- 20 Ekim 2016
- 6.442
- 30.252
-
- Konu Sahibi esmermavigoz
- #461
Yapılan işlerin onursuz olduğunu söylemedim. Ayakişi dediğim için öyle geldi sanırım ama hayır onursuz bulmuyorum ve çalışmak çok kıymetli hele ki bir kadının çalışması. Yapmaması gerektiğini de savunmuyorum yapamayacağını düşünüyorum bunu anlamıyorsunuz ısrarla. Saydığımız işler vasıfsız işler burada şimdi bulaşıkçılık güzelleyecek değiliz herhalde. Kaldı ki öğrencilikte yapmakla 45 yaşından sonra yapmak arasında dağlar kadar fark var. Gerçekten bu tür işleri yapmak zorunda olduğunu hissetmeyen kimsenin gidip kendi tercihiyle yapacagı işler mi bunlar? Siz kendi hayatınızı idame ettirecek kadar güçlü olabilirsiniz zaten normali budur ama 45 yaşında bakması gereken bi çocuğu olmayan hiç çalışmamış bi kadınla kendinizi kıyaslamamalısınız her şart kendi içinde değerlendirilir. Çocuğun anneye bakmasını sömürü saymayı da Türkiye şartlarında çok uzakta görüyorum açıkçası benim için de çok uzakta. Hele evlilik arifesinde olacak iş değil çok daha önceden çalışmayı teşvik edebilirdi belki. Ama etmemiş şimdi tutup da kendi başının çaresine bak demeyi ben kimseye yakıştırmam, benzer durumda olsam demezdim, diyeni de anlayamıyorum evet. Kendi yuvasını kurmasının şartı annesinin çalışması değil çünkü. Ha bu şart kimisine uyar kimisine uymaz konu sahibine uymamış ayrılmışlar. Burada anneyi eleştirsek ne eleştirmesek ne o da ayrı mesele.Sizi ve yorumlarinizı bilir ve beğenirim ama bu konuda çalışmayı hıç düşünmeyen 45 yaşinda bir kadının oğlunun sırtından geçinme ve onun geleceğini karartma pahasına malum dediğiniz, halbuki geçim sağlamak için yapılabilecek uygun ve gayet de onurlu olan işleri yapmaması gerektiğini sayfalardır savunmanizı , hatta aksini anlamamanızı inanamıyarak okudum. Hiçbir iş, baska bir insanın emeğini , hayatını sömürerek yaşamaktan daha "malum" değildir. 42 yaşındayım, 20 yıldır oturmuş guzel bir mesleğim, 2 dilim, yl.m var,ama okurken yıllarca garsonluk, barmaidlik hosteslik yaptım, yarın işsiz kalsam tereddut etmem bulaşık da yıkarım, çünkü sömürecek kimsem yok ve hayatımi karşılamak, çocuğuma bakmak zorundayım,ayrıca o basit gördüğunüz, asağıladığınız malum meslekler bazen koca bir ailenin ekmek kapısı olabiliyor, tek başına genç bir kadın neden denemesin onuruyla yaşamayı, gerekirse oğlu bulsun bir iş, annecim çalış onurunla yaşa , ben de kendi yuvamı kurar sana desttek olurum desin, bunun nesi tuhf?
Bu arada ailemdeki örneği bu şekilde evlenip mutlu olan da var bu bir kabul etme meselesi demek için verdim. Oturup aile içi bir meseleyi alakasız bi konuda irdelemeye çalışmazsanız kafanız karışmaz.bu arada ben atlamışım sanırim sizin durum aslında konu sahibinin sevgilisinin üst nesil seçimi bakımından daha vahim, anneniz tek çocuk , anneannenizin annenize bırakacak 2 evi var, babaanne ise 6 çocuklu, miras varsa bile bölünecek, anne babanız da anneanneye gayet yatırım amaçlı olarak değerlendirilebilecek bir destek sunmuşlar böylece , babanız da sanırım sizin tabirinizle annesine ve geride kalan 5 kardese " ben evleniyorum ne haliniz varsa görün " demiş,kendi verdiğiniz bu örnek üzerinden konu sahibinin sevgilisinin bunu söyleyebilecek olması size niye bu kadar garip geldi , kafam karıştı
Ben de istemem. Hayatim boyunca eşim bile olsa kimse muhtaç olmamak için kendi kendimi geliştirmeye çalişiyorum. Ama bu herkes için geçerli değil. Anneye karşi sorumluluk ömür boyu sürer. Dış kapinin dış mandaliymiş gibi bizimle bile kalmasin diye düşünmesi üzücü değil mi? Kendi annesi yalniz başina kalsa üzülmez mi? Nedense gelinler kendi annelerine olduklari kadar eşlerinin annesine adaletli davranmiyorlar. Annesi de tabiki oğlunun geliri azsa yardim etmeli. Mesela bizim durumumuz çok şukur iyi. Ama kv kp her zaman köyden bize neredeyse bir aylik köy mahsulleri yollarlar. Kişliklar hiç kendjm yapmadim hem annemler kv yolladi. Ama kv asla bir işte çalişamaz. Ev kadini oldu hep. O yuzden durumumuz kötü olsa oma git iş bul çaliş diyemeyiz. Ama topik sahibinin kvi çalisan biriyse tabi aileye katkida bulunmasi çok iyi olurkeşke çocuğum okullarını bitirip kendi işini , evini kursa da bir an önce beni yalnız bıraksa diye iç geçirdimben onun güçlü ve mutlu olduğunu bilmekten başka birşey istemem, o da benim mutlu olduğumu bilirse yalniz olmam niye sorun olsun?Doğurdum diye illa benim başımda mı bekleyecek olene kadar? ay allah korusun
Bi kızım var ellerinizden öper kayınvalidesi ile beraber yaşaması gerekiyorsa elbette yaşamalı kızımı söyledin oglumu düşün birde karısı rahat yaşasın diye bana bakmasınmı ayrı ev 2 ev yükü demek aynı evde geçim daha kolay olur ne yapsın bakmasın mı annesinePembe hayaller. Ya niye birlikte yaşasın kızcağız bu dünyaya kahır çekmeye gelmedi sizin kızınız olsa ister miydiniz kayınvalideyle aynı evde yaşasın? Oğludur bakar elbet ona bir şey denmez ama ayrılarak isabetli karar vermiş. 2 bin tl az değil ilerde çocuk yapmak için bile kırk kere düşünmeleri gerekecekti tatile çıkamayacaklardı birikim yapamayacaklardı. Öyle evlilik olmaz.
Görüşünüze saygı duyarım katılmayabilirsiniz
Olanlar üzerinden yorum yaptım, benim için hayatın gerçekleri var
Bir ara insanlar şokta, A101 de çalışır yine çalışır konusu vardı, şimdi de çocuk baksın modası çıktı, açıkçası çocuğum olsa, 45 yaşında, bunun eğitimini almamış bir kadına evlat emanet etmem hastam varsa hiç hiç etmem, hele de yatılı evime kimseyi almam, haliyle kendi gerçeklerime göre yorum yapıyorum. Bu yaşa kadar çalışmamış insanı çok zor çalıştırmak, istisnai örnekler yok mu var tabi ama geneli böyle, 43 yaşındayım ben 25 yıldır çalışıyorum, gücüm oldukça da devam edeceğim inş, hiç bir ebevynin evladına bağımlı olması taraftarı asla değilim ama var bunlar yaşanıyor maalesef, en yakın gördüğüm eşimin eski eşidir, çalışmamak için bin dalavere çevirdi ama şimdi iki tane evladı var, at desen atamazlar analarını, hele de oğlan asla atmaz. Kalben bende bir annenin atılması, bakılmaması taraftarı olamam bu da benim yapım, duygularım kalbim buna el vermez. Bu işler içine girince bambaşka oluyor ama konu sahibesi evli değil bu yaşantının içine gimeme şansı var. Hayatta çok net doğrular yok, herkesin yaşantısı farklı, kv ile yaşayıp ona bakıp Allah başımızdan eksik etmesin diyen de tanıyorum, yandım Allah diyen de her biri kendi içinde farklı ama dedim ya duygusalım ben, kv deme bile yalvar yakar oldum gel benimle yaşa diye, yalnız kalıyor çünkü içim elvermiyor, farklı hayatlar, farklı duygular istemeyen evlenmeyecek bu tür adamlarla bu kadar basit yani konu kv bencildir, haksızdır değil olan olmuş, bu şekilde bir yaşam düzeni kurulmuş, sonradan aileye katılacak olanın bunu değiştirme şansı yok o yüzden seçimini doğru yapacak, kaldıramayacağı bir yükse altına girmeyecek kimse.
MaHlass üşendim şimdi aramaya ama sen bana "yargılıyorsun" dedin bir yerde sanki, ben de bunun üzerine yargılamıyorum dedim...sohbetin de tatlı hee cevap vermeden duramiyorum sana gerçi benim dipçik gibi jenerasyonuma ebe nine muamelesi yaptın, biraz ona bozulduk burda 40 lık manitalar olarak ama olsun sevdim seni, 40 ına gelince haber ver, tavsiyelerim olacak sana
Ben size getireyim mesajıBenim de çevrem de bu bahsettiğiniz kadınlardan yok ben hariç etrafımdaki herkes evde çocuk ya da torun bakıyor. Bu durumda sizin tanımızdaki amelelerden biri de ben oluyorumama onları yargılamıyorum. Ben böyle rahatım onlar da böyle rahat demekki..
Onlar laf yahu kızın ağzına laf vermemek için yapıyor. Diyelim ki kız da annesi de çalışmadı ancak beraber otururlarsa ay sonunu kit kanaat anca getirirler 6000 tl nin falan adı var artikNe bileyim istersen sen de çalışma ben bakarım demiş ya. Onun için kendi maAdına güveniyor sandim.
tek başıma yaşıyorum 7 bin alıyorum, inanın bir kaç aydır ekstrem 1,5 binlik bir harcamam çıktığı için feleğim şaştı kaldı ki bu parayla 2 kişiye daha bakıcam, 2 ev geçindiricem sadece hayal.Onlar laf yahu kızın ağzına laf vermemek için yapıyor. Diyelim ki kız da annesi de çalışmadı ancak beraber otururlarsa ay sonunu kit kanaat anca getirirler 6000 tl nin falan adı var artik
Herşey o kadar pahalandı ki aldığımız rakamlar küçüldü resmen bu parayla tek ev anca geçinir o da dikkatli harcama yapılırsa 2.ev falan hikaye bence...tek başıma yaşıyorum 7 bin alıyorum, inanın bir kaç aydır ekstrem 1,5 binlik bir harcamam çıktığı için feleğim şaştı kaldı ki bu parayla 2 kişiye daha bakıcam, 2 ev geçindiricem sadece hayal.
İş önermek herkese basit geliyor, 43 yaşındayım, aktif bir insanım öyle nazende de değilim ama şu an beden gücüyle yapılan bir iş yap deseler beceremem ya da çocuk bakmayı kafam kaldırmaz, bu yaşta bu işleri yapan yok mu mutlaka var ama ben yapamam, kendime bakarakta yaşıtım birine bunu öneremem. Kaldı ki konu sahibesinin durumunda kadının görüşlerini hiç bilmiyoruz, belki bunlardan haberi bile yoktur, oğlunun düşüncesidir bu, her anne aynı değil ki, her zaman derim kv me neredeyse yalvardım gel bizimle yaşa diye, gelemem kızım ben kimseyle yaşayamam dedi, 65 yaşında şu an, kocasından kalan çok küçük bir aylığı ve bin türlü hastalığı var, köyünün çok dışında çok uzak ve tenha bir yerde yaşıyor, olmadı ikna edemedi kimse, hiç birimizle yaşamak istemedi. Bilmeden yüklenmek bana doğru gelmiyor. Bence de doğrusu çalışmak, 25 yılın ardından hala didiniyorum ama herkes benim gibi olmak zorunda mı? Her hayat kendine özel, kendi şartları var, birine gayret et diyebilirim ama kınayamamben de bu konudaki bunca ısrarı bir türlü anlayamadım. herşey bir kenara atıldı, sanki adamın annesi yuvalarını yıkmış gibi bütün suç o kadına kaldı.
eğitimi yoksa, hiç çalışmamışsa bu kadın nerede ve nasıl iş bulacak ?
dediğiniz gibi ben de çocuğum olsa 45 yaşında, sadece kendi çocuğunu büyütmüş bir kadın yerine okul öncesi, vs bir bölüm okumuş genç birini tercih ederim.
kaldı ki şu an insanlar covid nedeniyle var olan bakıcılarını eve almakta veya çocuklarını onlara bırakmakta tereddütlü.
bulaşıkçılığı asla aşağılamıyorum ancak bu da bedenle yapılan bir iş. illa ciddi bir sağlık sorunu yok diye tüm gün ayakta çalışabilir yargısı nereden geliyor bunu da anlamıyorum.
ve evet, herkesin kendi şartlarına ve aile yapısına uygun doğruları oluyor. belli ki adam annesini bırakmayacak ve bunda çok haklı. o zaman yapılacak şey ya bu deveyi gütmek yada bu diyardan gitmek. ki konu sahibi ilişkilerindeki çok önemli başka detayları da göz önüne alarak ayrılmış.
hayır bir de, konu sahibi bizim kadar takılmadı kadına. o bambaşka bir boyutta. ama burada maşallah gidip çalışmıyor diye kadını bir cadı kazananında diri diri haşlamadığımız kaldı.
İş önermek herkese basit geliyor, 43 yaşındayım, aktif bir insanım öyle nazende de değilim ama şu an beden gücüyle yapılan bir iş yap deseler beceremem ya da çocuk bakmayı kafam kaldırmaz, bu yaşta bu işleri yapan yok mu mutlaka var ama ben yapamam, kendime bakarakta yaşıtım birine bunu öneremem. Kaldı ki konu sahibesinin durumunda kadının görüşlerini hiç bilmiyoruz, belki bunlardan haberi bile yoktur, oğlunun düşüncesidir bu, her anne aynı değil ki, her zaman derim kv me neredeyse yalvardım gel bizimle yaşa diye, gelemem kızım ben kimseyle yaşayamam dedi, 65 yaşında şu an, kocasından kalan çok küçük bir aylığı ve bin türlü hastalığı var, köyünün çok dışında çok uzak ve tenha bir yerde yaşıyor, olmadı ikna edemedi kimse, hiç birimizle yaşamak istemedi. Bilmeden yüklenmek bana doğru gelmiyor. Bence de doğrusu çalışmak, 25 yılın ardından hala didiniyorum ama herkes benim gibi olmak zorunda mı? Her hayat kendine özel, kendi şartları var, birine gayret et diyebilirim ama kınayamam
Calismak, baska seceneginiz yoksa, tercih olmaktan cikiyor. Basim kaldirmaz, yapamam deme luksunuz olmaz. Sorun cocugu kac yasinda olursa olsun tek cikis yolu olarak gorup caba gostermemek. Ayni durumda bir adam olsa 45 yasinda, ona cocuguna bel bagla der miyiz, demeyiz. Kadinin cocugu olmasa ne yapacak bu yasta? Cok yasli degilse, calismasina engel bir hastaligi yoksa mecburen caliscak. Keyfi olarak cocugum bana baksin demek, bu yasta bencilce. Ben 40 yasindayim, bebegim 1 yasinda. Esimden ayrilsam, meslegim olmasa cocuga mendil mi vereyim satsin beni gecindirsin diye? Sorun, toplumda calismaya olan garip bakis. Yillarin arabeskligi mi desem, surekli gecim sikintisi yasayan dusuk gelirli bir toplumun getirisi mi desem bilmiyorum ama hastalikli bir bakis acisi, 45 yasinda calisana acimak, vahvahlamak asiri tuhaf degil mi? (Yine mevzubahis erkek olsa bu yapilmayacak, tabi ki calisacak, gerekirse tas tasisin denilecek. Kadin olunca ne degisiyor?). Oysa calismak ozgurlestirir, kotu bir sey degildir. Kimseyi acinasi yapmaz.İş önermek herkese basit geliyor, 43 yaşındayım, aktif bir insanım öyle nazende de değilim ama şu an beden gücüyle yapılan bir iş yap deseler beceremem ya da çocuk bakmayı kafam kaldırmaz, bu yaşta bu işleri yapan yok mu mutlaka var ama ben yapamam, kendime bakarakta yaşıtım birine bunu öneremem. Kaldı ki konu sahibesinin durumunda kadının görüşlerini hiç bilmiyoruz, belki bunlardan haberi bile yoktur, oğlunun düşüncesidir bu, her anne aynı değil ki, her zaman derim kv me neredeyse yalvardım gel bizimle yaşa diye, gelemem kızım ben kimseyle yaşayamam dedi, 65 yaşında şu an, kocasından kalan çok küçük bir aylığı ve bin türlü hastalığı var, köyünün çok dışında çok uzak ve tenha bir yerde yaşıyor, olmadı ikna edemedi kimse, hiç birimizle yaşamak istemedi. Bilmeden yüklenmek bana doğru gelmiyor. Bence de doğrusu çalışmak, 25 yılın ardından hala didiniyorum ama herkes benim gibi olmak zorunda mı? Her hayat kendine özel, kendi şartları var, birine gayret et diyebilirim ama kınayamam
sorun zorunlu hissetmemesi zaten, oğlu olmasa aç mı oturacaktı? kaç yaşında olursa olsun kendini geçindirecek bir düzen kuracak, faturalarıni kirasını ödeyecek, gerekirse herkes gibi çalışmak zorunda kalacaktı....Yapılan işlerin onursuz olduğunu söylemedim. Ayakişi dediğim için öyle geldi sanırım ama hayır onursuz bulmuyorum ve çalışmak çok kıymetli hele ki bir kadının çalışması. Yapmaması gerektiğini de savunmuyorum yapamayacağını düşünüyorum bunu anlamıyorsunuz ısrarla. Saydığımız işler vasıfsız işler burada şimdi bulaşıkçılık güzelleyecek değiliz herhalde. Kaldı ki öğrencilikte yapmakla 45 yaşından sonra yapmak arasında dağlar kadar fark var. Gerçekten bu tür işleri yapmak zorunda olduğunu hissetmeyen kimsenin gidip kendi tercihiyle yapacagı işler mi bunlar? Siz kendi hayatınızı idame ettirecek kadar güçlü olabilirsiniz zaten normali budur ama 45 yaşında bakması gereken bi çocuğu olmayan hiç çalışmamış bi kadınla kendinizi kıyaslamamalısınız her şart kendi içinde değerlendirilir. Çocuğun anneye bakmasını sömürü saymayı da Türkiye şartlarında çok uzakta görüyorum açıkçası benim için de çok uzakta. Hele evlilik arifesinde olacak iş değil çok daha önceden çalışmayı teşvik edebilirdi belki. Ama etmemiş şimdi tutup da kendi başının çaresine bak demeyi ben kimseye yakıştırmam, benzer durumda olsam demezdim, diyeni de anlayamıyorum evet. Kendi yuvasını kurmasının şartı annesinin çalışması değil çünkü. Ha bu şart kimisine uyar kimisine uymaz konu sahibine uymamış ayrılmışlar. Burada anneyi eleştirsek ne eleştirmesek ne o da ayrı mesele.
Calismak, baska seceneginiz yoksa, tercih olmaktan cikiyor. Basim kaldirmaz, yapamam deme luksunuz olmaz. Sorun cocugu kac yasinda olursa olsun tek cikis yolu olarak gorup caba gostermemek. Ayni durumda bir adam olsa 45 yasinda, ona cocuguna bel bagla der miyiz, demeyiz. Kadinin cocugu olmasa ne yapacak bu yasta? Cok yasli degilse, calismasina engel bir hastaligi yoksa mecburen caliscak. Keyfi olarak cocugum bana baksin demek, bu yasta bencilce. Ben 40 yasindayim, bebegim 1 yasinda. Esimden ayrilsam, meslegim olmasa cocuga mendil mi vereyim satsin beni gecindirsin diye? Sorun, toplumda calismaya olan garip bakis. Yillarin arabeskligi mi desem, surekli gecim sikintisi yasayan dusuk gelirli bir toplumun getirisi mi desem bilmiyorum ama hastalikli bir bakis acisi, 45 yasinda calisana acimak, vahvahlamak asiri tuhaf degil mi? (Yine mevzubahis erkek olsa bu yapilmayacak, tabi ki calisacak, gerekirse tas tasisin denilecek. Kadin olunca ne degisiyor?). Oysa calismak ozgurlestirir, kotu bir sey degildir. Kimseyi acinasi yapmaz.