorum ne yapabilirim diye düşünüyorum sonrasında.
Ama artık çözüm bulmak gibi bir derde düşmeyeceğim, çocuklarıma bile tahammülüm azalmaya başladı en çok bu yüzdende eerjimi başka şeylere harcamak istemiyorum.
Ayy bunlar çok tanıdık cümleler.
Tamamen aynı hislerdeyim.
Uygulayın bu kararınızı, sizin de benim gibi iki evladınız var, söz konusu onlardan çalınan zamanımız ve enerjimiz olmasın.
Dinlediğiniz şeyler üzücü de olsa bir yerde düşünmeyi bırakın.
Herkesin kendi hayatı, kardeş bile olsa biraz kendi haline bırakmak, boşvermek lazım bazen.
Sevgiler. Geceniz iyi olsun :KK200:
 
Al benden de o kadar. Çözüm bulamadım ben.

Geçmişim artık dertlerini dinlemek istemediğim için hayatımdan çıkan insanlarla dolu. Arkadaş kısmını bir şekilde idare ediyorum ama aile kısmı çözülmüyor, çözülmeyecek sanırım. Kabullendim ben artık.

Eşimle tek tartışma konumuz yıllardır bu. Çok verici olduğumu, kendimden çok başkalarını düşündüğümü ve bunların bende sağlık sorunu olarak kendini gösterdiğini söylüyor.
Benim eşimde söylüyor bunu. Aile kısmı aslında önemli olan , çözümü de zor dediğiniz gibi , annemle günde 2-3 kez konuşuyoruz mesela, hep birseyler anlatıyor, olmadık seyleri evham yapıyor bende hep teselli ediyorum. İşin benim için kötü yanı , annem böyle olunca ben hiç birşeyimi paylaşamıyorum onunla çünkü beni teselli etmek yerine olayı kafasında iyice büyütecek ve ben onu teselli eden duruma geçeceğim yine.
 
Ayy bunlar çok tanıdık cümleler.
Tamamen aynı hislerdeyim.
Uygulayın bu kararınızı, sizin de benim gibi iki evladınız var, söz konusu onlardan çalınan zamanımız ve enerjimiz olmasın.
Dinlediğiniz şeyler üzücü de olsa bir yerde düşünmeyi bırakın.
Herkesin kendi hayatı, kardeş bile olsa biraz kendi haline bırakmak, boşvermek lazım bazen.
Sevgiler. Geceniz iyi olsun :KK200:
Umarım başarabilirim :) İyi geceler..
 
bunı ben de yaşadım ya.

artık dert dinlemeyince de bazıları kaçtılar benden. valla içim şişti artık dinlemiyorum ben kimseye anlatmıyorsam kimsenin derdi de benim umrumda değil yeter.

üzülecek kırılacak bir şey yok. demek ki çevreniz bencil ve dert dinlemiyor elbet siz anlatmak istemişsinizdir karşınızdaki sallamamıştır mecbur içinize atmışsınızdır. böyle böyle alışkanlık olmuş.

var böyle insanı psikolog gibi kullanan insanlar.
 
Geçmiş olsun yaşadığım için iyi biliyorum insan o durumda bırak dert dinlemeyi kimseyle görüşmek bile istemiyor...
Ama bende aynıyım derdimi anlatmam ama dinlerim , geçen gün biri sabahtan akşama kadar derdini anlattı ve ben ertesi gün hormonlarında etkisiyle gün boyu ağladım ve o kişiyle şuan konuşmak dahi istemiyorum... Keşke kırmadan bi çözümü olsa bu işin...
 
Bende de durum bana anlatıyorlar ama ben anlatmaya çalışınca dinlemiyorlar. Zor bir 6 ay geçirdim kimseye de anlatmadım anlatmıyorum artık. Çünkü bir kaç senedir bakıyorum da milletin bi kulağından girip diğerinden çıkıyor. Seni dinlemediğini gözlerinden mimiklerinden anlıyorsun. Niye anlatayım ki. E ben anlatmazsam bana da kimse anlatmasın. Yav he he diye geçiyorum artık. Eskiden oturur dinler akıl verirdim de değmezmiş.
 
Benim eşimde söylüyor bunu. Aile kısmı aslında önemli olan , çözümü de zor dediğiniz gibi , annemle günde 2-3 kez konuşuyoruz mesela, hep birseyler anlatıyor, olmadık seyleri evham yapıyor bende hep teselli ediyorum. İşin benim için kötü yanı , annem böyle olunca ben hiç birşeyimi paylaşamıyorum onunla çünkü beni teselli etmek yerine olayı kafasında iyice büyütecek ve ben onu teselli eden duruma geçeceğim yine.

Yok, diyorum ya aile kısmı çözülmüyor. Aynı durumdayız, ailenin dik duranı, sorun çözeni, her şeye koşanı hatta bazen şamar oğlanı olmuşuz. Dert anlatma kısmını konuşmaya bile gerek yok. Ben zaten kolay kolay içini döken bir insan değilim, kimsenin de dinleyesi yok sanırım. Anlatmakla meşguller.
 
Bana da genelde dert anlatilir ama ben dinlemeyi,cozum uretmeyi seviyorum. Ama benim derdim oldugunda dinlemeyenlerle de arama mesafe koyuyorum.Bence akrabalarina, onlar bisey anlatirken basim agridi artik vs diyebilirsin boylece anlatmazlar artik. Annenle konus bence hani dinle yani ,cunku demek ki o dert ediyor ya da seninle biseyler paylasmak istiyor. Ama dinlemek istemiyorsan da tam dert anlatmaya basladiklari zaman isim var deyip teli kapatabilirsin ya da yanindaysa,o an baska birseyle ilgilenebilirsin. Ilginin olmadigini gorunce anlatmazlar bi daha.
 
Bebek için baş sağlığı dilemeye geldim.
Allahım büyük sabır versin inşallah.
 
Merhaba Hanımlar

Bu bir iç dökme yazısıdır, insanların dertlerini dinleyip benden medet ummalarından çok bunaldım. 3 kardeşiz 2 abim var, kendimi bildim bileli hayatım abimlerin sorunları, babamın hastalıkları, annemin evhamı ve serzenişleriyle geçti. Ha birde telefonla ,yüzyüze görüştüğüm kuzen, akraba ve arkadaşlarımın dertlerini dinliyorum sürekli. Ben yapı olarak çok dert yanan , sıkıntılarını anlatan biri değilim bunu yaptığım tek kişi eşimdir onun haricinde çok büyük birşey yaşamadıkça insanlara birey yansıtmam ve anlatmam. Ama hayatımdakı herkes anlaşmış gibi beni dert anlatma, fikir alma ve ara bulma merkezi olarak görüyor. Ve ben farketmesem de anlatılan olumsuz olaylardan etkileniyorum. Son zamanlarda kendimi sürekli başkalarının dertleriyle meşgulken buluyorum, zihnim hep meşgul ve bir süre sonra gerginlik oluşturuyor bu bende.

En son yaşadığım olay bardağı taşıran son damla oldu , 5 gün önce düşük yaptım, hastaneye ve eve geçmiş olsuna gelen akrabalar oldu, ben o moral bozukluğundayken gelen birçok kişinin problemini dinledim, en son bir kuzenimin şuan dert dinleyecek durunda değilim diyerek sözünü kestim öyle davranmama çok bozuldu sonrasında duydum ki benimle küsmüş ! Suan onun küslüğü umurumda değil ama artık bu Güzin Abla halimden kurtulmak istiyorum.

Dışarıdan bakıldığında kalabalık bir çevrem var ama ruhumu ve enerjimi emıyor artık bu kalabalık. Annemi arıyorum sadece şikayetlerini dinliyorum mesela, babam evet hasta ama sürekli dert yanacak kadar değil ama hep hastalık muhabbeti yapıyor o öyle konuştukca moralim bozuluyor modum düşüyor her seferınde.

Ben dert anlatmayıp birseylerden şikayet etmeyince hayatım dışarıdan mükemmel gözüküyor sanırım halbuki birçok insanın dert diye anlattığı şeyleri yaşıyorum ama sızlanmayı sevmediğim için hep güçlü olduğum herşeyi kolay atlattığım gibi bir düşünce var etrafımdaki insanlarda. Düşünüyorum manevi olarak desteğe ihtiyacım olan anlarımda hep yanlızım sadece eşim var, çünkü annemin de hep dediği gibi ben bir şekilde hallederim, aslında durum böyle değil ama bende buna inandırdım kendimi. Ben herseyi halleder poziyonundayken hep teselli veren, çözüm üreten rolüne geçiyorum geçiriliyorum bir şekilde.

Bundan sonra ruhumu emip , enerjimi düşüren kişilerle arama mesafe koymak istiyorum, anne ve babamla nasıl yapacağım bu durumu bilmiyorum. Onlarla mesafe koymak istesem alınırlar ikisini de çok seviyorum ama bana yükledikleri misyon artık beni çok yoruyor, en son eşimde kendine bile bile kötülük ediyorsun dedi ki ailemle aramdaki diyaloğa yorum yapan bir insanda değildir. Ne yapsam kırmam, üzmem onları ama sürekli dert dinleyıp çözüm üretmem gerektiği algısını kırabilirim?
38 yaşındayım nerdeyse 17-18 yaşımdan beri ben o algıyı kıramadım, üzülerek söylüyorum ki kırabileceğini sanmıyorum. 4 yıllık evliyim 8 tane bebeğimi kaybettim (5 kürtaj 2 kimyasal düşük). daha önce bir evliliğim var 2. ayımda boşanma davası açtığım (10 yıllık ilişkimdi). Ama ben o süreçleri hep kendi kendime atlattım. En fazla insanların bi geçmiş olsununu alabildim sağolsunlar. Ama biri de çıkıp "sen de neler çektin be" demedi.. "bu konuda konuşmak ister misin?" demedi. Hala kardeşimin üst komşuyla kavgasını, annemin babamı kıskanmasını, eltimin bebeğinin gazını, arkadaşımın eşiyle kavgasını vs vs. dinledim durdum.. Dinlemekle de kalmayıp sürekli olayların içine çözüm geliştirici olarak dahil edildim. Şiştim şiştim bi gün kime nerde patlıycam bilmiyorum.
 
38 yaşındayım nerdeyse 17-18 yaşımdan beri ben o algıyı kıramadım, üzülerek söylüyorum ki kırabileceğini sanmıyorum. 4 yıllık evliyim 8 tane bebeğimi kaybettim (5 kürtaj 2 kimyasal düşük). daha önce bir evliliğim var 2. ayımda boşanma davası açtığım (10 yıllık ilişkimdi). Ama ben o süreçleri hep kendi kendime atlattım. En fazla insanların bi geçmiş olsununu alabildim sağolsunlar. Ama biri de çıkıp "sen de neler çektin be" demedi.. "bu konuda konuşmak ister misin?" demedi. Hala kardeşimin üst komşuyla kavgasını, annemin babamı kıskanmasını, eltimin bebeğinin gazını, arkadaşımın eşiyle kavgasını vs vs. dinledim durdum.. Dinlemekle de kalmayıp sürekli olayların içine çözüm geliştirici olarak dahil edildim. Şiştim şiştim bi gün kime nerde patlıycam bilmiyorum.
Yasadıklarınız da hiç kolay şeyler değil geçmiş olsun hepsi için. Bazen diyorum böyle pireyi deve yapıp, yanılıp yakılan biri olsaydım beni de dinleyen bulunurdu herhalde. Anlatmadikca insanlar yaşadığımız şeyleri de küçük görüyor, kendi yaşadıklarını ise büyük dert olarak algılıyolar. Ben patlama noktasındayım artık çünkü bu durum sebepsiz gerginliklerin oluşturuyor bende.l
 
Ayni durum bende de var ne yazik ki.Herkesin kendine gore dertleri illa ki oluyor ama ozellikle ufacik seyleri buyutup, dert diye anlatip, sizlanan insanlar bunaltiyor benide.Birde bunu huy edinmis insanlar var surekli negatif, melankolik takilan.Ben mesafe koyuyorum,ararlarsa kisa bir hal hatirdan sonra ,isim oldugunu soyleyip kapatiyorum.Cunku sizin de soylediginiz gibi ,negatif enerji beni de cok etkiliyor.Gercekten sikintida olan, yardim ya da bir guzel soz bekleyeni gayet tabi dinlerim ama aliskanlik haline gelince bunaltiyor acikcasi.
 
Yasadıklarınız da hiç kolay şeyler değil geçmiş olsun hepsi için. Bazen diyorum böyle pireyi deve yapıp, yanılıp yakılan biri olsaydım beni de dinleyen bulunurdu herhalde. Anlatmadikca insanlar yaşadığımız şeyleri de küçük görüyor, kendi yaşadıklarını ise büyük dert olarak algılıyolar. Ben patlama noktasındayım artık çünkü bu durum sebepsiz gerginliklerin oluşturuyor bende.l
Kesinlikle katılıyorum bu karakter meselesi "pireyi deve yapan" ya da "deveyi pire yapan" diye ikiye ayrılıyo insanlar bence :) Biz galiba 2. karakterde olduğumuzdan sıkıntı yaşıyoruz :) 16-17 yıldır aynı işyerinde çalışıyorum.. Bi gün bile eve gidince işimden konuştuğumu bilmem tabiki binlerce sorun yaşıyorum her gün.. Geçenlerde istifa etmeye karar verdim.. eşim de dahil insanlar şaşırdı ve saçmalama öyle hemen bi sorunda istifa edilmez falan diye akıl vermeye kalktılar.. Ben de başladım anlatmaya yıllardır yaşadığım haksızlıkları, uygulanan mobbingleri, iş yükümün artık boyumu aştığını (tabi şikayet etmeyince işyerinde de bi bakmışsın herkesin 5 katı iş yükü var sırtında o da ayrı mesele), bikaç gün eşime dostuma çevreme bunları anlattım herkes ciddi anlamda şaşırdı.. Bakışlarını şu an size göstermek isterdim, hiç bahsetmedin bunlardan falan dedi eşim mesela.. Ben şikayet etmeyi sevmem yapım bu biliyosun dedim.. İşte dedi demekki davulun sesi uzaktan hoş geliyo insanlara.. Herkes senin işinin ne kadar iyi olduğunu konuşuyo yıllardır dedi ben bile dedi... Şaşırdı şaşırdı durdu.. Ama ben işten ayrılmadım.. Kimse de daha sonra sizin o işler noldu çözüldü mü demedi (tabi eşim hariç). Ama biz bu yapıda olduğumuz sürece kimse bizi teselli etmediği gibi kendi dertlerini atla deveymiş gibi anlatmaya devam edecek.. Değişeyim diyorum bu konuda ama ben öyle sürekli dert anlatan biri olduğumda gerçekten kendimden çok sıkılıyorum.. Kendi yaşam enerjim içimden çekilip gidiyo gibi hissediyorum.. En iyisi diyorum insanların pire pire sorunlarını dinleyeyim daha iyi :)
 
X