- 11 Ocak 2019
- 1.083
- 2.338
-
- Konu Sahibi Meltemesintisi80
- #321
"Ben de bazen ağlarım ama hemen Yaradan perspektifinden bakar dersime odaklanırım.
Benim için mucize sıradan, şifalar anda gerçekleşir buna sayısız kere şahit oldum ancak nadiren olmadı kazdım olmadı, çalıştım olmadı, yükledim olmadı, birkaç konu ama olmadı işte...bazen de azimle üst üste kazdım, çalıştım oldu zamanı varmış dedim.
Olmayanı olduramayız...
Bunu kabul etmek gerekir...
Bu böyle...
Daha neler neler bitti, şifalandı.
Ama kontrolcülükle ilgili, değerlilik ile ilgili defalarca seans yapmışımdır sonunda düzeldi.
Bazen de basitçe olmadı.
Bazen basitçe tükendim.
Bazen de basitçe ağladım.
Ama acı beden nedir bilmeksizin çıkmaya odaklandım …
Kendine acır ya da diğerlerine acındırırken seni kim çıkaracak?
Sen seçimini acı beden olarak yaptıysan kim neden sana yardım etsin ki bundan beslendiğin ortada…
Bunun bitmesini, tamamlanmasını seçmelisin, bu enerjiyi yaymalısın ki sonsuz çözüm olanakları sana açılsın.
O dönemde aklına getirebileceğin ilk şey belki altı üstünden daha iyidir.
Bu alanda esnek düşünmeyi öğrenmek zorundasın.
Her zaman kabulü hatırlamalısın.
Bazen batarsın…
Sonra ne yaptığın önemli.
Tükendiğinde, battığındaki seçimi ne?
Kurban olmak mı? Acı beden mi?
Yoksa çıkışı seçmek mi?
Çıkışı seçtiysen battığını, dipte olduğunu, tükendiğini kabul etmek zorundasın.
Biz güçlü değiliz ve güçlülük bir erdem de değil.
Güçlü olan sadece Yaradan
Tükendiğinde” O “nun ipine tutunmak kâfi…
Nasıl sesleniyorsan O, Allah, Yaradan, Tanrı, Evren, Enerji….
Ben bununla ilgilenmiyorum.
Bazen gücün tükenir….
Bunu fark et, kabul et ve ayağa kalkmak için tutun.
Diğerlerinden de destek talep edebilirsin.
Egonu dinginleştirebilirsen destek de talep etmen, kabul etmen kolay olacaktır.
Negatif deneyimini saklamak, reddetmek, görmezden gelmek, yüzleşmemek samimiyetsizdir.
Negatif duygularımızı reddetmek daha derinlerini açar.
Sürekli pozitif olmak bir çözüm değil, ne yazık ki bir inkâr biçimidir.
Sen bu dersin tamamlanmasına odaklandığında senin için sonsuz çözüm yolları gösterilecek ve alanlar açılacaktır.
Hayatın dönüşecek.
Mutlak kaderin olmayan her şey senin seçimin ve senin elinde…
Hayatın senin bilinçaltının yansıması ama bunu sadece pozitif düşünceyle başaramayacaksın.
Negatifi kabul edip çözüm için çabalamalısın.
Sonra pozitife odaklanmalısın.
Kabulü hatırla…
Mucizeler sıradandır, her sorun gerektiği zamanda şifalanacaktır.
Derdini veren Yaradan şifasını da planladı…
Dipteki çürük elmaları üzerindeki parlak elmalarla daha ne kadar gizleyeceksin?
Sonra hepsi çürüdüğünde bu daha berbat bir his öyle değil mi?
Köklü olmayan her çözüm palyatiftir, semptomatiktir.
Radikal çözüm üretmen gerekiyor.
Senin değişmeye, dönüşmeye cesaretin var mı?
Kendinden kaçmak yerine cesaretle dönüşüp şifalanmak daha iyi bir seçim değil mi?
Kendinle yüzleşmek, karanlık yanlarını fark etmek cesaret ister, cesaretin var mı?
Konfor alanından çıkmaya hazır mısın?
Cesareti hatırla…
Kabulü hatırla…
Dünyayı sevgi kurtaracak...
Bilin istedim...
Sen acımadan öğren diye…."
Öyle toksik bir ilişki yaşamışım ki galiba daha yeni yeni farkediyorum. Değersizlik hissi, itilme,çekilme ,yalnızlık, kabalık ve sonunda da özgür kaldığı an bir başkasına nasıl gittiğini görmek. Dünden razıymış hissiyatı, yaşanılan hiçbir şey bana özel değildi düşüncesi, sevilmemenin verdiği burukluk.... 90 lara ait aşk şarkıları dinlemek, her şarkıda kendi yaşadığını dinlemek, salya sümük ağlamak, bu hale geldiğin için kendinden ve O'ndan nefret etmek, bir kez daha konuşabilmeyi istemek... Üstümden silindir ile geçilmiş gibiyim. Geçer herhalde ama tek bildiğim şu an hem çok halsizim hem de kalbim acıyor! Fiziksel olarak hissediyorum bu acıyı... Karşılıklı suçlamaların bitmemesi, gittikçe kabalaşmak, senin canını acıtmanın belki de O'na verdiği hazzı görmek...
Ölüyorum uykusuzluktan ,tansiyonum düşük, karnım aç ve yemek istemiyorum. Bir daha asla sevilmeyeceğim hissi üzerime yapıştı. Yetersiz ve çaresiz hissediyorum...
Bir süredir durum bu iken bugün karşıma böyle bir yazı çıktı. Kaybetmemek adına buraya kaydettim. Sevdiğimi ve değer verdiğimi bildiğim halde sürekli kendimi müdafa ettiğim bir ilişki sonrası içine düştüğüm bu durum için nasıl şifalanacağımı nasıl iyileşmeye başlayacağımı gösteren bir yol belki de. Belki saçmalaık belki bilgece ;bu onda ne gördüğüne ne aldığına bağlı.. İyileşmek istediğimi biliyorum, değerli olduğumu hissetmeye ihtiyacım var. Tekrar inanmak istiyorum ihtimallere..Dibi gördüm ,bunu kabul ediyorum ama artık çıkmak istiyorum... İyileşmeye ihtiyacım var..
Evet ya ..belki de en önemsiz gözüken şey en yararlı gelecek olandır:)
Dişil enerji nedir, dişil enerjiyi arttırmanın yolları:
Neden bunu yazma ihtiyacı hissettim? Her ne kadar nedenleri benden kaynaklanmayan bir ayrılık yaşasam da her olayda olduğu gibi bunda da bir dönüp kendime bakma ihtiyacım oluştu. Açıkca gördüm ki genel olarak ilişkilerimde erkek rolünü üstleniyorum. Bu rolü üstlendiğimi günlük hayatımda genelde şu sözlerle fark ettim.
* Erkek gibi kız valla
* Sen halledersin ya
*Çok delikanlı,harbi bir kızsın
* Ben hallederim (çözerim, bitiririm,alırım) vs vs
Hayatta her şey birbiri ile uyumlu,bir nevi ying yang uyumu var doğada ve ona ait olan herşeyde. Kendimizde de birer eril enerji ve birer dişil enerji var. Ancak maalesef çok uzun zamandır bize dayatılan "kapitalist feminizm" öğretileri ile içimizdeki dişil enerjiyi yok etme yoluna girdik. Kapitalist güçlü olanı sever,zayıf olanı ise tüketir. Tıpkı eril enerjinin başlı başına temsil ettiği gibi . Eril enerji yıkıcıdır,gücü sever,iş bitirir, dominanttır,hırstır.. Ancak dişil enerji yaratıcıdır,sakinliktir,toplayıcı ve düzenleyicidir. Bizler belki de iş dünyasının etkisiyle yada bize öyle empoze edildiği için hırslı, gözüpek ve iş bitirici kadınlar olduk. Sürekli o başarma ve iş bitiricilik hırsı içimizdeki eril enerjiyi yükseltirken dişil enerjimizi köreltti. Bende köreltmiş. Sanki erkeğe yapacak bir iş kalmamış gibi ancak bu doğru değil. Hayatımdaki her şey kontrolüm altında olsun ,mükemmel olsun istiyorum ve olmadığı zamanda da nefretim yakıcı oluyor.Tüm ilişkilerimde erkek rolünü üstlenmek beni daha mutlu ve aslında daha başarılı da yapmıyor.
"Tüm hayatımızı kontrol altında tutabilirsek, her şey istediğimiz gibi olursa "mutluluğu" yakalayabileceğimizi, sonrasında da o büyük güce ulaşabileceğimizi zannediyoruz. Aslında peşinde olduğumuz ölümsüzlük tam da böyle bir şey... Fakat yanlış yere bakıyoruz. O, bir sonraki anda değil, gelecekte bir yerlerde de değil, daha büyük başarılarda da değil, hatta tüm dünyaya sahip olmakta da yatmıyor. O, şimdi de
Kaynak: Dişil ve Eril Enerji ( RAHMÂN VE RAHÎM ) - Hamide KURUBAL"
Dişil enerji alıcı,eril enerji ise vericidir. Eğer sen (yani ben) eril enerjini yükseltirsen karşına da dişil enerjisi yüksek erkekler çıkacaktır (daha önceki yazılarımdan birinde sinirimden onlara "orospu ruhlu erkekler" adını takmıştım) . Bu aslında gayet normal ;çünkü her ying birer yang arar eşleşmek için.
Dişil enerjiyi arttırmak sadece makyaj yapıp,topuklu ayakkabı giyerek yapılacak birşey değil . Yaydığın enerji (tavırların,kelimelerin, üslubun) de eril enerjiye sahip olabilir. Güçlü olmak adına yapılan şeyler bizi güçlü kılmaz,sadece öyle olduğumuzu sanmamıza neden olur. Zaten güçlü olan insan "güçlü olmak istiyorum" da demez!
Kadının doğuştan gelen duygusal gücü, yaratma gücü ve şefkati erkeğin kas gücünü dengeler ve yatıştırır. İçimizdeki halihazırda var olan bu enerji ile eril enerjiyi dengelemektir aslında işin sırrı (ben de yeni yeni öğreniyorum). Bir kadının içindeki dişil enerji ile birleşmeyen eril enerji yıkım olur,kör hırs olur, öfke olur..
Şimdi her ne kadar bunları madde madde sıralamak çok da doğru olmasa da belki ,en azından kendim için, bazı tavsiyeler sıraladım:
Bunlar şimdilik aklıma ilk gelenler . Elbette bu kısa dönemde gerçekleşecek birşey değil ancak sonuçları kendimde gördükçe buraya yazarım
- Gelen iltifatları kabul et ve teşekkür et
- O anın içinde olduğunun farkındalığını yaşa
- Her işi sen bitirmek zorunda değilsin. İş yerinde yakaladığın hırsı iş yerinde bırakmaya çalış
- Yardım almaktan ve istemekten çekinme
- Hayatındaki hedefleri yakalamak adına bugünü kaçırma
- Kendine yüklediğin dirençleri hergün tekrar edeceğin cümlelerle kırmak.
- Öfkeni kontrol et, nasıl kendine acıma eyleminden kaçınman gerekiyorsa fazla öfkeden de kaçınman gerek
- Kendini sevdiğin davranışlardan vaçgeme. Günlük rutinlerin, bakım rutinlerin olsun bu seni daha feminen hissettirecek.
- Çok fazla konuşmak yerine,hislerini dinlemeye de ayır vaktini. Karşındakini de dinle;her konuda bir çözüm üretmen gerekmez. Karşı (cinsin) özellikle kendini ifade etmesine izin ver!
- Yaratma eylemini gerçekleştireceğin aktiviteler seç. Eril enerji tüketendir. Yemek yapmak,birşeyler yazmak,evi düzenlemek, keman çalmak benim yapabileceklerim.
- Ağır sporlar yapmaktan kaçın yada minimum düzeyde yap.
Ben sarilmayi cok severimEvet ya ..belki de en önemsiz gözüken şey en yararlı gelecek olandır:)
ne zaman istersenMerhaba.
Böyle bir sağlıklı yaşam düşüncem var uzun zamandır.
Bu sıralar hic dikkat edemedim.
Aklim çok karışık. Düzenli düşünmek icin senin gibi yazıp plan yapmam gerekiyor.
Ekranı da sevmiyorum. Az önce kâğıdı, kalemi aldim elime, yazarak plan yapacağım kendime.
Konuna ara sıra ugrayabilir miyim?
Sanki beni yazmışsın gibi hissettim ve de kendimle karşılaşmayı pek sevmedim. Geçmişe gidince "erkek gibi kız" rolünü yüklendiğimi/ yüklediklerini görmek hiç de hoş değil. Ama bu döngünün içinden çıkacak da benim. Evet, iltifatları kabul etmeyi öğrenmeliyim.Dişil enerji nedir, dişil enerjiyi arttırmanın yolları:
Neden bunu yazma ihtiyacı hissettim? Her ne kadar nedenleri benden kaynaklanmayan bir ayrılık yaşasam da her olayda olduğu gibi bunda da bir dönüp kendime bakma ihtiyacım oluştu. Açıkca gördüm ki genel olarak ilişkilerimde erkek rolünü üstleniyorum. Bu rolü üstlendiğimi günlük hayatımda genelde şu sözlerle fark ettim.
* Erkek gibi kız valla
* Sen halledersin ya
*Çok delikanlı,harbi bir kızsın
* Ben hallederim (çözerim, bitiririm,alırım) vs vs
Hayatta her şey birbiri ile uyumlu,bir nevi ying yang uyumu var doğada ve ona ait olan herşeyde. Kendimizde de birer eril enerji ve birer dişil enerji var. Ancak maalesef çok uzun zamandır bize dayatılan "kapitalist feminizm" öğretileri ile içimizdeki dişil enerjiyi yok etme yoluna girdik. Kapitalist güçlü olanı sever,zayıf olanı ise tüketir. Tıpkı eril enerjinin başlı başına temsil ettiği gibi . Eril enerji yıkıcıdır,gücü sever,iş bitirir, dominanttır,hırstır.. Ancak dişil enerji yaratıcıdır,sakinliktir,toplayıcı ve düzenleyicidir. Bizler belki de iş dünyasının etkisiyle yada bize öyle empoze edildiği için hırslı, gözüpek ve iş bitirici kadınlar olduk. Sürekli o başarma ve iş bitiricilik hırsı içimizdeki eril enerjiyi yükseltirken dişil enerjimizi köreltti. Bende köreltmiş. Sanki erkeğe yapacak bir iş kalmamış gibi ancak bu doğru değil. Hayatımdaki her şey kontrolüm altında olsun ,mükemmel olsun istiyorum ve olmadığı zamanda da nefretim yakıcı oluyor.Tüm ilişkilerimde erkek rolünü üstlenmek beni daha mutlu ve aslında daha başarılı da yapmıyor.
"Tüm hayatımızı kontrol altında tutabilirsek, her şey istediğimiz gibi olursa "mutluluğu" yakalayabileceğimizi, sonrasında da o büyük güce ulaşabileceğimizi zannediyoruz. Aslında peşinde olduğumuz ölümsüzlük tam da böyle bir şey... Fakat yanlış yere bakıyoruz. O, bir sonraki anda değil, gelecekte bir yerlerde de değil, daha büyük başarılarda da değil, hatta tüm dünyaya sahip olmakta da yatmıyor. O, şimdi de
Kaynak: Dişil ve Eril Enerji ( RAHMÂN VE RAHÎM ) - Hamide KURUBAL"
Dişil enerji alıcı,eril enerji ise vericidir. Eğer sen (yani ben) eril enerjini yükseltirsen karşına da dişil enerjisi yüksek erkekler çıkacaktır (daha önceki yazılarımdan birinde sinirimden onlara "orospu ruhlu erkekler" adını takmıştım) . Bu aslında gayet normal ;çünkü her ying birer yang arar eşleşmek için.
Dişil enerjiyi arttırmak sadece makyaj yapıp,topuklu ayakkabı giyerek yapılacak birşey değil . Yaydığın enerji (tavırların,kelimelerin, üslubun) de eril enerjiye sahip olabilir. Güçlü olmak adına yapılan şeyler bizi güçlü kılmaz,sadece öyle olduğumuzu sanmamıza neden olur. Zaten güçlü olan insan "güçlü olmak istiyorum" da demez!
Kadının doğuştan gelen duygusal gücü, yaratma gücü ve şefkati erkeğin kas gücünü dengeler ve yatıştırır. İçimizdeki halihazırda var olan bu enerji ile eril enerjiyi dengelemektir aslında işin sırrı (ben de yeni yeni öğreniyorum). Bir kadının içindeki dişil enerji ile birleşmeyen eril enerji yıkım olur,kör hırs olur, öfke olur..
Şimdi her ne kadar bunları madde madde sıralamak çok da doğru olmasa da belki ,en azından kendim için, bazı tavsiyeler sıraladım:
Bunlar şimdilik aklıma ilk gelenler . Elbette bu kısa dönemde gerçekleşecek birşey değil ancak sonuçları kendimde gördükçe buraya yazarım
- Gelen iltifatları kabul et ve teşekkür et
- O anın içinde olduğunun farkındalığını yaşa
- Her işi sen bitirmek zorunda değilsin. İş yerinde yakaladığın hırsı iş yerinde bırakmaya çalış
- Yardım almaktan ve istemekten çekinme
- Hayatındaki hedefleri yakalamak adına bugünü kaçırma
- Kendine yüklediğin dirençleri hergün tekrar edeceğin cümlelerle kırmak.
- Öfkeni kontrol et, nasıl kendine acıma eyleminden kaçınman gerekiyorsa fazla öfkeden de kaçınman gerek
- Kendini sevdiğin davranışlardan vaçgeme. Günlük rutinlerin, bakım rutinlerin olsun bu seni daha feminen hissettirecek.
- Çok fazla konuşmak yerine,hislerini dinlemeye de ayır vaktini. Karşındakini de dinle;her konuda bir çözüm üretmen gerekmez. Karşı (cinsin) özellikle kendini ifade etmesine izin ver!
- Yaratma eylemini gerçekleştireceğin aktiviteler seç. Eril enerji tüketendir. Yemek yapmak,birşeyler yazmak,evi düzenlemek, keman çalmak benim yapabileceklerim.
- Ağır sporlar yapmaktan kaçın yada minimum düzeyde yap.
bitti; hatta yenileri alındı..Pandemi sayesinde brezilya gibi bir popom var artık!Sanki beni yazmışsın gibi hissettim ve de kendimle karşılaşmayı pek sevmedim. Geçmişe gidince "erkek gibi kız" rolünü yüklendiğimi/ yüklediklerini görmek hiç de hoş değil. Ama bu döngünün içinden çıkacak da benim. Evet, iltifatları kabul etmeyi öğrenmeliyim.
Senin mesajlarını her gördüğümde, yüzümde bir gülümsemeyle sormak istediğim bir soru var: Bitirdin mi hindi fümeleri?☺
Çok teşekkür ederim bu arada! :)bitti; hatta yenileri alındı..Pandemi sayesinde brezilya gibi bir popom var artık!
Acnelyse cildi soyar, yeniler. O yüzden birkaç ayda bir yaşlanma karşıtı olarak kullanılabilr. Bu kuruma ve soyulma için badem yağlı krem kullanman iyi. Bepanthol merhem, zeytinyağı, hindistan cevizi yağı da kullanabilirsin. Gül suyu daha çok kurutur. Bu arada güneşe de çok çıkmasan veya koruyuculuğu yüksek güneş kremi sürmeden çıkmasan daha iyi olur. İyi nemlendirirsen 1 hafta dolmadan geçer bu durum.Ben bir halt ettim :)
Acnelyse kremi iki gün boyunca (güya ,sözde) azıcık kullanıp yüzümde oluşan yağ butonlarından kurtulma girişimi yüzümü teflona çevirmekle nihayete erdi:)
Son iki gündür nemlendirici kağıt maskeler, gül suyu misti kullanıp yüzümü tekrar nemlendirmeye çalışıyorum ve hala katman katman soyulan bir suratım var...
Kendime not: O kremi bir daha kullanma.Bilip bilmeden "birşey olmaz herhalde yeaa" diye medikal kremi o surata sürme!! Sürme işte lanGülemiyorum bile:)
Bir hafta boyunca :
Hafif temizleme
Makyaj yok
Sabah akşam gül suyu mist üzerine HA ve niacinamide serum
Badem yağlı krem
teşekkür ederim. Kağıt maskeler işe yaradı.Gül suyunun daha çok kurutacağını bilmiyordum,yüzüme mist niyetine sıkıyordum sonrasında da HA serum sürerek bol bol badem yağlı krem kullandım. Aslında şu an sonuç güzel ama uzun bir süre yapmam sanırım:)Acnelyse cildi soyar, yeniler. O yüzden birkaç ayda bir yaşlanma karşıtı olarak kullanılabilr. Bu kuruma ve soyulma için badem yağlı krem kullanman iyi. Bepanthol merhem, zeytinyağı, hindistan cevizi yağı da kullanabilirsin. Gül suyu daha çok kurutur. Bu arada güneşe de çok çıkmasan veya koruyuculuğu yüksek güneş kremi sürmeden çıkmasan daha iyi olur. İyi nemlendirirsen 1 hafta dolmadan geçer bu durum.
Sabah kahvaltısına 2 hindi füme eklendi, Öğleden sonra yeşil detox suyu içmedim. Ara öğün ceviz,fındık ve bir adet hurma. vitamin olarak ekstradan probolis aldım.08.04.2021
Kahvaltı: 11:30 İki yumurtadan az tereyağı ile omlet. Bir parça beyaz peynir, yeşil zeytin,salatalık ve kızarmış iki dilim kepek ekmeği. Öncesinde iki bardak nescafe(hindistan cevizi yağı ile).Limonlu su 500 ml kadar.
Öğleden sonra: Yeşil detox suyu
Ara: Yeşil çay - bir avuç kadar badem-ceviz,akşama doğru probiyotikli yoğurt
Spor: Akşam Leslie programı ve sabah esneme çalışmaları
Kitap: Sabahattin Ali,İçimizdeki Şeytan (1 sa okuma)
Ev işi: Giyecek dolabını boşaltmaya başla (yeni başlanacak)
Sabah cilt bakımı: Jel ile yıkama sonrası,HA ve somon dna serum,sonrasında mizon probolisli krem
Akşam cilt bakımı: Su ile yıkama sonrası , HA ve C vitamini serum sonrası badem yağlı krem. Kaş kirpik serumu
Günlük vitaminler: Biotin ,C vitamini ,kahvaltıda ekmeğe 2 damla D vitamini (her hafta yapılacak)
Günlük esma okuması: 400 Ya Vedud,258 Ya Rahim, 298 Ya Rahman
SU: 2 Lt