Son kullanma tarihi geçmiş, bayatlamış bir tarayıcı kullanıyorsanız. Mercedes kullanmak yerine tosbaya binmek gibi... Websiteleri düzgün görüntüleyemiyorsanız eh, bi zahmet tarayıcınızı güncelleyiniz. Modern Web standartlarını karşılayan bir tarayıcı alternatifine göz atın.
Mevlana der ki; Sarılmayı bilir misin?
Sahiplenmeyi, sahiplendiğinde sadık kalmayı?
Sen bilir misin aşık olmayı?
Bölünebilir misin ikilere, üçlere gerekirse binlere?
Yapabilir misin?
Gerçekten sevebilir misin? "Sevmenin demesi" olmaz.
Unutma, ya çok seversin bir kere,
Ya da hiç sevemezsin.
Bırak hayatına eşlik etmek isteyenler gelsin seninle.
Yolun bitimine kadar gelmeleri şart değil.
Herkesin gidebileceği bir yol vardır.
Sen yeter ki, yanında yer almayı bil.
"Neden hep aynı tip insanları hayatıma çekiyorum?
Yüzler değişiyor, ama yaşadığım ilişkinin hissi aynı..."
"Bir türlü işte istediğim yere gelemiyorum, hep işler bir yere kadar geliyor, sonra aşağı gidiyor, veya tıkanıyor."
"Pozitif düşüneceksin...
Hayata sımsıkı sarılacaksın...
İşinden kafanı kaldırıp sevdiklerinle vakit geçireceksin...
Sev ki, hücrelerin yenilensin...
Sana enerji vermeyecek hiç kimseyle de birlikte olma.."
Geldim; gitmelere bekle diyerek. Attım valize bir kaç kırgınlık, bir iki vefasızlık, bir kaç acı söz işte bunlar benim hatırladıklarım. Bir kaç iyi söz, senin unuttukların. Geride kalan ne varsa boğazın sularına serdim. Geldim; korkma aç kapıyı, sende kalmaya değil, beni almaya geldim.
Allah derki ;
Kimi benden çok seversen onu senden alırım..
Ve ekler,
Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım ...
Mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur, sabır taşar, canından saydığın yar bile bir gün el olur.
Olmaz deme sakın , Olmaz dediğin ne varsa hepsi olur