Saldırıya Uğradım - İşte yüzüm

üzücü bir olay yaşamışsın gerçekten büyük geçmiş olsun. Allah'tan gözüne yada beynine zarar gelmemiş
 
gerçekten çok üzüldüm içim tuhaf oldu
çok geçmiş olsun allah korumuş sizi
dediğiniz durakları biliyorum serseri tinerci kaynar oralarda
Allah akıl fikir versin walla
 
Çok çok çok geçmiş olsun canım. Hiç isyan etmeden hatta şükrederek anlatman büyük bir olgunluk ve doğru olan. Kalbin, yüreğin temiz ya sen rahat ol. Kazaydı ve geçti bitti. Bunu yapanlarında Allah belasını versin. Saldırı olduğu apaçık ortada. Neyse tekrardan geçmiş olsun canım..
 
bu tip kaza izleri, dikiş izleri için contractubex bir ilaç krem var, belki doktorun vermiştir..
eşim de trafik kazasında alnından ciddi darbe almıştı..bunu kullanıyor..
izler hafifledi tabii
 
Cok sukur rabbim korumus sizi.cocuklarimizi duzgun egitmemiz gerek..size bunu yapan her kimse annesi ve babasi var ve onlar bunu bilmiyorlar..

Sevgili anneler bu konuda cok ders var cocuklarinizi susturursaniz boyle bagirirlar boyle bagirtirlar...Allah korusun cumlemizi...
 
Merhaba kızlar,

Nedense anlatmak istiyorum, sanki ne kadar insan bilir ve dua ederse o kadar iyi olacak gibi geliyor.

Ben 1 ekimde evlendim. Yeni evliyim yani. Eşimle bilişim firmamız var. Müşterimiz olan darıca hayvanat bahçesine toplantıya gittik dün, aracımız yok, trenle dönüyorduk. Tren maltepe-cevizli durakları arasında son hızla giderken dışarıdan biri(leri) yumruk büyüklüğünde bir taşı, kayayı, anlaşılan tüm gücüyle trene fırlattı. Taş tren camını kırarak alnıma isabet etti.

O anı hatırlamıyorum. Aldığım inanılmaz darbeyle çığlık attım ama çığlığı duymama rağmen atanın ben olduğumu bile algılamamışım. Kontröllü biçimde yere yığıldım ve bayılmam gerektiğini düşünüyordum. O an eşim beni yerden kaldırmaya başladı ve gözlerindeki inanılmaz korkuyu gördüm. Onu öyle görünce, öldüğümü sandığını anladım ve iyi olduğumu söyleyip ayağa kalktım. Kalkmamla birlikte yüzümü kan kapladı ve ağzıma kan doldu. İğrentiyle kanı tükürdüm ama o an alnımın yarıldığını anladım ve baş örtümü açarak alnımın etrafına sarıp kendime press yaptım.Sağlık dizileri izlemenin yararı işte. O kadar kazınmış ki zihnime. Sonra oturttular beni.

Bu anlattığım olayın ilk bir dakkası. Trenin durduğu ilk durak cevizliydi. Orada indim. Eşimin çığlıklar içinde ambulans çağırın diye bağırdığını hatırlıyorum. Sonra kendisi aradı ambulansı. Ambulans gelene kadar tren orada bekledi, insanlar etrafımızı sardı. Allah'tan yunus timinden bir polis hemen geldi. Kimlik bilgilerimi aldılar. O bana ilk müdahaleyi yaptı, bilincimin kapanmamasına uğraştı.

Ben de açıkçası bayılmamam gerektiğini biliyordum ve kendimi zorladım. Bir de eşimin o halini görmek inanın en büyük acıydı. Onu teselli etme derdine düştüm ve sürekli konuşmaya çalıştım.

Ambulans geldi ve polis o sırada kısa bir ifademi aldı. Tam o sırada başımdaki örtüyü alıp ilk müdahaleyi yaptılar. Eşim ilk kez o zaman görmüş yaramı. Dediğine göre kafatasım görünüyormuş yarıktan.

Ama çok şükür, nasıl oldu bilmiyorum ben çok sakindim. Bu benim üçüncü dikişim olacaktı. Kendime hep şunu dedim, sakin ol, başına geldi ve katlanman gereken bir süreç var. Nasılsa olacak, dikiş atacaklar ve bitecek. Eşin için güçlü olmalısın dedim.

Kartal eğitim ve araştırma hastanesine gittik. beyin kanamasına karşı ışık refleksi testi yaptılar, şuraya bak, buraya bak, ayağını kaldır vs. Çok şükür bir şey olmadığı zaten belliydi. Daha sonra tomografi çekildi, Allah'ıma bin şükür onda da birşey çıkmadı.

Tomografiden sonra cerrahi kısma alındım. Plastik cerrah geldi ve estetik dikiş yapmasını istedim. Malesef, kesik yarılma değil ezilme ile olduğundan estetik dikiş yapmasına rağmen iz kalacakmış, çünkü yarığın çevresi çok zarar görmüş.

4 cm uzunluğunda bir yarık var artık alnımın sol tarafında.

Dikiş dikilmeden önce uyuşturucu iğne verdi, Allah'ım ne acıydı o. Tüm gecenin en büyük acısı. Hem de kaç tane vurdu. 7-8 tane. 15-20 dk sürdü dikmesi. Ben bu sırada gözümü kapattım tabi ki. Eşim izliyordu başımda. Sohbet ede ede bitirdik dikişi.

Sonra taburcu edildim. Önce polise gitmek istedim ama kendi de bıçaklanmış olan taksi şöförümüz bizi akşam perişan edeceklerini söyleyerek eve bıraktı. Annem ve babam da o esnada evimize gelmişlerdi. Çok şükür o kabus böylece bitti.

Şu an sol gözüm tamamen mor ve şişten kapanmış durumda.

Bu olay olmasaydı, bugün eşimle gelin-damat çekimi yapacaktık. Şimdi gelinliğim, fuşya gelin buketim ve ayakkabılarım yatak odamda beni bekliyor. Yüzüm ne zaman eski haline gelecek bilmiyorum. Ama ben bu çekimi mutlaka yapacağım. Kendini bilmez bir piskopatın beni aylardır planladığım düğün albümünden geri bırakmasına izin vermeyeceğim. Yüzüm tam olarak gelin olduğumdaki yüzüm olmayacak da olsa, alnımda iz de kalsa, ben bu fotoğrafları çekeceğim ve duvarıma asacağım.

İşin en acı tarafı, olayın bir kaza değil, bir saldırı olması ve yapanın bulunamaması. Bunun insanın canını ne kadar yaktığını size anlatamam. Daha 10 günlük evliyim ve eşimle yaşadığımız şeye bakar mısınız? daha ellerimde kınalarım duruyor... ve bunun hiç manası da yok. niye olduğunu, kimin yaptığını bilmiyoruz bile.

Ama yine de çok şükrediyorum. 2 cm aşağıya gelse, gözümü yerinden çıkarırdı ve bunu asla geri alamazdık. aynaya bir daha bakamazdım. eşim de çok şükrediyor. ilk yere düştüğümde öldüğümü sanmış. eşimle 10 yıldır birlikteyiz, ilk kez dün "öldüğünü sandım" diyerek ağladığını gördüm. eve geldik ve şoku atlattıktan sonra sarılıp ağlamaya başladık.

şimdi düşünüyorum da insanlar eşlerini kaybediyorlar. yanı başlarında maganda kurşunundan eşleri çocukları ölüyor. aman Allah'ım nasıl bir sınavdır o. Allah'ım bir daha kimsenin başına böyle bir şey vermesin.

Allah'ım hepimizi kazadan, beladan, müsibetten korusun inşallah. Amin.

Lütfen benim ve benim gibiler için dua edin.

Eşim fotoğrafımı kaldırmamı istedi.

Eki Görüntüle 272818

buykk gecmis olsun verilmis sadakaniz varmis. Gozunuzun sisi inince fotolarinizi cektirin tabii. Belki kck bi cicek sapkayla yarayi kapatabilirsiniz.
 
Merhaba kızlar,

Nedense anlatmak istiyorum, sanki ne kadar insan bilir ve dua ederse o kadar iyi olacak gibi geliyor.

Ben 1 ekimde evlendim. Yeni evliyim yani. Eşimle bilişim firmamız var. Müşterimiz olan darıca hayvanat bahçesine toplantıya gittik dün, aracımız yok, trenle dönüyorduk. Tren maltepe-cevizli durakları arasında son hızla giderken dışarıdan biri(leri) yumruk büyüklüğünde bir taşı, kayayı, anlaşılan tüm gücüyle trene fırlattı. Taş tren camını kırarak alnıma isabet etti.

O anı hatırlamıyorum. Aldığım inanılmaz darbeyle çığlık attım ama çığlığı duymama rağmen atanın ben olduğumu bile algılamamışım. Kontröllü biçimde yere yığıldım ve bayılmam gerektiğini düşünüyordum. O an eşim beni yerden kaldırmaya başladı ve gözlerindeki inanılmaz korkuyu gördüm. Onu öyle görünce, öldüğümü sandığını anladım ve iyi olduğumu söyleyip ayağa kalktım. Kalkmamla birlikte yüzümü kan kapladı ve ağzıma kan doldu. İğrentiyle kanı tükürdüm ama o an alnımın yarıldığını anladım ve baş örtümü açarak alnımın etrafına sarıp kendime press yaptım.Sağlık dizileri izlemenin yararı işte. O kadar kazınmış ki zihnime. Sonra oturttular beni.

Bu anlattığım olayın ilk bir dakkası. Trenin durduğu ilk durak cevizliydi. Orada indim. Eşimin çığlıklar içinde ambulans çağırın diye bağırdığını hatırlıyorum. Sonra kendisi aradı ambulansı. Ambulans gelene kadar tren orada bekledi, insanlar etrafımızı sardı. Allah'tan yunus timinden bir polis hemen geldi. Kimlik bilgilerimi aldılar. O bana ilk müdahaleyi yaptı, bilincimin kapanmamasına uğraştı.

Ben de açıkçası bayılmamam gerektiğini biliyordum ve kendimi zorladım. Bir de eşimin o halini görmek inanın en büyük acıydı. Onu teselli etme derdine düştüm ve sürekli konuşmaya çalıştım.

Ambulans geldi ve polis o sırada kısa bir ifademi aldı. Tam o sırada başımdaki örtüyü alıp ilk müdahaleyi yaptılar. Eşim ilk kez o zaman görmüş yaramı. Dediğine göre kafatasım görünüyormuş yarıktan.

Ama çok şükür, nasıl oldu bilmiyorum ben çok sakindim. Bu benim üçüncü dikişim olacaktı. Kendime hep şunu dedim, sakin ol, başına geldi ve katlanman gereken bir süreç var. Nasılsa olacak, dikiş atacaklar ve bitecek. Eşin için güçlü olmalısın dedim.

Kartal eğitim ve araştırma hastanesine gittik. beyin kanamasına karşı ışık refleksi testi yaptılar, şuraya bak, buraya bak, ayağını kaldır vs. Çok şükür bir şey olmadığı zaten belliydi. Daha sonra tomografi çekildi, Allah'ıma bin şükür onda da birşey çıkmadı.

Tomografiden sonra cerrahi kısma alındım. Plastik cerrah geldi ve estetik dikiş yapmasını istedim. Malesef, kesik yarılma değil ezilme ile olduğundan estetik dikiş yapmasına rağmen iz kalacakmış, çünkü yarığın çevresi çok zarar görmüş.

4 cm uzunluğunda bir yarık var artık alnımın sol tarafında.

Dikiş dikilmeden önce uyuşturucu iğne verdi, Allah'ım ne acıydı o. Tüm gecenin en büyük acısı. Hem de kaç tane vurdu. 7-8 tane. 15-20 dk sürdü dikmesi. Ben bu sırada gözümü kapattım tabi ki. Eşim izliyordu başımda. Sohbet ede ede bitirdik dikişi.

Sonra taburcu edildim. Önce polise gitmek istedim ama kendi de bıçaklanmış olan taksi şöförümüz bizi akşam perişan edeceklerini söyleyerek eve bıraktı. Annem ve babam da o esnada evimize gelmişlerdi. Çok şükür o kabus böylece bitti.

Şu an sol gözüm tamamen mor ve şişten kapanmış durumda.

Bu olay olmasaydı, bugün eşimle gelin-damat çekimi yapacaktık. Şimdi gelinliğim, fuşya gelin buketim ve ayakkabılarım yatak odamda beni bekliyor. Yüzüm ne zaman eski haline gelecek bilmiyorum. Ama ben bu çekimi mutlaka yapacağım. Kendini bilmez bir piskopatın beni aylardır planladığım düğün albümünden geri bırakmasına izin vermeyeceğim. Yüzüm tam olarak gelin olduğumdaki yüzüm olmayacak da olsa, alnımda iz de kalsa, ben bu fotoğrafları çekeceğim ve duvarıma asacağım.

İşin en acı tarafı, olayın bir kaza değil, bir saldırı olması ve yapanın bulunamaması. Bunun insanın canını ne kadar yaktığını size anlatamam. Daha 10 günlük evliyim ve eşimle yaşadığımız şeye bakar mısınız? daha ellerimde kınalarım duruyor... ve bunun hiç manası da yok. niye olduğunu, kimin yaptığını bilmiyoruz bile.

Ama yine de çok şükrediyorum. 2 cm aşağıya gelse, gözümü yerinden çıkarırdı ve bunu asla geri alamazdık. aynaya bir daha bakamazdım. eşim de çok şükrediyor. ilk yere düştüğümde öldüğümü sanmış. eşimle 10 yıldır birlikteyiz, ilk kez dün "öldüğünü sandım" diyerek ağladığını gördüm. eve geldik ve şoku atlattıktan sonra sarılıp ağlamaya başladık.

şimdi düşünüyorum da insanlar eşlerini kaybediyorlar. yanı başlarında maganda kurşunundan eşleri çocukları ölüyor. aman Allah'ım nasıl bir sınavdır o. Allah'ım bir daha kimsenin başına böyle bir şey vermesin.

Allah'ım hepimizi kazadan, beladan, müsibetten korusun inşallah. Amin.

Lütfen benim ve benim gibiler için dua edin.

Eşim fotoğrafımı kaldırmamı istedi.

Eki Görüntüle 272818
içim sızladı Allah kormuş Allah korusun herkesi böyle şeylerden gerçektenn..şuan birsürü yazınıza cvp verdim ama ..açtığınız konu başlıklarını daha yeni okuyorum çünkü yeni üye oldumm normalde sadece blogunuzdan takip ediyordum:):)
 
Okurken gozlerim doldu. Umarım kısa zamanda iyilesirsiniz. Yapan da belasını tez vakitte bulur umarım. İnsan neden trene tas atar ya nasıl bir zihniyettir bu. İsin pesini bırakmayın mobese falan varsa bir umut tespit edilir belki.
 
Back