- 25 Kasım 2006
- 8.868
- 19
Sinirsel ağrı olur mu?
Sinirsel ağrı olur mu?Baş ağrısı, bel ağrısı,boyun ağrısı gibi insanın yaşam kalitesini bozan bir çok ağrı türü vardır.
Hekimin araştırması sonucunda bu ağrılara neden olabilecek etken bulunamazsa veya bu kadar ağrı yapmayacağı kanaatine varılırsa, hastaya ağrılarının nedeninin SİNİRSEL olduğu söylenir.
Hasta için esas kabus bu sözden sonra başlar. Hasta yakını, hastanın psikolojisinin bozuk oluğunu düşünür. Bazen de hastanın bu durumu kullandığını içinden geçirir ve hastanın şikayetlerine aldırmaz. Fakat hastanın yaşadığı bir ağrı gerçeği vardır ve hastanın yaşam kalitesi bozulmuştur. Ağrı sebebinin sinirsel olduğunun herkes tarafından söylenmesi, doktor doktor gezmek ve önemsenmemek var olan ağrıları daha da arttırmıştır .
Tüm tıp kitaplarında ve yayınlarında sinir sistemi ve ağrı ile ilgili bir çok kanıtlanmış bilgi vardır. Sinir sisteminin yıpranmış olması ağrıyı daha da arttırır. Şunu bilmek gerekir ki, depresyon kalıcı bir ruh bozukluğu değildir. Sinir sisteminin, yaşanan kötü olaylar ,geçirilen hastalık..vs gibi etkenlerle biyokimyasının bozulmasıdır. Tedavi ile düzelir. Panik atak, takıntı gibi durumlar da biyokimyasaldır ve uzun süren tedaviyi gerektirir.
İnsanlarda nasıl diğer organlar ve sistemlerin bozulması hastalıklara yol açar ise sinir sisteminin de hasar görmesi çeşitli hastalıklara yol açar.Felç, sara hastalığı gibi depresyon ve panik atak vs de sinir sistemi hastalığıdır.Felç geçiren hastanın belirtileri güç kaybı,konuşma ve denge bozukluğu ….vs depresyonun belirtisi ise huzursuzluk ,uykusuzluk, içe kapanma ….vs.dir.Özetle bu gibi durumlar bir ruh bozukluğu değildir.
Sinir sisteminin bozuk olması , tek başına ağrıya sebep olduğu gibi var alan ağrıyı daha da arttırır.Örneğin migreni olan bir hastanın gün için de gerginliği artarsa ağrısı tetiklenir.Bel, boyun ve sırt ağrısının nedenleri arasında sinir sisteminin bozulması ile oluşan kas spazmları ön plandadır.Sinirlenince mideyi uyaran sinir fazla çalışır ve gastrit ,ülser gibi rahatsızlıklara yol açar.Bu gibi örnekleri çoğaltabiliriz.Ağrı çeken hastanın ızdırabı büyüktür .Bu ağrıların sebebi sinir sisteminin bozukluğu da olabilir.Hekimin ve hasta yakınının bu durumu psikolojik rol yapma gibi algılaması ve önemsememesi çok yanlıştır.Hastanın ağrıya sebep olacak etkenleri ortadan kaldırıldıktan sonra mutlaka sinir sistemi de gözden geçirilip tedavi edilmelidir.Aksi taktirde ağrı kronikleşir hasta ve hasta yakını sağlık sektörlerinde maddi kaybına uğradıkları gibi olumlu bir sonuçta alamazlar.
Alıntı
Sinirsel ağrı olur mu?Baş ağrısı, bel ağrısı,boyun ağrısı gibi insanın yaşam kalitesini bozan bir çok ağrı türü vardır.
Hekimin araştırması sonucunda bu ağrılara neden olabilecek etken bulunamazsa veya bu kadar ağrı yapmayacağı kanaatine varılırsa, hastaya ağrılarının nedeninin SİNİRSEL olduğu söylenir.
Hasta için esas kabus bu sözden sonra başlar. Hasta yakını, hastanın psikolojisinin bozuk oluğunu düşünür. Bazen de hastanın bu durumu kullandığını içinden geçirir ve hastanın şikayetlerine aldırmaz. Fakat hastanın yaşadığı bir ağrı gerçeği vardır ve hastanın yaşam kalitesi bozulmuştur. Ağrı sebebinin sinirsel olduğunun herkes tarafından söylenmesi, doktor doktor gezmek ve önemsenmemek var olan ağrıları daha da arttırmıştır .
Tüm tıp kitaplarında ve yayınlarında sinir sistemi ve ağrı ile ilgili bir çok kanıtlanmış bilgi vardır. Sinir sisteminin yıpranmış olması ağrıyı daha da arttırır. Şunu bilmek gerekir ki, depresyon kalıcı bir ruh bozukluğu değildir. Sinir sisteminin, yaşanan kötü olaylar ,geçirilen hastalık..vs gibi etkenlerle biyokimyasının bozulmasıdır. Tedavi ile düzelir. Panik atak, takıntı gibi durumlar da biyokimyasaldır ve uzun süren tedaviyi gerektirir.
İnsanlarda nasıl diğer organlar ve sistemlerin bozulması hastalıklara yol açar ise sinir sisteminin de hasar görmesi çeşitli hastalıklara yol açar.Felç, sara hastalığı gibi depresyon ve panik atak vs de sinir sistemi hastalığıdır.Felç geçiren hastanın belirtileri güç kaybı,konuşma ve denge bozukluğu ….vs depresyonun belirtisi ise huzursuzluk ,uykusuzluk, içe kapanma ….vs.dir.Özetle bu gibi durumlar bir ruh bozukluğu değildir.
Sinir sisteminin bozuk olması , tek başına ağrıya sebep olduğu gibi var alan ağrıyı daha da arttırır.Örneğin migreni olan bir hastanın gün için de gerginliği artarsa ağrısı tetiklenir.Bel, boyun ve sırt ağrısının nedenleri arasında sinir sisteminin bozulması ile oluşan kas spazmları ön plandadır.Sinirlenince mideyi uyaran sinir fazla çalışır ve gastrit ,ülser gibi rahatsızlıklara yol açar.Bu gibi örnekleri çoğaltabiliriz.Ağrı çeken hastanın ızdırabı büyüktür .Bu ağrıların sebebi sinir sisteminin bozukluğu da olabilir.Hekimin ve hasta yakınının bu durumu psikolojik rol yapma gibi algılaması ve önemsememesi çok yanlıştır.Hastanın ağrıya sebep olacak etkenleri ortadan kaldırıldıktan sonra mutlaka sinir sistemi de gözden geçirilip tedavi edilmelidir.Aksi taktirde ağrı kronikleşir hasta ve hasta yakını sağlık sektörlerinde maddi kaybına uğradıkları gibi olumlu bir sonuçta alamazlar.
Alıntı